Huseyni
Müdavim
7. Risale-i Nur’ların başka dillere tercümeleri de vardır. Hatta İngilizceden başka bazı dillere tercüme edilmiştir. Acaba bu tercümelerde manaların yüzde kaçı aktarılabilmiştir? Bunun tartışmasını yapan var mı? Böyle bir tartışma olmamasının nedeni sadeleştirmeye karşı olanların da bazı tercümeler yapmış olması olabilir mi? Eğer öyleyse bunun adı nedir? Yapılması gereken bir şey varsa onu ben yaparsam doğru olur anlayışı mı? Peki,bunun anlamı nedir? Enaniyet mi,haset mi,inhisarcılık mı? Herkes bu soruları vicdanına sorsun,çünkü tefessüh etmemiş bir vicdan yalan söylemez.
iftiralar.org dan alıntı..
Risale-i Nur'un bir dilden başka dile çevrilmesi başka birşey, sizin kendi dilinizle yazılmış bir Risale-i Nur mevcutken, onu aynı dilde kendi anlayışınıza göre değiştirmeniz çok daha farklı şey. Sapla samanı karıştırmayalım. Hiç lisan bilmeyen birine elbette onun bildiği dilden hitap edilecek. Ancak sizin sadeleştirdiğiniz eser kendi ülkenizde, kendi dilinizde yazılmış. Japona İ'lem eyyühel aziz deseniz tabiki de anlamaz. Ama Türkiyede yaşayan birine deseniz en azından azizini anlar, gerisini de siz anlatırsınız, işiniz ne ? Sadeleştirmeye ve ona gelen eleştirilere, cevap vermekle geçireceğiniz zamanı, gidin böyle hayırlı işlerde kullanın. Çok daha makbuldür..Hem Risale-i Nur Eskimez dille dilimiz arasında bir köprü olduğu gibi, Kur'an dili ile dilimiz arasında da bir köprü vazifesini görüyor. Mesela Kur'an okuyan biri Kur'an da gemi diye bir kelime bulamaz. Kur'an da sefine olarak geçiyor. Risale-i Nur'da da o şekilde geçiyor ve geçen cümlenin içinde sefine kelimesinin gemi olduğunu anlayabiliyoruz.
İspatı:
"İki adam, bellerine ve başlarına ağır yükler yükletip bir sefineye bilet alıp girdiler. Birisi, girer girmez yükünü gemiye bıraktı, üstünde oturdu, nezaret etti. Diğeri, hem ahmak, hem mağrur, yükünü yere bırakmadı."
Bakın bu bir misal sadece.. Risale-i Nur'da bu türden sayısız misaller vardır. Şimdi burda Risale-i Nur ve Kur'ân okuyan kişi sefinenin gemi olduğunu öğrendi. Sizin sadeleştirmenizi okuyan kişi gemiyi zaten biliyordu, Kur'andaki gemiyi de hiç bi zaman öğrenemeyecek..Şimdi bu bir kazanç mı kayıp mı ?
Hazır bu cümleyi misal vermişken tavsiyem; bu cümledeki birinci adam gibi olun. İşinizi usulünce yapıp tevekkül edin. Sadeleştirme gibi bir yükün altına kendinizi sokmayın. Yoksa burdaki ikinci adam gibi maskara olma ihtimaliniz var..
iftiralar.org dan alıntı..
Risale-i Nur'un bir dilden başka dile çevrilmesi başka birşey, sizin kendi dilinizle yazılmış bir Risale-i Nur mevcutken, onu aynı dilde kendi anlayışınıza göre değiştirmeniz çok daha farklı şey. Sapla samanı karıştırmayalım. Hiç lisan bilmeyen birine elbette onun bildiği dilden hitap edilecek. Ancak sizin sadeleştirdiğiniz eser kendi ülkenizde, kendi dilinizde yazılmış. Japona İ'lem eyyühel aziz deseniz tabiki de anlamaz. Ama Türkiyede yaşayan birine deseniz en azından azizini anlar, gerisini de siz anlatırsınız, işiniz ne ? Sadeleştirmeye ve ona gelen eleştirilere, cevap vermekle geçireceğiniz zamanı, gidin böyle hayırlı işlerde kullanın. Çok daha makbuldür..Hem Risale-i Nur Eskimez dille dilimiz arasında bir köprü olduğu gibi, Kur'an dili ile dilimiz arasında da bir köprü vazifesini görüyor. Mesela Kur'an okuyan biri Kur'an da gemi diye bir kelime bulamaz. Kur'an da sefine olarak geçiyor. Risale-i Nur'da da o şekilde geçiyor ve geçen cümlenin içinde sefine kelimesinin gemi olduğunu anlayabiliyoruz.
İspatı:
"İki adam, bellerine ve başlarına ağır yükler yükletip bir sefineye bilet alıp girdiler. Birisi, girer girmez yükünü gemiye bıraktı, üstünde oturdu, nezaret etti. Diğeri, hem ahmak, hem mağrur, yükünü yere bırakmadı."
Bakın bu bir misal sadece.. Risale-i Nur'da bu türden sayısız misaller vardır. Şimdi burda Risale-i Nur ve Kur'ân okuyan kişi sefinenin gemi olduğunu öğrendi. Sizin sadeleştirmenizi okuyan kişi gemiyi zaten biliyordu, Kur'andaki gemiyi de hiç bi zaman öğrenemeyecek..Şimdi bu bir kazanç mı kayıp mı ?
Hazır bu cümleyi misal vermişken tavsiyem; bu cümledeki birinci adam gibi olun. İşinizi usulünce yapıp tevekkül edin. Sadeleştirme gibi bir yükün altına kendinizi sokmayın. Yoksa burdaki ikinci adam gibi maskara olma ihtimaliniz var..
Son düzenleme: