Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
İslamiyet
İslam Akaidi ve Fıkıh
İmanın Şartları
Ahiret Gününe İman
KıYaMeT GüNü/bütün safhalarıyla...
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="bardak" data-source="post: 176645" data-attributes="member: 1298"><p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"><u><span style="font-size: 26px"><span style="color: red">Hesap Anı</span></span></u></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"><u></u></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"><u></u>Kuran'da, insan yaşamının gerçek anlamı şöyle açıklanmaktadır:</span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"> <span style="font-size: 10px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: orange">"Ey insan, gerçekten sen, hiç durmaksızın Rabbine doğru bir çaba harcayıp durmaktasın; sonunda O'na varacaksın. "</span></span></span> <span style="font-size: 9px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: teal">(İnşikak Suresi, 6)</span></span></span></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black">İnsanların hayatları için bir dönüm noktası olacağına inandıkları belirli olaylar vardır. İyi bir üniversiteye girmek, diploma almak, evlenmek, çocuk sahibi olmak gibi... Bu ve buna benzer planları olan insanlar, amaçlarına ulaşacakları ana kadar gün sayıp, pek çok hazırlığı o anı hedefleyerek yaparlar. Yaşamlarında sadece bu hedef vardır ve yalnızca bu amaç doğrultusunda yaşadıklarını da söylemekten çekinmezler. Oysa insan ALLAH'a kulluk etmek için yaratılmıştır. Her ne kadar kendisi kabul etmese de yaratılmasının yegane amacı budur. Aslında bunu bilir. Ama kitabın başında da anlattığımız gibi, hiç bitmeyecek zannettiği dünya hayatında bu gerçeği unutmaya çalışarak yaşar. Kısaca bunu tamamen görmezden gelir. Hayatı boyunca ne yaparsa yapsın harcadığı bütün çabaların sonucunda ulaşacağı son nokta ALLAH'ın huzuruna çıkacağı andır. Bu an, O'na hesap vereceği mahşer günüdür.</span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black">Dünyadaki yaşamımızda geçen her gün bizi o mahşer gününe biraz daha yakınlaştırır. Geçen her saat, her dakika, hatta her saniye ölüme, yeniden dirilişe ve hesaba doğru atılmışyeni bir adımdır. Bu ilerleyişi durdurmanın ya da geri çevirmenin yolu yoktur. Tüm insanlar bu yolu izleyeceklerdir. ALLAH Kuran'da şöyle buyurmaktadır:</span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"> <span style="font-size: 10px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: orange">"Şüphesiz onların dönüşleri bizedir. Sonra onları hesaba çekmek de bize aittir."</span></span></span> <span style="font-size: 9px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: teal">(Gaşiye Suresi, 25-26)</span></span></span></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black">O an geldiğinde artık herşey sonuca ulaşır. Bu safhadan sonra geri dönüşveya telafi imkanı da yoktur. Vicdanlarının gösterdiği gerçeği anlamazlıktan gelenlerin yaşadıkları panik ve şaşkınlık daha önce hiç tatmadıkları boyutlardadır. Varlığı ve birliği hiçbir kuşkuya sebep olmayacak kadar açık olan ALLAH'ı dünyada inkar edecek kadar zalim olan bu insanlar, daha önce hiç beklemedikleri, benzeri görülmemişbir azapla karşılık göreceklerdir. Çünkü Hak Kitabı tebliğ eden elçiler tarafından uyarılmışlar ve nasıl yaşamaları gerektiğine dair her konudan haberdar edilmişlerdir. Kendilerine, dünyada anlatılanları düşünüp, muhakeme edebilecekleri kadar bir süre de verilmiştir. ALLAH Kuran'da <span style="font-size: 10px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: orange">"Size dünyada öğüt alanın öğüt alabileceği kadar bir süre verilmedi mi?"</span></span></span> <span style="font-size: 9px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: teal">(Fatır Suresi, 37)</span></span></span> ayetiyle bu gerçeği bildirmiştir.</span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black">Artık verilen süre dolmuş, hesap anı gelmiştir. İnsanın dünya hayatı boyunca işte, evde, okulda, eğlencede, her nerede olursa olsun tüm yaptıklarına ALLAH şahittir. İnsana "şah damarından" daha yakın olan ALLAH, herkesin her anını gözetlemiştir. Herkes dünya yaşamında kim tarafından yaratıldığını, yaratılma amacını, yapması gerekenleri ve ALLAH'a döndürüleceğini öğrenmiştir. Bu gerçeği bildikleri halde kendilerini aldatmayı tercih etmişlerdir. Bu yapılan kuşkusuz büyük bir suçtur, büyük bir cesarettir ve de bu şeytani cesaret, elbetteki karşılıksız kalmayacaktır. O zorlu günde herkese yaptıkları ve yapmayıp erteledikleri tek tek haber verilecektir:</span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"> <span style="font-size: 10px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: orange">"ALLAH, hepsini dirilteceği gün, onlara neler yaptıklarını haber verecektir. ALLAH, onları (yaptıklarıyla bir bir) saymıştır; onlar ise onu unutmuşlardır. ALLAH, her şeye şahid olandır."</span></span></span> <span style="font-size: 9px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: teal">(Mücadele Suresi, 6)</span></span></span></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"> <span style="font-size: 10px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: orange">"O gün insanlar, amelleri kendilerine gösterilsin diye, bölük bölük fırlayıp-çıkarlar. Artık kim zerre ağırlığınca hayır işlerse, onu görür. Artık kim zerre ağırlığınca bir şer (kötülük) işlerse, onu görür."</span></span></span> <span style="font-size: 9px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: teal">(Zelzele Suresi, 6-8)</span></span></span></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black">ALLAH Kuran'da, <span style="font-size: 10px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: orange">"... Siz, hayır adına ne yaparsanız, ALLAH, onu bilir. Azık edinin, şüphesiz azığın en hayırlısı takvadır..."</span></span></span> </span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"><span style="font-size: 9px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: teal">(Bakara Suresi, 197)</span></span></span></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"><span style="font-size: 9px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: teal"></span></span></span>diyerek insanları hesap anı için hazırlık yapmaya çağırmıştır. Vicdanını kullanan, ALLAH'ın çağrısına icabet edenler için o gün hiçbir korku ve hüzün yoktur. İnkar edenler ise telafisi olmayan bir pişmanlık yaşarlar. Dünyada yaptıkları ahirette kendilerine hatırlatıldığında duydukları pişmanlık Kuran'da şu şekilde anlatılmaktadır:</span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"><span style="font-size: 10px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: orange">"O gün, cehennem de getirilmiştir. İnsan o gün düşünüp-hatırlar, ancak (bu) hatırlamadan ona ne fayda? Der ki: "Keşke hayatım için, (önceden bir şeyler) takdim edebilseydim." Artık o gün hiç kimse (ALLAH'ın) vereceği azab gibi azablandıramaz."</span></span></span> <span style="font-size: 9px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: teal">(Fecr Suresi, 23-25)</span></span></span></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"><span style="font-size: 9px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: teal"></span></span></span></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"><u><span style="color: green">Kimse Haksızlığa Uğratılmaz</span></u></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"><u></u></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"><u></u> <span style="font-size: 10px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: orange">"Yer, Rabbinin nuruyla parıldadı, (orta yere) kitap kondu; peygamberler ve şahidler getirildi ve aralarında hak ile hüküm verildi, onlar haksızlığa uğratılmazlar."</span></span></span> <span style="font-size: 9px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: teal">(Zümer Suresi, 69)</span></span></span></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"><span style="font-size: 9px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: teal"></span></span></span></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black">İşlenen her amelin sorgulanacağı bu günün ihtişamı, ALLAH'ın büyüklüğüne, sonsuz adaletine, Cebbar (dilediğini zorla da olsa gerçekleştiren), Kahhar (kahreden) ve Muntakim (intikam alan) sıfatlarına yakışır şekilde olacaktır. Dünyada olduğu gibi ahirette de amellerin sorgulanıp sonuçlandırılması ALLAH'ın adaleti ile eksiksiz olarak görülecektir. O gün kurulacak olan "duyarlı teraziler" ile herkes hak ettiği karşılığı bulacaktır. Kuran'da din gününde kurulacak olan hassas terazilerin bilgisi şu şekilde verilmektedir:</span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"> <span style="font-size: 10px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: orange">"Biz ise, kıyamet gününe ait duyarlı teraziler koyarız da artık, hiçbir nefis hiçbir şeyle haksızlığa uğramaz. Bir hardal tanesi bile olsa ona (teraziye) getiririz. Hesap görücüler olarak biz yeteriz."</span></span></span> <span style="font-size: 9px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: teal">(Enbiya Suresi, 47)</span></span></span></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"><span style="font-size: 9px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: teal"></span></span></span></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black">Dünya hayatı boyunca yapılan her amel en küçük ayrıntılar bile eksik kalmaksızın bu tartılara konulur. Bu tartının ibresi sonsuz azaba veya sonsuz kurtuluşve mutluluğa götürecek kararı belirler. Yaptıkları iyilikler ağır gelen insanlar cennete gidecektir, hafif kalanlar ise korkunç bir azapla azaplandırılacakları cehenneme atılacaklardır. Ayetlerde şöyle buyrulmaktadır:</span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"> <span style="font-size: 10px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: orange">"İşte, kimin tartıları ağır basarsa, Artık o, hoşnut olunan bir hayat içindedir. Kimin tartıları hafif kalırsa, Artık onun da anası (son durağı) "haviye"dir (uçurum). Onun ne olduğunu (mahiyetini) sana bildiren nedir? O, kızgın bir ateştir. "</span></span></span> <span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: teal">(Kaaria Suresi, 6-11)</span></span></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: teal"></span></span></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"><u><span style="color: green">Hesap Yerine Bir Sürücü ve Bir Şahitle Gelir</span></u></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"><u></u></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"><u></u>Hesap günü sorgulanma sırasında tüm insanların yanında bulunacak olan iki meleğin bilgisi Kuran'da şu şekilde verilmektedir:</span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"> <span style="font-size: 10px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: orange">"(Artık) her bir nefis, yanında bir sürücü ve bir şahit ile gelmiştir."</span></span></span> <span style="font-size: 9px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: teal">(Kaf Suresi, 21)</span></span></span></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"><span style="font-size: 9px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: teal"></span></span></span></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black">Din günü her yer ALLAH'ın nuru ile aydınlanır. Bu büyük mahkemede tanıklık yapacak olan elçiler ve şahitler hazır bulundurulur. Dünyada ALLAH'a kulluk etmeleri gerektiğini insanlara hatırlatan ve öğütleyen peygamberler ve diğer şahitler, hesap günü sorguya çekilecek insanların yanındadırlar. Bu şahitler hak ile hükmedeceklerdir. Hesap günü aslında ALLAH'a kulluk etmesi gerektiğini bildiği halde, bilmediğini iddia edebilecek hiç kimse olmayacaktır.</span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black">O gün hiç kimsenin, ALLAH'ın huzurunda yaptıklarını inkar etmeye fırsatı veya imkanı yoktur. İşlediği bütün hayırlar ve şerler ortaya çıkarılmıştır. Gerçekleri inkar etse bile şahitler adil olacak ve onu yalanlayacaklardır. Rabbimizin huzurundaki bu büyük düzen içerisinde her ümmet, kendi imamı ve kitabıyla gelecektir. Hz. Adem'den bu yana yaşamıştüm toplumların birarada olacağı bu ortamda, sorgulamadaki düzen ve hesaptaki titizlik, ALLAH'ın aklının büyüklüğünün ve sonsuz adaletini bize gösterir. ALLAH'ın adaleti bir ayette şöyle haber verilmektedir:</span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"> <span style="font-size: 10px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: orange">"O gün sen, her ümmeti dizüstü çökmüş(veya toplanmış) olarak görürsün. Her ümmet kendi kitabına çağrılır. "Bugün yapmakta olduklarınızla karşılık göreceksiniz."</span></span></span> <span style="font-size: 9px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: teal">(Casiye Suresi, 28)</span></span></span></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"><span style="font-size: 9px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: teal"></span></span></span></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"><u><span style="color: green">İşitme Görme Duyuları ve Derileri Şahitlik Eder</span></u></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"><u></u></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"><u></u>O gün suçlu günahkarların işledikleri kötülüklere şahit olanlar da orada hazırdır. Müminlerin, yazıcı meleklerin ve ALLAH'ın getirdiği şahitlerin yanısıra, inkarcıların aleyhine şahitlik edenlerin arasında hiç beklemedikleri şahitler de vardır. Bunlar, insanın kendisini yalnız sandığı sırada dahi, ALLAH'ın kendisini çepeçevre kuşattığına dair en çarpıcı delillerdir. İnkarcıların aleyhinde şahitlik yapacak olanların arasına, kendi işitme, görme duyuları ve derileri de eklenmiştir. Her biri ALLAH'ın izniyle konuşur ve eksiksiz olarak söylemesi gerekenleri, şahit olduklarını bildirirler. Bütün bir ömür boyunca kullandıkları, kendilerine ait sandıkları uzuvlarının bile insana ihanet etmesi o gün yaşanacak olan psikolojik yıkımı daha da arttırır. Kuran'da bu konunun anlatıldığı ayetler şu şekildedir:</span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"> <span style="font-size: 10px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: orange">"ALLAH'ın düşmanlarının biraraya getirilip-toplanacakları gün işte onlar, ateşe bölükler halinde dağıtılırlar. Sonunda oraya geldikleri zaman, işitme, görme (duyuları) ve derileri kendi aleyhlerine şahitlik edecektir. Kendi derilerine dediler ki: "Niye aleyhimizde şahitlik ettiniz?" Dediler ki: "Herşeye nutku verip-konuşturan ALLAH, bizi konuşturdu. Sizi ilk defa O yarattı ve O'na döndürülüyorsunuz. Siz, işitme, görme (duyularınız) ve derileriniz aleyhinize şahitlik eder diye sakınmıyordunuz. Aksine, yaptıklarınızın birçoğunu ALLAH'ın bilmeyeceğini sanıyordunuz. İşte bu sizin zannınız; Rabbiniz hakkında beslediğiniz-zannınız, sizi bir yıkıma uğrattı, böylelikle hüsrana uğrayan kimseler olarak sabahladınız." Şimdi eğer sabredebilirlerse, artık onlar için konaklama yeri ateştir. Ve eğer onlar hoşnut olma (dünya)ya dönmek isterlerse, artık hoşnut olacaklardan değildirler."</span></span></span> <span style="font-size: 9px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: teal">(Fussilet Suresi, 19-24)</span></span></span></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"><span style="font-size: 9px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: teal"></span></span></span></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black">İnsan, yaptığı herşey için, makul bir açıklama tarzı geliştirebilir. Hatta buna kendisini bile inandırabilir. Bu açıklamaların her zaman makul şeyler olması da şart değildir. O an için tek istenilen, açıklamalarla karşı tarafı -ya da kendisini- ikna etmektir. Başka bir anlatımla, inanmak istediği şeye inanır ve onu savunmak için mantıklar geliştirir. Yaptığı açıklamalar da bu mantığa dayanmaktadır. Belki de bu nedenle ALLAH'ın varlığını dahi inkar edebilmek için ortaya sürdüğü deliller kendince geçerli olmuşve bunlara dayanarak geçmişhayatında inananlara karşı kararlı bir mücadele yürütmüştür. Ama bu açıklamaların ve tevillerin hiçbiri hesap gününde geçerli değildir.</span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black">O gün gururla ve güvenle savunduğu açıklamaların geçersizliğini görecek, aleyhine şahitlik eden kendi uzuvları karşısında gizleyecek birşeyi kalmadığını anlayacaktır. Kimsenin görmediğini zannettiği şeyler, gizli yapılan işler teker teker ortaya dökülecek, kendi bedeni bunları ikrar edecektir.</span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"><u><span style="color: green">Yapayalnız Sorguya Çekilirler</span></u></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"><u></u></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"><u></u>Bu günün bir başka özelliği de, hem dünyada hem ahirette yandaşlarından yardım göreceğini umanların, bunun aksine hesaba "tek olarak" çekilmeleridir. Böylece inkarcılar, ALLAH'tan başkasından beklenti içinde olmanın ne derece anlamsız olduğunu görecekler ve düştükleri yanılgının karşılığını da alacaklardır. Her insanın tek başına sorguya çekileceği gerçeği Kuran ayetlerinde haber verilmiştir:</span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"> <span style="font-size: 10px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: orange">"Ve onların hepsi, kıyamet günü O'na 'yapayalnız, tek başlarına' geleceklerdir."</span></span></span> <span style="font-size: 9px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: teal">(Meryem Suresi, 95)</span></span></span></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"><span style="font-size: 9px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: teal"></span></span></span></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black">Burada durup bir an için bu gerçeği daha ayrıntılı düşünmek gerekir. Yalnız kalmak insanların dünya yaşamlarında en fazla çekindikleri, özellikle zorluk anlarında kendilerini korkutan duygulardan biridir. Tek başına bırakılmak dünya şartlarında dahi insanlar için en büyük azaplardan birisidir. Oysa ahiret günü söz konusu olan sadece yalnızlık değildir. Asıl olan bir inkarcının karşı karşıya kaldığı ve bir zulüm işlediğini bildiği için şiddetli korku duyduğu hesap anıdır. Kendisine güvenebileceği, yardım veya medet umacağı kimse yanında yoktur. Yakınlık veya merhamet konusunda yegane güvendiği kişiler olan ailesi bile onu tanımaz. Üstelik herşey kendi aleyhine dönmüş, kendi bedeni, kendi yaptıkları aleyhine açıklamalar yapmaya başlamıştır. Kısacası bu yalnızlık, tarifini kolay kolay yapamayacağımız bir yalnızlıktır.</span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black">Yalancı ilahlardan ve dostlardan yardım görmeyi ummaları gibi, kafirlerin bir başka yanılgısı da dünyada gizlice işledikleri günah ve kötülüklerin hesap gününde ortaya çıkmayacağını sanmalarıdır. Oysa ALLAH onların dünya hayatlarında yaptıkları gizli, saklı her harekete ve söze şahittir. Bu gerçek ayetlerde şöyle haber verilir:</span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"> <span style="font-size: 10px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: orange">"Siz o gün arzolunursunuz; sizden yana hiçbir gizli (şey) gizli kalmaz."</span></span></span> <span style="font-size: 9px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: teal">(Hakka Suresi, 18)</span></span></span></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"><span style="font-size: 9px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: teal"></span></span></span></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"> <span style="font-size: 10px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: orange">"Her bir nefse yaptığının tam karşılığı verildi. O, onların işlediklerini daha iyi bilenir."</span></span></span> </span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"><span style="font-size: 9px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: teal">(Zümer Suresi, 70)</span></span></span></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black">İnkarcıların tüm günahları artık ortadadır. Hayatı boyunca ailesine, en yakın dostuna dahi yalan söyleyen, sahtekarlık yapan, kendi çıkarları için herşeyi göze alan, ALLAH'ın elçilerini yalanlayan, onların anlattığı herşeyi reddeden ve en sonunda bunların hiçbir zaman ortaya çıkmayacağını ve mutlaka unutulacağını zanneden insanlar o gün yapayalnız sorgulanacaklardır. Tüm sırları ortaya çıkan bu insanların durumu Tarık Suresi'nde şu şekilde anlatılmaktadır:</span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"> <span style="font-size: 10px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: orange">"Sırların orta yere çıkarılacağı gün; Artık onun ne gücü vardır, ne yardımcısı."</span></span></span> <span style="font-size: 9px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: teal">(Tarık Suresi, 9-10)</span></span></span></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"><u><span style="color: green">O Gün Dostluk Akrabalık ve Yakınlık Yoktur</span></u></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"><u></u></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"><u></u>O gün insanın kendisinden başka birisiyle ilgilenmeye ne hali ne de imkanı vardır. İnsan dünyada iken değerli gördüğü ve güvendiği ailesini bile düşünmez. Yaşadığı olayların dehşetinden dolayı yalnızca kendi derdindedir. Dünya hayatında en çok övündüğü, soy ağaçlarını hazırladığı, şecerelerini çıkardığı ataları, akrabaları ve çocuklarıyla olan bağları artık kopmuştur:</span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"> <span style="font-size: 10px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: orange">"Böylece Sur'a üfürüldüğü zaman artık o gün aralarında soylar (veya soybağları) yoktur ve (üstünlük unsuru olarak soyluluğu veya birbirlerine durumlarını) soruşturmazlar da."</span></span></span> <span style="font-size: 9px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: teal">(Mü'minun Suresi, 101)</span></span></span></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black">Dünyada yakınlarının malını, mevkisini ve desteğini büyük güç sayıp, bunlara sığınanların güvendikleri kaleler yerle bir olmuştur . Üstünlüğü ve gücü atalarından gelen ünvanlarda ya da maddiyatta arayanlar, din ahlakından uzak bir hayat yaşayarak bir kazanç sağladıklarını zanneden, hatta bunu bile bir üstünlük sayan insanlar, içine düştükleri hatayı anlamışlardır. Bugün yalnızca imanın bir değeri vardır.</span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black">Dünya hayatında dostlukların oluşması ve devam etmesi için en önemli şart genellikle kişinin karşısındaki insandan elde edeceği menfaattir. Menfaat ise istikbalini güvence altına alabilmek, ileriye yönelik bir yatırım yapabilmek, para, itibar, çevre edinebilmek amacını taşımaktadır. Oysa hesap gününde kimsenin zevk, heves ve şehvet peşinde koşacak hali kalmadığı için, tüm eski dostluklar bir anda unutulur. Kuran'da bu gerçek şöyle bildiriliyor:</span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"> <span style="font-size: 10px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: orange">"(Böyle bir günde) Hiçbir yakın dost, hiçbir yakın dostu sormaz."</span></span></span> <span style="font-size: 9px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: teal">(Mearic Suresi, 10)</span></span></span></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black">Din gününde yaşanan korku öylesine büyüktür ki, her kim olursa olsun, bu korkunç azaptan kurtulabilmek için tüm sahip olduklarından vazgeçer. Uğruna herşeyi göze alarak elde ettiği zenginlikleri hiç önemsemez. Hatta sadece sahip oldukları değil, dünyadaki tüm zenginlikler onun olsa bile hepsini fidye olarak vermek ister. Sıkı sıkıya elinde tuttuğu tüm malı artık onun için hiçbir anlam ifade etmez. ALLAH yolunda harcama konusunda cimrilik ettiği mallarını gözünü bile kırpmadan feda eder. Ama artık çok geç kalmıştır.</span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black">Ondan istenen; göz açıp kapaması kadar kısa sürecek olan dünya hayatında, ALLAH'ın kendisine verdiği nimetleri ALLAH yolunda kullanmasıyken, o bu zorlu günü gözardı etmiş, hatta öldükten sonra bile dünyada kalan eserleriyle isminin anılacağını, itibarının devam edeceğini umut etmiştir. Kuran'da içinde bulundukları bu çıkmaz durum şu şekilde ifade edilmiştir:</span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"> <span style="font-size: 10px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: orange">"Eğer yeryüzünde olanların tümü ve bununla birlikte bir katı daha zalimlerin olmuşolsaydı, kıyamet günü o kötü azabtan (kurtulmak amacıyla) gerçekten bunları fidye olarak verirlerdi. Oysa, onların hiç hesaba katmadıkları şeyler, ALLAH'tan kendileri için açığa çıkmıştır."</span></span></span> <span style="font-size: 9px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: teal">(Zümer Suresi, 47)</span></span></span></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"> <span style="font-size: 10px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: orange">"(İbrahim) Dedi ki: "Siz gerçekten, ALLAH'ı bırakıp dünya hayatında aranızda bir sevgi-bağı olarak putları (ilahlar) edindiniz. Sonra kıyamet günü, kiminiz kiminizi inkar edip-tanımayacak ve kiminiz kiminize lanet edeceksiniz. Sizin barınma yeriniz ateştir ve hiçbir yardımcınız yoktur."</span></span></span> <span style="font-size: 9px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: teal">(Ankebut Suresi, 25)</span></span></span></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black">Dünyadayken pek çok sahtekarlığa şahit olduğu halde, inkarcıların hiçbiri dostluklarının sahte olduğu gerçeğini kabullenmek istemez. Birçok insan için yaşadıkları dostluklar ve sevgiler "diğerlerinden farklıdır". Oysa hep aynı hataya düşmüşler, vefayı dünyada dahi hemen hemen hiçbir zaman yaşamamışlardır. Üstelik o gün görülecek olan azaba karşı yaptıkları teklif, inkar edenlerin dostluğa bakışaçılarını da ortaya koyacaktır. O gün, dünyadayken derin bir bağla bağlı olduğu ailesi ve dostları kurtuluşfidyesi konumundadır. Kuran'da bu gerçek bize şöyle haber verilmektedir:</span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"> <span style="font-size: 10px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: orange">"(Böyle bir günde) Hiçbir yakın dost bir yakın dostu sormaz. Onlar birbirlerine gösterilirler. Bir suçlu-günahkar, o günün azabına karşılık olmak üzere, oğullarını fidye olarak vermek ister; Kendi eşini ve kardeşini, Ve onu barındıran aşiretini de; Yeryüzünde bulunanların tümünü (verse de); sonra bir kurtulsa. Hayır; (hiçbiri kabul edilmez). Doğrusu o (cehennem), cayır cayır yanmakta olan ateştir."</span></span></span> <span style="font-size: 9px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: teal">(Mearic Suresi, 10-15)</span></span></span></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black">Mahşer günü inkarcıların yaptığı bu fidye teklifi onların gerçek karakterlerinin ortaya çıkması açısından oldukça önemlidir. Artık dünyadaki en yakın ilişkilerin dahi menfaat ortadan kalktığı, kişilerin çıkarlarıyla çatışmaya başladığı anda tüm değerini yitirdiği bir kez daha gözler önüne serilmiştir. Oysa bu beyhude bir çabadır. ALLAH insanları bu mallara sadece onları denemek için varisçi kılmışve onlara belli bir zaman belirlemiştir. Bu sürenin tamamlanmasının ardından bunları fidye olarak vermek istemeleri, inkarcıların kavrayışbozukluklarını bir kez daha ortaya koyacaktır.</span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"><u><span style="color: green">Amel Defterlerinin Verilmesi</span></u></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"><u></u></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"><u></u>İnsanın dünya hayatı boyunca yaptığı herşey, sağ ve sol tarafında bulunan melekler tarafından kaydedilir. Hesap anı için hazırlanan defterler din gününde insanlara sunulur. Kişi yaptıklarının hiçbirini reddedemez, çünkü yaşadığı her an, amel defterine kaydedilmiştir. Herkes kendi defterinden, ahiret için neler hazırladığını öğrenir. Müminler sağ ellerine, kafirler ise sol ellerine defterlerini alırlar. Kimsenin zerre kadar haksızlığa uğratılmadığı ve bir hardal tanesi kadar amelin dahi hesaba katıldığı bu anda, müminlerle kafirlerin tavırları çok farklıdır. Müminler, büyük sevinç içinde defterlerini alıp, okumaları için yanında bulunanlara uzatırlar. ALLAH ayetlerde şöyle buyurmaktadır:</span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"> <span style="font-size: 10px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: orange">"Siz o gün arzolunursunuz; sizden yana hiçbir gizli (şey), gizli kalmaz. Artık kitabı sağ-eline verilen kişi, der ki: "Alın, kitabımı okuyun. Çünkü ben, gerçekten hesabıma kavuşacağımı sanmış(anlamış)tım. Artık o, hoşnut bir yaşama içindedir. Yüksek bir cennette. Devşirilecek (meyve ve eşsiz ürün)leri pek yakındır. Geride kalan günlerde, 'peşin olarak sunduklarınıza karşılık olmak üzere,' afiyetle yiyin ve için. "</span></span></span> <span style="font-size: 9px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: teal">(Hakka Suresi, 18-24)</span></span></span></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black">Müminlerin bu sevinç ve çoşkularına karşın kafirler kahredici bir utanç ve korku içindedirler. Kafirlerin defterleri sol ellerine verilir. En küçüğünden en büyüğüne kadar hiçbir işin eksik bırakılmadan meleklerce yazılmışolan bu defter, ALLAH'ın beğenmediği işlerle doludur. Bu gerçek karşısında inkar edenlerin korku ve şaşkınlıkları ayette belirtilmiştir:</span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"> <span style="font-size: 10px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: orange">"(Önlerine) Kitap konulmuştur; artık suçlu-günahkarların, onda olanlardan dolayı dehşetle-korkuya kapıldıklarını görürsün. Derler ki: "Eyvahlar bize, bu kitaba ne oluyor ki, küçük büyük bırakmayıp herşeyi sayıp-döküyor?" Yapıp-ettiklerini (önlerinde) hazır bulmuşlardır. Rabbin hiç kimseye zulmetmez. "</span></span></span> <span style="font-size: 9px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: teal">(Kehf Suresi, 49)</span></span></span></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black">ALLAH'tan korkmamak, O'na eşler koşmak, O'na ibadet ediyor görünüp, O'ndan başkalarını da hoşnut etmeye çalışmak gibi, yalan, zina, kumar ve daha pek çok günah bu defterdedir. Inkarcılar ALLAH'ı hakkıyla takdir edemedikleri için riyakar bir ahlakla hem dünyada istedikleri gibi yaşayacaklarını, hem de istedikleri ibadetleri yapmışolmayı bir affedilme unsuru olarak öne sürebileceklerini zannederler. İşte böyle ALLAH'a ibadet etmeyen veya ibadet eder görünen kimseleri hesap gününde korku dolu bir şaşkınlık beklemektedir. Çünkü amel defterlerinde niyetleri dahi eksik bırakılmamıştır. Hak ettiği karşılığı alan inkarcıların çaresizlik dolu pişmanlığı, söylediklerinden açıkça belli olur. Kuran'da bu kişilerin o anki dehşetleri şöyle bildirilir:</span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"> <span style="font-size: 10px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: orange">"Kitabı sol eline verilen ise; o da, der ki: "Bana keşke kitabım verilmeseydi. Hesabımı hiç bilmeseydim. Keşke o (ölüm herşeyi) kesip bitirseydi. Malım bana hiçbir yarar sağlayamadı. Güç ve kudretim yok olup gitti." "</span></span></span> <span style="font-size: 9px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: teal">(Hakka Suresi, 25-29)</span></span></span></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black">ALLAH'a ve ahirete kesin bilgi ile inanan, hayatı boyunca hesap anı için hazırlık yapan müminler ile ahireti unutan, ALLAH'tan ve müminlerden yüz çeviren sol yanın adamları arasındaki fark yine bir başka ayette şu şekilde anlatılır:</span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"> <span style="font-size: 10px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: orange">"Kimin de kitabı ardından verilirse, o da, helak (yok olmay)ı çağıracak, çılgın alevli ateşe girecek. Çünkü o, (dünyada) kendi yakınları arasında sevinçliydi. Doğrusu o, (Rabbine) bir daha dönmeyeceğini sanmıştı. Hayır; gerçekten Rabbi, kendisini çok iyi görendi."</span></span></span> <span style="font-size: 9px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: teal">(İnşikak Suresi, 10-15)</span></span></span></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"><u><span style="color: green">O Gün İnsanlar Sınıflara Ayrılırlar</span></u></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"><u></u></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"><u></u>ALLAH'tan gereği gibi korkup sakınmışve dünyada O'nun rızasına uygun yaşamışolanların beklediği an gelmiştir. İnananlar Rabbimizin kendilerine vaat ettiğine kavuşmanın çoşkusunu yaşarlar. Kafirlerin üzerinde ise hayatları boyunca yaşamadıkları kadar büyük, tarifsiz bir korku vardır. İman edenlerin dışında bu dehşeti yaşamayacak olan yoktur. Müminlerle kafirlerin arası ayrılır. Kuran'da bu günün bir ayırma günü olduğu şöyle bildirilmiştir:</span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"> <span style="font-size: 10px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: orange">"Bu, sizin yalanladığınız (mü'mini kafirden, haklıyı haksızdan) ayırma günüdür."</span></span></span> <span style="font-size: 9px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: teal">(Saffat Suresi, 21)</span></span></span></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black">Kuran'da o gün insanların sınıflara ayrılacağı bildirilir. "Ashab-ı Meymene" şeklinde isimlendirilen müminler bir gruptur. "Ashab-ı Meş'eme" ise kafirlerin oluşturduğu, müminlerden ayrılan grubu temsil eder. Bunların yanı sıra müminlerin arasında da ALLAH'a yakınlık ve ALLAH yolunda verilen mücadelede en öne geçmişolanlar vardır ki, Kuran'da bu insanlar "yarışıp öne" geçenler olarak isimlendirilir:</span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"> <span style="font-size: 10px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: orange">"O gün yüzler ışıl ışıl parlar. Rablerine bakıp-durur. O gün, öyle yüzler vardır ki kararmış-ekşimiştir. Kendisine, beli büken işlerin yapılacağını anlamaktadır."</span></span></span> <span style="font-size: 9px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: teal">(Kıyamet Suresi, 22-25)</span></span></span></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"> <span style="font-size: 10px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: orange">"İşte o Ashab-ı Meymene, ne (kutludur o) Ashab-ı Meymene. Ashab-ı Meş'eme ne (mutsuz ve uğursuzdur o) Ashab-ı Meş'eme. Yarışıp öne geçenler de, öne geçmişöncülerdir. İşte onlar, yakınlaştırılmış(mukarreb) olanlardır."</span></span></span> <span style="font-size: 9px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: teal">(Vakıa Suresi, 8-11)</span></span></span></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"><span style="color: green"></span></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"><span style="color: green"><u>Cehennemin Gösterilişi</u></span></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black">O gün herkes ALLAH'a dünyada yaptıklarının hesabını verir. Cehenneme gireceğini anlayıp korku içinde olanlar, kısacık bir ömrü sonsuz bir hayata tercih etmenin verdiği sonsuz pişmanlık içindedirler. Onlar kendilerine azabın dokunmayacağını, kıyamet gününün gerçekleşmeyeceğini ve ALLAH'ın onları cezalandırmayacağını zannederek sözde rahat bir hayat yaşarlarken, ALLAH onları sarıp kuşatmışve hiç ummadıkları bir anda yakalamıştır. Artık herşey bitmişve herkesin gideceği yer belli olmuştur. Ancak insanlar hemen birbirlerinden ayrılmazlar. Müminler cennete sevk edilmeden önce onlara da kafirlerle birlikte cehennem gösterilir. O gün mümin ya da kafir tüm insanlar cehennemin çevresinde diz çökecektir. Herkes cehennemin korku salan uğultusunu duyacak ve içindeki tüyler ürpertici görüntülere şahit olacaktır. Ancak sonra müminler kurtarılacak ve kafirler diz üstü çökmüşolarak bırakılacaklardır. Ayette bu gerçek şöyle haber verilir:</span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"> <span style="font-size: 10px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: orange">"İnsan demektedir ki: "Ben öldükten sonra mı, gerçekten diri olarak çıkarılacağım? İnsan önceden, hiçbir şey değilken, gerçekten bizim onu yaratmışbulunduğumuzu (hiç) düşünmüyor mu? Andolsun Rabbine, biz onları da, şeytanları da mutlaka haşredeceğiz, sonra onları cehennemin çevresinde diz üstü çökmüşolarak hazır bulunduracağız. Sonra, her bir gruptan Rahman (olan ALLAH)a karşı azgınlık göstermek bakımından en şiddetli olanını ayıracağız. Sonra biz ona (cehenneme) girmeye kimlerin en çok uygun olduğunu daha iyi biliriz. Sizden ona girmeyecek hiç kimse yoktur. Bu, Rabbinin kesin olarak üzerine aldığı bir karardır. Sonra, takva sahiplerini kurtarırız ve zulmedenleri diz üstü çökmüşolarak bırakıveririz. "</span></span></span> <span style="font-size: 9px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: teal">(Meryem Suresi, 66-72)</span></span></span></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black">Elbette müminlere cehennemin gösterilmesinin birçok hikmeti vardır. Cehennemin durumunu yakından gören müminler, ALLAH'ın kendilerine verdiği imanın ne kadar büyük bir ayrıcalık ve güzellik olduğunu çok daha derinden kavrarlar. Çünkü şahit olunan cehennem o kadar dehşet vericidir ki, o azaptan kurtulmuşolmak insan için tarifsiz bir mutluluğa ve şükre vesile olacaktır. Müminler cehennemi görmekle kıyas yapma imkanına sahip olurlar. Böylece içinde insana verilecek en güzel nimetleri barındıran, ebedi kalacakları cennetin değerini daha iyi anlarlar. Çünkü nimetin değeri ancak kıyasla anlaşılır. Güzelliklerin yani cennet nimetlerinin değeri, ALLAH'ın zulmedenlere vereceği karşılık görüldüğünde daha iyi anlaşılır. İmtihan olmak için geldiğimiz dünyanın yaratılışhikmetlerinden biri de eğitimdir. İnsanlar burada doğruyu yanlışı, güzeli çirkini, iyiyi kötüyü tek tek görerek ve kıyas yaparak öğrenirler. Dünyada bu özelliğe sahip olmanın yolu ancak akıl, vicdan ve en önemlisi de ALLAH korkusundan geçer.</span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black">Kıyamet, yaratılmışların en hayırlıları olan müminler <span style="font-size: 9px"><span style="color: teal">(Beyyine Suresi, 7)</span></span> ile yaratılmışların en kötüleri olan <span style="color: teal">(Beyyine Suresi, 6)</span> inkarcıların birbirinden sonsuza kadar ayrılma vaktidir. Ayırma günü Kuran'da şöyle belirtilmiştir:</span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"> <span style="font-size: 10px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: orange">"Ve resuller de (şahitlik için) belli bir vakitte getirildiği zaman (bu,) hangi gün için ertelenmişti? (Mü'mini müşrikten, haklıyı haksızdan) Ayırma günü için. Bu ayırma gününü sana ne bildirdi? O gün, yalanlayanların vay haline. Biz, öncekileri helak etmedik mi? Sonra arkadan gelenleri onların izinde yürüteceğiz. İşte biz, suçlu-günahkarlara böyle yapıyoruz. O gün, yalanlayanların vay haline."</span></span></span> <span style="font-size: 9px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: teal">(Mürselat Suresi, 11-19)</span></span></span></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black">Bu ayırma günü ölümle başlar, dirilişle ve hesapla devam eder ve insanların ebedi yurtlarına yollanmasıyla son bulur. Kaf Suresi'nde kafirlerin ve müminlerin ebedi yurtlarına yaptıkları yolculuk şöyle anlatılır:</span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"> <span style="font-size: 10px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: orange">"O, ölüm sarhoşluğu, bir gerçek olarak gelip de, (insana) "İşte bu, senin yan çizip-kaçmakta olduğun şeydir" (denildiği zaman da). Sur'a da üfürülmüştür. İşte bu, tehdidin (gerçekleştiği) gündür. (Artık) Her bir nefis, yanında bir sürücü ve bir şahid ile gelmiştir. Andolsun, sen bundan gaflet içindeydin; işte Biz de senin üzerindeki örtüyü açıp-kaldırdık. Artık bugün görüş-gücün keskindir. Onun yakını olan (ve yanından ayrılmayan melek) dedi ki: "İşte bu, yanımda hazır durumda olan şey." Siz ikiniz (ey melekler), her inatçı nankörü atın cehennemin içine, Hayra engel olan, saldırgan şüpheciyi, Ki o, ALLAH'la beraber başka bir ilah edinmişti. Artık ikiniz, onu en şiddetli olan azabın içine atın. Onun yakın-dostu (saptırıcı) dedi ki: "Rabbimiz, ben onu kışkırtıp-azdırdım. Ancak kendisi (haktan) uzak bir sapıklık içindeydi." (ALLAH buyurur<img src="data:image/gif;base64,R0lGODlhAQABAIAAAAAAAP///yH5BAEAAAAALAAAAAABAAEAAAIBRAA7" class="smilie smilie--sprite smilie--sprite1" alt=":)" title="Smile :)" loading="lazy" data-shortname=":)" /> "Benim huzurumda çekişip-durmayın. Ben size daha önce 'kesin bir uyarı' göndermiştim." "Huzurumda söz değişikliğe uğratılmaz ve Ben kullara zulmedici değilim." O gün cehenneme diyeceğiz: "Doldun mu?" O da: "Daha fazlası var mı?" diyecek. Cennet de, muttakiler için, uzakta değildir, (o gün) yakınlaştırılmıştır. Bu, size vadolunandır; (gönülden ALLAH'a) yönelip-dönen (İslam'ın hükümlerini) koruyan, Görmediği halde Rahman'a karşı 'içi titreyerek korku duyan' ve 'içten ALLAH'a yönelmiş' bir kalb ile gelen içindir. Ona 'esenlik ve barış(selam)la' girin. Bu, ebedilik günüdür."</span></span></span> <span style="font-size: 9px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: teal">(Kaf Suresi, 19-34)</span></span></span></span></span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="color: black"></span></span></span></strong></em></p><p></p><p><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="font-size: 9px"><span style="color: purple"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'comic sans ms'"><span style="font-size: 9px"><span style="color: purple">25. Sabah Yayınları, Hayvanlar Ansiklopedisi, s.1776-1779</span></span></span></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="bardak, post: 176645, member: 1298"] [CENTER][I][B][SIZE=4][FONT=comic sans ms][COLOR=black][U][SIZE=7][COLOR=red]Hesap Anı[/COLOR][/SIZE] [/U]Kuran'da, insan yaşamının gerçek anlamı şöyle açıklanmaktadır: [SIZE=2][FONT=comic sans ms][COLOR=orange]"Ey insan, gerçekten sen, hiç durmaksızın Rabbine doğru bir çaba harcayıp durmaktasın; sonunda O'na varacaksın. "[/COLOR][/FONT][/SIZE] [SIZE=1][FONT=comic sans ms][COLOR=teal](İnşikak Suresi, 6)[/COLOR][/FONT][/SIZE] İnsanların hayatları için bir dönüm noktası olacağına inandıkları belirli olaylar vardır. İyi bir üniversiteye girmek, diploma almak, evlenmek, çocuk sahibi olmak gibi... Bu ve buna benzer planları olan insanlar, amaçlarına ulaşacakları ana kadar gün sayıp, pek çok hazırlığı o anı hedefleyerek yaparlar. Yaşamlarında sadece bu hedef vardır ve yalnızca bu amaç doğrultusunda yaşadıklarını da söylemekten çekinmezler. Oysa insan ALLAH'a kulluk etmek için yaratılmıştır. Her ne kadar kendisi kabul etmese de yaratılmasının yegane amacı budur. Aslında bunu bilir. Ama kitabın başında da anlattığımız gibi, hiç bitmeyecek zannettiği dünya hayatında bu gerçeği unutmaya çalışarak yaşar. Kısaca bunu tamamen görmezden gelir. Hayatı boyunca ne yaparsa yapsın harcadığı bütün çabaların sonucunda ulaşacağı son nokta ALLAH'ın huzuruna çıkacağı andır. Bu an, O'na hesap vereceği mahşer günüdür. Dünyadaki yaşamımızda geçen her gün bizi o mahşer gününe biraz daha yakınlaştırır. Geçen her saat, her dakika, hatta her saniye ölüme, yeniden dirilişe ve hesaba doğru atılmışyeni bir adımdır. Bu ilerleyişi durdurmanın ya da geri çevirmenin yolu yoktur. Tüm insanlar bu yolu izleyeceklerdir. ALLAH Kuran'da şöyle buyurmaktadır: [SIZE=2][FONT=comic sans ms][COLOR=orange]"Şüphesiz onların dönüşleri bizedir. Sonra onları hesaba çekmek de bize aittir."[/COLOR][/FONT][/SIZE] [SIZE=1][FONT=comic sans ms][COLOR=teal](Gaşiye Suresi, 25-26)[/COLOR][/FONT][/SIZE] O an geldiğinde artık herşey sonuca ulaşır. Bu safhadan sonra geri dönüşveya telafi imkanı da yoktur. Vicdanlarının gösterdiği gerçeği anlamazlıktan gelenlerin yaşadıkları panik ve şaşkınlık daha önce hiç tatmadıkları boyutlardadır. Varlığı ve birliği hiçbir kuşkuya sebep olmayacak kadar açık olan ALLAH'ı dünyada inkar edecek kadar zalim olan bu insanlar, daha önce hiç beklemedikleri, benzeri görülmemişbir azapla karşılık göreceklerdir. Çünkü Hak Kitabı tebliğ eden elçiler tarafından uyarılmışlar ve nasıl yaşamaları gerektiğine dair her konudan haberdar edilmişlerdir. Kendilerine, dünyada anlatılanları düşünüp, muhakeme edebilecekleri kadar bir süre de verilmiştir. ALLAH Kuran'da [SIZE=2][FONT=comic sans ms][COLOR=orange]"Size dünyada öğüt alanın öğüt alabileceği kadar bir süre verilmedi mi?"[/COLOR][/FONT][/SIZE] [SIZE=1][FONT=comic sans ms][COLOR=teal](Fatır Suresi, 37)[/COLOR][/FONT][/SIZE] ayetiyle bu gerçeği bildirmiştir. Artık verilen süre dolmuş, hesap anı gelmiştir. İnsanın dünya hayatı boyunca işte, evde, okulda, eğlencede, her nerede olursa olsun tüm yaptıklarına ALLAH şahittir. İnsana "şah damarından" daha yakın olan ALLAH, herkesin her anını gözetlemiştir. Herkes dünya yaşamında kim tarafından yaratıldığını, yaratılma amacını, yapması gerekenleri ve ALLAH'a döndürüleceğini öğrenmiştir. Bu gerçeği bildikleri halde kendilerini aldatmayı tercih etmişlerdir. Bu yapılan kuşkusuz büyük bir suçtur, büyük bir cesarettir ve de bu şeytani cesaret, elbetteki karşılıksız kalmayacaktır. O zorlu günde herkese yaptıkları ve yapmayıp erteledikleri tek tek haber verilecektir: [SIZE=2][FONT=comic sans ms][COLOR=orange]"ALLAH, hepsini dirilteceği gün, onlara neler yaptıklarını haber verecektir. ALLAH, onları (yaptıklarıyla bir bir) saymıştır; onlar ise onu unutmuşlardır. ALLAH, her şeye şahid olandır."[/COLOR][/FONT][/SIZE] [SIZE=1][FONT=comic sans ms][COLOR=teal](Mücadele Suresi, 6)[/COLOR][/FONT][/SIZE] [SIZE=2][FONT=comic sans ms][COLOR=orange]"O gün insanlar, amelleri kendilerine gösterilsin diye, bölük bölük fırlayıp-çıkarlar. Artık kim zerre ağırlığınca hayır işlerse, onu görür. Artık kim zerre ağırlığınca bir şer (kötülük) işlerse, onu görür."[/COLOR][/FONT][/SIZE] [SIZE=1][FONT=comic sans ms][COLOR=teal](Zelzele Suresi, 6-8)[/COLOR][/FONT][/SIZE] ALLAH Kuran'da, [SIZE=2][FONT=comic sans ms][COLOR=orange]"... Siz, hayır adına ne yaparsanız, ALLAH, onu bilir. Azık edinin, şüphesiz azığın en hayırlısı takvadır..."[/COLOR][/FONT][/SIZE] [SIZE=1][FONT=comic sans ms][COLOR=teal](Bakara Suresi, 197) [/COLOR][/FONT][/SIZE]diyerek insanları hesap anı için hazırlık yapmaya çağırmıştır. Vicdanını kullanan, ALLAH'ın çağrısına icabet edenler için o gün hiçbir korku ve hüzün yoktur. İnkar edenler ise telafisi olmayan bir pişmanlık yaşarlar. Dünyada yaptıkları ahirette kendilerine hatırlatıldığında duydukları pişmanlık Kuran'da şu şekilde anlatılmaktadır: [SIZE=2][FONT=comic sans ms][COLOR=orange]"O gün, cehennem de getirilmiştir. İnsan o gün düşünüp-hatırlar, ancak (bu) hatırlamadan ona ne fayda? Der ki: "Keşke hayatım için, (önceden bir şeyler) takdim edebilseydim." Artık o gün hiç kimse (ALLAH'ın) vereceği azab gibi azablandıramaz."[/COLOR][/FONT][/SIZE] [SIZE=1][FONT=comic sans ms][COLOR=teal](Fecr Suresi, 23-25) [/COLOR][/FONT][/SIZE] [U][COLOR=green]Kimse Haksızlığa Uğratılmaz[/COLOR] [/U] [SIZE=2][FONT=comic sans ms][COLOR=orange]"Yer, Rabbinin nuruyla parıldadı, (orta yere) kitap kondu; peygamberler ve şahidler getirildi ve aralarında hak ile hüküm verildi, onlar haksızlığa uğratılmazlar."[/COLOR][/FONT][/SIZE] [SIZE=1][FONT=comic sans ms][COLOR=teal](Zümer Suresi, 69) [/COLOR][/FONT][/SIZE] İşlenen her amelin sorgulanacağı bu günün ihtişamı, ALLAH'ın büyüklüğüne, sonsuz adaletine, Cebbar (dilediğini zorla da olsa gerçekleştiren), Kahhar (kahreden) ve Muntakim (intikam alan) sıfatlarına yakışır şekilde olacaktır. Dünyada olduğu gibi ahirette de amellerin sorgulanıp sonuçlandırılması ALLAH'ın adaleti ile eksiksiz olarak görülecektir. O gün kurulacak olan "duyarlı teraziler" ile herkes hak ettiği karşılığı bulacaktır. Kuran'da din gününde kurulacak olan hassas terazilerin bilgisi şu şekilde verilmektedir: [SIZE=2][FONT=comic sans ms][COLOR=orange]"Biz ise, kıyamet gününe ait duyarlı teraziler koyarız da artık, hiçbir nefis hiçbir şeyle haksızlığa uğramaz. Bir hardal tanesi bile olsa ona (teraziye) getiririz. Hesap görücüler olarak biz yeteriz."[/COLOR][/FONT][/SIZE] [SIZE=1][FONT=comic sans ms][COLOR=teal](Enbiya Suresi, 47) [/COLOR][/FONT][/SIZE] Dünya hayatı boyunca yapılan her amel en küçük ayrıntılar bile eksik kalmaksızın bu tartılara konulur. Bu tartının ibresi sonsuz azaba veya sonsuz kurtuluşve mutluluğa götürecek kararı belirler. Yaptıkları iyilikler ağır gelen insanlar cennete gidecektir, hafif kalanlar ise korkunç bir azapla azaplandırılacakları cehenneme atılacaklardır. Ayetlerde şöyle buyrulmaktadır: [SIZE=2][FONT=comic sans ms][COLOR=orange]"İşte, kimin tartıları ağır basarsa, Artık o, hoşnut olunan bir hayat içindedir. Kimin tartıları hafif kalırsa, Artık onun da anası (son durağı) "haviye"dir (uçurum). Onun ne olduğunu (mahiyetini) sana bildiren nedir? O, kızgın bir ateştir. "[/COLOR][/FONT][/SIZE] [FONT=comic sans ms][COLOR=teal](Kaaria Suresi, 6-11) [/COLOR][/FONT] [U][COLOR=green]Hesap Yerine Bir Sürücü ve Bir Şahitle Gelir[/COLOR] [/U]Hesap günü sorgulanma sırasında tüm insanların yanında bulunacak olan iki meleğin bilgisi Kuran'da şu şekilde verilmektedir: [SIZE=2][FONT=comic sans ms][COLOR=orange]"(Artık) her bir nefis, yanında bir sürücü ve bir şahit ile gelmiştir."[/COLOR][/FONT][/SIZE] [SIZE=1][FONT=comic sans ms][COLOR=teal](Kaf Suresi, 21) [/COLOR][/FONT][/SIZE] Din günü her yer ALLAH'ın nuru ile aydınlanır. Bu büyük mahkemede tanıklık yapacak olan elçiler ve şahitler hazır bulundurulur. Dünyada ALLAH'a kulluk etmeleri gerektiğini insanlara hatırlatan ve öğütleyen peygamberler ve diğer şahitler, hesap günü sorguya çekilecek insanların yanındadırlar. Bu şahitler hak ile hükmedeceklerdir. Hesap günü aslında ALLAH'a kulluk etmesi gerektiğini bildiği halde, bilmediğini iddia edebilecek hiç kimse olmayacaktır. O gün hiç kimsenin, ALLAH'ın huzurunda yaptıklarını inkar etmeye fırsatı veya imkanı yoktur. İşlediği bütün hayırlar ve şerler ortaya çıkarılmıştır. Gerçekleri inkar etse bile şahitler adil olacak ve onu yalanlayacaklardır. Rabbimizin huzurundaki bu büyük düzen içerisinde her ümmet, kendi imamı ve kitabıyla gelecektir. Hz. Adem'den bu yana yaşamıştüm toplumların birarada olacağı bu ortamda, sorgulamadaki düzen ve hesaptaki titizlik, ALLAH'ın aklının büyüklüğünün ve sonsuz adaletini bize gösterir. ALLAH'ın adaleti bir ayette şöyle haber verilmektedir: [SIZE=2][FONT=comic sans ms][COLOR=orange]"O gün sen, her ümmeti dizüstü çökmüş(veya toplanmış) olarak görürsün. Her ümmet kendi kitabına çağrılır. "Bugün yapmakta olduklarınızla karşılık göreceksiniz."[/COLOR][/FONT][/SIZE] [SIZE=1][FONT=comic sans ms][COLOR=teal](Casiye Suresi, 28) [/COLOR][/FONT][/SIZE] [U][COLOR=green]İşitme Görme Duyuları ve Derileri Şahitlik Eder[/COLOR] [/U]O gün suçlu günahkarların işledikleri kötülüklere şahit olanlar da orada hazırdır. Müminlerin, yazıcı meleklerin ve ALLAH'ın getirdiği şahitlerin yanısıra, inkarcıların aleyhine şahitlik edenlerin arasında hiç beklemedikleri şahitler de vardır. Bunlar, insanın kendisini yalnız sandığı sırada dahi, ALLAH'ın kendisini çepeçevre kuşattığına dair en çarpıcı delillerdir. İnkarcıların aleyhinde şahitlik yapacak olanların arasına, kendi işitme, görme duyuları ve derileri de eklenmiştir. Her biri ALLAH'ın izniyle konuşur ve eksiksiz olarak söylemesi gerekenleri, şahit olduklarını bildirirler. Bütün bir ömür boyunca kullandıkları, kendilerine ait sandıkları uzuvlarının bile insana ihanet etmesi o gün yaşanacak olan psikolojik yıkımı daha da arttırır. Kuran'da bu konunun anlatıldığı ayetler şu şekildedir: [SIZE=2][FONT=comic sans ms][COLOR=orange]"ALLAH'ın düşmanlarının biraraya getirilip-toplanacakları gün işte onlar, ateşe bölükler halinde dağıtılırlar. Sonunda oraya geldikleri zaman, işitme, görme (duyuları) ve derileri kendi aleyhlerine şahitlik edecektir. Kendi derilerine dediler ki: "Niye aleyhimizde şahitlik ettiniz?" Dediler ki: "Herşeye nutku verip-konuşturan ALLAH, bizi konuşturdu. Sizi ilk defa O yarattı ve O'na döndürülüyorsunuz. Siz, işitme, görme (duyularınız) ve derileriniz aleyhinize şahitlik eder diye sakınmıyordunuz. Aksine, yaptıklarınızın birçoğunu ALLAH'ın bilmeyeceğini sanıyordunuz. İşte bu sizin zannınız; Rabbiniz hakkında beslediğiniz-zannınız, sizi bir yıkıma uğrattı, böylelikle hüsrana uğrayan kimseler olarak sabahladınız." Şimdi eğer sabredebilirlerse, artık onlar için konaklama yeri ateştir. Ve eğer onlar hoşnut olma (dünya)ya dönmek isterlerse, artık hoşnut olacaklardan değildirler."[/COLOR][/FONT][/SIZE] [SIZE=1][FONT=comic sans ms][COLOR=teal](Fussilet Suresi, 19-24) [/COLOR][/FONT][/SIZE] İnsan, yaptığı herşey için, makul bir açıklama tarzı geliştirebilir. Hatta buna kendisini bile inandırabilir. Bu açıklamaların her zaman makul şeyler olması da şart değildir. O an için tek istenilen, açıklamalarla karşı tarafı -ya da kendisini- ikna etmektir. Başka bir anlatımla, inanmak istediği şeye inanır ve onu savunmak için mantıklar geliştirir. Yaptığı açıklamalar da bu mantığa dayanmaktadır. Belki de bu nedenle ALLAH'ın varlığını dahi inkar edebilmek için ortaya sürdüğü deliller kendince geçerli olmuşve bunlara dayanarak geçmişhayatında inananlara karşı kararlı bir mücadele yürütmüştür. Ama bu açıklamaların ve tevillerin hiçbiri hesap gününde geçerli değildir. O gün gururla ve güvenle savunduğu açıklamaların geçersizliğini görecek, aleyhine şahitlik eden kendi uzuvları karşısında gizleyecek birşeyi kalmadığını anlayacaktır. Kimsenin görmediğini zannettiği şeyler, gizli yapılan işler teker teker ortaya dökülecek, kendi bedeni bunları ikrar edecektir. [U][COLOR=green]Yapayalnız Sorguya Çekilirler[/COLOR] [/U]Bu günün bir başka özelliği de, hem dünyada hem ahirette yandaşlarından yardım göreceğini umanların, bunun aksine hesaba "tek olarak" çekilmeleridir. Böylece inkarcılar, ALLAH'tan başkasından beklenti içinde olmanın ne derece anlamsız olduğunu görecekler ve düştükleri yanılgının karşılığını da alacaklardır. Her insanın tek başına sorguya çekileceği gerçeği Kuran ayetlerinde haber verilmiştir: [SIZE=2][FONT=comic sans ms][COLOR=orange]"Ve onların hepsi, kıyamet günü O'na 'yapayalnız, tek başlarına' geleceklerdir."[/COLOR][/FONT][/SIZE] [SIZE=1][FONT=comic sans ms][COLOR=teal](Meryem Suresi, 95) [/COLOR][/FONT][/SIZE] Burada durup bir an için bu gerçeği daha ayrıntılı düşünmek gerekir. Yalnız kalmak insanların dünya yaşamlarında en fazla çekindikleri, özellikle zorluk anlarında kendilerini korkutan duygulardan biridir. Tek başına bırakılmak dünya şartlarında dahi insanlar için en büyük azaplardan birisidir. Oysa ahiret günü söz konusu olan sadece yalnızlık değildir. Asıl olan bir inkarcının karşı karşıya kaldığı ve bir zulüm işlediğini bildiği için şiddetli korku duyduğu hesap anıdır. Kendisine güvenebileceği, yardım veya medet umacağı kimse yanında yoktur. Yakınlık veya merhamet konusunda yegane güvendiği kişiler olan ailesi bile onu tanımaz. Üstelik herşey kendi aleyhine dönmüş, kendi bedeni, kendi yaptıkları aleyhine açıklamalar yapmaya başlamıştır. Kısacası bu yalnızlık, tarifini kolay kolay yapamayacağımız bir yalnızlıktır. Yalancı ilahlardan ve dostlardan yardım görmeyi ummaları gibi, kafirlerin bir başka yanılgısı da dünyada gizlice işledikleri günah ve kötülüklerin hesap gününde ortaya çıkmayacağını sanmalarıdır. Oysa ALLAH onların dünya hayatlarında yaptıkları gizli, saklı her harekete ve söze şahittir. Bu gerçek ayetlerde şöyle haber verilir: [SIZE=2][FONT=comic sans ms][COLOR=orange]"Siz o gün arzolunursunuz; sizden yana hiçbir gizli (şey) gizli kalmaz."[/COLOR][/FONT][/SIZE] [SIZE=1][FONT=comic sans ms][COLOR=teal](Hakka Suresi, 18) [/COLOR][/FONT][/SIZE] [SIZE=2][FONT=comic sans ms][COLOR=orange]"Her bir nefse yaptığının tam karşılığı verildi. O, onların işlediklerini daha iyi bilenir."[/COLOR][/FONT][/SIZE] [SIZE=1][FONT=comic sans ms][COLOR=teal](Zümer Suresi, 70)[/COLOR][/FONT][/SIZE] İnkarcıların tüm günahları artık ortadadır. Hayatı boyunca ailesine, en yakın dostuna dahi yalan söyleyen, sahtekarlık yapan, kendi çıkarları için herşeyi göze alan, ALLAH'ın elçilerini yalanlayan, onların anlattığı herşeyi reddeden ve en sonunda bunların hiçbir zaman ortaya çıkmayacağını ve mutlaka unutulacağını zanneden insanlar o gün yapayalnız sorgulanacaklardır. Tüm sırları ortaya çıkan bu insanların durumu Tarık Suresi'nde şu şekilde anlatılmaktadır: [SIZE=2][FONT=comic sans ms][COLOR=orange]"Sırların orta yere çıkarılacağı gün; Artık onun ne gücü vardır, ne yardımcısı."[/COLOR][/FONT][/SIZE] [SIZE=1][FONT=comic sans ms][COLOR=teal](Tarık Suresi, 9-10)[/COLOR][/FONT][/SIZE] [U][COLOR=green]O Gün Dostluk Akrabalık ve Yakınlık Yoktur[/COLOR] [/U]O gün insanın kendisinden başka birisiyle ilgilenmeye ne hali ne de imkanı vardır. İnsan dünyada iken değerli gördüğü ve güvendiği ailesini bile düşünmez. Yaşadığı olayların dehşetinden dolayı yalnızca kendi derdindedir. Dünya hayatında en çok övündüğü, soy ağaçlarını hazırladığı, şecerelerini çıkardığı ataları, akrabaları ve çocuklarıyla olan bağları artık kopmuştur: [SIZE=2][FONT=comic sans ms][COLOR=orange]"Böylece Sur'a üfürüldüğü zaman artık o gün aralarında soylar (veya soybağları) yoktur ve (üstünlük unsuru olarak soyluluğu veya birbirlerine durumlarını) soruşturmazlar da."[/COLOR][/FONT][/SIZE] [SIZE=1][FONT=comic sans ms][COLOR=teal](Mü'minun Suresi, 101)[/COLOR][/FONT][/SIZE] Dünyada yakınlarının malını, mevkisini ve desteğini büyük güç sayıp, bunlara sığınanların güvendikleri kaleler yerle bir olmuştur . Üstünlüğü ve gücü atalarından gelen ünvanlarda ya da maddiyatta arayanlar, din ahlakından uzak bir hayat yaşayarak bir kazanç sağladıklarını zanneden, hatta bunu bile bir üstünlük sayan insanlar, içine düştükleri hatayı anlamışlardır. Bugün yalnızca imanın bir değeri vardır. Dünya hayatında dostlukların oluşması ve devam etmesi için en önemli şart genellikle kişinin karşısındaki insandan elde edeceği menfaattir. Menfaat ise istikbalini güvence altına alabilmek, ileriye yönelik bir yatırım yapabilmek, para, itibar, çevre edinebilmek amacını taşımaktadır. Oysa hesap gününde kimsenin zevk, heves ve şehvet peşinde koşacak hali kalmadığı için, tüm eski dostluklar bir anda unutulur. Kuran'da bu gerçek şöyle bildiriliyor: [SIZE=2][FONT=comic sans ms][COLOR=orange]"(Böyle bir günde) Hiçbir yakın dost, hiçbir yakın dostu sormaz."[/COLOR][/FONT][/SIZE] [SIZE=1][FONT=comic sans ms][COLOR=teal](Mearic Suresi, 10)[/COLOR][/FONT][/SIZE] Din gününde yaşanan korku öylesine büyüktür ki, her kim olursa olsun, bu korkunç azaptan kurtulabilmek için tüm sahip olduklarından vazgeçer. Uğruna herşeyi göze alarak elde ettiği zenginlikleri hiç önemsemez. Hatta sadece sahip oldukları değil, dünyadaki tüm zenginlikler onun olsa bile hepsini fidye olarak vermek ister. Sıkı sıkıya elinde tuttuğu tüm malı artık onun için hiçbir anlam ifade etmez. ALLAH yolunda harcama konusunda cimrilik ettiği mallarını gözünü bile kırpmadan feda eder. Ama artık çok geç kalmıştır. Ondan istenen; göz açıp kapaması kadar kısa sürecek olan dünya hayatında, ALLAH'ın kendisine verdiği nimetleri ALLAH yolunda kullanmasıyken, o bu zorlu günü gözardı etmiş, hatta öldükten sonra bile dünyada kalan eserleriyle isminin anılacağını, itibarının devam edeceğini umut etmiştir. Kuran'da içinde bulundukları bu çıkmaz durum şu şekilde ifade edilmiştir: [SIZE=2][FONT=comic sans ms][COLOR=orange]"Eğer yeryüzünde olanların tümü ve bununla birlikte bir katı daha zalimlerin olmuşolsaydı, kıyamet günü o kötü azabtan (kurtulmak amacıyla) gerçekten bunları fidye olarak verirlerdi. Oysa, onların hiç hesaba katmadıkları şeyler, ALLAH'tan kendileri için açığa çıkmıştır."[/COLOR][/FONT][/SIZE] [SIZE=1][FONT=comic sans ms][COLOR=teal](Zümer Suresi, 47)[/COLOR][/FONT][/SIZE] [SIZE=2][FONT=comic sans ms][COLOR=orange]"(İbrahim) Dedi ki: "Siz gerçekten, ALLAH'ı bırakıp dünya hayatında aranızda bir sevgi-bağı olarak putları (ilahlar) edindiniz. Sonra kıyamet günü, kiminiz kiminizi inkar edip-tanımayacak ve kiminiz kiminize lanet edeceksiniz. Sizin barınma yeriniz ateştir ve hiçbir yardımcınız yoktur."[/COLOR][/FONT][/SIZE] [SIZE=1][FONT=comic sans ms][COLOR=teal](Ankebut Suresi, 25)[/COLOR][/FONT][/SIZE] Dünyadayken pek çok sahtekarlığa şahit olduğu halde, inkarcıların hiçbiri dostluklarının sahte olduğu gerçeğini kabullenmek istemez. Birçok insan için yaşadıkları dostluklar ve sevgiler "diğerlerinden farklıdır". Oysa hep aynı hataya düşmüşler, vefayı dünyada dahi hemen hemen hiçbir zaman yaşamamışlardır. Üstelik o gün görülecek olan azaba karşı yaptıkları teklif, inkar edenlerin dostluğa bakışaçılarını da ortaya koyacaktır. O gün, dünyadayken derin bir bağla bağlı olduğu ailesi ve dostları kurtuluşfidyesi konumundadır. Kuran'da bu gerçek bize şöyle haber verilmektedir: [SIZE=2][FONT=comic sans ms][COLOR=orange]"(Böyle bir günde) Hiçbir yakın dost bir yakın dostu sormaz. Onlar birbirlerine gösterilirler. Bir suçlu-günahkar, o günün azabına karşılık olmak üzere, oğullarını fidye olarak vermek ister; Kendi eşini ve kardeşini, Ve onu barındıran aşiretini de; Yeryüzünde bulunanların tümünü (verse de); sonra bir kurtulsa. Hayır; (hiçbiri kabul edilmez). Doğrusu o (cehennem), cayır cayır yanmakta olan ateştir."[/COLOR][/FONT][/SIZE] [SIZE=1][FONT=comic sans ms][COLOR=teal](Mearic Suresi, 10-15)[/COLOR][/FONT][/SIZE] Mahşer günü inkarcıların yaptığı bu fidye teklifi onların gerçek karakterlerinin ortaya çıkması açısından oldukça önemlidir. Artık dünyadaki en yakın ilişkilerin dahi menfaat ortadan kalktığı, kişilerin çıkarlarıyla çatışmaya başladığı anda tüm değerini yitirdiği bir kez daha gözler önüne serilmiştir. Oysa bu beyhude bir çabadır. ALLAH insanları bu mallara sadece onları denemek için varisçi kılmışve onlara belli bir zaman belirlemiştir. Bu sürenin tamamlanmasının ardından bunları fidye olarak vermek istemeleri, inkarcıların kavrayışbozukluklarını bir kez daha ortaya koyacaktır. [U][COLOR=green]Amel Defterlerinin Verilmesi[/COLOR] [/U]İnsanın dünya hayatı boyunca yaptığı herşey, sağ ve sol tarafında bulunan melekler tarafından kaydedilir. Hesap anı için hazırlanan defterler din gününde insanlara sunulur. Kişi yaptıklarının hiçbirini reddedemez, çünkü yaşadığı her an, amel defterine kaydedilmiştir. Herkes kendi defterinden, ahiret için neler hazırladığını öğrenir. Müminler sağ ellerine, kafirler ise sol ellerine defterlerini alırlar. Kimsenin zerre kadar haksızlığa uğratılmadığı ve bir hardal tanesi kadar amelin dahi hesaba katıldığı bu anda, müminlerle kafirlerin tavırları çok farklıdır. Müminler, büyük sevinç içinde defterlerini alıp, okumaları için yanında bulunanlara uzatırlar. ALLAH ayetlerde şöyle buyurmaktadır: [SIZE=2][FONT=comic sans ms][COLOR=orange]"Siz o gün arzolunursunuz; sizden yana hiçbir gizli (şey), gizli kalmaz. Artık kitabı sağ-eline verilen kişi, der ki: "Alın, kitabımı okuyun. Çünkü ben, gerçekten hesabıma kavuşacağımı sanmış(anlamış)tım. Artık o, hoşnut bir yaşama içindedir. Yüksek bir cennette. Devşirilecek (meyve ve eşsiz ürün)leri pek yakındır. Geride kalan günlerde, 'peşin olarak sunduklarınıza karşılık olmak üzere,' afiyetle yiyin ve için. "[/COLOR][/FONT][/SIZE] [SIZE=1][FONT=comic sans ms][COLOR=teal](Hakka Suresi, 18-24)[/COLOR][/FONT][/SIZE] Müminlerin bu sevinç ve çoşkularına karşın kafirler kahredici bir utanç ve korku içindedirler. Kafirlerin defterleri sol ellerine verilir. En küçüğünden en büyüğüne kadar hiçbir işin eksik bırakılmadan meleklerce yazılmışolan bu defter, ALLAH'ın beğenmediği işlerle doludur. Bu gerçek karşısında inkar edenlerin korku ve şaşkınlıkları ayette belirtilmiştir: [SIZE=2][FONT=comic sans ms][COLOR=orange]"(Önlerine) Kitap konulmuştur; artık suçlu-günahkarların, onda olanlardan dolayı dehşetle-korkuya kapıldıklarını görürsün. Derler ki: "Eyvahlar bize, bu kitaba ne oluyor ki, küçük büyük bırakmayıp herşeyi sayıp-döküyor?" Yapıp-ettiklerini (önlerinde) hazır bulmuşlardır. Rabbin hiç kimseye zulmetmez. "[/COLOR][/FONT][/SIZE] [SIZE=1][FONT=comic sans ms][COLOR=teal](Kehf Suresi, 49)[/COLOR][/FONT][/SIZE] ALLAH'tan korkmamak, O'na eşler koşmak, O'na ibadet ediyor görünüp, O'ndan başkalarını da hoşnut etmeye çalışmak gibi, yalan, zina, kumar ve daha pek çok günah bu defterdedir. Inkarcılar ALLAH'ı hakkıyla takdir edemedikleri için riyakar bir ahlakla hem dünyada istedikleri gibi yaşayacaklarını, hem de istedikleri ibadetleri yapmışolmayı bir affedilme unsuru olarak öne sürebileceklerini zannederler. İşte böyle ALLAH'a ibadet etmeyen veya ibadet eder görünen kimseleri hesap gününde korku dolu bir şaşkınlık beklemektedir. Çünkü amel defterlerinde niyetleri dahi eksik bırakılmamıştır. Hak ettiği karşılığı alan inkarcıların çaresizlik dolu pişmanlığı, söylediklerinden açıkça belli olur. Kuran'da bu kişilerin o anki dehşetleri şöyle bildirilir: [SIZE=2][FONT=comic sans ms][COLOR=orange]"Kitabı sol eline verilen ise; o da, der ki: "Bana keşke kitabım verilmeseydi. Hesabımı hiç bilmeseydim. Keşke o (ölüm herşeyi) kesip bitirseydi. Malım bana hiçbir yarar sağlayamadı. Güç ve kudretim yok olup gitti." "[/COLOR][/FONT][/SIZE] [SIZE=1][FONT=comic sans ms][COLOR=teal](Hakka Suresi, 25-29)[/COLOR][/FONT][/SIZE] ALLAH'a ve ahirete kesin bilgi ile inanan, hayatı boyunca hesap anı için hazırlık yapan müminler ile ahireti unutan, ALLAH'tan ve müminlerden yüz çeviren sol yanın adamları arasındaki fark yine bir başka ayette şu şekilde anlatılır: [SIZE=2][FONT=comic sans ms][COLOR=orange]"Kimin de kitabı ardından verilirse, o da, helak (yok olmay)ı çağıracak, çılgın alevli ateşe girecek. Çünkü o, (dünyada) kendi yakınları arasında sevinçliydi. Doğrusu o, (Rabbine) bir daha dönmeyeceğini sanmıştı. Hayır; gerçekten Rabbi, kendisini çok iyi görendi."[/COLOR][/FONT][/SIZE] [SIZE=1][FONT=comic sans ms][COLOR=teal](İnşikak Suresi, 10-15)[/COLOR][/FONT][/SIZE] [U][COLOR=green]O Gün İnsanlar Sınıflara Ayrılırlar[/COLOR] [/U]ALLAH'tan gereği gibi korkup sakınmışve dünyada O'nun rızasına uygun yaşamışolanların beklediği an gelmiştir. İnananlar Rabbimizin kendilerine vaat ettiğine kavuşmanın çoşkusunu yaşarlar. Kafirlerin üzerinde ise hayatları boyunca yaşamadıkları kadar büyük, tarifsiz bir korku vardır. İman edenlerin dışında bu dehşeti yaşamayacak olan yoktur. Müminlerle kafirlerin arası ayrılır. Kuran'da bu günün bir ayırma günü olduğu şöyle bildirilmiştir: [SIZE=2][FONT=comic sans ms][COLOR=orange]"Bu, sizin yalanladığınız (mü'mini kafirden, haklıyı haksızdan) ayırma günüdür."[/COLOR][/FONT][/SIZE] [SIZE=1][FONT=comic sans ms][COLOR=teal](Saffat Suresi, 21)[/COLOR][/FONT][/SIZE] Kuran'da o gün insanların sınıflara ayrılacağı bildirilir. "Ashab-ı Meymene" şeklinde isimlendirilen müminler bir gruptur. "Ashab-ı Meş'eme" ise kafirlerin oluşturduğu, müminlerden ayrılan grubu temsil eder. Bunların yanı sıra müminlerin arasında da ALLAH'a yakınlık ve ALLAH yolunda verilen mücadelede en öne geçmişolanlar vardır ki, Kuran'da bu insanlar "yarışıp öne" geçenler olarak isimlendirilir: [SIZE=2][FONT=comic sans ms][COLOR=orange]"O gün yüzler ışıl ışıl parlar. Rablerine bakıp-durur. O gün, öyle yüzler vardır ki kararmış-ekşimiştir. Kendisine, beli büken işlerin yapılacağını anlamaktadır."[/COLOR][/FONT][/SIZE] [SIZE=1][FONT=comic sans ms][COLOR=teal](Kıyamet Suresi, 22-25)[/COLOR][/FONT][/SIZE] [SIZE=2][FONT=comic sans ms][COLOR=orange]"İşte o Ashab-ı Meymene, ne (kutludur o) Ashab-ı Meymene. Ashab-ı Meş'eme ne (mutsuz ve uğursuzdur o) Ashab-ı Meş'eme. Yarışıp öne geçenler de, öne geçmişöncülerdir. İşte onlar, yakınlaştırılmış(mukarreb) olanlardır."[/COLOR][/FONT][/SIZE] [SIZE=1][FONT=comic sans ms][COLOR=teal](Vakıa Suresi, 8-11)[/COLOR][/FONT][/SIZE] [COLOR=green] [U]Cehennemin Gösterilişi[/U][/COLOR] O gün herkes ALLAH'a dünyada yaptıklarının hesabını verir. Cehenneme gireceğini anlayıp korku içinde olanlar, kısacık bir ömrü sonsuz bir hayata tercih etmenin verdiği sonsuz pişmanlık içindedirler. Onlar kendilerine azabın dokunmayacağını, kıyamet gününün gerçekleşmeyeceğini ve ALLAH'ın onları cezalandırmayacağını zannederek sözde rahat bir hayat yaşarlarken, ALLAH onları sarıp kuşatmışve hiç ummadıkları bir anda yakalamıştır. Artık herşey bitmişve herkesin gideceği yer belli olmuştur. Ancak insanlar hemen birbirlerinden ayrılmazlar. Müminler cennete sevk edilmeden önce onlara da kafirlerle birlikte cehennem gösterilir. O gün mümin ya da kafir tüm insanlar cehennemin çevresinde diz çökecektir. Herkes cehennemin korku salan uğultusunu duyacak ve içindeki tüyler ürpertici görüntülere şahit olacaktır. Ancak sonra müminler kurtarılacak ve kafirler diz üstü çökmüşolarak bırakılacaklardır. Ayette bu gerçek şöyle haber verilir: [SIZE=2][FONT=comic sans ms][COLOR=orange]"İnsan demektedir ki: "Ben öldükten sonra mı, gerçekten diri olarak çıkarılacağım? İnsan önceden, hiçbir şey değilken, gerçekten bizim onu yaratmışbulunduğumuzu (hiç) düşünmüyor mu? Andolsun Rabbine, biz onları da, şeytanları da mutlaka haşredeceğiz, sonra onları cehennemin çevresinde diz üstü çökmüşolarak hazır bulunduracağız. Sonra, her bir gruptan Rahman (olan ALLAH)a karşı azgınlık göstermek bakımından en şiddetli olanını ayıracağız. Sonra biz ona (cehenneme) girmeye kimlerin en çok uygun olduğunu daha iyi biliriz. Sizden ona girmeyecek hiç kimse yoktur. Bu, Rabbinin kesin olarak üzerine aldığı bir karardır. Sonra, takva sahiplerini kurtarırız ve zulmedenleri diz üstü çökmüşolarak bırakıveririz. "[/COLOR][/FONT][/SIZE] [SIZE=1][FONT=comic sans ms][COLOR=teal](Meryem Suresi, 66-72)[/COLOR][/FONT][/SIZE] Elbette müminlere cehennemin gösterilmesinin birçok hikmeti vardır. Cehennemin durumunu yakından gören müminler, ALLAH'ın kendilerine verdiği imanın ne kadar büyük bir ayrıcalık ve güzellik olduğunu çok daha derinden kavrarlar. Çünkü şahit olunan cehennem o kadar dehşet vericidir ki, o azaptan kurtulmuşolmak insan için tarifsiz bir mutluluğa ve şükre vesile olacaktır. Müminler cehennemi görmekle kıyas yapma imkanına sahip olurlar. Böylece içinde insana verilecek en güzel nimetleri barındıran, ebedi kalacakları cennetin değerini daha iyi anlarlar. Çünkü nimetin değeri ancak kıyasla anlaşılır. Güzelliklerin yani cennet nimetlerinin değeri, ALLAH'ın zulmedenlere vereceği karşılık görüldüğünde daha iyi anlaşılır. İmtihan olmak için geldiğimiz dünyanın yaratılışhikmetlerinden biri de eğitimdir. İnsanlar burada doğruyu yanlışı, güzeli çirkini, iyiyi kötüyü tek tek görerek ve kıyas yaparak öğrenirler. Dünyada bu özelliğe sahip olmanın yolu ancak akıl, vicdan ve en önemlisi de ALLAH korkusundan geçer. Kıyamet, yaratılmışların en hayırlıları olan müminler [SIZE=1][COLOR=teal](Beyyine Suresi, 7)[/COLOR][/SIZE] ile yaratılmışların en kötüleri olan [COLOR=teal](Beyyine Suresi, 6)[/COLOR] inkarcıların birbirinden sonsuza kadar ayrılma vaktidir. Ayırma günü Kuran'da şöyle belirtilmiştir: [SIZE=2][FONT=comic sans ms][COLOR=orange]"Ve resuller de (şahitlik için) belli bir vakitte getirildiği zaman (bu,) hangi gün için ertelenmişti? (Mü'mini müşrikten, haklıyı haksızdan) Ayırma günü için. Bu ayırma gününü sana ne bildirdi? O gün, yalanlayanların vay haline. Biz, öncekileri helak etmedik mi? Sonra arkadan gelenleri onların izinde yürüteceğiz. İşte biz, suçlu-günahkarlara böyle yapıyoruz. O gün, yalanlayanların vay haline."[/COLOR][/FONT][/SIZE] [SIZE=1][FONT=comic sans ms][COLOR=teal](Mürselat Suresi, 11-19)[/COLOR][/FONT][/SIZE] Bu ayırma günü ölümle başlar, dirilişle ve hesapla devam eder ve insanların ebedi yurtlarına yollanmasıyla son bulur. Kaf Suresi'nde kafirlerin ve müminlerin ebedi yurtlarına yaptıkları yolculuk şöyle anlatılır: [SIZE=2][FONT=comic sans ms][COLOR=orange]"O, ölüm sarhoşluğu, bir gerçek olarak gelip de, (insana) "İşte bu, senin yan çizip-kaçmakta olduğun şeydir" (denildiği zaman da). Sur'a da üfürülmüştür. İşte bu, tehdidin (gerçekleştiği) gündür. (Artık) Her bir nefis, yanında bir sürücü ve bir şahid ile gelmiştir. Andolsun, sen bundan gaflet içindeydin; işte Biz de senin üzerindeki örtüyü açıp-kaldırdık. Artık bugün görüş-gücün keskindir. Onun yakını olan (ve yanından ayrılmayan melek) dedi ki: "İşte bu, yanımda hazır durumda olan şey." Siz ikiniz (ey melekler), her inatçı nankörü atın cehennemin içine, Hayra engel olan, saldırgan şüpheciyi, Ki o, ALLAH'la beraber başka bir ilah edinmişti. Artık ikiniz, onu en şiddetli olan azabın içine atın. Onun yakın-dostu (saptırıcı) dedi ki: "Rabbimiz, ben onu kışkırtıp-azdırdım. Ancak kendisi (haktan) uzak bir sapıklık içindeydi." (ALLAH buyurur:) "Benim huzurumda çekişip-durmayın. Ben size daha önce 'kesin bir uyarı' göndermiştim." "Huzurumda söz değişikliğe uğratılmaz ve Ben kullara zulmedici değilim." O gün cehenneme diyeceğiz: "Doldun mu?" O da: "Daha fazlası var mı?" diyecek. Cennet de, muttakiler için, uzakta değildir, (o gün) yakınlaştırılmıştır. Bu, size vadolunandır; (gönülden ALLAH'a) yönelip-dönen (İslam'ın hükümlerini) koruyan, Görmediği halde Rahman'a karşı 'içi titreyerek korku duyan' ve 'içten ALLAH'a yönelmiş' bir kalb ile gelen içindir. Ona 'esenlik ve barış(selam)la' girin. Bu, ebedilik günüdür."[/COLOR][/FONT][/SIZE] [SIZE=1][FONT=comic sans ms][COLOR=teal](Kaf Suresi, 19-34)[/COLOR][/FONT][/SIZE] [/COLOR][/FONT][/SIZE][/B][/I][/CENTER] [FONT=comic sans ms][SIZE=1][COLOR=purple] 25. Sabah Yayınları, Hayvanlar Ansiklopedisi, s.1776-1779[/COLOR][/SIZE][/FONT] [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
İslamiyet
İslam Akaidi ve Fıkıh
İmanın Şartları
Ahiret Gününe İman
KıYaMeT GüNü/bütün safhalarıyla...
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst