Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
İslamiyet
Resûlüllah (Aleyhisselatü Vesselam)
Peygamberimizin Hayatı
Hicretin 8. yılı
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="müdavim" data-source="post: 190312" data-attributes="member: 5987"><p><span style="font-size: 15px"><span style="color: DarkSlateGray"><span style="color: DarkGreen"><strong>Ordunun Savaş Düzenine Girişi</strong></span></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="color: DarkSlateGray"></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="color: DarkSlateGray">Kudeyd mevkiinde konaklayan Peygamber Efendimiz, burada ordusunu savaş düzenine koydu; sancaklar ve bayraklar bağlayarak, onları kabilelere ve kabilelerin bayraktar ve sancaktarlarına verdi. Muhacirlerin üç bayraktarı vardı: Hz. Ali, Hz. Zübeyr b. Avvam ve Hz. Sa'd b. Ebî Vakkas... Ensâr'ın ise, 12 bayraktan vardı. İslâm Ordusunda ayrıca Eşcaların bir, Süleymlerin de bir bayraktarı bulunuyordu. Orduda 14 de sancaktar vardı. Bunların üçü Müzeynelerin, ikisi Eşlemlerin, dördü Cüheynelerin, üçü Ka'b Oğullarının, ikisi ise Süleymlerin idi.</span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="color: DarkSlateGray"></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="color: DarkSlateGray"><span style="color: DarkGreen"><strong>İslâm Ordusu, Merruzzahran 'da</strong></span></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="color: DarkSlateGray"></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="color: DarkSlateGray">Bundan sonra Peygamber Efendimiz, ordusuyla Merruzzahran'da konakladı.793</span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="color: DarkSlateGray"></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="color: DarkSlateGray">Peygamber Efendimizin gizlilik stratejisi o âna kadar son derece muvaffakiyetle sürmüş, Mekkeliler en küçük bir haber dahi alamamışlardı.</span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="color: DarkSlateGray"></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="color: DarkSlateGray"><span style="color: DarkGreen"><strong>On Bin Ateş</strong></span></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="color: DarkSlateGray"></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="color: DarkSlateGray">Merruzahran Vadisine geliş geceye rastlamıştı. O âna kadar üzerlerine gelişinden haberi olmayan Mekkeli müşriklere Peygamber Efendimiz, gelişini muhteşem bir ateş donanmasıyla bildirmek istedi ve her mücâhide ateş yakmalarını emir buyurdu.794</span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="color: DarkSlateGray"></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="color: DarkSlateGray">Bir anda 10 bin ateş yakıldı. Göz kamaştıran bu manzara Mekke'ye aydınlık saçtı; müşriklere ise korku ve dehşet... Aralarından göç etmeye mecbur bıraktıkları Kâinatın Manevî Güneşi Peygamber Efendimiz, şimdi etrafında 10 bin parlak yıldızla Mekke ufuklarında yeniden bütün ihtişamıyla parlıyordu, ruh ve gönülleri ısıtmak için Mekke ufuklarında bir başka haşmetle doğuyordu. Bu doğuşa müşrikler hayret etti. Daha iki sene evvel bu güneş bu kadar parlak değildi, bu kadar kuvvet ve azamete sahip bulunmuyordu. Bir anda nasıl böylesine inkişaf etmiş, büyümüş ve her tarafı aydınlatır olmuştu? Söndürmek istedikleri nur, nasıl böylesine kısa zamanda kendilerini sönük bir durumda bırakan azamet peyda etmişti. Akıllara hayret veren bu şahlanışın sırrını bir türlü çözemiyorlardı.</span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="color: DarkSlateGray"></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="color: DarkSlateGray">İşte, Kureyş müşrikleri, ancak gözleri kamaştıran bu 10 bin ateşlik muazzam manzarayla işin farkına vardı ve Mekke'nin çepeçevre sarıldığını anladılar.</span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="color: DarkSlateGray"></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="color: DarkSlateGray"><span style="color: DarkGreen"><strong>Peygamber Efendimizin, Koyun Güttüğünü Söylemesi</strong></span></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="color: DarkSlateGray"></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="color: DarkSlateGray">İslâm Ordusu henüz Merruzzahran'dan ayrılmamıştı.</span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="color: DarkSlateGray"></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="color: DarkSlateGray">Resûli Ekrem Efendimiz, İrak denilen misvak ağaçlarının yemişlerinden toplamalarını bazı sahabîlere emretti ve, "Size, onların kararmış olanlarını toplamanızı tavsiye ederim; çünkü, en tatlı olanları, onların kararmışlarıdır!"795 buyurdu.</span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="color: DarkSlateGray"></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="color: DarkSlateGray">Sahabîler merakla, "Yâ Resûlallah!.. Bu yemişin iyisini kötüsünü çobanlar bilir. Siz de koyun gütmüş müydünüz?" diye sordular.</span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="color: DarkSlateGray"></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="color: DarkSlateGray">Resûli Ekrem, "Her peygamber, muhakkak koyun gütmüştür! Ben de Ecyad'da (Mekke'de bir mevki) ev halkımın (amcası Ebû Tâlib'in) koyunlarını otlatırdım."796 diye cevap verdi.797</span></span></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="müdavim, post: 190312, member: 5987"] [SIZE="4"][COLOR="DarkSlateGray"][COLOR="DarkGreen"][B]Ordunun Savaş Düzenine Girişi[/B][/COLOR] Kudeyd mevkiinde konaklayan Peygamber Efendimiz, burada ordusunu savaş düzenine koydu; sancaklar ve bayraklar bağlayarak, onları kabilelere ve kabilelerin bayraktar ve sancaktarlarına verdi. Muhacirlerin üç bayraktarı vardı: Hz. Ali, Hz. Zübeyr b. Avvam ve Hz. Sa'd b. Ebî Vakkas... Ensâr'ın ise, 12 bayraktan vardı. İslâm Ordusunda ayrıca Eşcaların bir, Süleymlerin de bir bayraktarı bulunuyordu. Orduda 14 de sancaktar vardı. Bunların üçü Müzeynelerin, ikisi Eşlemlerin, dördü Cüheynelerin, üçü Ka'b Oğullarının, ikisi ise Süleymlerin idi. [COLOR="DarkGreen"][B]İslâm Ordusu, Merruzzahran 'da[/B][/COLOR] Bundan sonra Peygamber Efendimiz, ordusuyla Merruzzahran'da konakladı.793 Peygamber Efendimizin gizlilik stratejisi o âna kadar son derece muvaffakiyetle sürmüş, Mekkeliler en küçük bir haber dahi alamamışlardı. [COLOR="DarkGreen"][B]On Bin Ateş[/B][/COLOR] Merruzahran Vadisine geliş geceye rastlamıştı. O âna kadar üzerlerine gelişinden haberi olmayan Mekkeli müşriklere Peygamber Efendimiz, gelişini muhteşem bir ateş donanmasıyla bildirmek istedi ve her mücâhide ateş yakmalarını emir buyurdu.794 Bir anda 10 bin ateş yakıldı. Göz kamaştıran bu manzara Mekke'ye aydınlık saçtı; müşriklere ise korku ve dehşet... Aralarından göç etmeye mecbur bıraktıkları Kâinatın Manevî Güneşi Peygamber Efendimiz, şimdi etrafında 10 bin parlak yıldızla Mekke ufuklarında yeniden bütün ihtişamıyla parlıyordu, ruh ve gönülleri ısıtmak için Mekke ufuklarında bir başka haşmetle doğuyordu. Bu doğuşa müşrikler hayret etti. Daha iki sene evvel bu güneş bu kadar parlak değildi, bu kadar kuvvet ve azamete sahip bulunmuyordu. Bir anda nasıl böylesine inkişaf etmiş, büyümüş ve her tarafı aydınlatır olmuştu? Söndürmek istedikleri nur, nasıl böylesine kısa zamanda kendilerini sönük bir durumda bırakan azamet peyda etmişti. Akıllara hayret veren bu şahlanışın sırrını bir türlü çözemiyorlardı. İşte, Kureyş müşrikleri, ancak gözleri kamaştıran bu 10 bin ateşlik muazzam manzarayla işin farkına vardı ve Mekke'nin çepeçevre sarıldığını anladılar. [COLOR="DarkGreen"][B]Peygamber Efendimizin, Koyun Güttüğünü Söylemesi[/B][/COLOR] İslâm Ordusu henüz Merruzzahran'dan ayrılmamıştı. Resûli Ekrem Efendimiz, İrak denilen misvak ağaçlarının yemişlerinden toplamalarını bazı sahabîlere emretti ve, "Size, onların kararmış olanlarını toplamanızı tavsiye ederim; çünkü, en tatlı olanları, onların kararmışlarıdır!"795 buyurdu. Sahabîler merakla, "Yâ Resûlallah!.. Bu yemişin iyisini kötüsünü çobanlar bilir. Siz de koyun gütmüş müydünüz?" diye sordular. Resûli Ekrem, "Her peygamber, muhakkak koyun gütmüştür! Ben de Ecyad'da (Mekke'de bir mevki) ev halkımın (amcası Ebû Tâlib'in) koyunlarını otlatırdım."796 diye cevap verdi.797[/COLOR][/SIZE] [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
İslamiyet
Resûlüllah (Aleyhisselatü Vesselam)
Peygamberimizin Hayatı
Hicretin 8. yılı
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst