Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
İslamiyet
Resûlüllah (Aleyhisselatü Vesselam)
En Sevdiğimize Ne Kadar Benziyoruz?..
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="insanFakiri" data-source="post: 272330" data-attributes="member: 1015796"><p>[h=2]<img src="http://www.risaleforum.net/images/icons/icon1.png" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" /> En Sevdiğimize Ne Kadar Benziyoruz?..[/h]<p style="margin-left: 20px"><span style="color: seagreen"><a href="http://pricelessproject.com/wordpress/wp-content/uploads/2011/08/heart_rose_1680x1050-300x187.jpg" target="_blank"><img src="http://pricelessproject.com/wordpress/wp-content/uploads/2011/08/heart_rose_1680x1050-300x187.jpg" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" /></a></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="color: seagreen"></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="color: seagreen"></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="color: seagreen"><strong>Bugün elimize mânevî bir muhabbet aynası alıp bütün samimiyetimizle kendimize bakalım: Peygamber Efendimiz -sallâllâhu aleyhi ve sellem’e ne kadar benziyoruz?!</strong></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="color: seagreen"><strong></strong></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="color: seagreen"><strong></strong></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="color: seagreen"><strong><span style="color: red"></span></strong></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="color: seagreen"><strong><span style="color: red">Mâlumunuzdur ki, seven sevdiğine benzer ve onun hâlleri ile hâllenir. Muhabbeti arttıkça değiştiğini ve sevdiğine benzediğini fark etmez bile... Zira sevenin gözü de, gönlü de sadece sevdiğindedir.</span></strong></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="color: seagreen"><strong></strong></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="color: seagreen"><strong>Buyurun, sizlere birer muhabbet aynası...</strong></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="color: seagreen"><strong>Çevirelim bu aynayı kalplerimize... Orada Peygamber Efendimiz -sallâllâhu aleyhi ve sellem-’in kalbinin rikkatinden, diğergâmlığından, merhametinden, affediciliğinden, vefâsından, gayretinden, ibâdet ve tebliğ heyecanından ne kadar var?</strong></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="color: seagreen"><strong></strong></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="color: seagreen"><strong>Çevirelim tekrar aynamızı, bakalım kendimize; edebimiz ne hâlde?</strong></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="color: seagreen"><strong></strong></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="color: seagreen"><strong><span style="color: red">Dilimiz, Efendimiz -sallâllâhu aleyhi ve sellem-’in mübârek lisânı gibi merhamet ve muhabbet mi tevzî ediyor yoksa bir diken olup kardeşini mi incitiyor?!</span></strong></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="color: seagreen"><strong></strong></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="color: seagreen"><strong>Ya kulaklarımız, Efendimiz -sallâllâhu aleyhi ve sellem- gibi Kur’ân sadâları ile mi doluyor? Kalbimiz, Kur’ân sadâsı ile mi ferahlıyor?!</strong></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="color: seagreen"><strong></strong></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="color: seagreen"><strong>Ya oturup kalkışımız?! </strong></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="color: seagreen"><strong>Peygamber Efendimiz -sallâllâhu aleyhi ve sellem- gibi Allâh’ın huzurundaki bir kul şuuruyla mı oturuyoruz, buna göre mi hayatımızı devam ettiriyoruz?! Ya da akşama kadar çarşı-pazar geziyor; namaza sıra gelince, "ne yapayım, yorgunum, eğilemiyorum!" diyerek namazlarımızı yasaksavma psikolojisi ile geçiştiriyor muyuz?! Namazımızı hissediyor muyuz? Peygamber Efendimiz -sallâllâhu aleyhi ve sellem- geceleri, ayakları şişinceye kadar namaz kılarmış. Bugün biz, O’nun günahkâr ümmeti olarak kaç gecemizi, namazla geçirdik? Hadi gece ibâdetlerimiz bir tarafa, farz namazlarımız düzenli mi? Yoksa "ben dindarım, ama namaz kılamıyorum." veya "Şimdi canım istemiyor, birazdan canım isteyince kılacağım!" diyerek farkında olmadan sadece nefsimize mi kulluk ediyoruz?!</strong></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="color: seagreen"><strong></strong></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="color: seagreen"><strong><span style="color: red">Çevirelim aynadaki bakışlarımızı elbiselerimize... Acaba bugün Peygamber Efendimiz, bizim yanımızda olsaydı, onun yanında üzerimizdeki kıyafetimizden utanır mıydık? O’nun tevâzuundan ve İslâmî hassasiyetlerinden ne kadar haberdarız?!</span></strong></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="color: seagreen"><strong></strong></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="color: seagreen"><strong>Erkeklerimizin kıyâfeti ne kadar İslâmî esaslara uyuyor, kadınlarımızınki ne kadar?! Kıyafetlerimizin darlığı, şeffaflığı ve tesettürü tam olarak karşılamaması yüzünden erkeklerimizin de, hanımlarımızın da yüzü kızarır mıydı? Mahcup olup mâzeretler aramaya mı başlardık?! Ya da sokakta gezdiğimizde Peygamber Efendimiz de bize eşlik etseydi, yine gözlerimizi haramlara bu kadar rahat dikebilir miydik?</strong></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="color: seagreen"><strong></strong></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="color: seagreen"><strong><span style="color: red">Hanımlar olarak, acaba yabancıların yanına çıkarken yaptığımız makyajları ve teşhir ettiğimiz güzelliklerimizi, Peygamber Efendimiz’in huzuruna çıkarken de aynı rahatlıkla yapabilir miydik?</span></strong></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="color: seagreen"><strong></strong></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="color: seagreen"><strong>Sofralarımız ne hâlde? Aynamızı biraz da o sofralara çevirelim. Soframız, içinde haramın olmadığı sofralardan mı? Soframızı, kaç fukara, kaç akraba, kaç komşu, kaç yetim şenlendiriyor? Rızıklarımız şüpheden, lokmalarımız gafletten uzak mı? Allâh’ı zikrederek, O’nun sonsuz nîmetlerine şükrederek mi yiyoruz, yoksa nîmetin sahibini unutup, hatta O’na isyan ederek mi? Sofralarımız, israf ve oburluğun uğramadığı nebevî sofralara ne kadar benziyor? Kaç defa sofraya, tıpkı Peygamber Efendimiz gibi, iyice acıkınca oturduk? Ya da kaç defa, yine O’nun gibi, iyice doymadan elimizi çektik? Bir haftada ya da bir ayda kaç defa oruç tutuyoruz?</strong></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="color: seagreen"><strong></strong></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="color: seagreen"><strong><span style="color: red">Kur’ân-ı Kerîm, hayatımızın merkezinde mi? Kaçımızın saçını beyazlattı, Hûd Sûresi... Acaba kaçımız, kıyamet âyetlerini okuyunca kıyametin dehşetiyle yataklara düştük?! Kur’ân’a ne kadar vâkıfız, günde kaç âyet, kaç sûre okuyoruz? Ne kadarının mânâsını öğrenmek için gayret sarf ediyoruz? Allah Rasûlü -sallâllâhu aleyhi ve sellem-, teheccüd vaktinde, bazen sokaklarda ashabının evlerinden gelen Kur’ân sadâlarını duyar ve tebessüm edermiş. Bu dönemde, bizim evlerimizin civârında gezmiş olsaydı, acaba mübârek kulağına ne sesleri gelirdi?</span></strong></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="color: seagreen"><strong></strong></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="color: seagreen"><strong>Evlerimizin içi ne âlemde? Hanımlarına, Peygamber Efendimiz -sallâllâhu aleyhi ve sellem- gibi merhamet ve muhabbetle muamele edebilmek için kaç erkek gayzını, öfkesini yuttu? Kaçımızın eşimize, âile ve çocuklarımıza kırgınlığı, sadece Allah rızâsı için?! Kaç erkek, hanımına, Peygamber Efendimiz’in âilelerine vakit ayırdığı gibi vakit ayırıyor? Kaçı, eşinin ve evlâdının tâlim ve terbiyesiyle meşgul oluyor? Kaçımız, eşimizle dîne dâir sohbetler ediyoruz? Ondan dînî esasları öğrenmek için sorular soruyor ve onu da öğrenmeye teşvik ediyoruz? Kaç erkek, hanımının dertlerini dinliyor, onu tesellî ediyor; onunla şakalaşıp gülüyor? Kaç hanım, vâlidelerimizin Peygamber Efendimiz’e gösterdiği muhabbet, hürmet ve hizmet gibi, efendilerine saygı duyuyor? Kaç baba, kızı Fâtımâ’yı sabah namazına kaldıran Peygamber Efendimiz gibi, evlâdının kapısına dayanıyor ve ona âhireti hatırlatıyor?</strong></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="color: seagreen"><strong></strong></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="color: seagreen"><strong>* * *</strong></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="color: seagreen"><strong></strong></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="color: seagreen"><strong>Dertler, sıkıntılar, bahâne ve mâzeretler de... Bütün bunları, kendi vicdan aynamızda sorup cevaplamak durumundayız. Her birimizin durumu ortada... Bu soruları dile getiren bizler başta olmak üzere, hepimiz, kendimizi, âilemizi, çevremizi bir endâm aynası olan Allah Rasûlü’nün hayat ve ahlâkıyla mukayese etmeliyiz.</strong></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="color: seagreen"><strong><span style="color: red"></span></strong></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="color: seagreen"><strong><span style="color: red">Bu, bir gönül dâveti... Gelin, bir insan olarak, bir baba, bir peygamber olarak Peygamber Efendimiz -sallâllâhu aleyhi ve sellem-’i daha yakından tanımaya ve daha çok kimseye tanıtmaya çalışalım. İnşâallah, her yıl, her ay ve her gün, biraz daha Peygamber Efendimiz’e, O’nun güzel ahlâkına benzeriz.</span></strong></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="color: seagreen"><strong></strong></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="color: seagreen"><strong>"Allâh’ım! Ayın on dördünden daha güzel,</strong></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="color: seagreen"><strong>yağmur bulutları ve okyanuslardaki suların bolluğundan bile daha cömert olan Efendimiz, </strong></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="color: seagreen"><strong>ümmî nebî Hz. Muhammed’e ve O’nun âline salât eyle!</strong></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="color: seagreen"><strong></strong></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="color: seagreen"><strong><span style="color: red">Bizi de O’nun şânına lâyık ümmet eyle!"</span></strong></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="color: seagreen"><strong>Halime Demireşik</strong></span> </p></blockquote><p></p>
[QUOTE="insanFakiri, post: 272330, member: 1015796"] [h=2][IMG]http://www.risaleforum.net/images/icons/icon1.png[/IMG] En Sevdiğimize Ne Kadar Benziyoruz?..[/h][INDENT][COLOR=seagreen][URL="http://pricelessproject.com/wordpress/wp-content/uploads/2011/08/heart_rose_1680x1050-300x187.jpg"][IMG]http://pricelessproject.com/wordpress/wp-content/uploads/2011/08/heart_rose_1680x1050-300x187.jpg[/IMG][/URL] [B]Bugün elimize mânevî bir muhabbet aynası alıp bütün samimiyetimizle kendimize bakalım: Peygamber Efendimiz -sallâllâhu aleyhi ve sellem’e ne kadar benziyoruz?! [COLOR=red] Mâlumunuzdur ki, seven sevdiğine benzer ve onun hâlleri ile hâllenir. Muhabbeti arttıkça değiştiğini ve sevdiğine benzediğini fark etmez bile... Zira sevenin gözü de, gönlü de sadece sevdiğindedir.[/COLOR] Buyurun, sizlere birer muhabbet aynası... Çevirelim bu aynayı kalplerimize... Orada Peygamber Efendimiz -sallâllâhu aleyhi ve sellem-’in kalbinin rikkatinden, diğergâmlığından, merhametinden, affediciliğinden, vefâsından, gayretinden, ibâdet ve tebliğ heyecanından ne kadar var? Çevirelim tekrar aynamızı, bakalım kendimize; edebimiz ne hâlde? [COLOR=red]Dilimiz, Efendimiz -sallâllâhu aleyhi ve sellem-’in mübârek lisânı gibi merhamet ve muhabbet mi tevzî ediyor yoksa bir diken olup kardeşini mi incitiyor?![/COLOR] Ya kulaklarımız, Efendimiz -sallâllâhu aleyhi ve sellem- gibi Kur’ân sadâları ile mi doluyor? Kalbimiz, Kur’ân sadâsı ile mi ferahlıyor?! Ya oturup kalkışımız?! Peygamber Efendimiz -sallâllâhu aleyhi ve sellem- gibi Allâh’ın huzurundaki bir kul şuuruyla mı oturuyoruz, buna göre mi hayatımızı devam ettiriyoruz?! Ya da akşama kadar çarşı-pazar geziyor; namaza sıra gelince, "ne yapayım, yorgunum, eğilemiyorum!" diyerek namazlarımızı yasaksavma psikolojisi ile geçiştiriyor muyuz?! Namazımızı hissediyor muyuz? Peygamber Efendimiz -sallâllâhu aleyhi ve sellem- geceleri, ayakları şişinceye kadar namaz kılarmış. Bugün biz, O’nun günahkâr ümmeti olarak kaç gecemizi, namazla geçirdik? Hadi gece ibâdetlerimiz bir tarafa, farz namazlarımız düzenli mi? Yoksa "ben dindarım, ama namaz kılamıyorum." veya "Şimdi canım istemiyor, birazdan canım isteyince kılacağım!" diyerek farkında olmadan sadece nefsimize mi kulluk ediyoruz?! [COLOR=red]Çevirelim aynadaki bakışlarımızı elbiselerimize... Acaba bugün Peygamber Efendimiz, bizim yanımızda olsaydı, onun yanında üzerimizdeki kıyafetimizden utanır mıydık? O’nun tevâzuundan ve İslâmî hassasiyetlerinden ne kadar haberdarız?![/COLOR] Erkeklerimizin kıyâfeti ne kadar İslâmî esaslara uyuyor, kadınlarımızınki ne kadar?! Kıyafetlerimizin darlığı, şeffaflığı ve tesettürü tam olarak karşılamaması yüzünden erkeklerimizin de, hanımlarımızın da yüzü kızarır mıydı? Mahcup olup mâzeretler aramaya mı başlardık?! Ya da sokakta gezdiğimizde Peygamber Efendimiz de bize eşlik etseydi, yine gözlerimizi haramlara bu kadar rahat dikebilir miydik? [COLOR=red]Hanımlar olarak, acaba yabancıların yanına çıkarken yaptığımız makyajları ve teşhir ettiğimiz güzelliklerimizi, Peygamber Efendimiz’in huzuruna çıkarken de aynı rahatlıkla yapabilir miydik?[/COLOR] Sofralarımız ne hâlde? Aynamızı biraz da o sofralara çevirelim. Soframız, içinde haramın olmadığı sofralardan mı? Soframızı, kaç fukara, kaç akraba, kaç komşu, kaç yetim şenlendiriyor? Rızıklarımız şüpheden, lokmalarımız gafletten uzak mı? Allâh’ı zikrederek, O’nun sonsuz nîmetlerine şükrederek mi yiyoruz, yoksa nîmetin sahibini unutup, hatta O’na isyan ederek mi? Sofralarımız, israf ve oburluğun uğramadığı nebevî sofralara ne kadar benziyor? Kaç defa sofraya, tıpkı Peygamber Efendimiz gibi, iyice acıkınca oturduk? Ya da kaç defa, yine O’nun gibi, iyice doymadan elimizi çektik? Bir haftada ya da bir ayda kaç defa oruç tutuyoruz? [COLOR=red]Kur’ân-ı Kerîm, hayatımızın merkezinde mi? Kaçımızın saçını beyazlattı, Hûd Sûresi... Acaba kaçımız, kıyamet âyetlerini okuyunca kıyametin dehşetiyle yataklara düştük?! Kur’ân’a ne kadar vâkıfız, günde kaç âyet, kaç sûre okuyoruz? Ne kadarının mânâsını öğrenmek için gayret sarf ediyoruz? Allah Rasûlü -sallâllâhu aleyhi ve sellem-, teheccüd vaktinde, bazen sokaklarda ashabının evlerinden gelen Kur’ân sadâlarını duyar ve tebessüm edermiş. Bu dönemde, bizim evlerimizin civârında gezmiş olsaydı, acaba mübârek kulağına ne sesleri gelirdi?[/COLOR] Evlerimizin içi ne âlemde? Hanımlarına, Peygamber Efendimiz -sallâllâhu aleyhi ve sellem- gibi merhamet ve muhabbetle muamele edebilmek için kaç erkek gayzını, öfkesini yuttu? Kaçımızın eşimize, âile ve çocuklarımıza kırgınlığı, sadece Allah rızâsı için?! Kaç erkek, hanımına, Peygamber Efendimiz’in âilelerine vakit ayırdığı gibi vakit ayırıyor? Kaçı, eşinin ve evlâdının tâlim ve terbiyesiyle meşgul oluyor? Kaçımız, eşimizle dîne dâir sohbetler ediyoruz? Ondan dînî esasları öğrenmek için sorular soruyor ve onu da öğrenmeye teşvik ediyoruz? Kaç erkek, hanımının dertlerini dinliyor, onu tesellî ediyor; onunla şakalaşıp gülüyor? Kaç hanım, vâlidelerimizin Peygamber Efendimiz’e gösterdiği muhabbet, hürmet ve hizmet gibi, efendilerine saygı duyuyor? Kaç baba, kızı Fâtımâ’yı sabah namazına kaldıran Peygamber Efendimiz gibi, evlâdının kapısına dayanıyor ve ona âhireti hatırlatıyor? * * * Dertler, sıkıntılar, bahâne ve mâzeretler de... Bütün bunları, kendi vicdan aynamızda sorup cevaplamak durumundayız. Her birimizin durumu ortada... Bu soruları dile getiren bizler başta olmak üzere, hepimiz, kendimizi, âilemizi, çevremizi bir endâm aynası olan Allah Rasûlü’nün hayat ve ahlâkıyla mukayese etmeliyiz. [COLOR=red] Bu, bir gönül dâveti... Gelin, bir insan olarak, bir baba, bir peygamber olarak Peygamber Efendimiz -sallâllâhu aleyhi ve sellem-’i daha yakından tanımaya ve daha çok kimseye tanıtmaya çalışalım. İnşâallah, her yıl, her ay ve her gün, biraz daha Peygamber Efendimiz’e, O’nun güzel ahlâkına benzeriz.[/COLOR] "Allâh’ım! Ayın on dördünden daha güzel, yağmur bulutları ve okyanuslardaki suların bolluğundan bile daha cömert olan Efendimiz, ümmî nebî Hz. Muhammed’e ve O’nun âline salât eyle! [COLOR=red]Bizi de O’nun şânına lâyık ümmet eyle!"[/COLOR] Halime Demireşik[/B][/COLOR] [/INDENT] [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
İslamiyet
Resûlüllah (Aleyhisselatü Vesselam)
En Sevdiğimize Ne Kadar Benziyoruz?..
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst