ASHAB-I BEDR
Well-known member
Birgün Resûlullah efendimiz, Eshâbı ile mescidde otururken, Cebrâil aleyhisselâm geldi. Resûl-i Ekrem’e, Hz. Ebû Bekir’in bir saat ibâdeti yetmiş yıllık ibâdet yerini tutar, dedi. Resûl-i Ekrem, birşey söylemeyip, Hz. Bilâl’e Ebû Bekir’i (r.a.) çağırmasını emir buyurdu.
Hz. Ebû Bekir’e haber gidince, hemen yola çıktı. Resûlullah Hz. Ebû Bekir’i karşıdan görünce, karşılayıp, yanına oturttu. Evde ne yapıyordun diye sordu. Hatırıma şu gelmişti:
“Hak teâlâ Cenneti ve Cehennemi yarattı. Her ikisini de dolduracağını diledi (takdir etti). Hak telâdan, vücudumu Cehennemi dolduracak kadar büyük yapmasını diledim. Böylece hem Hak teâlânın takdiri yerine gelmiş, hem de bütün insanlar Cehennem korkusundan kurtulmuş olurlar cevabını verdi. Eshâb-ı kirâm, Hz. Ebû Bekir’in bu yüksek arzulu duasını çok beğenip, O’na, hayır duâ ettiler,
Hz. Ebû Bekir’e haber gidince, hemen yola çıktı. Resûlullah Hz. Ebû Bekir’i karşıdan görünce, karşılayıp, yanına oturttu. Evde ne yapıyordun diye sordu. Hatırıma şu gelmişti:
“Hak teâlâ Cenneti ve Cehennemi yarattı. Her ikisini de dolduracağını diledi (takdir etti). Hak telâdan, vücudumu Cehennemi dolduracak kadar büyük yapmasını diledim. Böylece hem Hak teâlânın takdiri yerine gelmiş, hem de bütün insanlar Cehennem korkusundan kurtulmuş olurlar cevabını verdi. Eshâb-ı kirâm, Hz. Ebû Bekir’in bu yüksek arzulu duasını çok beğenip, O’na, hayır duâ ettiler,