--------------------------------------------------------------------------------
ÖTEDE ALLAH DİPLOMA MI SORACAKMIŞ!..
İlim yuvalarında eskiden öylesine bir ihlas vardı ki.. insanlar sırf Allah rızası için gelir, bir şeyler öğrenirler, ders okurlar; makam, paye, mansıb, diploma, kariyer nedir bilmezlerdi. Onlara “diploma” deseniz; “Ötede Allah diploma mı soracakmış?” derlerdi. Sonraki dönemlerde ihlas öldü. İnsanlar diploma ve dünyalık uğruna okumaya-çalışmaya başladılar. Diplomayı küçümsediğim, onun önemini inkar ettiğim düşünülmesin. Benim söylediğim, Allah rızasının önüne başka şeylerin geçtiği hakikatıdır. Yoksa diploma da, kariyer de, meslekî başarılar da hep Allah rızasını kazanmak uğruna kullanılmalıdır. Her işin başı Allah rızasıdır, onun dışındaki her şey tali ve ona tabi olmalıdır.
Aslında ferdin başında bir kayyım olmalı ve başını döndürecek-bakışını bulandıracak dünyalık bir şeye nail olduğunda o onu yıkmalı. Aynı küçük çocukların özene bezene yaptıkları şeyleri büyükçe bir çocuğun gelip bozması, dağıtması gibi. Evet, bir kayyım bizim nazarlarımızı dünyaya celbeden şeyleri yerle bir etmeli, ta ki her şey halisane Allah için olsun. Zaten Allah sevdiği kimselere dünyayı nasip etmez. Ellerini her uzattıklarında dünya onlardan kaçar. Allah çeşitli vesileler ile onları dünyaya küstürür.
Erzurumlu bir alim vardı. Oğlu öldüğü gün yemyeşil bayramlıklarını giydi ve herkese sürurla mukabele etti. Diyordu ki: “Allah benimle muamelede bulundu.”Yaşar Hoca çok anlatırdı: Fatih Camiinde ders veren bir Hüsrev Hoca varmış. Yaşar Hoca da onun derslerine katılırmış. Çok derin birisi... Bir kızı varmış ve üniversitede okurmuş. Bir gün Yaşar Hoca ders okumak için hocanın kulübesine geliyor. Bakıyor ki bahçede bir kazanla su kaynıyor. Hoca her günkü gibi dersini takrir ediyor. Tavırlarında, neşesinde hiçbir farklılık yok. Ders bitince diyor ki:
“Şimdi sıra cenazemizi defnetmekte. Bizim kız dün gece vefat etti.” İşte böylesine Allah’a iman... O verdi, O aldı.
Biz de ölünce O’nun yanına gideceğiz. Yüreği yanmaz mı, elbetteki yanar. Ama iman her şeyi hallediyor.
Kalbe dünya sevgisini koymamak.. kalb iki sevgiye dardır
ÖTEDE ALLAH DİPLOMA MI SORACAKMIŞ!..
İlim yuvalarında eskiden öylesine bir ihlas vardı ki.. insanlar sırf Allah rızası için gelir, bir şeyler öğrenirler, ders okurlar; makam, paye, mansıb, diploma, kariyer nedir bilmezlerdi. Onlara “diploma” deseniz; “Ötede Allah diploma mı soracakmış?” derlerdi. Sonraki dönemlerde ihlas öldü. İnsanlar diploma ve dünyalık uğruna okumaya-çalışmaya başladılar. Diplomayı küçümsediğim, onun önemini inkar ettiğim düşünülmesin. Benim söylediğim, Allah rızasının önüne başka şeylerin geçtiği hakikatıdır. Yoksa diploma da, kariyer de, meslekî başarılar da hep Allah rızasını kazanmak uğruna kullanılmalıdır. Her işin başı Allah rızasıdır, onun dışındaki her şey tali ve ona tabi olmalıdır.
Aslında ferdin başında bir kayyım olmalı ve başını döndürecek-bakışını bulandıracak dünyalık bir şeye nail olduğunda o onu yıkmalı. Aynı küçük çocukların özene bezene yaptıkları şeyleri büyükçe bir çocuğun gelip bozması, dağıtması gibi. Evet, bir kayyım bizim nazarlarımızı dünyaya celbeden şeyleri yerle bir etmeli, ta ki her şey halisane Allah için olsun. Zaten Allah sevdiği kimselere dünyayı nasip etmez. Ellerini her uzattıklarında dünya onlardan kaçar. Allah çeşitli vesileler ile onları dünyaya küstürür.
Erzurumlu bir alim vardı. Oğlu öldüğü gün yemyeşil bayramlıklarını giydi ve herkese sürurla mukabele etti. Diyordu ki: “Allah benimle muamelede bulundu.”Yaşar Hoca çok anlatırdı: Fatih Camiinde ders veren bir Hüsrev Hoca varmış. Yaşar Hoca da onun derslerine katılırmış. Çok derin birisi... Bir kızı varmış ve üniversitede okurmuş. Bir gün Yaşar Hoca ders okumak için hocanın kulübesine geliyor. Bakıyor ki bahçede bir kazanla su kaynıyor. Hoca her günkü gibi dersini takrir ediyor. Tavırlarında, neşesinde hiçbir farklılık yok. Ders bitince diyor ki:
“Şimdi sıra cenazemizi defnetmekte. Bizim kız dün gece vefat etti.” İşte böylesine Allah’a iman... O verdi, O aldı.
Biz de ölünce O’nun yanına gideceğiz. Yüreği yanmaz mı, elbetteki yanar. Ama iman her şeyi hallediyor.
Kalbe dünya sevgisini koymamak.. kalb iki sevgiye dardır