Tarikat Piri, Hakikat önderi Necmüddin Kübra Hazretleri'ne "Kübra" ( Büyük Necmeddin ) denmesine sebep; ilk gençlik yıllarında ilim öğrenmekle meşgul iken her kiminle fikir tartışmasına girerlerse mutlaka üstün gelmeleri, kendisiyle tartışanların delil getiremez duruma düşmeleridir. Gençlik dönemlerinde, bu kadar yüksek bir zekaya sahip olduklarını gören yaşıtları ve zamanının alimleri tarafından kendilerine ("çetin ceviz" manasına ) "et-Tammetü'l-Kübra ( büyük felaket ) denilmiş; sonraları "Tamme" kelimesi söylenmeyerek, "Kübra" lakabıyla tanınmışlardır.
Diğer mübarek bir isimleri de, ( "günahtan sakınan anlamında" ) "Ebü'l-Cennab" olup; mana aleminde kendilerine bu ismi veren Rasu'l-i Ekrem (s.a.v.) Efendimiz'den "Cenab" mı, yoksa "Cennab" mı olduğunu sormaları üzerine; "Cennab" buyurmuşlardır.
Necmüddin Kübra Hazretleri, bazen manevi çoşkunluk haliyle kendinden geçerler; bu sırada mübarek nazarları her kime isabet ederse onu Velilik mertebesine eriştirilerdi. Bu hallerinden dolayı, kendilerine "Veli Eden Şeyh" denilmiştir.
Rivayet edilir ki; yaldızcı esnafından, okuma yazma bilmeyen bir kişi birgün Şeyh Hazretleri manevi çoşkunluk halinin etkisinde imişler. Mübarek nazarları ilişinc, bu kişi derhal Velilik mertebesine erişmiş. Bunun üzerine Şeyh Hazretleri kendisine "İzin ve İcazetname" yazarak tasavvuf yolunu yaymak için memleketine göndermiş.
Birgün Şeyh Hazretleri, çoşkunluk haliyle neşe içinde oldukları sırada, havada bir doğanın serçeyi kovaladığını görmüşler. Bu hal üzerine serçeye merhamet nazarları ilişmiş. Serçe kaçmayı bırakıp geri dönerek doğanı kovalamaya başlamış ve hemen yakalayarak Şeyh Hazretleri'nin huzuruna indirmiş.
Yine, Pir Hazretleri cezbe ve çoşkunluk halinde oldukları bir zamanda dergahlarının kapısında dururlarken oradan geçen bir köpek, Hazretin mübarek nazarlarına rast gelince etkilenmiş. Şehir dışındaki kabristana giderek başını ve yüzünü yerlere sürüp ağlamaya, inlemeye başlamış. Diğer köpekler çevresini sarmışlar; ellerini onun eline sürüp etrafında halka olarak dolaşmaya başlamışlar. Bu hal birkaç gün devam ettikten sonra köpek can vermiş.
Şeyh Hazretleri gibi yüksek bir Kutb'un teveccühüne mazhar olan bir canlı için bu hal çok görülmez. Allah Dostları'nın teveccüh nazarları cansızlara bile ilişse, kendi yaratılışlarına göre olgunluğa ererler.
Necmüddin Kübra Hazretleri'nin birçok mübarek eserleri vardır. En önemlisi ve meşhuru "Bahru'l-Hakayık ve'lMaani fi Tefsiri's-Seb'i'l-Mesanié isimli tefsirlerdir k, onbir çilt olup "Necmeddin Tefsiri" diye bilinir.
Ebedi aleme göç etmeleri, 618 hicri yılında harizm'de olmuştur.
Kaynak >> Şeyh Necmüddin Kübra Hazretleri | ibrahimfirat.net | KişiseL Görüş Evrensel Bilgi
Diğer mübarek bir isimleri de, ( "günahtan sakınan anlamında" ) "Ebü'l-Cennab" olup; mana aleminde kendilerine bu ismi veren Rasu'l-i Ekrem (s.a.v.) Efendimiz'den "Cenab" mı, yoksa "Cennab" mı olduğunu sormaları üzerine; "Cennab" buyurmuşlardır.
Necmüddin Kübra Hazretleri, bazen manevi çoşkunluk haliyle kendinden geçerler; bu sırada mübarek nazarları her kime isabet ederse onu Velilik mertebesine eriştirilerdi. Bu hallerinden dolayı, kendilerine "Veli Eden Şeyh" denilmiştir.
Rivayet edilir ki; yaldızcı esnafından, okuma yazma bilmeyen bir kişi birgün Şeyh Hazretleri manevi çoşkunluk halinin etkisinde imişler. Mübarek nazarları ilişinc, bu kişi derhal Velilik mertebesine erişmiş. Bunun üzerine Şeyh Hazretleri kendisine "İzin ve İcazetname" yazarak tasavvuf yolunu yaymak için memleketine göndermiş.
Birgün Şeyh Hazretleri, çoşkunluk haliyle neşe içinde oldukları sırada, havada bir doğanın serçeyi kovaladığını görmüşler. Bu hal üzerine serçeye merhamet nazarları ilişmiş. Serçe kaçmayı bırakıp geri dönerek doğanı kovalamaya başlamış ve hemen yakalayarak Şeyh Hazretleri'nin huzuruna indirmiş.
Yine, Pir Hazretleri cezbe ve çoşkunluk halinde oldukları bir zamanda dergahlarının kapısında dururlarken oradan geçen bir köpek, Hazretin mübarek nazarlarına rast gelince etkilenmiş. Şehir dışındaki kabristana giderek başını ve yüzünü yerlere sürüp ağlamaya, inlemeye başlamış. Diğer köpekler çevresini sarmışlar; ellerini onun eline sürüp etrafında halka olarak dolaşmaya başlamışlar. Bu hal birkaç gün devam ettikten sonra köpek can vermiş.
Şeyh Hazretleri gibi yüksek bir Kutb'un teveccühüne mazhar olan bir canlı için bu hal çok görülmez. Allah Dostları'nın teveccüh nazarları cansızlara bile ilişse, kendi yaratılışlarına göre olgunluğa ererler.
Necmüddin Kübra Hazretleri'nin birçok mübarek eserleri vardır. En önemlisi ve meşhuru "Bahru'l-Hakayık ve'lMaani fi Tefsiri's-Seb'i'l-Mesanié isimli tefsirlerdir k, onbir çilt olup "Necmeddin Tefsiri" diye bilinir.
Ebedi aleme göç etmeleri, 618 hicri yılında harizm'de olmuştur.
Kaynak >> Şeyh Necmüddin Kübra Hazretleri | ibrahimfirat.net | KişiseL Görüş Evrensel Bilgi