Sual Sormamak Şartıyla meselesini açıklarmısınız

S.a arkadaşlar ben gruba yeni katıldım bir sorum olacaktı Bediüzzaman hazretlerinin hayatını okuyanlar bilir gençlik dönemlerinde Üstad'ın Rüyasında Peygamber efendimizle bir görüşmesi olmuştur.Üstadın Peygamber efendimizden ilim talebi üzerine Peygamberimiz şu cümleyi söyler :"Hiç kimseden sual sormamak şartıyla sana ilm-i Kuran verilecektir." diyor.Acaba bunun hikmeti nedir?
 

TaLHa

Nur-u Aynım
Yönetici
Cevap: Bediüzzamanla ilgili bir soru

Bu hususta Ustad Bediüzzaman bir açıklamada bulunmadığı için Risale-i Nurdaki sair kaynaklar göz önünde bulundurularak sadece yorum yapabiliriz..

Nasılki bir ilkokul öğretmeni talebelerinin zekasının üstünde kendi zekasına mukabil bir soru sorsa öğrencilerine elbette onların cevap vermesi namümkündür. Hatta onları zorda bırakabilir akıllarını karıştırabilir. Öğretmen talebelerine evvela o ilmi öğretmekle akabinde öğrendiklerini tatbik etmek amaçlı sorular sorar, yoksa onlara mücahade ederek kendi zekasının üstünlüğünü göstermek amaçlı sorular soramaz. İşte öyle de belki diyebiliriz ki mana aleminde peygamber efendimiz a.s.v bu asırda sana ilmi öğreteceğiz ve o ilimle müşkülatları ve cevabı verilemeyen sualleri aklın ve kuranın düsturları ölçüsünde cevap vereceksin, ümmeti müşküle sokacak sorular sormayacaksın denilebilinir. Eğer sual sorsa ancak onun gibi bir zat daha aynı devirde bulunmalı ki suale cevap verebilsin yoksa o sual ile insanlığı zorda bırakırdı. Öyle de değilmi bazı kimseler müşkül sorular sorarak safi zihinleri bulandırmamıştır. Bir başka pencerede bakacaksak eğer soru soracaksan ancak cevabını kendin vermek kaidesiyle yani öğretmek maksadıyla soracaksın. Lakin öylede olmuştur; risale-i nur eserlerindeki yüzlerce soruyu ustad bediüzzaman kendisi sormuş ve cevabını yine kendisi vermiştir.. Yine başka bir perspektifde değerlendirecek olursak, asrın sahibi sensin, soru sorma makamında değil soruları cevaplama makamındasın diye düşünülebilinir..
 
Hiçbir alimden sual sormamak. Yirmi sene zarfında, daima ancak sorulanlara cevap vermişti. Bu hususta kendileri derlerdi ki: "Ben ulemanın ilmini inkar etmem; binaenaleyh, kendilerinden sual sormak fazladır. Benim ilmimden şüphe edenler varsa, sorsunlar; onlara cevap vereyim."

Risale-i Nur Külliyatı Arama Motoru

Yani ulemaya soru sormak onların ilminden şüphe etmek anlamına geliyor ben de onların ilminden şüphe etmiyorum. Onların ilmini kabul ve tasdik ediyorum. Eğer benim ilmimden şüphe ediyorsanız buyrun sorun cevaplayayım diyor Üstad.

Hülasa soru ya öğrenmek için sorulur veya karşındaki insanın ilmini tartmak için sorulur. Üstadımız da ben Alimlerin ilimlerini kabul ediyorum şüphem yok diyor.

Bir de Üstadımız soru sorsa karşılıklı münazara olsa alimler birbiri ile çatışsa kuvvet dağılır. Zaman ve zemin buna müsait değil. Harici düşmanların istilası zamanında dahili münakaşalar terk edilir.
 
Üst