Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
İslamiyet
Resûlüllah (Aleyhisselatü Vesselam)
Peygamberimizin Hayatı
Medine Devri(Salih Suruç) Hicretin 1. Yılı
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="müdavim" data-source="post: 182755" data-attributes="member: 5987"><p><span style="color: DarkSlateGray"><span style="font-size: 15px"><span style="color: DarkGreen"><strong>ETRAFA SERİYYELER GÖNDERİLİYOR</strong></span></span></span></p><p><span style="color: DarkSlateGray"><span style="font-size: 15px"></span></span></p><p><span style="color: DarkSlateGray"><span style="font-size: 15px">Mekkeli müşrikler her şeye rağmen, Peygamberimizin ve Müslümanların peşini bırakmış değillerdi. Medine'deki Yahudî ve münafıklar ile el altından gizli gizli işbirliklerini sürdürerek İslâm nurunu söndürmeye, Resûli Kibriya'nın vücudunu ortadan kaldırmaya matuf faaliyetlerine aralıksız devam ediyorlardı.</span></span></p><p><span style="color: DarkSlateGray"><span style="font-size: 15px"></span></span></p><p><span style="color: DarkSlateGray"><span style="font-size: 15px">Medine'yi teşkilâtlandıran Resûli Ekrem Efendimiz, bunlara karşı tedbirler almaya başladı. Düşman her türlü hile ve desiseye başvururken elbette tedbirsiz kalınmazdı.</span></span></p><p><span style="color: DarkSlateGray"><span style="font-size: 15px"></span></span></p><p><span style="color: DarkSlateGray"><span style="font-size: 15px">Peygamber Efendimiz, her şeyden önce iktisadî harb usûlünü tatbik etmek istiyordu. Bu maksatla da Kureyş'in Suriye'ye giden ticaret yolunu kontrol altında tutmayı uygun buldu.</span></span></p><p><span style="color: DarkSlateGray"><span style="font-size: 15px"></span></span></p><p><span style="color: DarkSlateGray"><span style="font-size: 15px">Düşündükleri bir diğer tedbir de, civarda yaşayan kabilelerle sulh anlaşmaları yapmaktı. Böylece, onları Mekkeli müşriklerin sinsî emellerine âlet olmaktan kurtarmış ve Kureyş'i tek başına bırakmış olurdu.</span></span></p><p><span style="color: DarkSlateGray"><span style="font-size: 15px"></span></span></p><p><span style="color: DarkSlateGray"><span style="font-size: 15px">Bu maksat ve gayeler ile henüz Hicret'in ilk yılında etrafa seriyyeler göndermeye başladı. Bu seriyyeler, herhangi bir yere hücum etmek ve kan akıtmak maksadıyla yola çıkarılmıyordu. Nitekim, görüleceği gibi, ilk seriyyeler (biri istisna edilirse) bir damla kan dökmemişler ve hiçbir kabileyi yağmalamamışlardır.</span></span></p><p><span style="color: DarkSlateGray"><span style="font-size: 15px"></span></span></p><p><span style="color: DarkSlateGray"><span style="font-size: 15px">Seriyye, Peygamberimizin bizzat bulunmayıp, sahabîlerden herhangi birisinin kumandası altında gönderdiği askerî birliklere denilir. En azı beş kişilik, en çoğu da 300400 kişilik olur.</span></span></p><p><span style="color: DarkSlateGray"><span style="font-size: 15px"></span></span></p><p><span style="color: DarkSlateGray"><span style="font-size: 15px">Yola çıkarılan bu seriyyelerin belli başlı vasfı, Kureyşli müşrikleri iktisadî baskı altında tutmak, onlara bu yolda bir nevi ihtar idi; "Eğer siz şiddet siyasetinize devam ederseniz, biz de yapacağımızı biliriz. Can damarınız demek olan olan ticaret yolunuz elimizdedir. Aklınızı başınıza alın!" demekti.</span></span></p><p><span style="color: DarkSlateGray"><span style="font-size: 15px"></span></span></p><p><span style="color: DarkSlateGray"><span style="font-size: 15px">Bu seriyyelerin gördüğü bir başka mühim vazife, Medine'nin etrafını kontrol etmekti; herhangi bir tehlikenin söz konusu olup olmadığını, düşmanın ne gibi hazırlıklar içinde bulunduğunu araştırıp haber almaktı.</span></span></p><p><span style="color: DarkSlateGray"><span style="font-size: 15px"></span></span></p><p><span style="color: DarkSlateGray"><span style="font-size: 15px"><span style="color: DarkGreen"><strong>İLK SERİYYE</strong></span></span></span></p><p><span style="color: DarkSlateGray"><span style="font-size: 15px"></span></span></p><p><span style="color: DarkSlateGray"><span style="font-size: 15px">Medine'ye hicretlerinden yedi ay sonra Ramazan ayında Resûli Ekrem Efendimiz, amcası Hz. Hamza'yı, Mekkeli muhacirlerden 30 kişilik bir süvari grubunun başında, Kureyş müşriklerinden 300 kişilik bir birliğin muhafazasında Şam'dan Mekke'ye gitmekte olan ticaret kervanını gözetlemek için gönderdi.502</span></span></p><p><span style="color: DarkSlateGray"><span style="font-size: 15px"></span></span></p><p><span style="color: DarkSlateGray"><span style="font-size: 15px">Süvari birliğinin içinde Ensâr'dan bir tek Müslüman yoktu. Çünkü onlar, sâdece Medine içinde korumak üzere Peygamber Efendimize söz vermişlerdi. Bu sebepledir ki, Resûli Ekrem, Bedir Muharebesine kadar Ensâr'dan hiç kimseyi askerî seferlere göndermemiştir.503</span></span></p><p><span style="color: DarkSlateGray"><span style="font-size: 15px"></span></span></p><p><span style="color: DarkSlateGray"><span style="font-size: 15px">Medine'den yola çıkan Hz. Hamza, İys nahiyelerinden biri olan Seyfû'lBahre'de, içinde Ebû Cehil'in de bulunduğu Kureyş kervanıyla karşılaştı. Taraflar çarpışmaya hazırlanırken, iki tarafın da dostu ve müttefiki bulunan Cühenîlerin reisi Mecdiy b. Amr, aralarına girip çarpışmalarına mâni oldu.</span></span></p><p><span style="color: DarkSlateGray"><span style="font-size: 15px"></span></span></p><p><span style="color: DarkSlateGray"><span style="font-size: 15px">Kureyş, kervanıyla Mekke'ye doğru yol alırken, Hz. Hamza da beraberindeki Müslümanlarla Medine'ye geri döndü.504</span></span></p><p><span style="color: DarkSlateGray"><span style="font-size: 15px"></span></span></p><p><span style="color: DarkSlateGray"><span style="font-size: 15px">Peygamber Efendimiz, çarpışma çıkmamış olmasından memnunluk duydu.</span></span></p><p><span style="color: DarkSlateGray"><span style="font-size: 15px"></span></span></p><p><span style="color: DarkSlateGray"><span style="font-size: 15px"><span style="color: DarkGreen"><strong>UBEYDE B. HARİS SERİYYESİ</strong></span></span></span></p><p><span style="color: DarkSlateGray"><span style="font-size: 15px"></span></span></p><p><span style="color: DarkSlateGray"><span style="font-size: 15px">Hz. Hamza'nın Medine'ye dönüşünden sonra, Peygamberimiz, Şevval ayında Ubeyde b. Haris'i Nabiğ Vadisine gönderdi. Maiyetinde, Muhacirlerden 60 süvari vardı.505</span></span></p><p><span style="color: DarkSlateGray"><span style="font-size: 15px"></span></span></p><p><span style="color: DarkSlateGray"><span style="font-size: 15px">Nabiğ Vadisine giden Hz. Ubeyde, orada Kureyş müşriklerinden 200 kişiyle karşılaştı. Birbirlerine hafif ok atışlarında bulundular. Müslümanların safından ilk ok Sa'd b. Ebî Vakkas Hazretleri tarafından atıldı. Allah yolunda atılan ilk ok, bu oldu.506 Bunun dışında herhangi bir çatışma olmadan iki taraf birbirlerine uzaklaştı.507</span></span></p><p><span style="color: DarkSlateGray"><span style="font-size: 15px"></span></span></p><p><span style="color: DarkSlateGray"><span style="font-size: 15px">Bu arada, Müslüman olmuş, fakat bir türlü fırsatını bulup Müslümanlar arasına katılamayan Mikdad b. Amr ile Utbe b. Gazvan da, bu durumu fırsat bilerek müşrikler arasından ayrılarak mücâhidlere katıldılar.508</span></span></p><p><span style="color: DarkSlateGray"><span style="font-size: 15px"></span></span></p><p><span style="color: DarkSlateGray"><span style="font-size: 15px"><span style="color: DarkGreen"><strong>EBVA GAZASI</strong></span></span></span></p><p><span style="color: DarkSlateGray"><span style="font-size: 15px"></span></span></p><p><span style="color: DarkSlateGray"><span style="font-size: 15px">Hicretin 1. senesininin son ayı...</span></span></p><p><span style="color: DarkSlateGray"><span style="font-size: 15px"></span></span></p><p><span style="color: DarkSlateGray"><span style="font-size: 15px">Resûli Ekrem Efendimiz, ilk defa, Muhacirlerden 60 kişilik bir kuvvetle, yerine Sa'd b. Übade'yi vekil bırakarak Medine'den yola çıktı.509</span></span></p><p><span style="color: DarkSlateGray"><span style="font-size: 15px"></span></span></p><p><span style="color: DarkSlateGray"><span style="font-size: 15px">Efendimizin bu gazaya* çıkış maksadı, etrafa saldırıp halkı rahatsız eden Kureyş müşrikleriyle karşılaşıp onlara gözdağı vermek, aynı zamanda Demre b. Bekir Oğullarıyla anlaşma yapmak isteğiydi.510</span></span></p><p><span style="color: DarkSlateGray"><span style="font-size: 15px"></span></span></p><p><span style="color: DarkSlateGray"><span style="font-size: 15px"><span style="color: DarkRed">Resûli Ekrem'in beyaz sancağını Hz. Hamza taşıyordu.</span></span></span></p><p><span style="color: DarkSlateGray"><span style="font-size: 15px"></span></span></p><p><span style="color: DarkSlateGray"><span style="font-size: 15px">Peygamber Efendimiz bu gazada müşriklerle karşılaşmadı. Ancak, yola çıkışının ikinci maksadı olan Demre b. Bekir Oğullarıyla anlaşmayı gerçekleştirdi.</span></span></p><p><span style="color: DarkSlateGray"><span style="font-size: 15px"></span></span></p><p><span style="color: DarkSlateGray"><span style="font-size: 15px">Benî Demre reisiyle yapılan yazılı anlaşmaya göre; a) Ne Peygamberimiz onlarla, ne de onlar Peygamberimizle herhangi bir çarpışmaya girmeyeceklerdi, b) Birisi diğerinin düşmanına gizlice de olsa yardım etmeyecekti, c) İslâm'a karşı çıkmadıkları müddetçe Resûlullah'tan yardım görecekler, Peygamberimiz de onları düşmanına karşı yardıma davet ettiğinde icabet edeceklerdi.5"</span></span></p><p><span style="color: DarkSlateGray"><span style="font-size: 15px"></span></span></p><p><span style="color: DarkSlateGray"><span style="font-size: 15px"><span style="color: DarkRed"><span style="font-size: 15px">Peygamber Efendimiz 15 gece sonra Medine'ye döndü.512</span></span></span></span></p><p><span style="color: DarkSlateGray"><span style="font-size: 15px"></span></span></p><p><span style="color: DarkSlateGray"><span style="font-size: 15px">Civar kabilelerle yapılan bu dostluk anlaşmalarının büyük faydaları olmuştur. Bilhassa Mekkelilerin Şam ticaret yolu üzerindeki kabilelerle yapılmış olması, Kureyş'i iktisaden çökertme plânının bir tatbikatı idi.</span></span></p><p><span style="color: DarkSlateGray"><span style="font-size: 15px"></span></span></p><p><span style="color: DarkSlateGray"><span style="font-size: 15px">Görüldüğü gibi, Peygamber Efendimiz, Müslümanlara muaraza vaziyeti almamış başka kabilelerle düşmana karşı muvakkaten de olsa bazı anlaşmalara girmiştir.</span></span></p><p><span style="color: DarkSlateGray"><span style="font-size: 15px"></span></span></p><p><span style="color: DarkSlateGray"><span style="font-size: 15px"></span></span></p><p><span style="color: DarkSlateGray"><span style="font-size: 15px">--------------------------------------------------------------------------------</span></span></p><p><span style="color: DarkSlateGray"><span style="font-size: 15px"></span></span></p><p><span style="color: DarkSlateGray"><span style="font-size: 15px">497 Tecrid Tercemesi, c. 10, s. 130. 498Hucûrat, 13.</span></span></p><p><span style="color: DarkSlateGray"><span style="font-size: 15px"></span></span></p><p><span style="color: DarkSlateGray"><span style="font-size: 15px">502 ibni Hişam, Sîre, c. 2, s. 245; Ibni Sa'd, Tabakat, c. 2, s. 6.</span></span></p><p><span style="color: DarkSlateGray"><span style="font-size: 15px"></span></span></p><p><span style="color: DarkSlateGray"><span style="font-size: 15px">503 ibni Sa'd, A.g.e., c. 2, s. 6.</span></span></p><p><span style="color: DarkSlateGray"><span style="font-size: 15px"></span></span></p><p><span style="color: DarkSlateGray"><span style="font-size: 15px">504 ibni Sa'd, A.g.e., c. 2, s. 6.</span></span></p><p><span style="color: DarkSlateGray"><span style="font-size: 15px"></span></span></p><p><span style="color: DarkSlateGray"><span style="font-size: 15px">505 ibni Hişam, A.g.e., c. 2, s 241; ibni Sa'd, A.g.e., c. 2, s. 7.</span></span></p><p><span style="color: DarkSlateGray"><span style="font-size: 15px"></span></span></p><p><span style="color: DarkSlateGray"><span style="font-size: 15px">506 ibni Hişam, A.g.e., c. 2, s. 241; ibni Sa'd, A.g.e., c. 2, s. 7.</span></span></p><p><span style="color: DarkSlateGray"><span style="font-size: 15px"></span></span></p><p><span style="color: DarkSlateGray"><span style="font-size: 15px">507 İbni Hişam, A.g.e., c. 2, s. 241242; İbni Sa'd, A.g.e., c. 2, s. 7.</span></span></p><p><span style="color: DarkSlateGray"><span style="font-size: 15px"></span></span></p><p><span style="color: DarkSlateGray"><span style="font-size: 15px">508 İbni Hişam, A.g.e., c. 2, 242.</span></span></p><p><span style="color: DarkSlateGray"><span style="font-size: 15px"></span></span></p><p><span style="color: DarkSlateGray"><span style="font-size: 15px">509 ibni Sa'd, Tabakat, c. 2, s. 8.Peygamber Efendimizin bizzat bulundukları askerî hareketlere gazve [gaza] denir.</span></span></p><p><span style="color: DarkSlateGray"><span style="font-size: 15px"></span></span></p><p><span style="color: DarkSlateGray"><span style="font-size: 15px">510 İbni Hişam, Sîre, c. 2, s. 241; ibni Sa'd, A.g.e., c. 2, s. 8.</span></span></p><p><span style="color: DarkSlateGray"><span style="font-size: 15px"></span></span></p><p><span style="color: DarkSlateGray"><span style="font-size: 15px">511 İbni Sa'd, A.g.e., c. 1, s. 274275, c. 2, s. 8.</span></span></p><p><span style="color: DarkSlateGray"><span style="font-size: 15px"></span></span></p><p><span style="color: DarkSlateGray"><span style="font-size: 15px">512 İbni Sa'd, A.g.e., c. 2, s. 8.</span></span></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="müdavim, post: 182755, member: 5987"] [COLOR="DarkSlateGray"][SIZE="4"][COLOR="DarkGreen"][B]ETRAFA SERİYYELER GÖNDERİLİYOR[/B][/COLOR] Mekkeli müşrikler her şeye rağmen, Peygamberimizin ve Müslümanların peşini bırakmış değillerdi. Medine'deki Yahudî ve münafıklar ile el altından gizli gizli işbirliklerini sürdürerek İslâm nurunu söndürmeye, Resûli Kibriya'nın vücudunu ortadan kaldırmaya matuf faaliyetlerine aralıksız devam ediyorlardı. Medine'yi teşkilâtlandıran Resûli Ekrem Efendimiz, bunlara karşı tedbirler almaya başladı. Düşman her türlü hile ve desiseye başvururken elbette tedbirsiz kalınmazdı. Peygamber Efendimiz, her şeyden önce iktisadî harb usûlünü tatbik etmek istiyordu. Bu maksatla da Kureyş'in Suriye'ye giden ticaret yolunu kontrol altında tutmayı uygun buldu. Düşündükleri bir diğer tedbir de, civarda yaşayan kabilelerle sulh anlaşmaları yapmaktı. Böylece, onları Mekkeli müşriklerin sinsî emellerine âlet olmaktan kurtarmış ve Kureyş'i tek başına bırakmış olurdu. Bu maksat ve gayeler ile henüz Hicret'in ilk yılında etrafa seriyyeler göndermeye başladı. Bu seriyyeler, herhangi bir yere hücum etmek ve kan akıtmak maksadıyla yola çıkarılmıyordu. Nitekim, görüleceği gibi, ilk seriyyeler (biri istisna edilirse) bir damla kan dökmemişler ve hiçbir kabileyi yağmalamamışlardır. Seriyye, Peygamberimizin bizzat bulunmayıp, sahabîlerden herhangi birisinin kumandası altında gönderdiği askerî birliklere denilir. En azı beş kişilik, en çoğu da 300400 kişilik olur. Yola çıkarılan bu seriyyelerin belli başlı vasfı, Kureyşli müşrikleri iktisadî baskı altında tutmak, onlara bu yolda bir nevi ihtar idi; "Eğer siz şiddet siyasetinize devam ederseniz, biz de yapacağımızı biliriz. Can damarınız demek olan olan ticaret yolunuz elimizdedir. Aklınızı başınıza alın!" demekti. Bu seriyyelerin gördüğü bir başka mühim vazife, Medine'nin etrafını kontrol etmekti; herhangi bir tehlikenin söz konusu olup olmadığını, düşmanın ne gibi hazırlıklar içinde bulunduğunu araştırıp haber almaktı. [COLOR="DarkGreen"][B]İLK SERİYYE[/B][/COLOR] Medine'ye hicretlerinden yedi ay sonra Ramazan ayında Resûli Ekrem Efendimiz, amcası Hz. Hamza'yı, Mekkeli muhacirlerden 30 kişilik bir süvari grubunun başında, Kureyş müşriklerinden 300 kişilik bir birliğin muhafazasında Şam'dan Mekke'ye gitmekte olan ticaret kervanını gözetlemek için gönderdi.502 Süvari birliğinin içinde Ensâr'dan bir tek Müslüman yoktu. Çünkü onlar, sâdece Medine içinde korumak üzere Peygamber Efendimize söz vermişlerdi. Bu sebepledir ki, Resûli Ekrem, Bedir Muharebesine kadar Ensâr'dan hiç kimseyi askerî seferlere göndermemiştir.503 Medine'den yola çıkan Hz. Hamza, İys nahiyelerinden biri olan Seyfû'lBahre'de, içinde Ebû Cehil'in de bulunduğu Kureyş kervanıyla karşılaştı. Taraflar çarpışmaya hazırlanırken, iki tarafın da dostu ve müttefiki bulunan Cühenîlerin reisi Mecdiy b. Amr, aralarına girip çarpışmalarına mâni oldu. Kureyş, kervanıyla Mekke'ye doğru yol alırken, Hz. Hamza da beraberindeki Müslümanlarla Medine'ye geri döndü.504 Peygamber Efendimiz, çarpışma çıkmamış olmasından memnunluk duydu. [COLOR="DarkGreen"][B]UBEYDE B. HARİS SERİYYESİ[/B][/COLOR] Hz. Hamza'nın Medine'ye dönüşünden sonra, Peygamberimiz, Şevval ayında Ubeyde b. Haris'i Nabiğ Vadisine gönderdi. Maiyetinde, Muhacirlerden 60 süvari vardı.505 Nabiğ Vadisine giden Hz. Ubeyde, orada Kureyş müşriklerinden 200 kişiyle karşılaştı. Birbirlerine hafif ok atışlarında bulundular. Müslümanların safından ilk ok Sa'd b. Ebî Vakkas Hazretleri tarafından atıldı. Allah yolunda atılan ilk ok, bu oldu.506 Bunun dışında herhangi bir çatışma olmadan iki taraf birbirlerine uzaklaştı.507 Bu arada, Müslüman olmuş, fakat bir türlü fırsatını bulup Müslümanlar arasına katılamayan Mikdad b. Amr ile Utbe b. Gazvan da, bu durumu fırsat bilerek müşrikler arasından ayrılarak mücâhidlere katıldılar.508 [COLOR="DarkGreen"][B]EBVA GAZASI[/B][/COLOR] Hicretin 1. senesininin son ayı... Resûli Ekrem Efendimiz, ilk defa, Muhacirlerden 60 kişilik bir kuvvetle, yerine Sa'd b. Übade'yi vekil bırakarak Medine'den yola çıktı.509 Efendimizin bu gazaya* çıkış maksadı, etrafa saldırıp halkı rahatsız eden Kureyş müşrikleriyle karşılaşıp onlara gözdağı vermek, aynı zamanda Demre b. Bekir Oğullarıyla anlaşma yapmak isteğiydi.510 [COLOR="DarkRed"]Resûli Ekrem'in beyaz sancağını Hz. Hamza taşıyordu.[/COLOR] Peygamber Efendimiz bu gazada müşriklerle karşılaşmadı. Ancak, yola çıkışının ikinci maksadı olan Demre b. Bekir Oğullarıyla anlaşmayı gerçekleştirdi. Benî Demre reisiyle yapılan yazılı anlaşmaya göre; a) Ne Peygamberimiz onlarla, ne de onlar Peygamberimizle herhangi bir çarpışmaya girmeyeceklerdi, b) Birisi diğerinin düşmanına gizlice de olsa yardım etmeyecekti, c) İslâm'a karşı çıkmadıkları müddetçe Resûlullah'tan yardım görecekler, Peygamberimiz de onları düşmanına karşı yardıma davet ettiğinde icabet edeceklerdi.5" [COLOR="DarkRed"][SIZE="4"]Peygamber Efendimiz 15 gece sonra Medine'ye döndü.512[/SIZE][/COLOR] Civar kabilelerle yapılan bu dostluk anlaşmalarının büyük faydaları olmuştur. Bilhassa Mekkelilerin Şam ticaret yolu üzerindeki kabilelerle yapılmış olması, Kureyş'i iktisaden çökertme plânının bir tatbikatı idi. Görüldüğü gibi, Peygamber Efendimiz, Müslümanlara muaraza vaziyeti almamış başka kabilelerle düşmana karşı muvakkaten de olsa bazı anlaşmalara girmiştir. -------------------------------------------------------------------------------- 497 Tecrid Tercemesi, c. 10, s. 130. 498Hucûrat, 13. 502 ibni Hişam, Sîre, c. 2, s. 245; Ibni Sa'd, Tabakat, c. 2, s. 6. 503 ibni Sa'd, A.g.e., c. 2, s. 6. 504 ibni Sa'd, A.g.e., c. 2, s. 6. 505 ibni Hişam, A.g.e., c. 2, s 241; ibni Sa'd, A.g.e., c. 2, s. 7. 506 ibni Hişam, A.g.e., c. 2, s. 241; ibni Sa'd, A.g.e., c. 2, s. 7. 507 İbni Hişam, A.g.e., c. 2, s. 241242; İbni Sa'd, A.g.e., c. 2, s. 7. 508 İbni Hişam, A.g.e., c. 2, 242. 509 ibni Sa'd, Tabakat, c. 2, s. 8.Peygamber Efendimizin bizzat bulundukları askerî hareketlere gazve [gaza] denir. 510 İbni Hişam, Sîre, c. 2, s. 241; ibni Sa'd, A.g.e., c. 2, s. 8. 511 İbni Sa'd, A.g.e., c. 1, s. 274275, c. 2, s. 8. 512 İbni Sa'd, A.g.e., c. 2, s. 8.[/SIZE][/COLOR] [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
İslamiyet
Resûlüllah (Aleyhisselatü Vesselam)
Peygamberimizin Hayatı
Medine Devri(Salih Suruç) Hicretin 1. Yılı
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst