Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
Risale-i Nur Okuma ve Anlama
Risale-i Nur Külliyatı
Sözler
Yirmi İkinci Söz
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="TaLHa" data-source="post: 250424" data-attributes="member: 1"><p><strong>Yirmi İkinci Söz - Sayfa 413</strong></p><p></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>GÜNEŞLER KUVVETİNDE ON İKİNCİ LEM’A</strong></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong></strong></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong></strong></span> <span style="font-family: 'Tahoma'">Şu Yirmi İkinci Sözün On İkinci Lem’ası öyle bir bahr-i hakaiktir ki, bütün yirmi iki Söz, ancak onun yirmi iki katresi; ve öyle bir menba-ı envardır ki, şu yirmi iki Söz, o güneşten ancak yirmi iki lem’asıdır. Evet, o yirmi iki adet Sözlerin herbirisi, semâ-i Kur’ân’da parlayan birtek necm-i âyetin bir lem’ası ve bahr-i Furkan’dan akan bir âyetin ırmağından tek bir katresi ve bir kenz-i âzam‑ı Kitabullahta herbiri bir sandukça-i cevahir olan âyetlerin birtek âyetinin birtek incisidir.</span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span> <span style="font-family: 'Tahoma'">İşte, On Dokuzuncu Sözün On Dördüncü Reşhasında bir nebze tarif edilen o kelâmullah İsm-i Âzamdan, Arş-ı Âzamdan, Rububiyetin tecellî-i âzamından nüzul edip, ezeli ebede raptedecek, ferşi Arşa bağlayacak bir vüs’at ve ulviyet içinde, bütün kuvvetiyle ve âyâtının bütün kat’iyetiyle, mükerreren <em>Lâ ilâhe illâ Hû</em> der, bütün kâinatı işhad eder ve şehadet ettirir. Evet, <em>Lâ ilâhe illâ Hû beraber mîzened âlem.</em></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span> <span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'">Evet, o Kur’ân’a selim bir kalb gözüyle baksan göreceksin ki, cihât-ı sittesi öyle parlıyor, öyle şeffaftır ki, hiçbir zulmet, hiçbir dalâlet, hiçbir şüphe ve rayb, hiçbir hile içine girmeye ve daire-i ismetine duhule fürce bulamaz. Çünkü üstünde sikke-i i’câz, altında burhan ve delil, arkasında nokta-i istinadı mahz-ı vahy-i Rabbânî, önünde saadet-i dâreyn, sağında aklı istintak edip tasdikini temin, solunda vicdanı istişhad ederek teslimini tesbit, içi bilbedâhe sâfi hidayet-i Rahmâniye, üstü bilmüşahede halis envâr-ı imaniye, meyveleri biaynilyakîn kemâlât-ı insaniye ile müzeyyen asfiya ve muhakkıkîn-i evliya ve sıddıkîn olan o</span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span> <table border="0" cellpadding="0" cellspacing="2"><tbody><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>Arş-ı Âzam</strong>: Cenab-ı Hakkın büyüklük ve yüceliğinin ve herşeyi kuşatan sınırsız egemenliğinin tecelli ettiği yer (bk. a-r-ş; a-z-m)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>Lâ ilâhe illâ Hû beraber mîzened âlem</strong>: bütün âlem hep beraber “Allah’tan başka ilâh yoktur” der (bk. e-l-h)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>Rububiyet</strong>: Rablık; Allah’ın herbir varlığa yaratılış gayelerine ulaşmaları için muhtaç olduğu şeyleri vermesi, onları terbiye edip idaresi ve egemenliği altında bulundurması (bk. r-b-b)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>arş</strong>: göğün en yüksek katı (bk. a-r-ş)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>asfiya</strong>: Hz. Peygamber yolundan giden yüksek ilim ve velâyet sahibi hâlis kullar (bk. ṣ-f-y)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>bahr-i Furkan</strong>: hak ile bâtılı ayıran Kur’ân’ın denizi (bk. f-r-ḳ)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>bahr-i hakaik</strong>: hakikatler, gerçekler denizi (bk. ḥ-ḳ-ḳ)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>biaynilyakîn</strong>: gözle görerek kesin bilgi edinme (bk. y-ḳ-n)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>bilbedâhe</strong>: açık bir şekilde </span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>bilmüşahede</strong>: gözle görüldüğü gibi (bk. ş-h-d)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>burhan</strong>: güçlü delil, kanıt</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>cihât-ı sitte</strong>: altı yön</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>daire-i ismet</strong>: masumluk dairesi</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>dalâlet</strong>: hak yoldan sapkınlık, inançsızlık (bk. ḍ-l-l)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>duhul</strong>: girme</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>ebed</strong>: sonsuzluk (bk. e-b-d)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>envâr-ı imaniye</strong>: iman nurları (bk. n-v-r; e-m-n)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>ezel</strong>: başlangıcı olmayan, sonsuzluk (bk. e-z-l)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>ferş</strong>: yer</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>fürce</strong>: girilecek yer, delik</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>halis</strong>: katıksız, saf (bk. ḫ-l-ṣ)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>hidayet-i Rahmâniye</strong>: Allah’ın hidayeti (bk. h-d-y; r-ḥ-m)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>istintak</strong>: konuşturma</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>istişhad</strong>: şahid olmasını isteme (bk. ş-h-d)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>işhad</strong>: şahid gösterme (bk. ş-h-d)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>katre</strong>: damla</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>kat’iyet</strong>: kesinlik</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>kelâmullah</strong>: Allah’ın kelâmı, Kur’an (bk. k-l-m)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>kemâlât-ı insaniye</strong>: insanî mükemmellikler (bk. k-m-l)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>kenz-i âzam-ı Kitabullah</strong>: bir hazine olan Allah’ın kitabı (bk. a-z-m; k-t-b)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>lem’a</strong>: parıltı</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>mahz-ı vahy-ı Rabbânî</strong>: Allah’ın vahyinin bizzat kendisi (bk. v-ḥ-y; r-b-b)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>menba-ı envar</strong>: nurlar kaynağı (bk. n-v-r)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>muhakkıkîn-i evliya</strong>: evliyadan gerçekleri araştıran ve delilleriyle bilen âlimler (bk. ḥ-ḳ-ḳ; v-l-y)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>mükerreren</strong>: defalarca</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>müzeyyen</strong>: süslü (bk. z-y-n)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>nebze</strong>: az miktar</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>necm-i âyet</strong>: âyet yıldızı</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>nokta-i istinad</strong>: dayanak noktası (bk. s-n-d)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>nüzul</strong>: inme (bk. n-z-l)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>rapt</strong>: bağlama</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>rayb</strong>: şüphe</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>reşha</strong>: sızıntı</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>saadet-i dâreyn</strong>: dünya ve âhiret mutluluğu</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>sandukça-i cevahir</strong>: cevherler sandığı</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>selim</strong>: sağlam, temiz (bk. s-l-m)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>semâ-i Kur’ân</strong>: Kur’an’ın semâsı, yüceliği (bk. s-m-v)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>sikke-i i’câz</strong>: mu’cizelik mührü (bk. a-c-z)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>sâfi</strong>: saf, temiz (bk. ṣ-f-y)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>sıddıkîn</strong>: daima doğruluk üzere ve Allah’a ve peygambere sadakatte en ileride olanlar (bk. ṣ-d-ḳ)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>tasdik</strong>: doğrulama (bk. ṣ-d-ḳ)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>tecellî-i âzam</strong>: en büyük tecellî, görünüm (bk. c-l-y; a-ẓ-m)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>ulviyet</strong>: yücelik</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>vüs’at</strong>: genişlik</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>zulmet</strong>: karanlık (bk. ẓ-l-m)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>âyât</strong>: âyetler</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>İsm-i Âzam</strong>: Cenab-ı Hakkın binbir isminden en büyük ve mânâca diğer isimleri kuşatmış olanı (bk. s-m-v; a-z-m)</span></td></tr></tbody></table></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="TaLHa, post: 250424, member: 1"] [b]Yirmi İkinci Söz - Sayfa 413[/b] [FONT=Tahoma][B]GÜNEŞLER KUVVETİNDE ON İKİNCİ LEM’A [/B][/FONT] [FONT=Tahoma]Şu Yirmi İkinci Sözün On İkinci Lem’ası öyle bir bahr-i hakaiktir ki, bütün yirmi iki Söz, ancak onun yirmi iki katresi; ve öyle bir menba-ı envardır ki, şu yirmi iki Söz, o güneşten ancak yirmi iki lem’asıdır. Evet, o yirmi iki adet Sözlerin herbirisi, semâ-i Kur’ân’da parlayan birtek necm-i âyetin bir lem’ası ve bahr-i Furkan’dan akan bir âyetin ırmağından tek bir katresi ve bir kenz-i âzam‑ı Kitabullahta herbiri bir sandukça-i cevahir olan âyetlerin birtek âyetinin birtek incisidir. [/FONT] [FONT=Tahoma]İşte, On Dokuzuncu Sözün On Dördüncü Reşhasında bir nebze tarif edilen o kelâmullah İsm-i Âzamdan, Arş-ı Âzamdan, Rububiyetin tecellî-i âzamından nüzul edip, ezeli ebede raptedecek, ferşi Arşa bağlayacak bir vüs’at ve ulviyet içinde, bütün kuvvetiyle ve âyâtının bütün kat’iyetiyle, mükerreren [I]Lâ ilâhe illâ Hû[/I] der, bütün kâinatı işhad eder ve şehadet ettirir. Evet, [I]Lâ ilâhe illâ Hû beraber mîzened âlem.[/I] [/FONT] [FONT=Tahoma] Evet, o Kur’ân’a selim bir kalb gözüyle baksan göreceksin ki, cihât-ı sittesi öyle parlıyor, öyle şeffaftır ki, hiçbir zulmet, hiçbir dalâlet, hiçbir şüphe ve rayb, hiçbir hile içine girmeye ve daire-i ismetine duhule fürce bulamaz. Çünkü üstünde sikke-i i’câz, altında burhan ve delil, arkasında nokta-i istinadı mahz-ı vahy-i Rabbânî, önünde saadet-i dâreyn, sağında aklı istintak edip tasdikini temin, solunda vicdanı istişhad ederek teslimini tesbit, içi bilbedâhe sâfi hidayet-i Rahmâniye, üstü bilmüşahede halis envâr-ı imaniye, meyveleri biaynilyakîn kemâlât-ı insaniye ile müzeyyen asfiya ve muhakkıkîn-i evliya ve sıddıkîn olan o [/FONT][FONT=Tahoma] [/FONT] <table border="0" cellpadding="0" cellspacing="2"><tbody><tr><td>[FONT=Tahoma][B]Arş-ı Âzam[/B]: Cenab-ı Hakkın büyüklük ve yüceliğinin ve herşeyi kuşatan sınırsız egemenliğinin tecelli ettiği yer (bk. a-r-ş; a-z-m)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]Lâ ilâhe illâ Hû beraber mîzened âlem[/B]: bütün âlem hep beraber “Allah’tan başka ilâh yoktur” der (bk. e-l-h)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]Rububiyet[/B]: Rablık; Allah’ın herbir varlığa yaratılış gayelerine ulaşmaları için muhtaç olduğu şeyleri vermesi, onları terbiye edip idaresi ve egemenliği altında bulundurması (bk. r-b-b)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]arş[/B]: göğün en yüksek katı (bk. a-r-ş)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]asfiya[/B]: Hz. Peygamber yolundan giden yüksek ilim ve velâyet sahibi hâlis kullar (bk. ṣ-f-y)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]bahr-i Furkan[/B]: hak ile bâtılı ayıran Kur’ân’ın denizi (bk. f-r-ḳ)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]bahr-i hakaik[/B]: hakikatler, gerçekler denizi (bk. ḥ-ḳ-ḳ)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]biaynilyakîn[/B]: gözle görerek kesin bilgi edinme (bk. y-ḳ-n)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]bilbedâhe[/B]: açık bir şekilde [/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]bilmüşahede[/B]: gözle görüldüğü gibi (bk. ş-h-d)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]burhan[/B]: güçlü delil, kanıt[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]cihât-ı sitte[/B]: altı yön[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]daire-i ismet[/B]: masumluk dairesi[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]dalâlet[/B]: hak yoldan sapkınlık, inançsızlık (bk. ḍ-l-l)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]duhul[/B]: girme[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]ebed[/B]: sonsuzluk (bk. e-b-d)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]envâr-ı imaniye[/B]: iman nurları (bk. n-v-r; e-m-n)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]ezel[/B]: başlangıcı olmayan, sonsuzluk (bk. e-z-l)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]ferş[/B]: yer[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]fürce[/B]: girilecek yer, delik[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]halis[/B]: katıksız, saf (bk. ḫ-l-ṣ)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]hidayet-i Rahmâniye[/B]: Allah’ın hidayeti (bk. h-d-y; r-ḥ-m)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]istintak[/B]: konuşturma[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]istişhad[/B]: şahid olmasını isteme (bk. ş-h-d)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]işhad[/B]: şahid gösterme (bk. ş-h-d)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]katre[/B]: damla[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]kat’iyet[/B]: kesinlik[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]kelâmullah[/B]: Allah’ın kelâmı, Kur’an (bk. k-l-m)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]kemâlât-ı insaniye[/B]: insanî mükemmellikler (bk. k-m-l)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]kenz-i âzam-ı Kitabullah[/B]: bir hazine olan Allah’ın kitabı (bk. a-z-m; k-t-b)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]lem’a[/B]: parıltı[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]mahz-ı vahy-ı Rabbânî[/B]: Allah’ın vahyinin bizzat kendisi (bk. v-ḥ-y; r-b-b)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]menba-ı envar[/B]: nurlar kaynağı (bk. n-v-r)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]muhakkıkîn-i evliya[/B]: evliyadan gerçekleri araştıran ve delilleriyle bilen âlimler (bk. ḥ-ḳ-ḳ; v-l-y)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]mükerreren[/B]: defalarca[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]müzeyyen[/B]: süslü (bk. z-y-n)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]nebze[/B]: az miktar[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]necm-i âyet[/B]: âyet yıldızı[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]nokta-i istinad[/B]: dayanak noktası (bk. s-n-d)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]nüzul[/B]: inme (bk. n-z-l)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]rapt[/B]: bağlama[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]rayb[/B]: şüphe[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]reşha[/B]: sızıntı[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]saadet-i dâreyn[/B]: dünya ve âhiret mutluluğu[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]sandukça-i cevahir[/B]: cevherler sandığı[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]selim[/B]: sağlam, temiz (bk. s-l-m)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]semâ-i Kur’ân[/B]: Kur’an’ın semâsı, yüceliği (bk. s-m-v)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]sikke-i i’câz[/B]: mu’cizelik mührü (bk. a-c-z)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]sâfi[/B]: saf, temiz (bk. ṣ-f-y)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]sıddıkîn[/B]: daima doğruluk üzere ve Allah’a ve peygambere sadakatte en ileride olanlar (bk. ṣ-d-ḳ)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]tasdik[/B]: doğrulama (bk. ṣ-d-ḳ)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]tecellî-i âzam[/B]: en büyük tecellî, görünüm (bk. c-l-y; a-ẓ-m)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]ulviyet[/B]: yücelik[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]vüs’at[/B]: genişlik[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]zulmet[/B]: karanlık (bk. ẓ-l-m)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]âyât[/B]: âyetler[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]İsm-i Âzam[/B]: Cenab-ı Hakkın binbir isminden en büyük ve mânâca diğer isimleri kuşatmış olanı (bk. s-m-v; a-z-m)[/FONT]</td></tr></tbody></table> [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
Risale-i Nur Okuma ve Anlama
Risale-i Nur Külliyatı
Sözler
Yirmi İkinci Söz
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst