Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
İslamiyet
Resûlüllah (Aleyhisselatü Vesselam)
Peygamberimizin Hayatı
Isrâ ve mîrac mucizesi
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="müdavim" data-source="post: 179018" data-attributes="member: 5987"><p><span style="color: DarkRed"><span style="font-size: 15px"><span style="color: Black">"İkinci Temsil:</span></span></span></p><p><span style="color: DarkRed"><span style="font-size: 15px"></span></span></p><p><span style="color: DarkRed"><span style="font-size: 15px">"Nasıl ki bir zâtı zîfünun, mûciznüma bir kitabı telif edip yazsa... öyle bir kitap ki her sahifesinde 100 kitap kadar hakaik, her satırında 100 sahife kadar lâtif mânâlar, her bir kelimesinde 100 satır kadar hakikatler, her harfinde 100 kelime kadar mânâlar bulunsa, bütün o kitabın maanî ve hakaikları, o kâtibi mûciznümanın kemâlâtı mânevîyyesine baksa, işaret etse, elbette öyle bitmez bir hazineyi kapalı bırakıp abes etmez. Her hâlde o kitabı, bazılara ders verecek. Tâ o kıymettar kitap, mânâsız kalıp beyhude olmasın. Onun gizli kemâlâtı zahir olup kemâlini bulsun ve cemâli manevîsi görünsün. O da sevinsin ve sevdirsin. Hem o acîb kitabı bütün meanisiyle, hakaikryla ders verecek birisini, en birinci sahifeden tâ nihayete kadar üstünde ders vere vere geçirecektir.</span></span></p><p><span style="color: DarkRed"><span style="font-size: 15px"></span></span></p><p><span style="color: DarkRed"><span style="font-size: 15px">"Aynen öyle de, Nakkaşı Ezelî, şu kâinatı, kemâlâtını ve cemâlini ve hakaikı esmasını göstermek için, öyle bir tarzda yazmıştır ki, bütün mevcudat, hadsiz cihetlerle nihayetsiz kemâlâtını ve esma ve sıfatını bildirir, ifade eder. Elbette bir kitabın mânâsı bilinmezse hiçe sukut eder. Bahusu böyle her bir harfi, binler mânâyı tazammun eden bir kitap, sukut edemez ve ettirilmez. Öyle ise, o kitabı yazan, elbette onu bildirecektir, her taifenin istidadına göre bir kısmını anlattıracaktır. Hem umumunu, en ârnm nazarlı, en küllî şuurlu, en mümtaz istidatlı bir ferde ders verecektir. Öyle bir kitabın umumunu ve küllî hakaikım ders vermek için, gayet yüske bir seyrü sülük ettirmek hikmeten lâzımdır. Yâni, birinci sahifesi olan tabakatı kesretin en nihayetinden tut, tâ münteha sahifesi olan daire i Ehadiyyete kadar bir seyeran ettirmek lâzım geliyor. İşte, şu temsille mîracın ulvî hikmetlerine bir derece bakabilirsin."353</span></span></p><p><span style="color: DarkRed"><span style="font-size: 15px"></span></span></p><p><span style="color: DarkRed"><span style="font-size: 15px">353 Bediüzzaman Said Nursî, Sözler, 536539/</span></span></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="müdavim, post: 179018, member: 5987"] [COLOR="DarkRed"][SIZE="4"][COLOR="Black"]"İkinci Temsil:[/COLOR] "Nasıl ki bir zâtı zîfünun, mûciznüma bir kitabı telif edip yazsa... öyle bir kitap ki her sahifesinde 100 kitap kadar hakaik, her satırında 100 sahife kadar lâtif mânâlar, her bir kelimesinde 100 satır kadar hakikatler, her harfinde 100 kelime kadar mânâlar bulunsa, bütün o kitabın maanî ve hakaikları, o kâtibi mûciznümanın kemâlâtı mânevîyyesine baksa, işaret etse, elbette öyle bitmez bir hazineyi kapalı bırakıp abes etmez. Her hâlde o kitabı, bazılara ders verecek. Tâ o kıymettar kitap, mânâsız kalıp beyhude olmasın. Onun gizli kemâlâtı zahir olup kemâlini bulsun ve cemâli manevîsi görünsün. O da sevinsin ve sevdirsin. Hem o acîb kitabı bütün meanisiyle, hakaikryla ders verecek birisini, en birinci sahifeden tâ nihayete kadar üstünde ders vere vere geçirecektir. "Aynen öyle de, Nakkaşı Ezelî, şu kâinatı, kemâlâtını ve cemâlini ve hakaikı esmasını göstermek için, öyle bir tarzda yazmıştır ki, bütün mevcudat, hadsiz cihetlerle nihayetsiz kemâlâtını ve esma ve sıfatını bildirir, ifade eder. Elbette bir kitabın mânâsı bilinmezse hiçe sukut eder. Bahusu böyle her bir harfi, binler mânâyı tazammun eden bir kitap, sukut edemez ve ettirilmez. Öyle ise, o kitabı yazan, elbette onu bildirecektir, her taifenin istidadına göre bir kısmını anlattıracaktır. Hem umumunu, en ârnm nazarlı, en küllî şuurlu, en mümtaz istidatlı bir ferde ders verecektir. Öyle bir kitabın umumunu ve küllî hakaikım ders vermek için, gayet yüske bir seyrü sülük ettirmek hikmeten lâzımdır. Yâni, birinci sahifesi olan tabakatı kesretin en nihayetinden tut, tâ münteha sahifesi olan daire i Ehadiyyete kadar bir seyeran ettirmek lâzım geliyor. İşte, şu temsille mîracın ulvî hikmetlerine bir derece bakabilirsin."353 353 Bediüzzaman Said Nursî, Sözler, 536539/[/SIZE][/COLOR] [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
İslamiyet
Resûlüllah (Aleyhisselatü Vesselam)
Peygamberimizin Hayatı
Isrâ ve mîrac mucizesi
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst