Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
İslamiyet
İslam Akaidi ve Fıkıh
İmanın Şartları
Ahiret Gününe İman
Kabirde Azap Sürekli midir, Yoksa Geçici midir?
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="genc_kalem" data-source="post: 170520" data-attributes="member: 15919"><p><strong><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 18px"><span style="color: red">KABİR AZABI SÜREKLİ MİDİR, YOKSA GEÇİCİ MİDİR?</span></span></span></strong></p><p> </p><p> </p><p> </p><p><span style="color: red"><strong>İki şekilde cevaplandırırız.</strong></span> </p><p> </p><p><strong><span style="color: red"><u>Birinci şekil cevap:</u></span></strong> Bazı hadislerde iki safha arasında azaplarının hafifletileceği bildirilmiştir. Kabirlerinden kalkınca"Vah bize, yattığımız yerden bizi kim kaldırdı?" <a href="http://mk:@MSITStore:C:\Documents%20and%20Settings\SEZER\Belgelerim\Kütüphane\Akaid-Fıkıh-İlmihal\akaid\Kitab'ur-Ruh.chm::/1.htm#_ftn375" target="_blank"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="color: #0000ff">[375]</span></span></a> derler. Bu âyette de azabın sürekli olduğu bildirilmiştir. "Ateş, sabah akşam onlara sunulur." <a href="http://mk:@MSITStore:C:\Documents%20and%20Settings\SEZER\Belgelerim\Kütüphane\Akaid-Fıkıh-İlmihal\akaid\Kitab'ur-Ruh.chm::/1.htm#_ftn376" target="_blank"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="color: #0000ff">[376]</span></span></a> </p><p>Buhâri'nin Semre yoluyla Rasûlullah'ın rüyası ile ilgili hadis de bu manadadır, yani: "Kıyamete kadar böyle azap görürler." <a href="http://mk:@MSITStore:C:\Documents%20and%20Settings\SEZER\Belgelerim\Kütüphane\Akaid-Fıkıh-İlmihal\akaid\Kitab'ur-Ruh.chm::/1.htm#_ftn377" target="_blank"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="color: #0000ff">[377]</span></span></a></p><p> </p><p>Kuruyana kadar iki ölünün azabını hafifleteceği umulan İbni Abbas'tan gelen iki yaş hurma çubuğu ile ilgili hadis de azabın sürekliliğini gösterir. Azabın hafifletilmesi hurma çubukları yaş olduğu müddetçedir.</p><p> </p><p>Rebî b. Enes'in Ebu'l-Aliye yoluyla Ebû Hureyre'den rivayet ettiği hadiste: "Sonra, başları taşla yarılan bir kavme rastladım. Kafası yazıldıkça yeniden iyileşiyor. Onlara bu ceza sürekli verilecektir." <a href="http://mk:@MSITStore:C:\Documents%20and%20Settings\SEZER\Belgelerim\Kütüphane\Akaid-Fıkıh-İlmihal\akaid\Kitab'ur-Ruh.chm::/1.htm#_ftn378" target="_blank"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="color: #0000ff">[378]</span></span></a> es-Sahih*te de: "Giydiği iki hırkayla böbürlenerek yürüyen kişiyi Allah'ın yere batırdığı, bu cezanın da kıyamete kadar süreceği" rivayet edilmiştir. <a href="http://mk:@MSITStore:C:\Documents%20and%20Settings\SEZER\Belgelerim\Kütüphane\Akaid-Fıkıh-İlmihal\akaid\Kitab'ur-Ruh.chm::/1.htm#_ftn379" target="_blank"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="color: #0000ff">[379]</span></span></a></p><p> </p><p>Berâ b. Azib hadisinde kâfir anlatılırken: "Sonra kabrinden cehenneme bir kapı açılır, kıyamet kopana kadar buradan, cehennemdeki yerlerine bakar" buyurulmaktadır. Bunu Ahmed b. Hanbel rivayet eder. Bazı rivayetlerde de: "Kabrinden cehenneme bir delik açılır. Kıyamete kadar bu delikten cehennem hüznü ve dumanı gelir." <a href="http://mk:@MSITStore:C:\Documents%20and%20Settings\SEZER\Belgelerim\Kütüphane\Akaid-Fıkıh-İlmihal\akaid\Kitab'ur-Ruh.chm::/1.htm#_ftn380" target="_blank"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="color: #0000ff">[380]</span></span></a></p><p> </p><p><strong><span style="color: red"><u>ikinci şekil cevap</u>:</span></strong> Bir müddet azap gördükten sonra kesilir. Günahla-nyla terazisi hafif gelen bazı günahkâr müslümanların günahları Ölçüsünde azap gördükten sonra hafifletilmesi, bu kısım azabı oluşturur. Nitekim günahkâr müslümanlar cehennemde günahları ölçüsünde yandıktan sonra azaptan kurtulacaklardır.</p><p> </p><p>Akraba ve dostlarının yaptığı duâ, verdiği sadaka, istiğfar, gönderdiği Hac ve Kur'ân okuma sevapları da günahkâr mü'mini azaptan kurtarır. Nitekim, dünyada yapılan şefaat sayesinde de kişi azaptan kurtulabilir. Ama bu şefaat bazan şefaat olunan kişinin iznine bağlı olmayabilir. İzin vermeden kimsenin şefaat etmesine Yüce Allah müsaade etmez. Yani şefaat olunacak kişiye, Yüce Allah merhamet etmek isteyince kişiye şefaat hakkı verir. Verilen bu şefaat hakkından dolayı kişi başka bir şeyle gururlanmamakdır, çünkü bu, şirktir, batıldır. Âyeti celîlelerde: "Allah'ın izni olmadan kimse şefaat edemez" <a href="http://mk:@MSITStore:C:\Documents%20and%20Settings\SEZER\Belgelerim\Kütüphane\Akaid-Fıkıh-İlmihal\akaid\Kitab'ur-Ruh.chm::/1.htm#_ftn381" target="_blank"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="color: #0000ff">[381]</span></span></a>"Allah'ın razı olduğu kişiler dışında kimseye şefaat edemezler" <a href="http://mk:@MSITStore:C:\Documents%20and%20Settings\SEZER\Belgelerim\Kütüphane\Akaid-Fıkıh-İlmihal\akaid\Kitab'ur-Ruh.chm::/1.htm#_ftn382" target="_blank"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="color: #0000ff">[382]</span></span></a> "Şefaat edecek kişi ancak O'nun izninden dolayı şefaat eder", <a href="http://mk:@MSITStore:C:\Documents%20and%20Settings\SEZER\Belgelerim\Kütüphane\Akaid-Fıkıh-İlmihal\akaid\Kitab'ur-Ruh.chm::/1.htm#_ftn383" target="_blank"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="color: #0000ff">[383]</span></span></a> "Allah'ın izni olmadan kimsenin şefaati faydalı olmaz" <a href="http://mk:@MSITStore:C:\Documents%20and%20Settings\SEZER\Belgelerim\Kütüphane\Akaid-Fıkıh-İlmihal\akaid\Kitab'ur-Ruh.chm::/1.htm#_ftn384" target="_blank"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="color: #0000ff">[384]</span></span></a>ve: "De ki, bütün şefaat Allah'ındır. Göklerin ve yerin mülkü de O'nundur." <a href="http://mk:@MSITStore:C:\Documents%20and%20Settings\SEZER\Belgelerim\Kütüphane\Akaid-Fıkıh-İlmihal\akaid\Kitab'ur-Ruh.chm::/1.htm#_ftn385" target="_blank"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="color: #0000ff">[385]</span></span></a></p><p> </p><p>İbni Ebî'd-Dünyâ, Muhammed b. Mûsâ yoluyla Abdullah b. Nâfi'den şunu nakleder: "Medine'li bir adam ölünce, biri rüyasında onu cehennemlikler arasında görür. Haliyle buna çok üzülür. Aradan birkaç saat geçince bunda da onu cennetlikler arasında görür. Ölen kişi sorar: "Sana ne oldu?" Dedim ki: "Seni cehennemlikler arasında gördüm." Dedi ki: "Evet, cehennemliktim. Ama, bizimle beraber salihlerden bir adam gömüldü. O da yakınlarından kırk kişiye şefaat eti. Ben de bunlardandım."</p><p> </p><p>İbni Ebî'd-Dünyâ Ahmed b. Yahya yoluyla bir dostundan nakleder: "Ölen kardeşimi rüyamda gördüm. Ona dedim ki: "Kabre konulunca başından ne geçti?" Dedi ki: "Elinde cehennem topuzu bulunan biri yanıma geldi. Birinin yaptığı dua olmasaydı onu bana vuracaktı."</p><p> </p><p>Ömer b. Cerîr anlatıyor: "Kişi ölmüş bir kardeşine dua edince bir melek bu duayı adamın kabrine götürür ve: "Ey kabirde yatan garib insan. Al, bu kardeşinin sana hediyesidir" der.</p><p> </p><p>dillere sarılmış nur gibi tabaklar içinde bize sunuldu." Ona dedim ki: "Bu nasıl olur?" Dedi ki: "Hayattaki mü'minlerin duası böyledir. Ölülere dua ettikleri zaman duaları kabul edilir. Bu dualar, ipek mendillere sarılı olarak nurdan tabaklar içinde ölülere sunulur ve "al, bu falancanın sana hediyesidir"</p><p>denir.</p><p> </p><p>İbni Ebî'd-Dünyâ, Ebû Ubeyd b. Bahîr yoluyla bazı dostlarından nakleder: "Ölümünden sonra bir kardeşimi rüyamda gördüm. Dedim ki: "Hayatta olanların duası size ulaşıyor mu?" Dedi ki: "Evet, Allah'a yemin olsun ki nur gibi yükselerek adamı sarar." <a href="http://mk:@MSITStore:C:\Documents%20and%20Settings\SEZER\Belgelerim\Kütüphane\Akaid-Fıkıh-İlmihal\akaid\Kitab'ur-Ruh.chm::/1.htm#_ftn386" target="_blank"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="color: #0000ff">[386]</span></span></a></p><p> </p><p><strong><span style="color: blue">Kitabur-Ruh<u>/</u></span><span style="color: blue">İbn Kayyim el-Cevziyye</span></strong></p><p></p><p><strong><u>dipnotlar</u></strong></p><p> </p><p><a href="http://mk:@MSITStore:C:\Documents%20and%20Settings\SEZER\Belgelerim\Kütüphane\Akaid-Fıkıh-İlmihal\akaid\Kitab'ur-Ruh.chm::/1.htm#_ftnref375" target="_blank"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="color: #0000ff"><span style="font-size: 9px">[<strong>375]</strong></span></span></span></a><strong><span style="font-size: 9px">Yâsîn sûresi, (36/52). </span></strong></p><p> </p><p><a href="http://mk:@MSITStore:C:\Documents%20and%20Settings\SEZER\Belgelerim\Kütüphane\Akaid-Fıkıh-İlmihal\akaid\Kitab'ur-Ruh.chm::/1.htm#_ftnref376" target="_blank"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 9px"><span style="color: #0000ff"><strong>[376]</strong></span></span></span></a><strong><span style="font-size: 9px"> Gâfîr sûresi, (40/46).</span></strong></p><p> </p><p><a href="http://mk:@MSITStore:C:\Documents%20and%20Settings\SEZER\Belgelerim\Kütüphane\Akaid-Fıkıh-İlmihal\akaid\Kitab'ur-Ruh.chm::/1.htm#_ftnref377" target="_blank"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 9px"><span style="color: #0000ff"><strong>[377]</strong></span></span></span></a><strong><span style="font-size: 9px"> Ben derim ki: İbni Kesir Tefsirinde şöyle denmektedir: (Ubey b. Kal), Mücâhid, Ha-sen ve Katâde'ye göre Ölüler, dirilişten önce bir defa uyuyacaklardır. Katâde der ki: Bu uyku, iki sûra üfleme arasındadır. İşte o zaman "bizi yerimizden kim kaldırdı" diyecekler. Bunlara karşı mü'minler de cevap vereceklerdir. Birçok selefin görüşü budur. İbni Kesîr'in gafletinden ini, yoksa İbni Kayyım'ın gafletinde mi olacak bunu bilmiyorum, bu konuda hiç merfû' hadis zikretmeden mevkuf hadisleri merfû gibi zikrediyorlar. Ya da Ubey b. KaVm vahiyden öğrendiği şeyi merfû'dur zannediyor-lardır. Ayrıca İbni Kesir sözkonusu mevkuf hadislerin senetlerini olsun zikretseydi de inceleseydik, araştirsaydık bkz. İsbâtü azâbi'1-kabr, 8-128. Orada, müfessir İbni Habib yoluyla İbni Abbas'tan bu manada senetsiz bir eser daha nakledilmiştir. Beyhakî bu eserinde hiç merfû' hadis zikretmemiştir. Eğer merfû bir hadis bilmiş olsaydı, asla senetsiz olarak başkasından mevkuf bir hadis rivayet etmezdi. Allah en iyisini bilir.</span></strong></p><p><strong><span style="font-size: 9px">352Hadis sahihdir Yukarda rivayeti geçti</span></strong></p><p> </p><p><a href="http://mk:@MSITStore:C:\Documents%20and%20Settings\SEZER\Belgelerim\Kütüphane\Akaid-Fıkıh-İlmihal\akaid\Kitab'ur-Ruh.chm::/1.htm#_ftnref378" target="_blank"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 9px"><span style="color: #0000ff"><strong>[378]</strong></span></span></span></a><strong><span style="font-size: 9px"> zayıf bir hadistir. Rivayeti yukarıda geçti. </span></strong></p><p> </p><p><a href="http://mk:@MSITStore:C:\Documents%20and%20Settings\SEZER\Belgelerim\Kütüphane\Akaid-Fıkıh-İlmihal\akaid\Kitab'ur-Ruh.chm::/1.htm#_ftnref379" target="_blank"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 9px"><span style="color: #0000ff"><strong>[379]</strong></span></span></span></a><strong><span style="font-size: 9px"> Hadis sahihdir. Yukarıda rivayeti geçti.</span></strong></p><p> </p><p><a href="http://mk:@MSITStore:C:\Documents%20and%20Settings\SEZER\Belgelerim\Kütüphane\Akaid-Fıkıh-İlmihal\akaid\Kitab'ur-Ruh.chm::/1.htm#_ftnref380" target="_blank"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 9px"><span style="color: #0000ff"><strong>[380]</strong></span></span></span></a><strong><span style="font-size: 9px"> Ahmed b. Hanbel'in rivayet ettiği hadisin tahriri yukarıda geçti. Hadis zayıftır. İşaret edilen ikinci tahririne rastlamadım. Ama sahih sayılan bir hadiste, Rasûlııllah olayı şöyle anlatır: "(Azab görecek kişi için) ona ateşten bir döşek hazırlayın. Kabrinden cehenneme bir kapı açın da oradan cehennemin sıcaklığı, pis kokusu girsin... vd." denir. Hadisin tahrici yukarıda geçti.</span></strong></p><p> </p><p><a href="http://mk:@MSITStore:C:\Documents%20and%20Settings\SEZER\Belgelerim\Kütüphane\Akaid-Fıkıh-İlmihal\akaid\Kitab'ur-Ruh.chm::/1.htm#_ftnref381" target="_blank"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 9px"><span style="color: #0000ff"><strong>[381]</strong></span></span></span></a><strong><span style="font-size: 9px"> Bakara sûresi, (2/255).</span></strong></p><p> </p><p><a href="http://mk:@MSITStore:C:\Documents%20and%20Settings\SEZER\Belgelerim\Kütüphane\Akaid-Fıkıh-İlmihal\akaid\Kitab'ur-Ruh.chm::/1.htm#_ftnref382" target="_blank"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 9px"><span style="color: #0000ff"><strong>[382]</strong></span></span></span></a><strong><span style="font-size: 9px"> Enbiyâ sûresi, (21/28).</span></strong></p><p> </p><p><a href="http://mk:@MSITStore:C:\Documents%20and%20Settings\SEZER\Belgelerim\Kütüphane\Akaid-Fıkıh-İlmihal\akaid\Kitab'ur-Ruh.chm::/1.htm#_ftnref383" target="_blank"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 9px"><span style="color: #0000ff"><strong>[383]</strong></span></span></span></a><strong><span style="font-size: 9px"> Yûnus sûresi, (10/3).</span></strong></p><p> </p><p><a href="http://mk:@MSITStore:C:\Documents%20and%20Settings\SEZER\Belgelerim\Kütüphane\Akaid-Fıkıh-İlmihal\akaid\Kitab'ur-Ruh.chm::/1.htm#_ftnref384" target="_blank"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 9px"><span style="color: #0000ff"><strong>[384]</strong></span></span></span></a><strong><span style="font-size: 9px"> Sebe' sûresi, (34/23).</span></strong></p><p> </p><p><a href="http://mk:@MSITStore:C:\Documents%20and%20Settings\SEZER\Belgelerim\Kütüphane\Akaid-Fıkıh-İlmihal\akaid\Kitab'ur-Ruh.chm::/1.htm#_ftnref385" target="_blank"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 9px"><span style="color: #0000ff"><strong>[385]</strong></span></span></span></a><strong><span style="font-size: 9px"> Zümer sûresi, (39/44).</span></strong></p><p> </p><p><a href="http://mk:@MSITStore:C:\Documents%20and%20Settings\SEZER\Belgelerim\Kütüphane\Akaid-Fıkıh-İlmihal\akaid\Kitab'ur-Ruh.chm::/1.htm#_ftnref386" target="_blank"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 9px"><span style="color: #0000ff"><strong>[386]</strong></span></span></span></a><strong><span style="font-size: 9px"> Kabul edilen şeı^î kaynaklar, bildiğim kadarıyla dört tanedir. Bunlar Kitap, Sünnet, İcma-ı Ümmet ve Kıyas'tır. Rüyaların hüccet olabileceğini alimlerden kimse söylememiştir. İbni Kayyım'a ne oluyor da ravileri bilinmeyen zayıf üç rüya ile istidlal ediyor? Güvenilir ravilere dayanarak bunlar sahih olsa bile rüya hüccet olmaz ki. Sana ne oluyor ey imamımız İbni Kayyım, Allah sana merhamet etsin -gerek burada gerekse başka yerde durumu musavî olan bu rüyalara sarılıyorsun? Her yiğidin kendine göre bir kıyafeti vardır (Türkçemizde her yiğidin bir yoğurt yeyişi vardır şeklinde kullanılır.) Her alimin de bir kusuru vardır. İnşallah İbni Kayyım'ın kusuru ilim denizinde kaybolur gider.</span></strong></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="genc_kalem, post: 170520, member: 15919"] [B][FONT=Times New Roman][SIZE=5][COLOR=red]KABİR AZABI SÜREKLİ MİDİR, YOKSA GEÇİCİ MİDİR?[/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [COLOR=red][B]İki şekilde cevaplandırırız.[/B][/COLOR] [B][COLOR=red][U]Birinci şekil cevap:[/U][/COLOR][/B] Bazı hadislerde iki safha arasında azaplarının hafifletileceği bildirilmiştir. Kabirlerinden kalkınca"Vah bize, yattığımız yerden bizi kim kaldırdı?" [URL="mk:@MSITStore:C:\Documents%20and%20Settings\SEZER\Belgelerim\Kütüphane\Akaid-Fıkıh-İlmihal\akaid\Kitab'ur-Ruh.chm::/1.htm#_ftn375"][FONT=Times New Roman][COLOR=#0000ff][375][/COLOR][/FONT][/URL] derler. Bu âyette de azabın sürekli olduğu bildirilmiştir. "Ateş, sabah akşam onlara sunulur." [URL="mk:@MSITStore:C:\Documents%20and%20Settings\SEZER\Belgelerim\Kütüphane\Akaid-Fıkıh-İlmihal\akaid\Kitab'ur-Ruh.chm::/1.htm#_ftn376"][FONT=Times New Roman][COLOR=#0000ff][376][/COLOR][/FONT][/URL] Buhâri'nin Semre yoluyla Rasûlullah'ın rüyası ile ilgili hadis de bu manadadır, yani: "Kıyamete kadar böyle azap görürler." [URL="mk:@MSITStore:C:\Documents%20and%20Settings\SEZER\Belgelerim\Kütüphane\Akaid-Fıkıh-İlmihal\akaid\Kitab'ur-Ruh.chm::/1.htm#_ftn377"][FONT=Times New Roman][COLOR=#0000ff][377][/COLOR][/FONT][/URL] Kuruyana kadar iki ölünün azabını hafifleteceği umulan İbni Abbas'tan gelen iki yaş hurma çubuğu ile ilgili hadis de azabın sürekliliğini gösterir. Azabın hafifletilmesi hurma çubukları yaş olduğu müddetçedir. Rebî b. Enes'in Ebu'l-Aliye yoluyla Ebû Hureyre'den rivayet ettiği hadiste: "Sonra, başları taşla yarılan bir kavme rastladım. Kafası yazıldıkça yeniden iyileşiyor. Onlara bu ceza sürekli verilecektir." [URL="mk:@MSITStore:C:\Documents%20and%20Settings\SEZER\Belgelerim\Kütüphane\Akaid-Fıkıh-İlmihal\akaid\Kitab'ur-Ruh.chm::/1.htm#_ftn378"][FONT=Times New Roman][COLOR=#0000ff][378][/COLOR][/FONT][/URL] es-Sahih*te de: "Giydiği iki hırkayla böbürlenerek yürüyen kişiyi Allah'ın yere batırdığı, bu cezanın da kıyamete kadar süreceği" rivayet edilmiştir. [URL="mk:@MSITStore:C:\Documents%20and%20Settings\SEZER\Belgelerim\Kütüphane\Akaid-Fıkıh-İlmihal\akaid\Kitab'ur-Ruh.chm::/1.htm#_ftn379"][FONT=Times New Roman][COLOR=#0000ff][379][/COLOR][/FONT][/URL] Berâ b. Azib hadisinde kâfir anlatılırken: "Sonra kabrinden cehenneme bir kapı açılır, kıyamet kopana kadar buradan, cehennemdeki yerlerine bakar" buyurulmaktadır. Bunu Ahmed b. Hanbel rivayet eder. Bazı rivayetlerde de: "Kabrinden cehenneme bir delik açılır. Kıyamete kadar bu delikten cehennem hüznü ve dumanı gelir." [URL="mk:@MSITStore:C:\Documents%20and%20Settings\SEZER\Belgelerim\Kütüphane\Akaid-Fıkıh-İlmihal\akaid\Kitab'ur-Ruh.chm::/1.htm#_ftn380"][FONT=Times New Roman][COLOR=#0000ff][380][/COLOR][/FONT][/URL] [B][COLOR=red][U]ikinci şekil cevap[/U]:[/COLOR][/B] Bir müddet azap gördükten sonra kesilir. Günahla-nyla terazisi hafif gelen bazı günahkâr müslümanların günahları Ölçüsünde azap gördükten sonra hafifletilmesi, bu kısım azabı oluşturur. Nitekim günahkâr müslümanlar cehennemde günahları ölçüsünde yandıktan sonra azaptan kurtulacaklardır. Akraba ve dostlarının yaptığı duâ, verdiği sadaka, istiğfar, gönderdiği Hac ve Kur'ân okuma sevapları da günahkâr mü'mini azaptan kurtarır. Nitekim, dünyada yapılan şefaat sayesinde de kişi azaptan kurtulabilir. Ama bu şefaat bazan şefaat olunan kişinin iznine bağlı olmayabilir. İzin vermeden kimsenin şefaat etmesine Yüce Allah müsaade etmez. Yani şefaat olunacak kişiye, Yüce Allah merhamet etmek isteyince kişiye şefaat hakkı verir. Verilen bu şefaat hakkından dolayı kişi başka bir şeyle gururlanmamakdır, çünkü bu, şirktir, batıldır. Âyeti celîlelerde: "Allah'ın izni olmadan kimse şefaat edemez" [URL="mk:@MSITStore:C:\Documents%20and%20Settings\SEZER\Belgelerim\Kütüphane\Akaid-Fıkıh-İlmihal\akaid\Kitab'ur-Ruh.chm::/1.htm#_ftn381"][FONT=Times New Roman][COLOR=#0000ff][381][/COLOR][/FONT][/URL]"Allah'ın razı olduğu kişiler dışında kimseye şefaat edemezler" [URL="mk:@MSITStore:C:\Documents%20and%20Settings\SEZER\Belgelerim\Kütüphane\Akaid-Fıkıh-İlmihal\akaid\Kitab'ur-Ruh.chm::/1.htm#_ftn382"][FONT=Times New Roman][COLOR=#0000ff][382][/COLOR][/FONT][/URL] "Şefaat edecek kişi ancak O'nun izninden dolayı şefaat eder", [URL="mk:@MSITStore:C:\Documents%20and%20Settings\SEZER\Belgelerim\Kütüphane\Akaid-Fıkıh-İlmihal\akaid\Kitab'ur-Ruh.chm::/1.htm#_ftn383"][FONT=Times New Roman][COLOR=#0000ff][383][/COLOR][/FONT][/URL] "Allah'ın izni olmadan kimsenin şefaati faydalı olmaz" [URL="mk:@MSITStore:C:\Documents%20and%20Settings\SEZER\Belgelerim\Kütüphane\Akaid-Fıkıh-İlmihal\akaid\Kitab'ur-Ruh.chm::/1.htm#_ftn384"][FONT=Times New Roman][COLOR=#0000ff][384][/COLOR][/FONT][/URL]ve: "De ki, bütün şefaat Allah'ındır. Göklerin ve yerin mülkü de O'nundur." [URL="mk:@MSITStore:C:\Documents%20and%20Settings\SEZER\Belgelerim\Kütüphane\Akaid-Fıkıh-İlmihal\akaid\Kitab'ur-Ruh.chm::/1.htm#_ftn385"][FONT=Times New Roman][COLOR=#0000ff][385][/COLOR][/FONT][/URL] İbni Ebî'd-Dünyâ, Muhammed b. Mûsâ yoluyla Abdullah b. Nâfi'den şunu nakleder: "Medine'li bir adam ölünce, biri rüyasında onu cehennemlikler arasında görür. Haliyle buna çok üzülür. Aradan birkaç saat geçince bunda da onu cennetlikler arasında görür. Ölen kişi sorar: "Sana ne oldu?" Dedim ki: "Seni cehennemlikler arasında gördüm." Dedi ki: "Evet, cehennemliktim. Ama, bizimle beraber salihlerden bir adam gömüldü. O da yakınlarından kırk kişiye şefaat eti. Ben de bunlardandım." İbni Ebî'd-Dünyâ Ahmed b. Yahya yoluyla bir dostundan nakleder: "Ölen kardeşimi rüyamda gördüm. Ona dedim ki: "Kabre konulunca başından ne geçti?" Dedi ki: "Elinde cehennem topuzu bulunan biri yanıma geldi. Birinin yaptığı dua olmasaydı onu bana vuracaktı." Ömer b. Cerîr anlatıyor: "Kişi ölmüş bir kardeşine dua edince bir melek bu duayı adamın kabrine götürür ve: "Ey kabirde yatan garib insan. Al, bu kardeşinin sana hediyesidir" der. dillere sarılmış nur gibi tabaklar içinde bize sunuldu." Ona dedim ki: "Bu nasıl olur?" Dedi ki: "Hayattaki mü'minlerin duası böyledir. Ölülere dua ettikleri zaman duaları kabul edilir. Bu dualar, ipek mendillere sarılı olarak nurdan tabaklar içinde ölülere sunulur ve "al, bu falancanın sana hediyesidir" denir. İbni Ebî'd-Dünyâ, Ebû Ubeyd b. Bahîr yoluyla bazı dostlarından nakleder: "Ölümünden sonra bir kardeşimi rüyamda gördüm. Dedim ki: "Hayatta olanların duası size ulaşıyor mu?" Dedi ki: "Evet, Allah'a yemin olsun ki nur gibi yükselerek adamı sarar." [URL="mk:@MSITStore:C:\Documents%20and%20Settings\SEZER\Belgelerim\Kütüphane\Akaid-Fıkıh-İlmihal\akaid\Kitab'ur-Ruh.chm::/1.htm#_ftn386"][FONT=Times New Roman][COLOR=#0000ff][386][/COLOR][/FONT][/URL] [B][COLOR=blue]Kitabur-Ruh[U]/[/U][/COLOR][COLOR=blue]İbn Kayyim el-Cevziyye[/COLOR][/B] [B][U]dipnotlar[/U][/B] [URL="mk:@MSITStore:C:\Documents%20and%20Settings\SEZER\Belgelerim\Kütüphane\Akaid-Fıkıh-İlmihal\akaid\Kitab'ur-Ruh.chm::/1.htm#_ftnref375"][FONT=Times New Roman][COLOR=#0000ff][SIZE=1][[B]375][/B][/SIZE][/COLOR][/FONT][/URL][B][SIZE=1]Yâsîn sûresi, (36/52). [/SIZE][/B] [URL="mk:@MSITStore:C:\Documents%20and%20Settings\SEZER\Belgelerim\Kütüphane\Akaid-Fıkıh-İlmihal\akaid\Kitab'ur-Ruh.chm::/1.htm#_ftnref376"][FONT=Times New Roman][SIZE=1][COLOR=#0000ff][B][376][/B][/COLOR][/SIZE][/FONT][/URL][B][SIZE=1] Gâfîr sûresi, (40/46).[/SIZE][/B] [URL="mk:@MSITStore:C:\Documents%20and%20Settings\SEZER\Belgelerim\Kütüphane\Akaid-Fıkıh-İlmihal\akaid\Kitab'ur-Ruh.chm::/1.htm#_ftnref377"][FONT=Times New Roman][SIZE=1][COLOR=#0000ff][B][377][/B][/COLOR][/SIZE][/FONT][/URL][B][SIZE=1] Ben derim ki: İbni Kesir Tefsirinde şöyle denmektedir: (Ubey b. Kal), Mücâhid, Ha-sen ve Katâde'ye göre Ölüler, dirilişten önce bir defa uyuyacaklardır. Katâde der ki: Bu uyku, iki sûra üfleme arasındadır. İşte o zaman "bizi yerimizden kim kaldırdı" diyecekler. Bunlara karşı mü'minler de cevap vereceklerdir. Birçok selefin görüşü budur. İbni Kesîr'in gafletinden ini, yoksa İbni Kayyım'ın gafletinde mi olacak bunu bilmiyorum, bu konuda hiç merfû' hadis zikretmeden mevkuf hadisleri merfû gibi zikrediyorlar. Ya da Ubey b. KaVm vahiyden öğrendiği şeyi merfû'dur zannediyor-lardır. Ayrıca İbni Kesir sözkonusu mevkuf hadislerin senetlerini olsun zikretseydi de inceleseydik, araştirsaydık bkz. İsbâtü azâbi'1-kabr, 8-128. Orada, müfessir İbni Habib yoluyla İbni Abbas'tan bu manada senetsiz bir eser daha nakledilmiştir. Beyhakî bu eserinde hiç merfû' hadis zikretmemiştir. Eğer merfû bir hadis bilmiş olsaydı, asla senetsiz olarak başkasından mevkuf bir hadis rivayet etmezdi. Allah en iyisini bilir.[/SIZE][/B] [B][SIZE=1]352Hadis sahihdir Yukarda rivayeti geçti[/SIZE][/B] [URL="mk:@MSITStore:C:\Documents%20and%20Settings\SEZER\Belgelerim\Kütüphane\Akaid-Fıkıh-İlmihal\akaid\Kitab'ur-Ruh.chm::/1.htm#_ftnref378"][FONT=Times New Roman][SIZE=1][COLOR=#0000ff][B][378][/B][/COLOR][/SIZE][/FONT][/URL][B][SIZE=1] zayıf bir hadistir. Rivayeti yukarıda geçti. [/SIZE][/B] [URL="mk:@MSITStore:C:\Documents%20and%20Settings\SEZER\Belgelerim\Kütüphane\Akaid-Fıkıh-İlmihal\akaid\Kitab'ur-Ruh.chm::/1.htm#_ftnref379"][FONT=Times New Roman][SIZE=1][COLOR=#0000ff][B][379][/B][/COLOR][/SIZE][/FONT][/URL][B][SIZE=1] Hadis sahihdir. Yukarıda rivayeti geçti.[/SIZE][/B] [URL="mk:@MSITStore:C:\Documents%20and%20Settings\SEZER\Belgelerim\Kütüphane\Akaid-Fıkıh-İlmihal\akaid\Kitab'ur-Ruh.chm::/1.htm#_ftnref380"][FONT=Times New Roman][SIZE=1][COLOR=#0000ff][B][380][/B][/COLOR][/SIZE][/FONT][/URL][B][SIZE=1] Ahmed b. Hanbel'in rivayet ettiği hadisin tahriri yukarıda geçti. Hadis zayıftır. İşaret edilen ikinci tahririne rastlamadım. Ama sahih sayılan bir hadiste, Rasûlııllah olayı şöyle anlatır: "(Azab görecek kişi için) ona ateşten bir döşek hazırlayın. Kabrinden cehenneme bir kapı açın da oradan cehennemin sıcaklığı, pis kokusu girsin... vd." denir. Hadisin tahrici yukarıda geçti.[/SIZE][/B] [URL="mk:@MSITStore:C:\Documents%20and%20Settings\SEZER\Belgelerim\Kütüphane\Akaid-Fıkıh-İlmihal\akaid\Kitab'ur-Ruh.chm::/1.htm#_ftnref381"][FONT=Times New Roman][SIZE=1][COLOR=#0000ff][B][381][/B][/COLOR][/SIZE][/FONT][/URL][B][SIZE=1] Bakara sûresi, (2/255).[/SIZE][/B] [URL="mk:@MSITStore:C:\Documents%20and%20Settings\SEZER\Belgelerim\Kütüphane\Akaid-Fıkıh-İlmihal\akaid\Kitab'ur-Ruh.chm::/1.htm#_ftnref382"][FONT=Times New Roman][SIZE=1][COLOR=#0000ff][B][382][/B][/COLOR][/SIZE][/FONT][/URL][B][SIZE=1] Enbiyâ sûresi, (21/28).[/SIZE][/B] [URL="mk:@MSITStore:C:\Documents%20and%20Settings\SEZER\Belgelerim\Kütüphane\Akaid-Fıkıh-İlmihal\akaid\Kitab'ur-Ruh.chm::/1.htm#_ftnref383"][FONT=Times New Roman][SIZE=1][COLOR=#0000ff][B][383][/B][/COLOR][/SIZE][/FONT][/URL][B][SIZE=1] Yûnus sûresi, (10/3).[/SIZE][/B] [URL="mk:@MSITStore:C:\Documents%20and%20Settings\SEZER\Belgelerim\Kütüphane\Akaid-Fıkıh-İlmihal\akaid\Kitab'ur-Ruh.chm::/1.htm#_ftnref384"][FONT=Times New Roman][SIZE=1][COLOR=#0000ff][B][384][/B][/COLOR][/SIZE][/FONT][/URL][B][SIZE=1] Sebe' sûresi, (34/23).[/SIZE][/B] [URL="mk:@MSITStore:C:\Documents%20and%20Settings\SEZER\Belgelerim\Kütüphane\Akaid-Fıkıh-İlmihal\akaid\Kitab'ur-Ruh.chm::/1.htm#_ftnref385"][FONT=Times New Roman][SIZE=1][COLOR=#0000ff][B][385][/B][/COLOR][/SIZE][/FONT][/URL][B][SIZE=1] Zümer sûresi, (39/44).[/SIZE][/B] [URL="mk:@MSITStore:C:\Documents%20and%20Settings\SEZER\Belgelerim\Kütüphane\Akaid-Fıkıh-İlmihal\akaid\Kitab'ur-Ruh.chm::/1.htm#_ftnref386"][FONT=Times New Roman][SIZE=1][COLOR=#0000ff][B][386][/B][/COLOR][/SIZE][/FONT][/URL][B][SIZE=1] Kabul edilen şeı^î kaynaklar, bildiğim kadarıyla dört tanedir. Bunlar Kitap, Sünnet, İcma-ı Ümmet ve Kıyas'tır. Rüyaların hüccet olabileceğini alimlerden kimse söylememiştir. İbni Kayyım'a ne oluyor da ravileri bilinmeyen zayıf üç rüya ile istidlal ediyor? Güvenilir ravilere dayanarak bunlar sahih olsa bile rüya hüccet olmaz ki. Sana ne oluyor ey imamımız İbni Kayyım, Allah sana merhamet etsin -gerek burada gerekse başka yerde durumu musavî olan bu rüyalara sarılıyorsun? Her yiğidin kendine göre bir kıyafeti vardır (Türkçemizde her yiğidin bir yoğurt yeyişi vardır şeklinde kullanılır.) Her alimin de bir kusuru vardır. İnşallah İbni Kayyım'ın kusuru ilim denizinde kaybolur gider.[/SIZE][/B] [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
İslamiyet
İslam Akaidi ve Fıkıh
İmanın Şartları
Ahiret Gününe İman
Kabirde Azap Sürekli midir, Yoksa Geçici midir?
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst