Şu koca kainat sarayının bir ustası var. O usta onu bilir, görür, yapar, idare eder.
Ecel ve kabir insanı beklediği gibi, Cennet ve Cehennem de insanı bekliyor ve gözlüyor.
Asıl söz ise kur’an’ındır. Zira söz odur ve söz onundur. Dinleyelim:
Ömür sermayesi pek azdır; lüzumlu işler pek çoktur.
Her mü’minin namazı, onun bir nev’i mi’racı hükmündedir.
Ey felaket, helaket asrının adamı, senin de reyin var, fikrini beyan et!
Namazda ruhun ve kalbin ve aklın büyük bir rahatı vardır. hem cisme de o kadar ağır bir iş değildir. Hem namaz kılanın diğer dünyevi mübah amelleri, güzel bir niyet ile ibadet hükmünü alır.
"Bir köy muhtarsız olmaz, bir iğne ustasız olmaz, sahipsiz olamaz, bir harf kâtipsiz olamaz; biliyorsun. Nasıl oluyor ki, nihayet derecede muntazam şu memleket hâkimsiz olur?"
Ecel ve kabir insanı beklediği gibi, Cennet ve Cehennem de insanı bekliyor ve gözlüyor.
Asıl söz ise kur’an’ındır. Zira söz odur ve söz onundur. Dinleyelim:
Ömür sermayesi pek azdır; lüzumlu işler pek çoktur.
Her mü’minin namazı, onun bir nev’i mi’racı hükmündedir.
Ey felaket, helaket asrının adamı, senin de reyin var, fikrini beyan et!
Namazda ruhun ve kalbin ve aklın büyük bir rahatı vardır. hem cisme de o kadar ağır bir iş değildir. Hem namaz kılanın diğer dünyevi mübah amelleri, güzel bir niyet ile ibadet hükmünü alır.
"Bir köy muhtarsız olmaz, bir iğne ustasız olmaz, sahipsiz olamaz, bir harf kâtipsiz olamaz; biliyorsun. Nasıl oluyor ki, nihayet derecede muntazam şu memleket hâkimsiz olur?"