Risale-i Nurlar'ın Âyet ve Hadîs Meâlleri

Ahmet.1

Well-known member
ﺳُﺒْﺤَﺎﻥَ ﻣَﻦْ ﺗُﺴَﺒِّﺢُ ﻟَﻪُ ﺍﻟﺴَّﻤَﻮَﺍﺕُ ﺍﻟﺴَّﺒْﻊُ ﻭَﺍْﻟﺎَﺭْﺽُ ﻭَﻣَﻦْ ﻓِﻴﻬِﻦَّ
Yedi gök ve yer ve onların içinde bulunanlar tarafından Kendisi tesbih edilen Zât, her türlü kusurdan münezzehtir.

ﻭَ ﺍﻟﺸَّﻤْﺲُ ﺗَﺠْﺮِﻯ ﻟِﻤُﺴْﺘَﻘَﺮٍّ ﻟَﻬَﺎ ﺫَﻟِﻚَ ﺗَﻘْﺪِﻳﺮُ ﺍﻟْﻌَﺰِﻳﺰِ ﺍﻟْﻌَﻠِﻴﻢِ
Güneş de kendisine tayin edilmiş bir yere doğru akıp gider. Bu, kudreti herşeye galip olan ve ilmi herşeyi kuşatan Allah'ın takdiridir. (Yâsin Sûresi, 36:38)

(Sözler sh: 673)

ﺍَﻟَﻢْ ﻧَﺠْﻌَﻞِ ﺍْﻟﺎَﺭْﺽَ ﻣِﻬَﺎﺩًﺍ ٭ ﻭَ ﺍﻟْﺠِﺒَﺎﻝَ ﺍَﻭْﺗَﺎﺩًﺍ ٭ ﻭَﺧَﻠَﻘْﻨَﺎﻛُﻢْ ﺍَﺯْﻭَﺍﺟًﺎ
Yeryüzünü bir döşek, dağları birer kazık yapmadık mı? Sizi de çift çift yarattık. (Nebe Sûresi, 78:6-8)

ﻓَﺎﻧْﻈُﺮْ ﺍِﻟَٓﻰ ﺍَﺛَﺎﺭِ ﺭَﺣْﻤَﺖِ ﺍﻟﻠَّﻪِ ﻛَﻴْﻒَ ﻳُﺤْﻴِﻰ ﺍْﻟﺎَﺭْﺽَ ﺑَﻌْﺪَ ﻣَﻮْﺗِﻬَﺎ
Bak Allah'ın rahmet eserlerine: Yeryüzünü ölümünün ardından nasıl diriltiyor. (Rum Sûresi, 30:50)

(Sözler sh: 675)

ﺍَﻣَﻨْﺖُ ﺑِﺎﻟﻠَّﻪِ ﺍﻟَّﺬِﻯ ﺑِﻴَﺪِﻩِ ﻣَﻠَﻜُﻮﺕُ ﻛُﻞِّ ﺷَﻲْﺀٍ
Herşeyin hüküm ve tasarrufu elinde bulunan Zâta iman ettim.

ﺍَﻟَّﺬِﻯ ﺧَﻠَﻖَ ﺍﻟْﻤَﻮْﺕَ ﻭَﺍﻟْﺤَﻴَﻮﺓَ
Ölümü de, hayatı da yaratan Odur. (Mülk Sûresi, 61:2)

(Sözler sh: 676)

ﻟﺎَٓ ﺍِﻟَﻪَ ﺍِﻟﺎَّ ﻫُﻮَ ﻛُﻞُّ ﺷَﻲْﺀٍ ﻫَﺎﻟِﻚٌ ﺍِﻟﺎَّ ﻭَﺟْﻬَﻪُ ﻟَﻪُ ﺍﻟْﺤُﻜْﻢُ ﻭَ ﺍِﻟَﻴْﻪِ ﺗُﺮْﺟَﻌُﻮﻥَ
Ondan başka hiçbir ilâh yoktur. Herşey helâk olup gidicidir -Ona bakan yüzü müstesna. Hüküm ve hükümranlık Onundur; siz de Ona döndürüleceksiniz. (Kasas Sûresi, 28:88)

ﺍَﻟَّﺬِﻯ ﺧَﻠَﻖَ ﺍﻟْﻤَﻮْﺕَ ﻭَﺍﻟْﺤَﻴَﻮﺓَ
Ölümü de, hayatı da yaratan Odur. (Mülk Sûresi, 61:2)

(Sözler sh: 677)

ﺍَﻣَﻨْﺖُ ﺑِﺎﻟﻠَّﻪِ ﺍﻟْﻮَﺍﺣِﺪِ ﺍْﻟﺎَﺣَﺪِ
Her bir şeye bütün kudsî sıfat ve isimleriyle birden yönelen, zat ve sıfatlarında eşsiz ve tek olan Allah'a iman ettim.

ﻭَ ﻳُﺤْﻴِﻰ ﺍْﻟﺎَﺭْﺽَ ﺑَﻌْﺪَ ﻣَﻮْﺗِﻬَﺎ
Yeryüzünü de ölümünün ardından O diriltir. (Rum Sûresi, 30:19)

(Sözler sh: 679)

ﺍَﻟﻠَّﻪُ ﺧَﺎﻟِﻖُ ﻛُﻞِّ ﺷَﻲْﺀٍ ﻭَﻫُﻮَ ﻋَﻠَﻰ ﻛُﻞِّ ﺷَﻲْﺀٍ ﻭَﻛِﻴﻞٌ
Allah herşeyin yaratıcısıdır. O herşey üzerinde hakkıyla görüp gözeticidir. (Zümer Sûresi, 39:62)

(Sözler sh: 680)

ﻭَ ﺍِﻟَﻴْﻪِ ﻳُﺮْﺟَﻊُ ﺍْﻟﺎَﻣْﺮُ ﻛُﻠُّﻪُ
Bütün işler Ona döndürülür. (Hûd Sûresi, 11:123)

(Sözler sh: 681)

ﻭَﻣِﻦْ ﺍَﻳَﺎﺗِﻪِ ﺧَﻠْﻖُ ﺍﻟﺴَّﻤَﻮَﺍﺕِ ﻭَﺍْﻟﺎَﺭْﺽِ ﻭَﺍﺧْﺘِﻠﺎَﻑُ ﺍَﻟْﺴِﻨَﺘِﻜُﻢْ ﻭَ ﺍَﻟْﻮَﺍﻧِﻜُﻢْ ﺍِﻥَّ ﻓِﻰ ﺫَﻟِﻚَ َﻟﺎَﻳَﺎﺕٍ ﻟِﻠْﻌَﺎﻟِﻤِﻴﻦَ
Göklerin ve yerin yaratılışı ile dillerinizin ve renklerinizin farklılığı da Onun âyetlerindendir. İlim sahipleri için elbette bunda deliller vardır. (Rum Sûresi, 30:22)

(Sözler sh: 682)

ﺍَﻟﻠَّﻪُ ﺧَﺎﻟِﻖُ ﻛُﻞِّ ﺷَﻲْﺀٍ ﻭَﻫُﻮَ ﻋَﻠَﻰ ﻛُﻞِّ ﺷَﻲْﺀٍ ﻭَﻛِﻴﻞٌ ٭ ﻟَﻪُ ﻣَﻘَﺎﻟِﻴﺪُ ﺍﻟﺴَّﻤَﻮَﺍﺕِ ﻭَ ﺍْﻟﺎَﺭْﺽِ
Allah herşeyin yaratıcısıdır. O herşey üzerinde hakkıyla görüp gözeticidir. Göklerin ve yerin tedbir ve tasarrufu Ona aittir. (Zümer Sûresi, 39:62-63)

ﻭَ ﺍِﻥْ ﻣِﻦْ ﺷَﻲْﺀٍ ﺍِﻟﺎَّ ﻳُﺴَﺒِّﺢُ ﺑِﺤَﻤْﺪِﻩِ
Hiçbir şey yoktur ki, Onu hamd ile tesbih etmesin. (İsrâ Sûresi, 17:44)

(Sözler sh: 683)

ﺍَﺷْﻬَﺪُ ﺍَﻥْ ﻟﺎَٓ ﺍِﻟَﻪَ ﺍِﻟﺎَّ ﺍﻟﻠَّﻪُ
Allah'tan başka hiçbir ilâh olmadığına şehâdet ederim. (Buhârî, Ezan 148, Cuma 23; Müslim, Îman 44-45, Salat 6; Ebû Dâvud, Taharet 64, Salat 28; Tirmizî, Taharet 41, Îman 11; Nesâî, Ezan 3; İbni Mâce, İkame 24)

ﻟَﻮْ ﻛَﺎﻥَ ﻓِﻴﻬِﻤَٓﺎ ﺍَﻟِﻬَﺔٌ ﺍِﻟﺎَّ ﺍﻟﻠَّﻪُ ﻟَﻔَﺴَﺪَﺗَﺎ
Eğer göklerde ve yerde Allah'tan başka ilâhlar olsaydı, ikisi de harap olup giderdi. (Enbiyâ Sûresi, 21:22)

ﻛُﻞُّ ﺷَﻲْﺀٍ ﻫَﺎﻟِﻚٌ ﺍِﻟﺎَّ ﻭَﺟْﻬَﻪُ ﻟَﻪُ ﺍﻟْﺤُﻜْﻢُ ﻭَ ﺍِﻟَﻴْﻪِ ﺗُﺮْﺟَﻌُﻮﻥَ
Herşey helâk olup gidicidir -Ona bakan yüzü müstesna. Hüküm ve hükümranlık Onundur; siz de Ona döndürüleceksiniz. (Kasas Sûresi, 28:88)

(Sözler sh: 684)

ﻟَﻮْ ﻛَﺎﻥَ ﻓِﻴﻬِﻤَٓﺎ ﺍَﻟِﻬَﺔٌ ﺍِﻟﺎَّ ﺍﻟﻠَّﻪُ ﻟَﻔَﺴَﺪَﺗَﺎ
Eğer göklerde ve yerde Allah'tan başka ilâhlar olsaydı, ikisi de harap olup giderdi. (Enbiyâ Sûresi, 21:22)

ﻓَﺎﺭْﺟِﻊِ ﺍﻟْﺒَﺼَﺮَ ﻫَﻞْ ﺗَﺮَﻯ ﻣِﻦْ ﻓُﻄُﻮﺭٍ ٭ ﺛُﻢَّ ﺍﺭْﺟِﻊِ ﺍﻟْﺒَﺼَﺮَ ﻛَﺮَّﺗَﻴْﻦِ ﻳَﻨْﻘَﻠِﺐْ ﺍِﻟَﻴْﻚَ ﺍﻟْﺒَﺼَﺮُ ﺧَﺎﺳِﺌًﺎ ﻭَ ﻫُﻮَ ﺣَﺴِﻴﺮٌ
Haydi, çevir gözünü: En küçük bir kusur görüyor musun? Sonra tekrar tekrar gözünü çevir. Kusur bulamaz, hor ve hakir sana döner; o göz bitkindir artık. (Mülk Sûresi, 61:3-4)

(Sözler sh: 686)

ﻟَﻘَﺪْ ﺧَﻠَﻘْﻨَﺎ ﺍْﻟﺎِﻧْﺴَﺎﻥَ ﻓِٓﻰ ﺍَﺣْﺴَﻦِ ﺗَﻘْﻮِﻳﻢٍ
Muhakkak ki Biz insanı en güzel bir şekilde yarattık. (Tîn Sûresi, 95:4)

ﻭَ ﻓِﻰ ﺍْﻟﺎَﺭْﺽِ ﺍَﻳَﺎﺕٌ ﻟِﻠْﻤُﻮﻗِﻨِﻴﻦَ ٭ ﻭَ ﻓِٓﻰ ﺍَﻧْﻔُﺴِﻜُﻢْ ﺍَﻓَﻠﺎَ ﺗُﺒْﺼِﺮُﻭﻥَ
Kesin olarak iman edenler için yeryüzünde ve kendi nefislerinde nice deliller vardır. Hâlâ görmez misiniz? (Zâriyat Sûresi, 51:20-21)

(Sözler sh: 688)

ﻭَ ﻟِﻠَّﻪِ ﺍﻟْﻤَﺜَﻞُ ﺍْﻟﺎَﻋْﻠَﻰ
En yüce meseller Allah'ındır. (Nahl Sûresi, 16:60)

ﻫُﻮَ ﺍﻟَّﺬِٓﻯ ﺍَﺭْﺳَﻞَ ﺭَﺳُﻮﻟَﻪُ ﺑِﺎﻟْﻬُﺪَﻯ ﻭَﺩِﻳﻦِ ﺍﻟْﺤَﻖِّ ﻟِﻴُﻈْﻬِﺮَﻩُ ﻋَﻠَﻰ ﺍﻟﺪِّﻳﻦِ ﻛُﻠِّﻪِ ﻭَ ﻛَﻔَﻰ ﺑِﺎﻟﻠَّﻪِ ﺷَﻬِﻴﺪًﺍ
Bütün dinlere üstün kılmak üzere Resulünü hidayet ve hak din ile gönderen Odur. Buna şahit olarak Allah yeter. (Fetih Sûresi, 48:28)

ﻗُﻞْ ﻳَٓﺎ ﺍَﻳُّﻬَﺎ ﺍﻟﻨَّﺎﺱُ ﺍِﻧِّﻰ ﺭَﺳُﻮﻝُ ﺍﻟﻠَّﻪِ ﺍِﻟَﻴْﻜُﻢْ ﺟَﻤِﻴﻌًﺎ ﺍﻟَّﺬِﻯ ﻟَﻪُ ﻣُﻠْﻚُ ﺍﻟﺴَّﻤَﻮَﺍﺕِ ﻭَ ﺍْﻟﺎَﺭْﺽِ ﻟﺎَٓ ﺍِﻟَﻪَ ﺍِﻟﺎَّ ﻫُﻮَ ﻳُﺤْﻴِﻰ ﻭَ ﻳُﻤِﻴﺖُ
De ki: Ey insanlar! Ben sizin hepinize, göklerin ve yerin sahibi olan Allah'ın gönderdiği peygamberim. Ondan başka ibadete lâyık hiçbir ilâh yoktur. Dirilten de Odur, öldüren de. (A'râf Sûresi, 7:158)

(Sözler sh: 689)

ﺍَﻟْﺤَﻤْﺪُ ﻟِﻠَّﻪِ ﺍﻟَّﺬِٓﻯ ﺍَﻧْﺰَﻝَ ﻋَﻠَﻰ ﻋَﺒْﺪِﻩِ ﺍﻟْﻜِﺘَﺎﺏَ ﻭَﻟَﻢْ ﻳَﺠْﻌَﻞْ ﻟَﻪُ ﻋِﻮَﺟًﺎ ﻗَﻴِّﻤًﺎ
Hamd o Allah'a mahsustur ki, kuluna kitabı dos doğru bir şekilde indirmiş ve o kitapta hiçbir tezat ve eğriliğe yer vermemiştir. (Kehf Sûresi, 18:1-2)

ﺍﻟٓﺮَ ﻛِﺘَﺎﺏٌ ﺍَﻧْﺰَﻟْﻨَﺎﻩُ ﺍِﻟَﻴْﻚَ ﻟِﺘُﺨْﺮِﺝَ ﺍﻟﻨَّﺎﺱَ ﻣِﻦَ ﺍﻟﻈُّﻠُﻤَﺎﺕِ ﺍِﻟَﻰ ﺍﻟﻨُّﻮﺭِ
Elif lâm râ. Bu bir kitap ki, insanları inkâr karanlıklarından iman nuruna çıkarman için sana indirdik. (İbrahim Sûresi, 14:1)

ﺭَﺑَّﻨَﺎ ﻟﺎَ ﺗُﺆَﺍﺧِﺬْﻧَٓﺎ ﺍِﻥْ ﻧَﺴِﻴﻨَٓﺎ ﺍَﻭْ ﺍَﺧْﻄَﺎْﻧَﺎ
Ey Rabbimiz! Eğer unutur veya hata edersek bizi onunla hesaba çekme. (Bakara Sûresi, 2:286)

ﺭَﺑَّﻨَﺎ ﻟﺎَ ﺗُﺰِﻍْ ﻗُﻠُﻮﺑَﻨَﺎ ﺑَﻌْﺪَ ﺍِﺫْ ﻫَﺪَﻳْﺘَﻨَﺎ
Ey Rabbimiz! Bizi hidayete eriştirdikten sonra kalblerimizi tekrar sapıklığa meylettirme. (Âl-i İmrân Sûresi, 3:8)

ﺭَﺑَّﻨَﺎ ﺗَﻘَﺒَّﻞْ ﻣِﻨَّﺎ ﺍِﻧَّﻚَ ﺍَﻧْﺖَ ﺍﻟﺴَّﻤِﻴﻊُ ﺍﻟْﻌَﻠِﻴﻢُ
Ey Rabbimiz! Duamızı kabul buyur. Muhakkak ki Sen herşeyi hakkıyla işiten, herşeyi hakkıyla bilensin. (Bakara Sûresi, 2:127)

ﻭَ ﺗُﺐْ ﻋَﻠَﻴْﻨَﺎ ﺍِﻧَّﻚَ ﺍَﻧْﺖَ ﺍﻟﺘَّﻮَّﺍﺏُ ﺍﻟﺮَّﺣِﻴﻢُ
Muhakkak ki tevbeleri çok kabul eden ve çok merhamet eden ancak Sensin. (Bakara Sûresi, 2:128)

(Sözler sh: 690)

ﻭَﺍﻟﺴَّﻠﺎَﻡُ ﻋَﻠَﻰ ﻣَﻦِ ﺍﺗَّﺒَﻊَ ﺍﻟْﻬُﺪَﻯ ٭ ﻭَﺍﻟْﻤَﻠﺎَﻡُ ﻋَﻠَﻰ ﻣَﻦِ ﺍﺗَّﺒَﻊَ ﺍﻟْﻬَﻮَﻯ
Selâm, hüdâya tâbi olanların üzerine olsun! Levm ve itab da hevâya tâbi olanlara olsun!

ﺳُﺒْﺤَﺎﻧَﻚَ ﻟﺎَ ﻋِﻠْﻢَ ﻟَﻨَٓﺎ ﺍِﻟﺎَّ ﻣَﺎ ﻋَﻠَّﻤْﺘَﻨَٓﺎ ﺍِﻧَّﻚَ ﺍَﻧْﺖَ ﺍﻟْﻌَﻠِﻴﻢُ ﺍﻟْﺤَﻜِﻴﻢُ
Seni her türlü noksandan tenzih ederiz. Senin bize öğrettiğinden başka bilgimiz yoktur. Muhakkak ki ilmi ve hikmeti herşeyi kuşatan Sensin. (Bakara Sûresi, 2:32)

ﺍَﻟﻠَّﻬُﻢَّ ﺻَﻞِّ ﻭَ ﺳَﻠِّﻢْ ﻋَﻠَﻰ ﻣَﻦْ ﺍَﺭْﺳَﻠْﺘَﻪُ ﺭَﺣْﻤَﺔً ﻟِﻠْﻌَﺎﻟَﻤِﻴﻦَ ﻭَ ﻋَﻠَٓﻰ ﺍَﻟِﻪِ ﻭَ ﺻَﺤْﺒِﻪِ ﻭَ ﺳَﻠِّﻢْ ﺍَﻣِﻴﻦَ
Allahım! Âlemlere rahmet olarak gönderdiğin zâta ve bütün âl ve ashabına salât ve selâm et. Âmin.

(Sözler sh: 691)
 

Ahmet.1

Well-known member
Lemaat

Bu Lemaat Risalesi Evkaf-ı İslâmiye Matbaası İstanbul'da 1331-1339 (1921) tarihinde te'lif edilmiş ve neşredilmiştir.

ﻣِﻦْ ﺑَﻴْﻦِ ﻫِﻠﺎَﻝِ ﺍﻟﺼَّﻮْﻡِ ﻭَ ﻫِﻠﺎَﻝِ ﺍﻟْﻌِﻴﺪِ
Ramazan hilâli ile bayram hilâli arasından..

(Sözler sh: 692)

ﻭَﻣَﺎ ﻋَﻠَّﻤْﻨَﺎﻩُ ﺍﻟﺸِّﻌْﺮَ
Biz ona şiir öğretmedik. (Yâsin Sûresi, 36:69)

(Sözler sh: 693)

ﺍَﻟْﻤَﺮْﺀُ ﻋَﺪُﻭٌّ ﻟِﻤَﺎ ﺟَﻬِﻞَ
Kişi bilmediği şeyin düşmanıdır. (Ali ibni Ebî Talib, Nehcü'l-Belâğa, s. 180)

ﻗَﻮْﻝِ ﻧَﻮَﺍﻟﺎَﺳَﻴِﺴَﺒَﺎﻥْ
"Sahabelerin gazevâtına dair Kürtçe Kavl-i Nevâlâ Sîsebân namında bir destan."

(Sözler sh: 694)

ﻧَﺠْﻢُ ﺍَﺩَﺏٍ ﻭُﻟِﺪَ ﻟِﻬِﻠﺎَﻟَﻰْ ﺭَﻣَﻀَﺎﻥَ
Ramazan'ın iki hilâlinden doğmuş bir edep yıldızıdır.

(Sözler sh: 695)

ﺑِﺴْﻢِ ﺍﻟﻠَّﻪِ ﺍﻟﺮَّﺣْﻤَﻦِ ﺍﻟﺮَّﺣِﻴﻢِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah'ın adıyla.

ﺍَﻟْﺤَﻤْﺪُ ﻟِﻠَّﻪِ ﺭَﺏِّ ﺍﻟْﻌَﺎﻟَﻤِﻴﻦَ ﻭَﺍﻟﺼَّﻠَﻮﺓُ ﻋَﻠَﻰ ﺳَﻴِّﺪِ ﺍﻟْﻤُﺮْﺳَﻠِﻴﻦَ ﻭَ ﻋَﻠَٓﻰ ﺍَﻟِﻪِ ﻭَ ﺻَﺤْﺒِﻪِٓ ﺍَﺟْﻤَﻌِﻴﻦَ
Âlemlerin rabbi olan Allah'a hamd, Peygamberlerin Efendisi olan Zâta ve Onun bütün âl ve ashabına salât olsun.

ﻟﺎَٓ ﺍِﻟَﻪَ ﺍِﻟﺎَّ ﻫُﻮَ
Ondan başka ilâh yoktur. (Âl-i İmrân Sûresi, 3:18; Tevbe Sûresi, 9:129; Hûd Sûresi, 11:14)

(Sözler sh: 696)

ﻗُﻞْ ﻫُﻮَ
De ki: O...

ﻟﺎَٓ ﺍِﻟَﻪَ ﺍِﻟﺎَّ ﻫُﻮَ
Ondan başka o yoktur.

ﻟﺎَٓ ﻣَﺸْﻬُﻮﺩَ ﺍِﻟﺎَّ ﻫُﻮَ
Ondan başka görünen birşey yoktur.

ﺍَﻟﻠَّﻪُ ﺍَﺣَﺪٌ
Allah birdir.

ﻟﺎَٓ ﻣَﻌْﺒُﻮﺩَ ﺍِﻟﺎَّ ﻫُﻮَ
Ondan başka kendisine ibadet edilen kimse yoktur.

ﺍَﻟﻠَّﻪُ ﺍﻟﺼَّﻤَﺪُ
Allah Samed'dir; herşey Ona muhtaçtır, O ise hiçbir şeye muhtaç değildir.

ﻟﺎَٓ ﺧَﺎﻟِﻖَ ﺍِﻟﺎَّ ﻫُﻮَ
Ondan başka yaratıcı yoktur.

(Sözler sh: 697)

ﻟﺎَٓ ﻗَﻴُﻮﻡَ ﺍِﻟﺎَّ ﻫُﻮَ
Ondan başka eşyanın varlığını devam ettiren yoktur.

ﻟَﻢْ ﻳَﻠِﺪْ
O, doğurmamıştır.

ﻟَﻢْ
"Değildir." (Olumsuzluk edatı)

ﻭَﻟَﻢْ ﻳُﻮﻟَﺪْ
O, doğurulmamıştır.

ﻭَﻟَﻢْ ﻳَﻜُﻦْ
Olmadı.

ﻟﺎَ ﻳَﻌْﻠَﻢُ ﺍﻟْﻐَﻴْﺐَ ﺍِﻟﺎَّ ﺍﻟﻠَّﻪُ
Gaybı Allah'tan başka kimse bilmez.

(Sözler sh: 699)

ﺳُﺒْﺤَﺎﻧَﻚَ ﻟﺎَ ﻗُﺪْﺭَﺓَ ﻓِﻴﻨَﺎ ﺭَﺑَّﻨَﺎ ﺍَﻧْﺖَ ﺍﻟْﻘَﺪِﻳﺮُ ﺍْﻟﺎَﺯَﻟِﻰُّ ﺫُﻭ ﺍﻟْﺠَﻠﺎَﻝِ
Seni her türlü noksan sıfattan tenzih ederiz, ey Rabbimiz! Sen ezelî Kadîrsin ve celâl sahibisin.

ﻣَﺎ ﺧَﻠْﻘُﻜُﻢْ ﻭَﻟﺎَ ﺑَﻌْﺜُﻜُﻢْ ﺍِﻟﺎَّ ﻛَﻨَﻔْﺲٍ ﻭَﺍﺣِﺪَﺓٍ
Sizin yaratılmanız da, diriltilmeniz de, tek bir kişinin yaratılıp diriltilmesi gibidir. (Lokman Sûresi, 31:28)

(Sözler sh: 701)

ﺍِﻧْﺸَﻖَّ ﺍﻟْﻘَﻤَﺮُ
Ay yarıldı. (Kamer Sûresi, 90:1)

(Sözler sh: 702)

ﺳُﺒْﺤَﺎﻥَ ﺍﻟَّﺬِٓﻯ ﺍَﺳْﺮَﻯ
Gece seyahat ettiren Allah, her türlü noksandan münezzehtir. (İsrâ Sûresi, 17:1)

(Sözler sh: 709)

ﺍَﻟْﻘَﺎﺗِﻞُ ﻟﺎَ ﻳَﺮِﺙُ
Katil miras alamaz. (Tirmizi, Ferâiz: 11; Ebû Dâvud, Diyât: 18; Dârimî, Ferâiz: 41; İbn-i Mâce, Ferâiz: 8, Diyât: 14; Müsned, 1:49.)

(Sözler sh: 711)

ﺧُﺬْ ﻣَﺎ ﺻَﻔَﺎ ﺩَﻉْ ﻣَﺎ ﻛَﺪَﺭْ
Güzel ve huzur vereni al, çirkin ve keder vereni bırak.

(Sözler sh: 717)

ﻣَﻦْ ﻗَﺘَﻞَ ﻧَﻔْﺴًﺎ ﺑِﻐَﻴْﺮِ ﻧَﻔْﺲٍ
Kim, bir cana kıymamış bir kimseyi öldürürse... (Mâide Sûresi, 5:32)

(Sözler sh: 727)

ﺍِﺫَﺍ ﺗَﺎَﻧَّﺚَ ﺍﻟﺮِّﺟَﺎﻝُ ﺍﻟﺴُّﻔَﻬَﺎﺀُ ﺑِﺎﻟْﻬَﻮَﺳَﺎﺕِ ٭ ﺍِﺫًﺍ ﺗَﺮَﺟَّﻞَ ﺍﻟﻨِّﺴَﺎﺀُ ﺍﻟﻨَّﺎﺷِﺰَﺍﺕُ ﺑِﺎﻟْﻮَﻗَﺎﺣَﺎﺕِ
Sefih erkekler hevesâtına uyarak kadınlaştığında; nâşize kadınlar da hayasızlıkla erkekleşir.

(Sözler sh: 729)

ﺍِﻥَّ ﺍْﻟﺎِﻧْﺴَﺎﻥَ ﻛَﺼُﻮﺭَﺓِ ﴿ﻳَﺲٓ﴾ ﻛُﺘِﺒَﺖْ ﻓِﻴﻬَﺎ ﺳُﻮﺭَﺓُ ﴿ﻳَﺲٓ﴾ ﻓَﺘَﺒَﺎﺭَﻙَ ﺍﻟﻠَّﻪُ ﺍَﺣْﺴَﻦُ ﺍﻟْﺨَﺎﻟِﻘِﻴﻦَ
Muhakkak ki insan, içinde Yâsin Sûresi yazılmış bir Yâsin kelimesinin çizimi gibidir. Yaratıcılık mertebelerinin en güzelinde bulunan Allah'ın şanı ne yücedir. (Sözler sh: 731)

ﺍِﻧَّﺎ ﻟَﻪُ ﻟَﺤَﺎﻓِﻈُﻮﻥَ
Onu (Kur'ân'ı) koruyacak olan da Biziz. (Hicr Sûresi, 15:9)

(Sözler sh: 736)

ﺍُﻭﻟﺎَﺷْﻤَﺎﺯْ ﺩَﺳْﺖِ ﺃَﺩَﺏِ ﻏَﺮْﺏَ ﻫَﻮَﺳْﺒَﺎﺭِ ﻫَﻮَﺍﻛَﺎﺭِ ﺩَﻫَﺎﺩَﺍﺭِ

ﺩَﺃْﺏِ ﺃَﺩَﺏْ ﺃَﺑَﺪْ ﻣُﺪَّﺕْ ﻗُﺮْﺁﻥِ ﺿِﻴَﺎﺑَﺎﺭِ ﺷِﻔَﺎﻛَﺎﺭِ ﻫُﺪَﺍﺩَﺍﺭْ


Batının heva ve hevese dayalı dehasından kaynaklanan edebiyatı, Kur'ân'ın sonsuza kadar ışık ve şifa saçan hidayet verici ve saf edeb olan edebiyatına ulaşmaz.

(Sözler sh: 739)

ﻓَﺘَﺒَﺎﺭَﻙَ ﺍﻟﻠَّﻪُ ﺍَﺣْﺴَﻦُ ﺍﻟْﺨَﺎﻟِﻘِﻴﻦَ
Yaratıcılık mertebelerinin en güzelinde bulunan Allah'ın şanı ne yücedir! (Mü'minûn Sûresi, 23:14)

ﻭَ ﺍَﺧِﺮُ ﺩَﻋْﻮَﻳﻨَﺎ ﺍَﻥِ ﺍﻟْﺤَﻤْﺪُ ﻟِﻠَّﻪِ ﺭَﺏِّ ﺍﻟْﻌَﺎﻟَﻤِﻴﻦَ
Duamızın sonu, 'Âlemlerin Rabbi olan Allah'a hamd olsun'dan ibarettir. (Yûnus Sûresi, 10:10'dan iktibas edilmiştir.)

(Sözler sh: 740)

ﺍَﻟﻠَّﻬُﻢَّ ﺍِﻫْﺪِﻧَﺎ ﺍﻟﺼِّﺮَﺍﻁَ ﺍﻟْﻤُﺴْﺘَﻘِﻴﻢَ ٭ ﺻِﺮَﺍﻁَ ﺍﻟَّﺬِﻳﻦَ ﺍَﻧْﻌَﻤْﺖَ ﻋَﻠَﻴْﻬِﻢْ ٭ ﻏَﻴْﺮِ ﺍﻟْﻤَﻐْﻀُﻮﺏِ ﻋَﻠَﻴْﻬِﻢْ ﻭَ ﻟﺎَﺍﻟﻀَّٓﺎﻟِّﻴﻦَ ﺍَﻣِﻴﻦَ
Allahım! Bizi doğru yola ilet -kendilerine in'amda bulunduğun kimselerin yoluna. Yoksa gazabına uğrayanların yahut sapıtanların yoluna değil. Âmin.

(Sözler sh: 745)

ﺍَﻟﻠَّﻬُﻢَّ ﺍِﻫْﺪِﻧَﺎ ﺍﻟﺼِّﺮَﺍﻁَ ﺍﻟْﻤُﺴْﺘَﻘِﻴﻢَ ﺍَﻣِﻴﻦَ
Allah'ım, "Bizi doğru yola ilet (Fâtiha Sûresi, 1: 6)" Âmin.

(Sözler sh: 746)

ﻓَﺎﺳْﺘَﻘِﻢْ ﻛَﻤَٓﺎ ﺍُﻣِﺮْﺕَ
Emrolunduğun gibi dosdoğru ol. (Hûd Sûresi, 11:112)

ﻗُﻞْ ﻫُﻮَ ﺍﻟﻠَّﻪُ ﺍَﺣَﺪٌ
De ki: O Allah birdir. (İhlâs Sûresi, 112:1)

ﻳَﻤْﺤَﻖُ ﺍﻟﻠَّﻪُ ﺍﻟﺮِّﺑَﻮﺍ
Allah faizin bereketini giderip onu mahveder. (Bakara Sûresi, 2:276)

ﻭَﺍَﺣَﻞَّ ﺍﻟﻠَّﻪُ ﺍﻟْﺒَﻴْﻊَ ﻭَﺣَﺮَّﻡَ ﺍﻟﺮِّﺑَﻮﺍ
Allah alışverişi helâl, faizi haram kıldı. (Bakara Sûresi, 2:275)

ﻭَﺍَﻗِﻴﻤُﻮﺍ ﺍﻟﺼَّﻠَﻮﺓَ ﻭَﺍَﺗُﻮﺍ ﺍﻟﺰَﻛَﻮﺓَ
Namazı dosdoğru kılın, zekâtı verin. (Bakara Sûresi, 2:43)

ﻟَﻴْﺲَ ﻟِﻠْﺎِﻧْﺴَﺎﻥِ ﺍِﻟﺎَّ ﻣَﺎ ﺳَﻌَﻰ
İnsan için, ancak çalıştığının karşılığı vardır. (Necm Sûresi, 53:39)

ﻭَﺍﻟَّﺬِﻳﻦَ ﻳَﻜْﻨِﺰُﻭﻥَ ﺍﻟﺬَّﻫَﺐَ ﻭَﺍﻟْﻔِﻀَّﺔَ ﻭَﻟﺎَ ﻳُﻨْﻔِﻘُﻮﻧَﻬَﺎ ﻓِﻰ ﺳَﺒِﻴﻞِ ﺍﻟﻠَّﻪِ ﻓَﺒَﺸِّﺮْﻫُﻢْ ﺑِﻌَﺬَﺍﺏٍ ﺍَﻟِﻴﻢٍ
Altını ve gümüşü biriktirip de onu Allah yolunda harcamayanları acı bir azapla müjdele. (Tevbe Sûresi, 9:34)

(Sözler sh: 747)
 

Ahmet.1

Well-known member
Konferans

1950'de Ankara Üniversitesi'nde, profesör ve meb'uslarımız ve Pakistan'lı misafirlerimiz ve muhtelif fakülte talebelerinin huzurunda verilen ve büyük bir alâka ve ehemmiyetle dinlenmiş olan bir konferanstır.

(Sözler sh: 748)

ﺑِﺴْﻢِ ﺍﻟﻠَّﻪِ ﺍﻟﺮَّﺣْﻤَﻦِ ﺍﻟﺮَّﺣِﻴﻢِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah'ın adıyla.

ﺍَﻟْﺤَﻤْﺪُ ﻟِﻠَّﻪِ ﺭَﺏِّ ﺍﻟْﻌَﺎﻟَﻤِﻴﻦَ ﻭَ ﺍﻟﺼَّﻠﺎَﺓُ ﻭَ ﺍﻟﺴَّﻠﺎَﻡُ ﻋَﻠَﻰ ﺳَﻴِّﺪِﻧَﺎ ﻣُﺤَﻤَّﺪٍ ﻭَ ﻋَﻠَٓﻰ ﺍَﻟِﻪِ ﻭَ ﺻَﺤْﺒِﻪِ ﺍَﺟْﻤَﻌِﻴﻦَ
Ezelden ebede her türlü hamd ve övgü, medih ve minnet, Âlemlerin Rabbi olan Allah'a mahsustur. Efendimiz Muhammed Aleyhissalâtü Vesselâm ile âline ve ashâbına ise salât ve selâm olsun.

(Sözler sh: 753)

ﻣَﺎ ﺗَﻘُﻮﻝُ ﻓِﻰ ﺣَﻖِّ ﺍْﻟﺎَﻭْﺭُﻭﺑَﺎ ﻭَ ﺍﻟْﻌُﺜْﻤَﺎﻧِﻴَّﺔِ
"Avrupa ve Osmanlı Devleti hakkında ne diyorsunuz? Fikriniz nedir?"

(Sözler sh: 754)

ﺍِﻥَّ ﺍْﻟﺎَﻭْﺭُﻭﺑَﺎ ﺣَﺎﻣِﻠَﺔٌ ﺑِﺎْﻟﺎِﺳْﻠﺎَﻣِﻴَّﺔِ ﻓَﺴَﺘَﻠِﺪُ ﻳَﻮﻣًﺎ ﻣَﺎ ﻭَ ﺍِﻥَّ ﺍﻟْﻌُﺜْﻤَﺎﻧِﻴَّﺔَ ﺣَﺎﻣِﻠَﺔٌ ﺑِﺎْﻟﺎَﻭْﺭُﻭﺑَﺎﺋِﻴَّﺔِ ﻓَﺴَﺘَﻠِﺪُ ﺍَﻳْﻀًﺎ ﻳَﻮْﻣًﺎ ﻣَﺎ
Avrupa bir İslâm devletine, Osmanlı Devleti de bir Avrupa devletine hamiledir; bir gün gelip doğuracaklardır.

(Sözler sh: 755)

ﻣَﻦْ ﻗَﺎﻝَ ﻭَ ﻟِﻤَﻦْ ﻗَﺎﻝَ ﻭَ ﻟِﻤَﺎ ﻗَﺎﻝَ ﻭَ ﻓِﻴﻤَﺎ ﻗَﺎﻝَ
Kim söylemiş? Kime söylemiş? Niçin söylemiş? Ne makamda söylemiş?

(Sözler sh: 760)

ﺍِﻧَّﺎ ﻟِﻠَّﻪِ ﻭَﺍِﻧَّٓﺎ ﺍِﻟَﻴْﻪِ ﺭَﺍﺟِﻌُﻮﻥَ
Biz Allah'ın kullarıyız; sonunda yine ona döneceğiz. (Bakara Sûresi, 2:156.)

(Sözler sh: 762)

ﻣَﺎ ﺷَٓﺎﺀَ ﺍﻟﻠَّﻪُ ﺑَﺎﺭَﻙَ ﺍﻟﻠَّﻪُ
Allah dilemiş, ne güzel, ne mübarek yaratmış.

ﻓَﺘَﺒَﺎﺭَﻙَ ﺍﻟﻠَّﻪُ ﺍَﺣْﺴَﻦُ ﺍﻟْﺨَﺎﻟِﻘِﻴﻦَ
Yaratıcılık mertebelerinin en güzelinde olan Allah'ın şanı ne yücedir. (Mü'minûn Sûresi, 23:14.)

(Sözler sh: 764)

ﻭَ ﻓِﻰ ﻛُﻞِّ ﺷَﻲْﺀٍ ﻟَﻪُ ﺍَﻳَﺔٌ ﺗَﺪُﻝُّ ﻋَﻠَٓﻰ ﺍَﻧَّﻪُ ﻭَﺍﺣِﺪٌ
Her şeyde Allah'ın varlık ve birliğini gösteren bir pencere vardır. (İbnü'l-Mu'tez isimli bir Arap şairin şiirinden alınmış bir mısra. İbni Kesir, Tefsirü'l-Kur'âni'l-Azîm, 1:24.)

(Sözler sh: 765)

ﻟَﻮْﻟﺎَ ﻣُﻔَﺎﺭَﻗَﺔُ ﺍْﻟﺎَﺣْﺒَﺎﺏِ ﻣَﺎ ﻭَﺟَﺪَﺕْ ﻟَﻬَﺎ ﺍﻟْﻤَﻨَﺎﻳَﺎ ﺍِﻟَﻰ ﺍَﺭْﻭَﺍﺣِﻨَﺎ ﺳُﺒُﻠﺎً

"Eğer dostlardan müfarakat olmasaydı, ölüm ruhlarımıza yol bulamazdı ki gelsin alsın."

(Sözler sh: 773)

ﻭَ ﺍَﺧِﺮُ ﺩَﻋْﻮَﻳﻬُﻢْ ﺍَﻥِ ﺍﻟْﺤَﻤْﺪُ ﻟِﻠَّﻪِ ﺭَﺏِّ ﺍﻟْﻌَﺎﻟَﻤِﻴﻦَ
Onların duaları ise şu sözlerle sona erer: "Ezelden ebede her türlü hamd ve övgü, şükür ve minnet, Âlemlerin Rabbi olan Allah'a mahsustur. (Yûnus Sûresi, 10:10)
 

Ahmet.1

Well-known member
Mektubat


(Mektûbat: 5)

ﺑِﺴْﻢِ ﺍﻟﻠَّﻪِ ﺍﻟﺮَّﺣْﻤَﻦِ ﺍﻟﺮَّﺣِﻴﻢِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah'ın adıyla.

ﻭَ ﺑِﻪِ ﻧَﺴْﺘَﻌِﻴﻦُ
Ve sadece Ondan yardım diliyoruz.

Birinci Mektub

Birinci Mektub 1929 yılında Barla'da te'lif edilmiştir.

ﺑِﺎﺳْﻤِﻪِ ﺳُﺒْﺤَﺎﻧَﻪُ
Her türlü noksan sıfatlardan yüce olan Allah'ın adıyla.

ﻭَﺍِﻥْ ﻣِﻦْ ﺷَﻲْﺀٍ ﺍِﻟﺎَّ ﻳُﺴَﺒِّﺢُ ﺑِﺤَﻤْﺪِﻩِ
Hiçbir şey yoktur ki Allah'ı hamd ile tesbih etmesin. (İsrâ Sûresi, 17:44)

(Mektûbat sh: 7)

ﺍَﻟَّﺬِﻯ ﺧَﻠَﻖَ ﺍﻟْﻤَﻮْﺕَ ﻭَﺍﻟْﺤَﻴَﻮﺓَ ﻟِﻴَﺒْﻠُﻮَﻛُﻢْ ﺍَﻳُّﻜُﻢْ ﺍَﺣْﺴَﻦُ ﻋَﻤَﻠﺎً
Hanginiz daha güzel işler yapacaksınız diye sizi imtihan etmek için ölümü de, hayatı da yaratan Odur. (Mülk Sûresi, 61:2)

(Mektûbat sh: 8)

ﻗُﻞْ ﺍِﻧَّﻤَﺎ ﺍﻟْﻌِﻠْﻢُ ﻋِﻨْﺪَ ﺍﻟﻠَّﻪِ
De ki: İlim ancak Allah katındadır. (Mülk Sûresi, 61:26)

ﻟﺎَ ﻳَﻌْﻠَﻢُ ﺍﻟْﻐَﻴْﺐَ ﺍِﻟﺎَّ ﺍﻟﻠَّﻪُ
Gaybı Allah'tan başkası bilmez. (Neml Sûresi, 21:65; Tirmizi, Sevâbü'l-Kur'ân:7)

(Mektûbat sh: 9)

ﻭَﺍﻟْﻌِﻠْﻢُ ﻋِﻨْﺪَ ﺍﻟﻠَّﻪِ
Gerçek ilim Allah katındadır.

ﻣِﻦْ ﻓَﻴْﺢِ ﺟَﻬَﻨَّﻢَ
Muhakkak ki yaz sıcağının şiddeti Cehennem sıcağındandır. (Buharî, Mevâkît: 9, 10; Müslim, Mesâcid: 180, 181; Ebû Dâvud, Salât: 4; Tirmizî, Mevâkît: 5; Nesâî, Mevâkît: 5)

ﻛُﻦْ ﻓَﻴَﻜُﻮﻥُ
(Allah) "Ol" deyince hemen oluverir. (Yâsin Sûresi, 36:82)

(Mektûbat sh: 11)

ﻧَﺴُﻮﺍ ﺍﻟﻠَّﻪَ ﻓَﺎَﻧْﺴَﻴﻬُﻢْ ﺍَﻧْﻔُﺴَﻬُﻢْ ﺍُﻭﻟَٓﺌِﻚَ ﻫُﻢُ ﺍﻟْﻔَﺎﺳِﻘُﻮﻥَ
Onlar Allah'ı unuttular. Allah da onlara kendilerini unutturdu. Onlar yoldan çıkmış kimselerin tâ kendisidir. (Haşir Sûresi, 59:19)

(Mektûbat sh: 12)

ﺍَﻟْﺒَﺎﻗِﻰ ﻫُﻮَ ﺍﻟْﺒَﺎﻗِﻰ
Bâkî olan sadece Odur.

(Mektûbat sh: 13)
 

Ahmet.1

Well-known member
İkinci Mektub

İkinci Mektub 1930 yılında Barla'da te'lif edilmiştir.

ﺑِﺎﺳْﻤِﻪِ ﺳُﺒْﺤَﺎﻧَﻪُ
Her türlü noksan sıfatlardan yüce olan Allah'ın adıyla.

ﻭَﺍِﻥْ ﻣِﻦْ ﺷَﻲْﺀٍ ﺍِﻟﺎَّ ﻳُﺴَﺒِّﺢُ ﺑِﺤَﻤْﺪِﻩِ
Hiçbir şey yoktur ki Allah'ı hamd ile tesbih etmesin. (İsrâ Sûresi, 17:44)

ﺍِﻥْ ﺍَﺟْﺮِﻯَ ﺍِﻟﺎَّ ﻋَﻠَﻰ ﺍﻟﻠَّﻪِ ٭ ﺍِﻥْ ﺍَﺟْﺮِﻯَ ﺍِﻟﺎَّ ﻋَﻠَﻰ ﺍﻟﻠَّﻪِ
Benim mükâfâtımı vermek ancak Allah'a aittir. (Yûnus Sûresi, 10:72; Hûd Sûresi, 11:29; Sebe Sûresi, 34:47)

ﺍِﺗَّﺒِﻌُﻮﺍ ﻣَﻦْ ﻟﺎَ ﻳَﺴْﺌَﻠُﻜُﻢْ ﺍَﺟْﺮًﺍ ﻭَﻫُﻢْ ﻣُﻬْﺘَﺪُﻭﻥَ
Doğru yolda olan ve sizden hiçbir ücret istemeyen kimselere tâbi olun. (Yâsin Sûresi, 36:21)

(Mektûbat sh: 14)

ﺍَﻟْﺒَﺎﻗِﻰ ﻫُﻮَ ﺍﻟْﺒَﺎﻗِﻰ
Bâkî olan sadece Odur.

(Mektûbat sh: 15)
 

Ahmet.1

Well-known member
Üçüncü Mektub

Üçüncü Mektub 1930 yılında Barla'da Çam Dağında te'lif edilmiştir.

ﺑِﺎﺳْﻤِﻪِ ﺳُﺒْﺤَﺎﻧَﻪُ
Her türlü noksan sıfatlardan yüce olan Allah'ın adıyla.

ﻭَﺍِﻥْ ﻣِﻦْ ﺷَﻲْﺀٍ ﺍِﻟﺎَّ ﻳُﺴَﺒِّﺢُ ﺑِﺤَﻤْﺪِﻩِ
Hiçbir şey yoktur ki Allah'ı hamd ile tesbih etmesin. (İsrâ Sûresi, 17:44)

ﻓَﻠﺎَٓ ﺍُﻗْﺴِﻢُ ﺑِﺎﻟْﺨُﻨَّﺲِ ٭ ﺍَﻟْﺠَﻮَﺍﺭِ ﺍﻟْﻜُﻨَّﺲِ
Yemin olsun gizlenen ve açığa çıkan yıldızlara. (Tekvîr Sûresi, 81:15-16)

(Mektûbat sh: 16)

ﻭَﺍﻟْﻘَﻤَﺮَ ﻗَﺪَّﺭْﻧَﺎﻩُ ﻣَﻨَﺎﺯِﻝَ ﺣَﺘَّﻰ ﻋَﺎﺩَ ﻛَﺎﻟْﻌُﺮْﺟُﻮﻥِ ﺍﻟْﻘَﺪِﻳﻢِ
Ay'a gelince, onun için de menziller takdir ettik ki, kurumuş hurma dalının ince, yaya benzeyen halini alıncaya kadar incelir. (Yâsin Sûresi, 36:39)

ﺳُﺒْﺤَﺎﻥَ ﻣَﻦْ ﺗَﺤَﻴَّﺮَ ﻓِﻰ ﺻُﻨْﻌِﻪِ ﺍﻟْﻌُﻘُﻮﻝُ
İşlerinde, akılların hayrette kaldığı Zât, her türlü kusurdan münezzehtir.

ﻛَﺎﻟْﻌُﺮْﺟُﻮﻥِ ﺍﻟْﻘَﺪِﻳﻢِ
Kurumuş hurma dalının ince yaya benzeyen hali gibi. (Yâsin Sûresi, 36:39)

ﻫُﻮَ ﺍﻟَّﺬِﻯ ﺟَﻌَﻞَ ﻟَﻜُﻢُ ﺍْﻟﺎَﺭْﺽَ ﺫَﻟُﻮﻟﺎً ﻓَﺎﻣْﺸُﻮﺍ ﻓِﻰ ﻣَﻨَﺎﻛِﺒِﻬَﺎ
Üzerinde gezin ve Allah'ın verdiği rızıktan yiyin diye yeryüzünü sizin emrinize veren Odur. (Mülk Sûresi, 61:15)

ﺳُﺒْﺤَﺎﻥَ ﺍﻟَّﺬِﻯ ﺳَﺨَّﺮَ ﻟَﻨَﺎ ﻫَﺬَﺍ ﻭَﻣَﺎ ﻛُﻨَّﺎ ﻟَﻪُ ﻣُﻘْﺮِﻧِﻴﻦَ
Her türlü kusurdan münezzehtir o Allah ki, bunu bizim hizmetimize verdi. Yoksa bizim buna gücümüz yetmezdi. (Zuhruf Sûresi, 43:13)

(Mektûbat sh: 18)

ﺍَﻟْﺒَﺎﻗِﻰ ﻫُﻮَ ﺍﻟْﺒَﺎﻗِﻰ
Bâkî olan sadece Odur. (Mektûbat sh: 19)
 

Ahmet.1

Well-known member
Dördüncü Mektub

Dördüncü Mektub 1930-31 yılında Barla'da te'lif edilmiştir.

ﺑِﺎﺳْﻤِﻪِ ﺳُﺒْﺤَﺎﻧَﻪُ
Her türlü noksan sıfatlardan yüce olan Allah'ın adıyla.

ﻭَﺍِﻥْ ﻣِﻦْ ﺷَﻲْﺀٍ ﺍِﻟﺎَّ ﻳُﺴَﺒِّﺢُ ﺑِﺤَﻤْﺪِﻩِ
Hiçbir şey yoktur ki Allah'ı hamd ile tesbih etmesin. (İsrâ Sûresi, 17:44)

ﺳَﻠﺎَﻡُ ﺍﻟﻠَّﻪِ ﻭَ ﺭَﺣْﻤَﺘُﻪُ ﻭَ ﺑَﺮَﻛَﺎﺗُﻪُ ﻋَﻠَﻴْﻜُﻢْ ﻭَ ﻋَﻠَٓﻰ ﺍِﺧْﻮَﺍﻧِﻜُﻢْ ﻟﺎَﺳِﻴَّﻤَﺎ...ﺍﻟﺨٓﺮﻩ
Allah'ın selâmı, rahmeti ve bereketi sizin ve arkadaşlarınızın, hususan ... ilâ âhir, üzerine olsun.

ﻭَﻣَﻦْ ﻳُﺆْﺕَ ﺍﻟْﺤِﻜْﻤَﺔَ ﻓَﻘَﺪْ ﺍُ ﻭﺗِﻰَ ﺧَﻴْﺮًﺍ ﻛَﺜِﻴﺮًﺍ
Kime hikmet verilmişse, işte ona pek çok hayır verilmiştir. (Bakara Sûresi, 2:269)

(Mektûbat sh: 20)

"Der tarik-i Nakşibendî lâzım âmed çâr terk.
Terk-i dünya, terk-i ukbâ, terk-i hestî, terk-i terk"

Tarik-i Nakşîde dört şeyi bırakmak lâzım: Hem dünyayı, hem nefis hesabına âhireti dahi maksud-u hakikî yapmamak, hem vücudunu unutmak, hem ucbe, fahre girmemek için bu terkleri düşünmemektir.

"Der tarik-i aczmendî lâzım âmed çâr çiz. Fakr-ı mutlak, acz-i mutlak, şükr-ü mutlak, şevk-i mutlak ey aziz."

Ey aziz kardeşim! Allah'a karşı âcizlik ve ihtiyacını hissetme esasına dayanan bu yolda şu dört şey lazımdır: Sonsuz acz, sonsuz fakr, sonsuz şevk, sonsuz şükür.

ﺍَﻟْﺒَﺎﻗِﻰ ﻫُﻮَ ﺍﻟْﺒَﺎﻗِﻰ
Bâkî olan sadece Odur.

(Mektûbat sh: 22)
 

Ahmet.1

Well-known member
Beşinci Mektub

Beşinci Mektub 1930-31 yıllarında Barla'da te'lif edilmiştir.

ﺑِﺎﺳْﻤِﻪِ ﺳُﺒْﺤَﺎﻧَﻪُ
Her türlü noksan sıfatlardan yüce olan Allah'ın adıyla.

ﻭَﺍِﻥْ ﻣِﻦْ ﺷَﻲْﺀٍ ﺍِﻟﺎَّ ﻳُﺴَﺒِّﺢُ ﺑِﺤَﻤْﺪِﻩِ
Hiçbir şey yoktur ki Allah'ı hamd ile tesbih etmesin. (İsrâ Sûresi, 17:44)

(Mektûbat sh: 23)

ﺍَﻟْﺒَﺎﻗِﻰ ﻫُﻮَ ﺍﻟْﺒَﺎﻗِﻰ
Bâkî olan sadece Odur.

(Mektûbat sh: 24)
 

Ahmet.1

Well-known member
Altıncı Mektub

Altıncı Mektub 1930-31 yıllarında Barla'da te'lif edilmiştir.

ﺑِﺎﺳْﻤِﻪِ ﺳُﺒْﺤَﺎﻧَﻪُ
Her türlü noksan sıfatlardan yüce olan Allah'ın adıyla.

ﻭَﺍِﻥْ ﻣِﻦْ ﺷَﻲْﺀٍ ﺍِﻟﺎَّ ﻳُﺴَﺒِّﺢُ ﺑِﺤَﻤْﺪِﻩِ
Hiçbir şey yoktur ki Allah'ı hamd ile tesbih etmesin. (İsrâ Sûresi, 17:44)

ﺳَﻠﺎَﻡُ ﺍﻟﻠَّﻪِ ﻭَ ﺭَﺣْﻤَﺘُﻪُ ﻭَ ﺑَﺮَﻛَﺎﺗُﻪُ ﻋَﻠَﻴْﻜُﻤَﺎ ﻭَ ﻋَﻠَٓﻰ ﺍِﺧْﻮَﺍﻧِﻜُﻤَﺎ ﻣَﺎﺩَﺍﻡَ ﺍﻟْﻤَﻠَﻮَﺍﻥِ ﻭَ ﺗَﻌَﺎﻗَﺐَ ﺍﻟْﻌَﺼْﺮَﺍﻥِ ﻭَ ﻣَﺎﺩَﺍﺭَ ﺍﻟْﻘَﻤَﺮَﺍﻥِ ﻭَ ﺍﺳْﺘَﻘْﺒَﻞَ ﺍﻟْﻔَﺮْﻗَﺪَﺍﻥِ
Gece ve gündüz devam ettikçe, devirler birbirini takip ettikçe, ay ve güneş durdukça iki kutup yıldızı karşılıklı bulundukça Allah'ın selâmı, rahmeti ve bereketi de siz ikinizin ve kardeşlerinizin üzerine olsun.

(Mektûbat sh: 25)

ﺣَﺴْﺒُﻨَﺎ ﺍﻟﻠَّﻪُ ﻭَﻧِﻌْﻢَ ﺍﻟْﻮَﻛِﻴﻞُ
Allah bize yeter; O ne güzel vekildir. (Âl-i İmrân Sûresi, 3:173)

ﻓَﺎِﻥْ ﺗَﻮَﻟَّﻮْﺍ ﻓَﻘُﻞْ ﺣَﺴْﺒِﻰَ ﺍﻟﻠَّﻪُ ﻟﺎَٓ ﺍِﻟَﻪَ ﺍِﻟﺎَّ ﻫُﻮَ ﻋَﻠَﻴْﻪِ ﺗَﻮَﻛَّﻠْﺖُ ﻭَﻫُﻮَ ﺭَﺏُّ ﺍﻟْﻌَﺮْﺵِ ﺍﻟْﻌَﻈِﻴﻢِ
Eğer senden yüz çevirecek olurlarsa de ki: Allah bana yeter. Ondan başka hiçbir ilâh yoktur. Ben Ona tevekkül ettim. Yüce Arşın Rabbi de Odur. (Tevbe Sûresi, 9:129)

ﺍُﻭﮔُﻔْﺖْ ﺍَﻟَﺴْﺖُ ﻭ ﺗُﻮ ﮔُﻔْﺘِﻰ ﺑَﻠَﻰ ﺷُﻜْﺮِ ﺑَﻠَﻰ ﭼِﻴﺴْﺖْ ﻛَﺸِﻴﺪَﻥْ ﺑَﻠﺎَ

ﺳِﺮِّ ﺑَﻠﺎَ ﭼِﻴﺴْﺖْ ﻛِﻪ ﻳَﻌْﻨِﻰ ﻣَﻨَﻢْ ﺣَﻠْﻘَﻪ ﺯَﻥِ ﺩَﺭْﮔَﻪِ ﻓَﻘْﺮ ﻭ ﻓَﻨَﺎ


O, "ben Senin Rabbin değil miyim?" dedi. Sen "Evet" dedin. "Evet" demenin şükrü nedir, bilir misin? Çok bela çekmektir. Bilir misin bela çekmenin sırrı nedir? Yani fakr u fena dergahındaki halkaya katılmaktır. (Dîvân-ı Kebîr, s. 151, Gazel 251)

(Mektûbat sh: 26)

ﺍَﻟْﺤَﻤْﺪُ ﻟِﻠَّﻪِ ﻋَﻠَﻰ ﻧُﻮﺭِ ﺍْﻟﺎِﻳﻤَﺎﻥِ ﻭَ ﺍْﻟﺎِﺳْﻠﺎَﻡِ
İmân ve İslâmiyet nuru için Allah'a hamd olsun.

ﻣَﺎﺫَﺍ ﻭَﺟَﺪَ ﻣَﻦْ ﻓَﻘَﺪَﻩُ ٭ ﻭَ ﻣَﺎﺫَﺍ ﻓَﻘَﺪَ ﻣَﻦْ ﻭَﺟَﺪَﻩُ
"Cenâb-ı Hakkı bulan neyi kaybeder? Ve Onu kaybeden neyi kazanır?" yani, "Onu bulan herşeyi bulur. Onu bulmayan hiçbir şey bulmaz, bulsa da başına belâ bulur" İbn-i Atâillah el-İskenderî, Şerhü'l-Hikemi'l-Atâiye, s. 208

ﻃُﻮﺑَﻰ ﻟِﻠْﻐُﺮَﺑَٓﺎﺀِ
Ne mutlu gariplere! (Keşf-ül Hafa: 881, Müslim, Îman: 232; Tirmizî, Îman: 13; İbni Mâce, Fiten: 15; Dârimî, Rikâk: 42; Müsned, 1:184, 398, 2:177, 222, 389, 4:73)

ﺩَﺍﻧِﻰ ﺳَﻤَﺎﻉِ ﭼِﻪ ﺑُﻮَﺩْ ﺑِﻰ ﺧُﻮﺩْ ﺷُﺪَﻥْ ﺯِﻫَﺴْﺘِﻰ

ﺍَﻧْﺪَﺭْ ﻓَﻨَﺎﻯِ ﻣُﻄْﻠَﻖْ ﺫَﻭْﻕِ ﺑَﻘَﺎ ﭼَﺸِﻴﺪَﻥْ


Semâ'ın ne olduğunu bilir misin? O, şahsî varlıktan vazgeçip; mutlak yokluk içinde bekâyı zevk etmektir.

ﺍَﻟْﺒَﺎﻗِﻰ ﻫُﻮَ ﺍﻟْﺒَﺎﻗِﻰ
Bâkî olan sadece Odur.

(Mektûbat sh: 27)
 

Ahmet.1

Well-known member
Yedinci Mektub

Yedinci Mektub 1930-31 yıllarında Barla'da te'lif edilmiştir.

ﺑِﺎﺳْﻤِﻪِ ﺳُﺒْﺤَﺎﻧَﻪُ
Her türlü noksan sıfatlardan yüce olan Allah'ın adıyla.

ﻭَﺍِﻥْ ﻣِﻦْ ﺷَﻲْﺀٍ ﺍِﻟﺎَّ ﻳُﺴَﺒِّﺢُ ﺑِﺤَﻤْﺪِﻩِ
Hiçbir şey yoktur ki Allah'ı hamd ile tesbih etmesin. (İsrâ Sûresi, 17:44)

ﺍَﻟﺴَّﻠﺎَﻡُ ﻋَﻠَﻴْﻜُﻢْ ﻭَ ﺭَﺣْﻤَﺔُ ﺍﻟﻠَّﻪِ ﻭَ ﺑَﺮَﻛَﺎﺗُﻪُ ﺍَﺑَﺪًﺍ ﺩَﺍﺋِﻤًﺎ
Allah'ın selâmı, rahmeti ve bereketi ebediyen, dâima üzerinize olsun.

(Mektûbat sh: 28)

ﻣَﺎ ﻛَﺎﻥَ ﻣُﺤَﻤَّﺪٌ ﺍَﺑَٓﺎ ﺍَﺣَﺪٍ ﻣِﻦْ ﺭِﺟَﺎﻟِﻜُﻢْ ﻭَﻟَﻜِﻦْ ﺭَﺳُﻮﻝَ ﺍﻟﻠَّﻪِ ﻭَ ﺧَﺎﺗَﻢَ ﺍﻟﻨَّﺒِﻴِّﻴﻦَ
Muhammed (asm) erkeklerinizden hiçbirinin babası değildir; o Allah'ın Resulüdür ve peygamberlerin sonuncusudur. (Ahzâb Sûresi, 33:40)

ﺯَﻭَّﺟْﻨَﺎﻛَﻬَﺎ
Biz onu sana nikâhladık. (Ahzâb Sûresi, 33:37)

ﻟِﻜَﻰْ ﻟﺎَ ﻳَﻜُﻮﻥَ ﻋَﻠَﻰ ﺍﻟْﻤُﺆْﻣِﻨِﻴﻦَ ﺣَﺮَﺝٌ ﻓِٓﻰ ﺍَﺯْﻭَﺍﺝِ ﺍَﺩْﻋِﻴَٓﺎﺋِﻬِﻢْ
Tâ ki, evlâtlıklarının boşadığı hanımlarla evlenmekte mü'minler için bir günah olmadığı anlaşılsın. (Ahzâb Sûresi, 33:37)

(Mektûbat sh: 29)

ﺍَﻟْﺒَﺎﻗِﻰ ﻫُﻮَ ﺍﻟْﺒَﺎﻗِﻰ
Bâkî olan sadece Odur.

(Mektûbat sh: 30)
 

Ahmet.1

Well-known member
Sekizinci Mektub

Sekizinci Mektub 1930-31 yıllarında Barla'da te'lif edilmiştir.

ﺑِﺎﺳْﻤِﻪِ ﺳُﺒْﺤَﺎﻧَﻪُ
Her türlü noksan sıfatlardan yüce olan Allah'ın adıyla.

ﻭَﺍِﻥْ ﻣِﻦْ ﺷَﻲْﺀٍ ﺍِﻟﺎَّ ﻳُﺴَﺒِّﺢُ ﺑِﺤَﻤْﺪِﻩِ
Hiçbir şey yoktur ki Allah'ı hamd ile tesbih etmesin. (İsrâ Sûresi, 17:44)

ﺍﻟﺮَّﺣْﻤَﻦِ ﺍﻟﺮَّﺣِﻴﻢِ
Rahmetinin eserleri dünya ve âhireti dolduran Rahmân Allah. İnanan kullarına pek özel ikramları olan Rahîm Allah.

ﺑِﺴْﻢِ ﺍﻟﻠَّﻪِ ﺍﻟﺮَّﺣْﻤَﻦِ ﺍﻟﺮَّﺣِﻴﻢِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah'ın adıyla.

(Mektûbat sh: 31)

ﻓَﺎﻟﻠَّﻪُ ﺧَﻴْﺮٌ ﺣَﺎﻓِﻈًﺎ ﻭَﻫُﻮَ ﺍَﺭْﺣَﻢُ ﺍﻟﺮَّﺍﺣِﻤِﻴﻦَ
En iyi koruyucu Allah'tır; merhametlilerin en merhametlisi de Odur. (Yûsuf Sûresi, 12:64)

ﺍَﻟْﺒَﺎﻗِﻰ ﻫُﻮَ ﺍﻟْﺒَﺎﻗِﻰ
Bâkî olan sadece Odur.

(Mektûbat sh: 32)
 

Ahmet.1

Well-known member
Dokuzuncu Mektub

Dokuzuncu Mektub 1930 yılında Barla'da te'lif edilmiştir.

ﺑِﺎﺳْﻤِﻪِ ﺳُﺒْﺤَﺎﻧَﻪُ
Her türlü noksan sıfatlardan yüce olan Allah'ın adıyla.

ﻭَﺍِﻥْ ﻣِﻦْ ﺷَﻲْﺀٍ ﺍِﻟﺎَّ ﻳُﺴَﺒِّﺢُ ﺑِﺤَﻤْﺪِﻩِ
Hiçbir şey yoktur ki Allah'ı hamd ile tesbih etmesin. (İsrâ Sûresi, 17:44)

(Mektûbat sh: 35)

ﻋَﻠَﻰ ﺫَﻟِﻚَ ﻧَﺤْﻴَﻰ ﻭَ ﻋَﻠَﻴْﻪِ ﻧَﻤُﻮﺕُ ﻭَ ﻋَﻠَﻴْﻪِ ﻧُﺒْﻌَﺚُ ﻏَﺪًﺍ
Bu iman üzere yaşar, bu imanla ölür, yarın bu imanla diriliriz. (Mecmûatü'l-Ahzâb, el-Gümüşhânevî; Nakşibendî, Evrâd-ı Nakşibend: 7)

ﻭَ ﺍَﻣَﻨَّﺎ ﺑِﻤَﺎ ﺍَﺭْﺳَﻠْﺖَ ﻣِﻦْ ﺭَﺳُﻮﻝٍ ﻭَ ﺍَﻣَﻨَّﺎ ﺑِﻤَﺎ ﺍَﻧْﺰَﻟْﺖَ ﻣِﻦْ ﻛِﺘَﺎﺏٍ ﻭَ ﺻَﺪَّﻗْﻨَﺎ
Peygamber olarak gönderdiğin kim varsa iman ettik; kitap olarak indirdiğin ne varsa iman ettik; ve bütün bunları tasdik ettik. (Mecmûatü'l-Ahzâb, el-Gümüşhânevî; Nakşibendî, Evrâd-ı Nakşibend: 7)

ﺍَﻟْﺒَﺎﻗِﻰ ﻫُﻮَ ﺍﻟْﺒَﺎﻗِﻰ
Bâkî olan sadece Odur.

(Mektûbat sh: 36)
 

Ahmet.1

Well-known member
Onuncu Mektub

Onuncu Mektub, 1926-1934 yılları arasında, Bediüzzaman Hazretleri Barla'da bulunduğu yıllarda te'lif edilmiştir.

ﺑِﺎﺳْﻤِﻪِ ﺳُﺒْﺤَﺎﻧَﻪُ
Her türlü noksan sıfatlardan yüce olan Allah'ın adıyla.

ﻭَﺍِﻥْ ﻣِﻦْ ﺷَﻲْﺀٍ ﺍِﻟﺎَّ ﻳُﺴَﺒِّﺢُ ﺑِﺤَﻤْﺪِﻩِ
Hiçbir şey yoktur ki Allah'ı hamd ile tesbih etmesin. (İsrâ Sûresi, 17:44)

(Mektûbat sh: 37)

ﻟﺎَ ﻳَﻌْﻠَﻢُ ﺍﻟْﻐَﻴْﺐَ ﺍِﻟﺎَّ ﺍﻟﻠَّﻪُ
Gaybı Allah'dan başka kimse bilmez. (Neml Sûresinin 65. âyeti ve benzeri diğer âyetlerden iktibas..)

ﻭَﺍﻟْﻌِﻠْﻢُ ﻋِﻨْﺪَ ﺍﻟﻠَّﻪِ
Gerçek ilim Allah katındadır.

(Mektûbat sh: 38)

ﻗُﻞْ ﺍِﻧَّﻤَﺎ ﺍﻟْﻌِﻠْﻢُ ﻋِﻨْﺪَ ﺍﻟﻠَّﻪِ
De ki: İlim ancak Allah katındadır. (Mülk Sûresi, 61:26)

ﺍَﻟْﺒَﺎﻗِﻰ ﻫُﻮَ ﺍﻟْﺒَﺎﻗِﻰ
Bâkî olan sadece Odur.

(Mektûbat sh: 39)
 

Ahmet.1

Well-known member
Onbirinci Mektub

Onbirnci Mektub 1926-1934 yıllarında Barla'da te'lif edilmiştir.

ﺑِﺎﺳْﻤِﻪِ ﺳُﺒْﺤَﺎﻧَﻪُ
Her türlü noksan sıfatlardan yüce olan Allah'ın adıyla.

ﻭَﺍِﻥْ ﻣِﻦْ ﺷَﻲْﺀٍ ﺍِﻟﺎَّ ﻳُﺴَﺒِّﺢُ ﺑِﺤَﻤْﺪِﻩِ
Hiçbir şey yoktur ki Allah'ı hamd ile tesbih etmesin. (İsrâ Sûresi, 17:44)

ﺍِﻥَّ ﻛَﻴْﺪَ ﺍﻟﺸَّﻴْﻄَﺎﻥِ ﻛَﺎﻥَ ﺿَﻌِﻴﻔًﺎ
Muhakkak ki şeytanın hilesi pek zayıftır. (Nisâ Sûresi, 4:76)

(Mektûbat sh: 40)

ﻓَﻠِﻠﺬَّﻛَﺮِ ﻣِﺜْﻞُ ﺣَﻆِّ ﺍْﻟﺎُﻧْﺜَﻴَﻴْﻦِ
Erkeğe iki kız hissesi vardır. (Nisâ Sûresi, 4:176)

ﻭَﻣَٓﺎ ﺍَﺭْﺳَﻠْﻨَﺎﻙَ ﺍِﻟﺎَّ ﺭَﺣْﻤَﺔً ﻟِﻠْﻌَﺎﻟَﻤِﻴﻦَ
Seni ancak âlemlere rahmet olarak gönderdik. (Enbiyâ Sûresi, 21:107)

ﻓَﻠِﺎُﻣِّﻪِ ﺍﻟﺴُّﺪُﺱُ
Ölenin annesi için altıda bir hisse vardır. (Nisâ Sûresi, 4:11)

(Mektûbat sh: 41)

ﻓَﻠِﺎُﻣِّﻪِ ﺍﻟﺴُّﺪُﺱُ
Ölenin annesi için altıda bir hisse vardır. (Nisâ Sûresi, 4:11)

ﺍَﻟْﺒَﺎﻗِﻰ ﻫُﻮَ ﺍﻟْﺒَﺎﻗِﻰ
Bâkî olan sadece Odur.

(Mektûbat sh: 42)
 

Ahmet.1

Well-known member
Onikinci Mektub

Onikinci Mektub, 1926-1934 yılları arasında, Bediüzzaman Hazretleri Barla'da bulunduğu yıllarda te'lif edilmiştir.

ﺑِﺎﺳْﻤِﻪِ ﺳُﺒْﺤَﺎﻧَﻪُ
Her türlü noksan sıfatlardan yüce olan Allah'ın adıyla.

ﻭَﺍِﻥْ ﻣِﻦْ ﺷَﻲْﺀٍ ﺍِﻟﺎَّ ﻳُﺴَﺒِّﺢُ ﺑِﺤَﻤْﺪِﻩِ
Hiçbir şey yoktur ki Allah'ı hamd ile tesbih etmesin. (İsrâ Sûresi, 17:44)

ﺍَﻟﺴَّﻠﺎَﻡُ ﻋَﻠَﻴْﻜُﻢْ ﻭَ ﻋَﻠَﻰ ﺭُﻓَﻘَﺎﺋِﻜُﻢْ
Selâm, sizin ve arkadaşlarınızın üzerine olsun.

(Mektûbat sh: 45)

ﺍَﻟْﺒَﺎﻗِﻰ ﻫُﻮَ ﺍﻟْﺒَﺎﻗِﻰ
Bâkî olan sadece Odur.

(Mektûbat sh: 46)
 

Ahmet.1

Well-known member
Onüçüncü Mektub

Onüçüncü Mektub 1929 yılında Barla'da te'lif edilmiştir.

ﺑِﺎﺳْﻤِﻪِ ﺳُﺒْﺤَﺎﻧَﻪُ
Her türlü noksan sıfatlardan yüce olan Allah'ın adıyla.

ﻭَﺍِﻥْ ﻣِﻦْ ﺷَﻲْﺀٍ ﺍِﻟﺎَّ ﻳُﺴَﺒِّﺢُ ﺑِﺤَﻤْﺪِﻩِ
Hiçbir şey yoktur ki Allah'ı hamd ile tesbih etmesin. (İsrâ Sûresi, 17:44)

ﺍﻟﺴَّﻠﺎَﻡُ ﻋَﻠَﻰ ﻣَﻦِ ﺍﺗَّﺒَﻊَ ﺍﻟْﻬُﺪَﻯ
Selâm, doğru yola tâbi olanlara olsun. (Tâhâ Sûresi, 20:47)

ﻭَﺍﻟْﻤَﻠﺎَﻡُ ﻋَﻠَﻰ ﻣَﻦِ ﺍﺗَّﺒَﻊَ ﺍﻟْﻬَﻮَﻯ
Kınama ve azarlama ise nefsin heves ve arzularına tâbi olanlara olsun.


(Mektûbat sh: 48)

ﻭَ ﻧَﺤْﻦُ ﺍُﻧَﺎﺱٌ ﻟﺎَ ﺗَﻮَﺳُّﻂَ ﺑَﻴْﻨَﻨَﺎ ٭ ﻟَﻨَﺎ ﺍﻟﺼَّﺪْﺭُ ﺩُﻭﻥَ ﺍﻟْﻌَﺎﻟَﻤِﻴﻦَ ﺍَﻭِ ﺍﻟْﻘَﺒْﺮُ
Öyle insanlarız ki, bir orta seviyemiz yoktur. Ya herşeyin üstünde, ya da kabirde oluruz.

(Mektûbat sh: 49)

ﺍَﻋُﻮﺫُ ﺑِﺎﻟﻠَّﻪِ ﻣِﻦَ ﺍﻟﺸَّﻴْﻄَﺎﻥِ ﻭَ ﺍﻟﺴِّﻴَﺎﺳَﺔِ
Şeytanın ve siyasetin şerrinden Allah'a sığınırım.

ﺍَﻟْﺤَﻤْﺪُ ﻟِﻠَّﻪِ ﺍﻟَّﺬِﻯ ﻫَﺪَﻳﻨَﺎ ﻟِﻬَﺬَﺍ ﻭَﻣَﺎ ﻛُﻨَّﺎ ﻟِﻨَﻬْﺘَﺪِﻯَ ﻟَﻮْﻟﺎَٓ ﺍَﻥْ ﻫَﺪَﻳﻨَﺎ ﺍﻟﻠَّﻪُ ﻟَﻘَﺪْ ﺟَٓﺎﺀَﺕْ ﺭُﺳُﻞُ ﺭَﺑِّﻨَﺎ ﺑِﺎﻟْﺤَﻖِّ
Dediler: Bizi buna eriştiren Allah'a hamd olsun; yoksa Allah hidayet etmeseydi, biz kendiliğimizden buna erişemezdik. Gerçekten Rabbimizin peygamberleri bize hakkı getirdiler. (A'râf Sûresi, 7:43)

ﺍَﻟْﺒَﺎﻗِﻰ ﻫُﻮَ ﺍﻟْﺒَﺎﻗِﻰ
Bâkî olan sadece Odur.

(Mektûbat sh: 50)
 

Ahmet.1

Well-known member
Onbeşinci Mektub

Onbeşinci Mektup, 1926-1934 yılları arasında Barla'da bulunduğu yıllardate'lif edilmiştir.

ﺑِﺎﺳْﻤِﻪِ ﺳُﺒْﺤَﺎﻧَﻪُ
Her türlü noksan sıfatlardan yüce olan Allah'ın adıyla.

ﻭَﺍِﻥْ ﻣِﻦْ ﺷَﻲْﺀٍ ﺍِﻟﺎَّ ﻳُﺴَﺒِّﺢُ ﺑِﺤَﻤْﺪِﻩِ
Hiçbir şey yoktur ki Allah'ı hamd ile tesbih etmesin. (İsrâ Sûresi, 17:44)

(Mektûbat sh: 52)

ﻳَﺎ ﺳَﺎﺭِﻳَﺔُ ﺍَﻟْﺠَﺒَﻞَ ﺍَﻟْﺠَﺒَﻞَ
Ey Sâriye, dağa dikkat et, dağa! (Taberî, Tarihü'l-Ümem ve'l-Mülûk, 2:380; Ebû Nuaym, ed-Delâil, 3:210,211; Beyhakî, Delâilü'n-Nübüvve: 6:310; Süyûtî, Târihü'l-Hulefâ, s.128; İbni Kesîr, el-Bidâye ve'n-Nihâye, 1:131)

ﻭَﻣَﺎ ﺗَﺸَٓﺎﺅُﻥَ ﺍِﻟﺎَّٓ ﺍَﻥْ ﻳَﺸَٓﺎﺀَ ﺍﻟﻠَّﻪُ
Allah dilemedikçe siz hiçbir şeyi dileyemezsiniz. (İnsan Sûresi, 76:30)

١ ﺯِ ﻣِﺼْﺮَﺵْ ﺑُﻮﻯِ ﭘِﻴﺮَﺍﻫَﻦْ ﺷِﻨِﻴﺪِﻯ ﭼِﺮَﺍ ﺩَﺭْ ﭼَﺎﻩِ ﻛَﻨْﻌَﺎﻧَﺶْ ﻧَﺪِﻳﺪِﻯ
٢ ﺑَﮕُﻔْﺖْ ﺍَﺣْﻮَﺍﻝِ ﻣَﺎ ﺑَﺮْﻕِ ﺟِﻬَﺎﻧَﺴْﺖْ ﺩَﻣِﻰ ﭘَﻴْﺪَﺍ ﻭ ﺩِﻳﮕَﺮْ ﺩَﻡْ ﻧِﻬَﺎﻧَﺴْﺖْ
٣ﮔَﻬِﻰ ﺑَﺮْ ﻃَﺎﺭُﻡِ ﺍَﻋْﻠَﻰ ﻧِﺸِﻴﻨَﻢْ ﮔَﻬِﻰ ﺑَﺮْ ﭘُﺸْﺖِ ﭘَﺎﻯِ ﺧُﻮﺩْ ﻧَﺒِﻴﻨَﻢْ
1- "Ne için Mısır'dan gelen gömleğinin kokusunu işittin de, yakınında bulunan Ken'an Kuyusundaki Yusuf'u görmedin?" 2- Cevaben demiş ki: "Bizim halimiz şimşekler gibidir; bazan görünür, bazan saklanır. 3- Bazı vakit olur ki, en yüksek mevkide oturup her tarafı görüyoruz gibi oluruz. Bazı vakitte de ayağımızın üstünü göremiyoruz."

(Mektûbat sh: 53)

ﺍِﺫَﺍ ﺟَٓﺎﺀَ ﺍﻟْﻘَﺪَﺭُ ﻋُﻤِﻰَ ﺍﻟْﺒَﺼَﺮُ

Kader gelince göz kör olur. (Beyhakî, Şuabü'l-Îman, 1:233; Ayrıca bk. Müsned, 5:234; el-Heysemî, Mecmu'z-Zevâîd, 10:146; İbni Hacer, el-Metâlibü'l-Âliye, 3:234; el-Hâkim, Müstedrek, 2:405, 406)

ﮊِﻯ ﺷَﺮِّ ﺻَﺤَﺎﺑَﺎﻥْ ﻣَﻜَﻪ ﻗَﺎﻝُ ﻭ ﻗِﻴﻞْ ﻟَﻮْ ﺭَﺍ ﺟَﻨَّﺘِﻴﻨَﻪ ﻗَﺎﺗِﻞُ ﻭ ﻫَﻢْ ﻗَﺘِﻴﻞْ

"Yani: Sahabelerin muharebesinde kıyl ü kâl etme. Çünki hem katil ve hem maktul ikisi de ehl-i Cennet'tirler."

ﻣَﻦْ ﻗَﺘَﻞَ ﻧَﻔْﺴًﺎ ﺑِﻐَﻴْﺮِ ﻧَﻔْﺲٍ ﺍَﻭْ ﻓَﺴَﺎﺩٍ ﻓِﻰ ﺍْﻟﺎَﺭْﺽِ ﻓَﻜَﺎَﻧَّﻤَﺎ ﻗَﺘَﻞَ ﺍﻟﻨَّﺎﺱَ ﺟَﻤِﻴﻌًﺎ
Kim, bir cana kıymamış veya yeryüzünde fesat çıkarmamış birisini öldürürse, bütün insanları öldürmüş gibidir. (Mâide Sûresi, 5:32)

(Mektûbat sh: 55)

ﺍَﻟْﺎِﺳْﻠﺎَﻣِﻴَّﺔُ ﺟَﺒَّﺖِ ﺍﻟْﻌَﺼَﺒِﻴَّﺔَ ﺍﻟْﺠَﺎﻫِﻠِﻴَّﺔَ ﻟﺎَ ﻓَﺮْﻕَ ﺑَﻴْﻦَ ﻋَﺒْﺪٍ ﺣَﺒَﺸِﻰٍّ ﻭَﺳَﻴِّﺪٍ ﻗُﺮَﻳْﺸِﻰٍّ ﺍِﺫَﺍ ﺍَﺳْﻠَﻤَﺎ
İslâm, Câhiliyetten kalma ırkçılık ve kabileciliği ortadan kaldırmıştır. Müslüman olduktan sonra, Habeşli bi köle ile Kureyşli bir efendi arasında hiçbir fark yoktur. (Bu ibare, İslâmiyet öncesi câhiliye âdetlerine dönmekten men eden hadislerden iktibas edilmiştir. Bu mevzuda bir çok hadis-i şerif rivayet edilmiştir. Bunlardan birisi şöyledir: "İslâm dini, kendinden önceki bâtıl olan fiil, hareket, âdet ve inanışları keser, kaldırır." Buharî, Ahkâm: 4, İmâra: 36, 31; Ebû Dâvud, Sünnet: 5; Tirmizî, Cihâd: 28, İlim: 16, Nesâî, Bey'a: 26; İbni Mâce, Cihad: 39; Müsned, 4:69, 70, 199, 204, 205, 5:381, 6:402, 403

(Mektûbat sh: 59)

ﻛُﻞُّ ﺷَﻲْﺀٍ ﻫَﺎﻟِﻚٌ ﺍِﻟﺎَّ ﻭَﺟْﻬَﻪُ
Herşey helâk olup gidicidir -Ona bakan yüzü müstesnâ. (Kasas Sûresi, 28:88)

(Mektûbat sh: 60)

ﻛُﻞُّ ﺷَﻲْﺀٍ ﻫَﺎﻟِﻚٌ ﺍِﻟﺎَّ ﻭَﺟْﻬَﻪُ
Herşey helâk olup gidicidir -Ona bakan yüzü müstesnâ. (Kasas Sûresi, 28:88)

ﺍَﻟْﺒَﺎﻗِﻰ ﻫُﻮَ ﺍﻟْﺒَﺎﻗِﻰ
Bâkî olan sadece Odur.

(Mektûbat sh: 61)
 
Son düzenleme:

Ahmet.1

Well-known member
Onaltıncı Mektub

Onaltıncı Mektup, 1930-31 yılları arasında Barla'da te'lif edilmiştir.

ﺑِﺴْﻢِ ﺍﻟﻠَّﻪِ ﺍﻟﺮَّﺣْﻤَﻦِ ﺍﻟﺮَّﺣِﻴﻢِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah'ın adıyla

ﺍَﻟَّﺬِﻳﻦَ ﻗَﺎﻝَ ﻟَﻬُﻢُ ﺍﻟﻨَّﺎﺱُ ﺍِﻥَّ ﺍﻟﻨَّﺎﺱَ ﻗَﺪْ ﺟَﻤَﻌُﻮﺍ ﻟَﻜُﻢْ ﻓَﺎﺧْﺸَﻮْﻫُﻢْ ﻓَﺰَﺍﺩَﻫُﻢْ ﺍِﻳﻤَﺎﻧًﺎ ﻭَ ﻗَﺎﻟُﻮﺍ ﺣَﺴْﺒُﻨَﺎ ﺍﻟﻠَّﻪُ ﻭَﻧِﻌْﻢَ ﺍﻟْﻮَﻛِﻴﻞُ
Onlar öyle kimselerdir ki, insanlar onlara 'Düşman size karşı büyük bir kuvvet topladı; onlardan korkun' dedikleri zaman onların imanı ziyadeleşti ve 'Allah bize yeter; O ne güzel vekildir' dediler. (Âl-i İmrân Sûresi, 3:173)

ﻓَﻘُﻮﻟﺎَ ﻟَﻪُ ﻗَﻮْﻟﺎً ﻟَﻴِّﻨًﺎ
Ona (Firavuna) yumuşak bir dille söz söyleyin. (Tâhâ Sûresi, 20:44)

(Mektûbat sh: 62)

ﺍِﻧَّﻤَﺎ ﺍﻟْﺤِﻴﻠَﺔُ ﻓِﻰ ﺗَﺮْﻙِ ﺍﻟْﺤِﻴَﻞِ
Gerçek hile, hilesizliktir.

(Mektûbat sh: 63)

ﺍَﻟْﺎِﺳْﻠﺎَﻣِﻴَّﺔُ ﺟَﺒَّﺖِ ﺍﻟْﻌَﺼَﺒِﻴَّﺔَ ﺍﻟْﺠَﺎﻫِﻠِﻴَّﺔَ
"İslâm dini, kendinden önceki bâtıl olan fiil, hareket, âdet ve inanışları keser, kaldırır." Buharî, Ahkâm: 4, İmâra: 36, 31; Ebû Dâvud, Sünnet: 5; Tirmizî, Cihâd: 28, İlim: 16, Nesâî, Bey'a: 26; İbni Mâce, Cihad: 39; Müsned, 4:69, 70, 199, 204, 205, 5:381, 6:402, 403)

(Mektûbat sh: 65)

ﻭَﺍُﻓَﻮِّﺽُ ﺍَﻣْﺮِٓﻯ ﺍِﻟَﻰ ﺍﻟﻠَّﻪِ ﺍِﻥَّ ﺍﻟﻠَّﻪَ ﺑَﺼِﻴﺮٌ ﺑِﺎﻟْﻌِﺒَﺎﺩِ
Ben işimi Allah'a havale ediyorum. Muhakkak ki Allah kullarını hakkıyla görür. (Mü'min Sûresi, 40:44)

(Mektûbat sh: 66)

ﻭَ ﺍَﻣَّﺎ ﺑِﻨِﻌْﻤَﺔِ ﺭَﺑِّﻚَ ﻓَﺤَﺪِّﺙْ
Rabbinin nimetini yâd et. (Duhâ Sûresi, 93:11)

(Mektûbat sh: 67)

ﺗَﻮَﻛَّﻠْﻨَﺎ ﻋَﻠَﻰ ﺍﻟﻠَّﻪِ
Allah'a tevekkül ettik.

(Mektûbat sh: 68)

ﺗَﻮَﻛَّﻠْﺖُ ﻋَﻠَﻰ ﺍﻟﻠَّﻪِ
Allah'a tevekkül ettim (Hûd Sûresi, 11:56)

ﻭَﻣَٓﺎ ﺍُﺑَﺮِّﺉُ ﻧَﻔْﺴِٓﻰ ﺍِﻥَّ ﺍﻟﻨَّﻔْﺲَ َﻟﺎَﻣَّﺎﺭَﺓٌ ﺑِﺎﻟﺴُّٓﻮﺀِ
Ben nefsimi temize çıkarmam. Çünkü nefis daima kötülüğe sevk eder. (Yûsuf Sûresi, 12:53)

(Mektûbat sh: 71)

ﻟﺎَ ﻳُﻜَﻠِّﻒُ ﺍﻟﻠَّﻪُ ﻧَﻔْﺴًﺎ ﺍِﻟﺎَّ ﻭُﺳْﻌَﻬَﺎ
Allah kimseye gücünden fazlasını yüklemez. (Bakara Sûresi, 2:286)

(Mektûbat sh: 72)
 

Ahmet.1

Well-known member
Onaltıncı Mektub'un Zeyli

Onaltıncı Mektub'un Zeyli, 1930-1931 yılları arasında Barla'da te'lif edilmiştir.

ﺑِﺎﺳْﻤِﻪِ
Her türlü noksan sıfatlardan yüce olan Allah'ın adıyla.

ﻭَﺍِﻥْ ﻣِﻦْ ﺷَﻲْﺀٍ ﺍِﻟﺎَّ ﻳُﺴَﺒِّﺢُ ﺑِﺤَﻤْﺪِﻩِ
Hiçbir şey yoktur ki Allah'ı hamd ile tesbih etmesin. (İsrâ Sûresi, 17:44)

(Mektûbat sh: 74)

ﻟﺎَ ﺍِﻟَﻪَ ﺍِﻟﺎَّ ﺍﻟﻠَّﻪُ
Allah'tan başka hiçbir ilâh yoktur.

(Mektûbat sh: 75)

ﻣَﺎﺀُ ﺍﻟْﺤَﻴَﺎﺓِ ﺑِﺬِﻟَّﺔٍ ﻛَﺠَﻬَﻨَّﻢَ ٭ ﻭَ ﺟَﻬَﻨَّﻢُ ﺑِﺎﻟْﻌِﺰِّ ﻓَﺨْﺮُ ﻣَﻨْﺰِﻟِﻰ
Zilletle ele geçen âb-ı hayat, tıpkı Cehennem gibidir. İzzetle Cehennem ise, medar-ı iftihar bir menzilim olur. Dîvân-ü Antera, (Takdim ve şerh: Mecîd Tarrâd), 135

(Mektûbat sh: 76)

ﺣَﺴْﺒُﻨَﺎ ﺍﻟﻠَّﻪُ ﻭَﻧِﻌْﻢَ ﺍﻟْﻮَﻛِﻴﻞُ
Allah bize yeter; O ne güzel vekildir. (Âl-i İmrân Sûresi, 3:173)

ﻧِﻌْﻢَ ﺍﻟْﻤَﻮْﻟَﻰ ﻭَﻧِﻌْﻢَ ﺍﻟﻨَّﺼِﻴﺮُ
O ne güzel dost ve ne güzel yardımcıdır! (Enfâl Sûresi, 8:40; Hac Sûresi, 22:78)

ﺍَﻟْﺒَﺎﻗِﻰ ﻫُﻮَ ﺍﻟْﺒَﺎﻗِﻰ
Bâkî olan sadece Odur. (Mektûbat sh: 77)
 
Üst