Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
İslamiyet
Resûlüllah (Aleyhisselatü Vesselam)
Hadis-i Şerif ve Hadis-i Kudsi
Hadis El kitabı -Hadisleri doğru anlamak için..
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="genc_kalem" data-source="post: 170620" data-attributes="member: 15919"><p><strong>Günah, tevbe, pişmanlik, ümit, af...</strong></p><p></p><p><strong><span style="color: red"><span style="font-size: 15px">GÜNAH, TEVBE, PİŞMANLIK, ÜMİT, AF...</span></span></strong></p><p><strong><span style="color: red"></span></strong></p><p><strong><span style="color: red">877. Allah Resûlü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu:</span></strong></p><p><strong><span style="color: red"></span></strong></p><p><strong><span style="color: red">"Yedi helâk ediciden kaçının!"</span></strong></p><p><strong><span style="color: red">Denildi ki:</span></strong></p><p><strong><span style="color: red"></span></strong></p><p><strong><span style="color: red">"Ey Allahın Resûlü, onlar nedir?"</span></strong></p><p><strong><span style="color: red">Şöyle buyurdu:</span></strong></p><p><strong><span style="color: red"></span></strong></p><p><strong><span style="color: red">"Allaha ortak koşmak, sihir yapmak, haksız yere adam öldürmek, yetim malı yemek, zina etmek, cihad günü cepheden kaçmak, namuslu hanımlara iftira atmak."</span></strong></p><p><strong><span style="color: red"><span style="color: blue">Ebû Hureyre radıyallahu anh. Buhârî.</span></span></strong></p><p><strong><span style="color: red"></span></strong></p><p><strong><span style="color: red">878. Allah Resûlü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu:</span></strong></p><p><strong><span style="color: red"></span></strong></p><p><strong><span style="color: red">"Mümini öldürmek, Allah katında, dünyanın yıkılmasından daha büyüktür."</span></strong></p><p><strong><span style="color: red"><span style="color: blue">Büreyde radıyallahu anh. Nesêî.</span></span></strong></p><p><strong><span style="color: red"></span></strong></p><p><strong><span style="color: red">879. Allah Resûlü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu:</span></strong></p><p><strong><span style="color: red"></span></strong></p><p><strong><span style="color: red">"Eğer gök ehli ile yer ehli ortaklaşa bir mümini öldürseler, Allah hepsini ateşte yüz üstü süründürür."</span></strong></p><p><strong><span style="color: red"><span style="color: blue">Ebû Hureyre radıyallahu anh. Tirmizî.</span></span></strong></p><p><strong><span style="color: red"></span></strong></p><p><strong><span style="color: red">880. Allah Resûlü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu:</span></strong></p><p><strong><span style="color: red"></span></strong></p><p><strong><span style="color: red">"Kim kendini asarsa, cehennemde de kendini asacak. Kim kendini bir âletle öldürürse, cehennemde de kendini âletle yaralayacaktır."</span></strong></p><p><strong><span style="color: red"><span style="color: blue">Ebû Hureyre radıyallahu anh. Buhârî.</span></span></strong></p><p><strong><span style="color: red"></span></strong></p><p><strong><span style="color: red">881. Allah Resûlü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu:</span></strong></p><p><strong><span style="color: red"></span></strong></p><p><strong><span style="color: red">"Ümmetimin tamamı affedilmiştir, ancak günahlarını ilan edenler müstesna!"</span></strong></p><p><strong><span style="color: red"><span style="color: blue">Ebû Hureyre radıyallahu anh. Buhârî.</span></span></strong></p><p><strong><span style="color: red"></span></strong></p><p><strong><span style="color: red">882. Allah Resûlü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu:</span></strong></p><p><strong><span style="color: red"></span></strong></p><p><strong><span style="color: red">"Açıkça günah işleyen fâsıkın aleyhinde konuşmak gıybet sayılmaz. Açıkça günah işleyen hâriç, ümmetimin her ferdi affedilecektir."</span></strong></p><p><strong><span style="color: red"><span style="color: blue">Ebû Hureyre radıyallahu anh. Rezîn.</span></span></strong></p><p><strong><span style="color: red"></span></strong></p><p><strong><span style="color: red">883. Allah Resûlü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu:</span></strong></p><p><strong><span style="color: red"></span></strong></p><p><strong><span style="color: red">"Canım elinde olan Allaha yemin ederim ki, eğer siz günah işlemeseydiniz, Allah sizi yok eder, yerinize günah işleyip tevbe eden, Allahın da bağışladığı başka bir toplum getirirdi."</span></strong></p><p><strong><span style="color: red"><span style="color: blue">Ebû Hureyre radıyallahu anh. Müslim.</span></span></strong></p><p><strong><span style="color: red"></span></strong></p><p><strong><span style="color: red">884. Allah Resûlü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu:</span></strong></p><p><strong><span style="color: red"></span></strong></p><p><strong><span style="color: red">"Allah, dünyada bir kulunun ayıbını örterse, kıyamet gününde de mutlaka onun ayıp ve kusurunu örter."</span></strong></p><p><strong><span style="color: red"><span style="color: blue">Ebû Hureyre radıyallahu anh. Müslim.</span></span></strong></p><p><strong><span style="color: red"><span style="color: blue"></span></span></strong></p><p><strong><span style="color: red">885. Peygamber sallallahu aleyhi ve sellemin zamanında, bir adamın ismi Abdullah, lâkabı Hımâr idi. Bazen Peygamber sallallahu aleyhi ve sellemi güldürürdü. içki içtiği için, Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem onu cezalandırmıştı.</span></strong></p><p><strong><span style="color: red"></span></strong></p><p><strong><span style="color: red">Bir keresinde yine içmiş ve sarhoş olarak getirilmişti. Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem emretti, ceza uygulandı.</span></strong></p><p><strong><span style="color: red"></span></strong></p><p><strong><span style="color: red">Bunun üzerine cemaatten bir adam: "Allahım! Ona lânet et, amma da çok içiyor ve cezalandırılıyor bu adam!" deyince, Allah Resûlü sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:</span></strong></p><p><strong><span style="color: red"></span></strong></p><p><strong><span style="color: red">"Onu lânetleme! Bu adam hakkında bildiğim tek şey, onun Allah ve Resûlünü sevmiş olmasıdır."</span></strong></p><p><strong><span style="color: red"><span style="color: blue">Ömer radıyallahu anh. Buhârî.</span></span></strong></p><p><strong><span style="color: red"></span></strong></p><p><strong><span style="color: red">886. Allah Resûlü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu:</span></strong></p><p><strong><span style="color: red"></span></strong></p><p><strong><span style="color: red">"Bir kul tekrar tekrar günah işler ve her defasında, "Allahım! Benim günahımı bağışla!" der.</span></strong></p><p><strong><span style="color: red"></span></strong></p><p><strong><span style="color: red">Allah da: "Kulum günah işledi, affedecek, ya da sorumlu tutacak bir </span></strong></p><p> </p><p><strong><span style="color: red">Rabbinin bulunduğunu bildi. Haydi istediğini yap! Ben seni bağışladım!" buyurur."</span></strong></p><p><strong><span style="color: red"><span style="color: blue">Ebû Hureyre radıyallahu anh. Buhârî.</span></span></strong></p><p><strong><span style="color: red"><span style="color: blue"></span></span></strong></p><p><strong><span style="color: red">887. Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem, bize sabaha kadar eski toplumları anlatırdı, sadece namaz için kalkardı.</span></strong></p><p><strong><span style="color: red"><span style="color: blue">İbn Amr radıyallahu anh. Ebû Dâvud.</span></span></strong></p><p><strong><span style="color: red"><span style="color: blue"></span></span></strong></p><p><strong><span style="color: red">888. Allah Resûlü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu:</span></strong></p><p><strong><span style="color: red"></span></strong></p><p><strong><span style="color: red">"Hayatında hiçbir iyilik yapmamış bir adam ailesine dedi ki:</span></strong></p><p><strong><span style="color: red"></span></strong></p><p><strong><span style="color: red">"Ölürsem beni yakın, sonra yanık bedenimi öğütün, külümü rüzgâra saçın!"</span></strong></p><p><strong><span style="color: red">Ölünce, çocukları onun vasiyetini yerine getirmişler.</span></strong></p><p><strong><span style="color: red"></span></strong></p><p><strong><span style="color: red">Bunun üzerine Allah, yere: "Haydi onun parçalarını biraraya getir!" emrini vermiş. Yer de bu emri yerine getirmiş ve adam hemen dirilmiş.</span></strong></p><p><strong><span style="color: red"></span></strong></p><p><strong><span style="color: red">Allah buyurmuş:</span></strong></p><p><strong><span style="color: red"></span></strong></p><p><strong><span style="color: red">"Niçin böyle yaptın?"</span></strong></p><p><strong><span style="color: red"></span></strong></p><p><strong><span style="color: red">"Sen en iyi bilensin Rabbim! Ben bunu senden korktuğum için yaptım," deyince, Allah onu hemen bağışlamış."</span></strong></p><p><strong><span style="color: red"><span style="color: blue">Ebû Hureyre radıyallahu anh. Buhârî.</span></span></strong></p><p><strong><span style="color: red"><span style="color: blue"></span></span></strong></p><p><strong><span style="color: red">889. Allah Resûlü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu:</span></strong></p><p><strong><span style="color: red"></span></strong></p><p><strong><span style="color: red">"Eski zamanlarda birbirine zıt iki kişi vardı. Biri günahkâr, diğeri son derece dindardı. Dindar olan öbürüne:</span></strong></p><p><strong><span style="color: red"></span></strong></p><p><strong><span style="color: red">"Yapma, günah işlemekten geri dur!" derdi.</span></strong></p><p><strong><span style="color: red"></span></strong></p><p><strong><span style="color: red">Bir gün yine onu günah işlerken görünce, şöyle dedi: "Vazgeç!"</span></strong></p><p><strong><span style="color: red"></span></strong></p><p><strong><span style="color: red">Öteki: "Beni Rabbimle başbaşa bırak, aramıza girme! Başıma muhafız mı gönderildin!" diye çıkıştı.</span></strong></p><p><strong><span style="color: red"></span></strong></p><p><strong><span style="color: red">Dindar olan, "Vallahi, Allah seni asla bağışlamaz!" dedi.</span></strong></p><p><strong><span style="color: red"></span></strong></p><p><strong><span style="color: red">Derken, Allah onların ruhlarını aldı. Alemlerin Rabbi huzurunda biraraya geldiler.</span></strong></p><p><strong><span style="color: red"></span></strong></p><p><strong><span style="color: red">Allah teâlâ, son derece dindar olana, "Benim elimde olanı önlemeye senin gücün yeter miydi!" dedi.</span></strong></p><p><strong><span style="color: red"></span></strong></p><p><strong><span style="color: red">Günahkâr olana ise:</span></strong></p><p><strong><span style="color: red"></span></strong></p><p><strong><span style="color: red">"Haydi sen git, rahmetim sayesinde cennete gir!"</span></strong></p><p><strong><span style="color: red"></span></strong></p><p><strong><span style="color: red">Öteki için de:</span></strong></p><p><strong><span style="color: red"></span></strong></p><p><strong><span style="color: red">"Haydi bunu da ateşe götürün!" buyurdu."</span></strong></p><p><strong><span style="color: red"><span style="color: blue">Ebû Hureyre radıyallahu anh. Ebû Dâvud.</span></span></strong></p><p><strong><span style="color: red"></span></strong></p><p><strong><span style="color: red">890. Allah Resûlü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu:</span></strong></p><p><strong><span style="color: red"></span></strong></p><p><strong><span style="color: red">"Sizden önce yaşayanlar arasında Kifl adında bir adam vardı. Hiçbir günahı işlemekten çekinmezdi. Muhtaç olduğunu bildiği bir kadına geldi ve ona çok para verdi. Onunla yatmak istediğinde, kadın titremeye ve ağlamaya başladı.</span></strong></p><p><strong><span style="color: red"></span></strong></p><p><strong><span style="color: red">"Neden ağlıyorsun?" diye sordu.</span></strong></p><p><strong><span style="color: red"></span></strong></p><p><strong><span style="color: red">"Ben bu işi hayatımda hiç yapmadım. ihtiyacım olduğu için bu duruma düştüm," deyince, adam kendini şöyle demekten alamadı:</span></strong></p><p><strong><span style="color: red"></span></strong></p><p><strong><span style="color: red">"Sen Allah korkusuyla böyle davranıyorsun ha! Öyleyse ben neden Allahtan korkmayayım? Verdiklerim senin olsun, haydi git! Serbestsin. Vallahi ben de bundan sonra Allaha asi gelmeyeceğim."</span></strong></p><p><strong><span style="color: red"></span></strong></p><p><strong><span style="color: red">Adam o gece öldü. Kapısına, "Allah, Kifli bağışlamıştır," diye yazıldı. Halk, bunu görünce şaşıp kaldılar. Bunun üzerine Allah, peygamberlerine vahyedip, onun durumunu bildirdi."</span></strong></p><p><strong><span style="color: red"><span style="color: blue">İbn Ömer radıyallahu anh. Rezîn.</span></span></strong></p><p><strong><span style="color: red"><span style="color: blue"></span></span></strong></p><p><strong><span style="color: red">891. Allah Resûlü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu:</span></strong></p><p><strong><span style="color: red"></span></strong></p><p><strong><span style="color: red">"Sizden öncekilerin içinde doksandokuz kişiyi öldüren bir adam vardı. </span></strong></p><p><strong><span style="color: red">Yeryüzünün en bilgin insanını sordu. Ona, "Falan yerde bir rahip var, git durumunu ona anlat," dediler.</span></strong></p><p><strong><span style="color: red"></span></strong></p><p><strong><span style="color: red">Rahibe gidip, doksandokuz kişiyi öldürdüğünü, tevbe etse kabul edilip edilmeyeceğini sordu. Rahip, "Hayır!" deyince, onu da öldürüp, yüze tamamladı.</span></strong></p><p><strong><span style="color: red"></span></strong></p><p><strong><span style="color: red">Yine yeryüzünün en bilgin insanını sordu. Ona, falan yerdedir, dediler. Ona gidip, yüz kişiyi öldürdüğünü, tevbe etse kabul edilip edilmeyeceğini sordu.</span></strong></p><p><strong><span style="color: red"></span></strong></p><p><strong><span style="color: red">Alim, "Evet, kabul edilir. Kimse buna engel olamaz. Falan yere git, insanlar orada Allaha ibadet ediyorlar, sen de onlara katıl ve ibadet et! Ayrıca ülkene de bir daha dönme! Çünkü, senin ülken kötü bir ülkedir," dedi.</span></strong></p><p><strong><span style="color: red"></span></strong></p><p><strong><span style="color: red">Bunun üzerine adam yola revan oldu. Henüz o ülkeye varmadan, yol ortasında ölüm gelip ona yetişti.</span></strong></p><p><strong><span style="color: red"></span></strong></p><p><strong><span style="color: red">Onun hakkında, rahmet melekleri ile azap melekleri tartıştılar. Rahmet melekleri dediler ki:</span></strong></p><p><strong><span style="color: red"></span></strong></p><p><strong><span style="color: red">"Onun canını biz alacağız. Çünkü bu adam tevbe edip, tam bir ihlas içinde Allaha ibadet edilen yere gidiyordu. Suçsuzdur."</span></strong></p><p><strong><span style="color: red"></span></strong></p><p><strong><span style="color: red">Azap melekleri ise, aksini iddia edip, şöyle dediler:</span></strong></p><p><strong><span style="color: red"></span></strong></p><p><strong><span style="color: red">"O, şimdiye kadar hiçbir hayır yapmamıştır. Nasıl olur da iyi bir adam olabilir. </span></strong></p><p> </p><p><strong><span style="color: red">Bu nedenle, onun ruhunu biz alacağız."</span></strong></p><p><strong><span style="color: red"></span></strong></p><p><strong><span style="color: red">Derken, insan sûretinde bir melek geldi. Onu aralarında hakem tayin ettiler. </span></strong></p><p> </p><p><strong><span style="color: red">O şöyle dedi:</span></strong></p><p><strong><span style="color: red"></span></strong></p><p><strong><span style="color: red">"iki ülke arasını ölçün. Hangisi daha yakın ise, bu adam oraya ait olur."</span></strong></p><p><strong><span style="color: red"></span></strong></p><p><strong><span style="color: red">iki ülke arasını ölçtüler ve adamın, gitmek üzere olduğu ülkeye daha yakın olduğunu tesbit ettiler. Bunun üzerine, onun ruhunu rahmet melekleri aldı."</span></strong></p><p><strong><span style="color: red"><span style="color: blue">Ebû Saîd radıyallahu anh. Buhârî.</span></span></strong></p><p><strong><span style="color: red"></span></strong></p><p><strong><span style="color: red">892. Allah Resûlü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu:</span></strong></p><p><strong><span style="color: red"></span></strong></p><p><strong><span style="color: red"></span></strong><strong><span style="color: red">"Her insan hata yapar. Hata edenlerin en hayırlıları tevbe edenlerdir."</span></strong></p><p><strong><span style="color: red"><span style="color: blue">Enes radıyallahu anh. Tirmizî.</span></span></strong></p><p><strong><span style="color: red"><span style="color: blue"></span></span></strong></p><p><strong><span style="color: red">893. Allah Resûlü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu:</span></strong></p><p><strong><span style="color: red"></span></strong></p><p><strong><span style="color: red">"Bir adam, üzerinde yiyeceği ve suyu bulunan bir hayvanı ile ıssız bir yerde konaklar. Orada dinlenmek için hafif bir uyku uyumak ister ve uyur. </span></strong></p><p> </p><p><strong><span style="color: red">Uyanınca hayvanını göremez.</span></strong></p><p><strong><span style="color: red"></span></strong></p><p><strong><span style="color: red">Her tarafta aramağa başlar, ancak bulamaz, ümidini keserek, kendi kendine:</span></strong></p><p><strong><span style="color: red"></span></strong></p><p><strong><span style="color: red">"Haydi geldiğim yere döneyim ve orada ölünceye kadar uyuyayım," der.</span></strong></p><p><strong><span style="color: red"></span></strong></p><p><strong><span style="color: red">Döner, ölmek için, başını kolunun üzerine koyar, biraz kestirdikten sonra uyanır. Bir de ne görsün, üstünde azığı ve suyuyla hayvanı başı ucunda durmuyor mu!</span></strong></p><p><strong><span style="color: red"></span></strong></p><p><strong><span style="color: red">işte Allah, kulunun tevbesine, bu adamın hayvanını bulduğu zamanki sevincinden daha çok sevinir."</span></strong></p><p><strong><span style="color: red"></span><span style="color: blue">Haris radıyallahu anh. Buhârî.</span></strong></p><p><strong><span style="color: blue"></span></strong></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="genc_kalem, post: 170620, member: 15919"] [b]Günah, tevbe, pişmanlik, ümit, af...[/b] [B][COLOR=red][SIZE=4]GÜNAH, TEVBE, PİŞMANLIK, ÜMİT, AF...[/SIZE] 877. Allah Resûlü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu: [/COLOR][/B] [B][COLOR=red]"Yedi helâk ediciden kaçının!" Denildi ki: [/COLOR][/B] [B][COLOR=red]"Ey Allahın Resûlü, onlar nedir?" Şöyle buyurdu: [/COLOR][/B] [B][COLOR=red]"Allaha ortak koşmak, sihir yapmak, haksız yere adam öldürmek, yetim malı yemek, zina etmek, cihad günü cepheden kaçmak, namuslu hanımlara iftira atmak." [COLOR=blue]Ebû Hureyre radıyallahu anh. Buhârî.[/COLOR] 878. Allah Resûlü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu: [/COLOR][/B] [B][COLOR=red]"Mümini öldürmek, Allah katında, dünyanın yıkılmasından daha büyüktür." [COLOR=blue]Büreyde radıyallahu anh. Nesêî.[/COLOR] 879. Allah Resûlü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu: [/COLOR][/B] [B][COLOR=red]"Eğer gök ehli ile yer ehli ortaklaşa bir mümini öldürseler, Allah hepsini ateşte yüz üstü süründürür." [COLOR=blue]Ebû Hureyre radıyallahu anh. Tirmizî.[/COLOR] 880. Allah Resûlü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu: [/COLOR][/B] [B][COLOR=red]"Kim kendini asarsa, cehennemde de kendini asacak. Kim kendini bir âletle öldürürse, cehennemde de kendini âletle yaralayacaktır." [COLOR=blue]Ebû Hureyre radıyallahu anh. Buhârî.[/COLOR] 881. Allah Resûlü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu: [/COLOR][/B] [B][COLOR=red]"Ümmetimin tamamı affedilmiştir, ancak günahlarını ilan edenler müstesna!" [COLOR=blue]Ebû Hureyre radıyallahu anh. Buhârî.[/COLOR] 882. Allah Resûlü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu: [/COLOR][/B] [B][COLOR=red]"Açıkça günah işleyen fâsıkın aleyhinde konuşmak gıybet sayılmaz. Açıkça günah işleyen hâriç, ümmetimin her ferdi affedilecektir." [COLOR=blue]Ebû Hureyre radıyallahu anh. Rezîn.[/COLOR] 883. Allah Resûlü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu: [/COLOR][/B] [B][COLOR=red]"Canım elinde olan Allaha yemin ederim ki, eğer siz günah işlemeseydiniz, Allah sizi yok eder, yerinize günah işleyip tevbe eden, Allahın da bağışladığı başka bir toplum getirirdi." [COLOR=blue]Ebû Hureyre radıyallahu anh. Müslim.[/COLOR] 884. Allah Resûlü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu: [/COLOR][/B] [B][COLOR=red]"Allah, dünyada bir kulunun ayıbını örterse, kıyamet gününde de mutlaka onun ayıp ve kusurunu örter." [COLOR=blue]Ebû Hureyre radıyallahu anh. Müslim. [/COLOR] 885. Peygamber sallallahu aleyhi ve sellemin zamanında, bir adamın ismi Abdullah, lâkabı Hımâr idi. Bazen Peygamber sallallahu aleyhi ve sellemi güldürürdü. içki içtiği için, Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem onu cezalandırmıştı. [/COLOR][/B] [B][COLOR=red]Bir keresinde yine içmiş ve sarhoş olarak getirilmişti. Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem emretti, ceza uygulandı. [/COLOR][/B] [B][COLOR=red]Bunun üzerine cemaatten bir adam: "Allahım! Ona lânet et, amma da çok içiyor ve cezalandırılıyor bu adam!" deyince, Allah Resûlü sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu: [/COLOR][/B] [B][COLOR=red]"Onu lânetleme! Bu adam hakkında bildiğim tek şey, onun Allah ve Resûlünü sevmiş olmasıdır." [COLOR=blue]Ömer radıyallahu anh. Buhârî.[/COLOR] 886. Allah Resûlü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu: [/COLOR][/B] [B][COLOR=red]"Bir kul tekrar tekrar günah işler ve her defasında, "Allahım! Benim günahımı bağışla!" der. [/COLOR][/B] [B][COLOR=red]Allah da: "Kulum günah işledi, affedecek, ya da sorumlu tutacak bir [/COLOR][/B] [B][COLOR=red][/COLOR][/B] [B][COLOR=red]Rabbinin bulunduğunu bildi. Haydi istediğini yap! Ben seni bağışladım!" buyurur." [COLOR=blue]Ebû Hureyre radıyallahu anh. Buhârî. [/COLOR] 887. Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem, bize sabaha kadar eski toplumları anlatırdı, sadece namaz için kalkardı. [COLOR=blue]İbn Amr radıyallahu anh. Ebû Dâvud. [/COLOR] 888. Allah Resûlü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu: [/COLOR][/B] [B][COLOR=red]"Hayatında hiçbir iyilik yapmamış bir adam ailesine dedi ki: [/COLOR][/B] [B][COLOR=red]"Ölürsem beni yakın, sonra yanık bedenimi öğütün, külümü rüzgâra saçın!" Ölünce, çocukları onun vasiyetini yerine getirmişler. [/COLOR][/B] [B][COLOR=red]Bunun üzerine Allah, yere: "Haydi onun parçalarını biraraya getir!" emrini vermiş. Yer de bu emri yerine getirmiş ve adam hemen dirilmiş. [/COLOR][/B] [B][COLOR=red]Allah buyurmuş: [/COLOR][/B] [B][COLOR=red]"Niçin böyle yaptın?" [/COLOR][/B] [B][COLOR=red]"Sen en iyi bilensin Rabbim! Ben bunu senden korktuğum için yaptım," deyince, Allah onu hemen bağışlamış." [COLOR=blue]Ebû Hureyre radıyallahu anh. Buhârî. [/COLOR] 889. Allah Resûlü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu: [/COLOR][/B] [B][COLOR=red]"Eski zamanlarda birbirine zıt iki kişi vardı. Biri günahkâr, diğeri son derece dindardı. Dindar olan öbürüne: [/COLOR][/B] [B][COLOR=red]"Yapma, günah işlemekten geri dur!" derdi. [/COLOR][/B] [B][COLOR=red]Bir gün yine onu günah işlerken görünce, şöyle dedi: "Vazgeç!" [/COLOR][/B] [B][COLOR=red]Öteki: "Beni Rabbimle başbaşa bırak, aramıza girme! Başıma muhafız mı gönderildin!" diye çıkıştı. [/COLOR][/B] [B][COLOR=red]Dindar olan, "Vallahi, Allah seni asla bağışlamaz!" dedi. [/COLOR][/B] [B][COLOR=red]Derken, Allah onların ruhlarını aldı. Alemlerin Rabbi huzurunda biraraya geldiler. [/COLOR][/B] [B][COLOR=red]Allah teâlâ, son derece dindar olana, "Benim elimde olanı önlemeye senin gücün yeter miydi!" dedi. [/COLOR][/B] [B][COLOR=red]Günahkâr olana ise: [/COLOR][/B] [B][COLOR=red]"Haydi sen git, rahmetim sayesinde cennete gir!" [/COLOR][/B] [B][COLOR=red]Öteki için de: [/COLOR][/B] [B][COLOR=red]"Haydi bunu da ateşe götürün!" buyurdu." [COLOR=blue]Ebû Hureyre radıyallahu anh. Ebû Dâvud.[/COLOR] 890. Allah Resûlü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu: [/COLOR][/B] [B][COLOR=red]"Sizden önce yaşayanlar arasında Kifl adında bir adam vardı. Hiçbir günahı işlemekten çekinmezdi. Muhtaç olduğunu bildiği bir kadına geldi ve ona çok para verdi. Onunla yatmak istediğinde, kadın titremeye ve ağlamaya başladı. [/COLOR][/B] [B][COLOR=red]"Neden ağlıyorsun?" diye sordu. [/COLOR][/B] [B][COLOR=red]"Ben bu işi hayatımda hiç yapmadım. ihtiyacım olduğu için bu duruma düştüm," deyince, adam kendini şöyle demekten alamadı: [/COLOR][/B] [B][COLOR=red]"Sen Allah korkusuyla böyle davranıyorsun ha! Öyleyse ben neden Allahtan korkmayayım? Verdiklerim senin olsun, haydi git! Serbestsin. Vallahi ben de bundan sonra Allaha asi gelmeyeceğim." [/COLOR][/B] [B][COLOR=red]Adam o gece öldü. Kapısına, "Allah, Kifli bağışlamıştır," diye yazıldı. Halk, bunu görünce şaşıp kaldılar. Bunun üzerine Allah, peygamberlerine vahyedip, onun durumunu bildirdi." [COLOR=blue]İbn Ömer radıyallahu anh. Rezîn. [/COLOR] 891. Allah Resûlü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu: [/COLOR][/B] [B][COLOR=red]"Sizden öncekilerin içinde doksandokuz kişiyi öldüren bir adam vardı. [/COLOR][/B] [B][COLOR=red]Yeryüzünün en bilgin insanını sordu. Ona, "Falan yerde bir rahip var, git durumunu ona anlat," dediler. [/COLOR][/B] [B][COLOR=red]Rahibe gidip, doksandokuz kişiyi öldürdüğünü, tevbe etse kabul edilip edilmeyeceğini sordu. Rahip, "Hayır!" deyince, onu da öldürüp, yüze tamamladı. [/COLOR][/B] [B][COLOR=red]Yine yeryüzünün en bilgin insanını sordu. Ona, falan yerdedir, dediler. Ona gidip, yüz kişiyi öldürdüğünü, tevbe etse kabul edilip edilmeyeceğini sordu. [/COLOR][/B] [B][COLOR=red]Alim, "Evet, kabul edilir. Kimse buna engel olamaz. Falan yere git, insanlar orada Allaha ibadet ediyorlar, sen de onlara katıl ve ibadet et! Ayrıca ülkene de bir daha dönme! Çünkü, senin ülken kötü bir ülkedir," dedi. [/COLOR][/B] [B][COLOR=red]Bunun üzerine adam yola revan oldu. Henüz o ülkeye varmadan, yol ortasında ölüm gelip ona yetişti. [/COLOR][/B] [B][COLOR=red]Onun hakkında, rahmet melekleri ile azap melekleri tartıştılar. Rahmet melekleri dediler ki: [/COLOR][/B] [B][COLOR=red]"Onun canını biz alacağız. Çünkü bu adam tevbe edip, tam bir ihlas içinde Allaha ibadet edilen yere gidiyordu. Suçsuzdur." [/COLOR][/B] [B][COLOR=red]Azap melekleri ise, aksini iddia edip, şöyle dediler: [/COLOR][/B] [B][COLOR=red]"O, şimdiye kadar hiçbir hayır yapmamıştır. Nasıl olur da iyi bir adam olabilir. [/COLOR][/B] [B][COLOR=red][/COLOR][/B] [B][COLOR=red]Bu nedenle, onun ruhunu biz alacağız." [/COLOR][/B] [B][COLOR=red]Derken, insan sûretinde bir melek geldi. Onu aralarında hakem tayin ettiler. [/COLOR][/B] [B][COLOR=red][/COLOR][/B] [B][COLOR=red]O şöyle dedi: [/COLOR][/B] [B][COLOR=red]"iki ülke arasını ölçün. Hangisi daha yakın ise, bu adam oraya ait olur." [/COLOR][/B] [B][COLOR=red]iki ülke arasını ölçtüler ve adamın, gitmek üzere olduğu ülkeye daha yakın olduğunu tesbit ettiler. Bunun üzerine, onun ruhunu rahmet melekleri aldı." [COLOR=blue]Ebû Saîd radıyallahu anh. Buhârî.[/COLOR] 892. Allah Resûlü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu: [/COLOR][/B][B][COLOR=red]"Her insan hata yapar. Hata edenlerin en hayırlıları tevbe edenlerdir." [COLOR=blue]Enes radıyallahu anh. Tirmizî. [/COLOR] 893. Allah Resûlü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu: [/COLOR][/B] [B][COLOR=red]"Bir adam, üzerinde yiyeceği ve suyu bulunan bir hayvanı ile ıssız bir yerde konaklar. Orada dinlenmek için hafif bir uyku uyumak ister ve uyur. [/COLOR][/B] [B][COLOR=red][/COLOR][/B] [B][COLOR=red]Uyanınca hayvanını göremez. [/COLOR][/B] [B][COLOR=red]Her tarafta aramağa başlar, ancak bulamaz, ümidini keserek, kendi kendine: [/COLOR][/B] [B][COLOR=red]"Haydi geldiğim yere döneyim ve orada ölünceye kadar uyuyayım," der. [/COLOR][/B] [B][COLOR=red]Döner, ölmek için, başını kolunun üzerine koyar, biraz kestirdikten sonra uyanır. Bir de ne görsün, üstünde azığı ve suyuyla hayvanı başı ucunda durmuyor mu! [/COLOR][/B] [B][COLOR=red]işte Allah, kulunun tevbesine, bu adamın hayvanını bulduğu zamanki sevincinden daha çok sevinir." [/COLOR][COLOR=blue]Haris radıyallahu anh. Buhârî. [/COLOR][/B] [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
İslamiyet
Resûlüllah (Aleyhisselatü Vesselam)
Hadis-i Şerif ve Hadis-i Kudsi
Hadis El kitabı -Hadisleri doğru anlamak için..
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst