Af ve münasebet dengesi

İnsanın hayat-ı içtimaiyesini ifsad eden bir de*sise-i şey*taniye şudur ki: Bir mü’minin birtek seyyiesiyle bütün ha*senâtını örter. Şeytanın bu de*sisesini dinleyen in*safsızlar, o mü*’mine adâvet eder*ler.

Halbuki, Cenâb-ı Hak, haşirde adalet-i mutlaka ile mizan-ı ekberinde a’mâl-i mükellefîni tarttığı zaman, ha*senâtı seyyiâta galibiyeti-mağlûbiyeti noktasında hükmey*ler. Hem seyyiâtın esbabı çok ve vücutları kolay olduğun*dan, bazan birtek hasene ile çok sey*yiâtını ör*ter. Demek, bu dünyada o adalet-i İlâhiye noktasında mu*amele gerek*tir. Eğer bir adamın iyilikleri fena*lıklarına kemiyeten veya keyfiyeten ziyade gelse, o adam muhab*bete ve hürmete müste*hak*tır. Belki, kıymettar birtek hasene ile, çok seyyi*âtına nazar-ı afla bakmak lâzımdır.

Halbuki, insan, fıtratındaki zulüm damarıyla, şeyta*nın telkiniyle, bir zâtın yüz hasenâtını bir*tek seyyie yü*zünden unutur, mü’min kardeşine adâvet eder, günahlara girer. Nasıl bir sinek kanadı göz üstüne bırakılsa bir dağı setreder, göstermez. Öyle de, in*san, garaz damarıyla, si*nek kanadı kadar bir seyyie ile dağ gibi hasenâtı örter, unutur, mü’min kardeşine adâ*vet eder, insan*ların hayat-ı içtimaiyesinde bir fe*sat âleti olur.» (Lem’alar sh: 88)


Bir insana mesafeli durmak ile adavet etmemek ayrımı nasıl yapılmalı? öyle bir ortamda bulunuyorsunuzki şahıs zahiren Müslüman ama o kişiden Müslümanca işler sadır olmuyor hatta küfrü mucip hereketler ve sözlerle sizin günlük hayatınız içerisinde ruhunuzu paramparça edebiliyorlar. yine o şahıs, niyetini tam bilmediğimiz ama (suizannada girmek istemiyorum)size birkaç iyiliği olmuş, bu birkaç iyiliğin hatrı için, saçma sapan ve islamdan uzak sohbetleri çekmek zorundamıyız. sizlerden şunu öğrenmek istiyorum tamam o şahısla zorunlu olmadıkça munasebet etmeyip kalbimizde adavet ve kinde bulundurmadığımızda Üstadın yukarıdaki vermek istediği dersi anlamış olurmuyuz ?
 
Üst