Ukbaa
Well-known member
On Altıncı Lem’a
بِاسْمِهِ
1 وَاِنْ مِنْ شَىْءٍ اِلاَّ يُسَبِّحُ بِحَمْدِهِ
2
اَلسَّلاَمُ عَلَيْكُمْ وَرَحْمَةُ اللهِ وَبَرَكَاتُهُ
3
بِاسْمِهِ
اَلسَّلاَمُ عَلَيْكُمْ وَرَحْمَةُ اللهِ وَبَرَكَاتُهُ
AZİZ, sıddık kardeşlerim Hoca Sabri, Hafız Ali, Mes’ud, Mustafa’lar, Hüsrev, Refet, Bekir Bey, Rüştü, Lütfi’ler, Hafız Ahmed, Şeyh Mustafa ve saire.
Sizlere, meraklı ve medar-ı sual olmuş dört küçük meseleyi, malûmat kabilinden muhtasar bir surette beyan etmekliğe, kalbimde bir hatıra hissettim.
BİRİNCİSİ
Kardeşlerimizden Çaprazzâde Abdullah Efendi gibi bazı adamlar, ehl-i keşiften rivayeten, bu geçen Ramazan’da Ehl-i Sünnet ve Cemaat için bir ferec, bir fütuhat olacağını haber verdikleri halde, zuhur etmedi. Böyle ehl-i velâyet ve keşif neden hilâf-ı vâki haber veriyorlar? Benden sordular. Ben de, birden, sünuhat kabilinden olarak verdiğim cevabın muhtasarı şudur:
Hadis-i şerifte vârit olmuştur ki, “Bazan belâ nâzil oluyor; gelirken karşısına
[NOT]Dipnot-1 Allah’ın adıyla.
Dipnot-2 “Hiçbir şey yoktur ki Allah’ı hamd ile tesbih etmesin.” İsrâ Sûresi, 17:44.
Dipnot-3 Allah’ın selâmı, rahmeti ve bereketi üzerinize olsun.
[/NOT]
<TABLE border=0 cellSpacing=2 cellPadding=0><TBODY><TR><TD>Bekir Bey: (bk. bilgiler)</TD><TD>Ehl-i Sünnet ve Cemaat: (bk. bilgiler)</TD></TR><TR><TD>Hafız Ahmed: (bk. bilgiler – Muhacir Hafız Ahmed)</TD><TD>Hafız Ali: (bk. bilgiler)</TD></TR><TR><TD>Hoca Sabri: (bk. bilgiler – Sabri Arseven)</TD><TD>Hüsrev: (bk. bilgiler – Hüsrev Altınbaşak)</TD></TR><TR><TD>Refet: (bk. bilgiler – Refet Barutçu)</TD><TD>Rüştü: (bk. bilgiler – Süleyman Rüştü Çakın)</TD></TR><TR><TD>aziz: çok değerli, izzetli</TD><TD>belâ: büyük sıkıntı</TD></TR><TR><TD>beyan etmek: açıklamak, izah etmek</TD><TD>ehl-i keşif: maneviyat âlemlerinde iman hakikatlerini gözlemleme seviyesine ulaşmış insanlar</TD></TR><TR><TD>ehl-i velâyet ve keşif: mânevî mertebelere yükselen ve maneviyat âlemlerinde iman hakikatlerini keşfeden insanlar</TD><TD>ferec: tasa ve sıkıntıdan kurtulma</TD></TR><TR><TD>fütuhat: fetihler, zaferler</TD><TD>hadis-i şerif: Peygamber Efendimizin (a.s.m.) mübarek söz, fiil ve hareketi veya onun onayladığı başkasına ait söz, iş veya davranış</TD></TR><TR><TD>hilâf-ı vâki: gerçeğe ters</TD><TD>kabil: mümkün, olabilir</TD></TR><TR><TD>malûmat: bilgiler</TD><TD>medar-ı sual: soru sebebi</TD></TR><TR><TD>muhtasar: kısa, özet</TD><TD>nâzil olmak: inmek</TD></TR><TR><TD>rivayet: bir sözü nakletme</TD><TD>surette: şekilde</TD></TR><TR><TD>sünuhat kabilinde: kalbe gelen mânâlar şeklinde</TD><TD>sıddık: daima doğruluk üzere olan, iman hizmetine gönülden ve sadakatle bağlı kalan</TD></TR><TR><TD>ve saire: ve diğerleri</TD><TD>vârit olmak: ifade edilmek</TD></TR><TR><TD>zuhur etmek: ortaya çıkmak, görünmek</TD><TD>Çaprazzâde Abdullah Efendi: (bk. bilgiler)</TD></TR><TR><TD>Şeyh Mustafa: (bk. bilgiler – Mustafa Üstün)</TD></TR></TBODY></TABLE>