Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
Risale-i Nur Okuma ve Anlama
Risale-i Nur Külliyatı
Sözler
Yirmi İkinci Söz
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="TaLHa" data-source="post: 250208" data-attributes="member: 1"><p><strong>Yirmi İkinci Söz - Sayfa 392</strong></p><p></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'">düşmeyen bazı hâlâta merci olmak için, o memuriyete bir nâzır ve kudret-i İlâhiyeye bir perdedir.</span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span> <span style="font-family: 'Tahoma'">Evet, izzet ve azamet ister ki, esbab, perdedâr-ı dest-i kudret ola aklın nazarında. Tevhid ve celâl ister ki, esbab ellerini çeksinler tesir-i hakikîden.</span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span> <span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>İKİNCİ LEM’A</strong></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong></strong></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong></strong></span> <span style="font-family: 'Tahoma'">Bak şu kâinat bostanına. Şu zeminin bağına, şu semânın yıldızlarla yaldızlanmış güzel yüzüne dikkat et. Göreceksin ki, bir Sâni-i Zülcelâlin, bir Fâtır-ı Zülcemâlin, o serilmiş ve serpilmiş masnuattan herbir masnu üstünde, Hâlık-ı Külli Şeye mahsus bir sikkesi; ve herbir mahlûku üstünde, Sâni-i Külli Şeye has bir hâtemi; ve kalem-i kudretin birer menşûru olan sahâif-i leyl ve nehar, yaz ve baharda yazılan tabakat-ı mevcudat üstünde, taklit kabul etmez bir turra-i garrâsı vardır.</span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span> <span style="font-family: 'Tahoma'">Şimdi o sikkelerden, o hâtemlerden, o turralardan, nümune olarak birkaçını zikredeceğiz. Meselâ, hesapsız sikkelerinden, <em>hayat</em> üzerinde koyduğu çok sikkelerinden şu sikkeye bak ki: “Birşeyden herşey yapar; hem herşeyden birtek şey yapar.” Çünkü, nutfe suyundan ve hem içilen basit bir sudan, hesapsız âzâ ve cihâzât-ı hayvaniyeyi yapar.</span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span> <span style="font-family: 'Tahoma'">İşte, birşeyi herşey yapmak, elbette bir Kadîr-i Mutlakın işidir. Hem yenilen hadsiz taamlardan, o taam ise hayvanî olsun, nebatî olsun, o müteaddit maddeleri, has bir cisme kemâl-i intizamla çeviren ve ondan mahsus bir cilt nesceden ve ondan basit cihazları yapan, elbette bir Kadîr-i Külli Şeydir ve Alîm-i Mutlaktır. Evet, Hâlık-ı Mevt ve Hayat, şu destgâh-ı dünyada, hikmetiyle, hayatı öyle bir kanun-u emriye-i mu’ciznümâ ile idare ediyor ki, o kanunu tatbik ve icra etmek, bütün kâinatı kabza-i tasarrufunda tutan bir Zâta mahsustur.</span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span> <span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span> <table border="0" cellpadding="0" cellspacing="2"><tbody><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>Alîm-i Mutlak</strong>: sınırsız ilim sahibi Allah (bk. a-l-m; ṭ-l-ḳ)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>Fâtır-ı Zülcemâl</strong>: sonsuz güzellik sahibi ve herşeyi benzersiz yaratan Allah (bk. f-ṭ-r; ẕü; c-m-l)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>Hâlık-ı Külli Şey</strong>: herşeyin yaratıcısı olan Allah (bk. ḫ-l-ḳ; k-l-l)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>Hâlık-ı Mevt ve Hayat</strong>: hayatı ve ölümü yaratan Allah (bk. ḫ-l-ḳ; m-v-t; ḥ-y-y)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>Kadîr-i Mutlak</strong>: sınırsız güç ve kudret sahibi Allah (bk. ḳ-d-r; ṭ-l-ḳ)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>Kâdir-i Külli Şey</strong>: sınırsız güç ve kudret sahibi olan ve herşeye gücü yeten Allah (bk. ḳ-d-r; k-l-l)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>Sâni-i Külli Şey</strong>: herşeyi san’atlı bir şekilde yaratan Allah (bk. ṣ-n-a; k-l-l)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>Sâni-i Zülcelâl</strong>: sonsuz yücelik ve haşmet sahibi ve herşeyi san’atla yaratan Allah (bk. ṣ-n-a; ẕü; c-l-l)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>azamet</strong>: büyüklük (bk. a-ẓ-m)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>bostan</strong>: bahçe</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>celâl</strong>: haşmet, görkem (bk. c-l-l)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>cihâzât-ı hayvaniye</strong>: hayvanların organları (bk. ḥ-y-y)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>destgâh-ı dünya</strong>: dünya tezgâhı</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>esbab</strong>: sebepler (bk. s-b-b)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>hadsiz</strong>: sayısız</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>hikmet</strong>: herşeyin belirli gayelere yönelik olarak, mânâlı, faydalı ve tam yerli yerinde olması (bk. ḥ-k-m)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>hâlât</strong>: haller, durumlar</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>hâtem</strong>: mühür, damga</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>icra</strong>: yerine getirme</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>izzet</strong>: şeref, yücelik (bk. a-z-z)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>kabza-i tasarruf</strong>: emri altında bulundurma (bk. ṣ-r-f)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>kalem-i kudret</strong>: Allah’ın kudret kalemi (bk. ḳ-d-r)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>kanun-u emriye-i mu’ciznümâ</strong>: Allah’ın emriyle oluşan mu’cizeli kanun (bk. ḳ-n-n; a-c-z)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>kemâl-i intizam</strong>: mükemmel ve kusursuz düzen (bk. k-m-l; n-ẓ-m)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>kudret-i İlâhiye</strong>: Allah’ın güç ve iktidarı (bk. ḳ-d-r; e-l-h)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>kâinat</strong>: evren, yaratılmış herşey (bk. k-v-n)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>mahlûk</strong>: yaratık (bk. ḫ-l-ḳ)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>mahsus</strong>: özgü</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>masnû</strong>: sanat eseri varlık (bk. ṣ-n-a)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>masnûat</strong>: sanat eseri varlıklar (bk. ṣ-n-a)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>menşûr</strong>: yazılmış, yayınlanmış</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>merci</strong>: başvurulacak yer</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>müteaddid</strong>: çeşitli, birden fazla</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>nazar</strong>: bakış, dikkat (bk. n-ẓ-r)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>nebatî</strong>: bitkisel</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>nescetme</strong>: dokuma, örme</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>nutfe</strong>: memelilerin yaratıldığı su, meni</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>nâzır</strong>: gözlemci (bk. n-ẓ-r)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>nümune</strong>: örnek</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>perdedâr-ı dest-i kudret</strong>: Allah’ın kudret elinin önünde perde (bk. ḳ-d-r)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>sahâif-i leyl ve nehar</strong>: gece ve gündüz sahifeleri</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>semâ</strong>: gökyüzü (bk. s-m-v)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>sikke</strong>: madenî para gibi şeyler üzerine vurulan damga, mühür</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>taam</strong>: yiyecek</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>tabakat-ı mevcudat</strong>: varlıkların tabakaları, grupları (bk. v-c-d)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>tatbik</strong>: uygulama</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>tesir-i hakikî</strong>: gerçek tesir (bk. ḥ-ḳ-ḳ)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>tevhid</strong>: birleme; herşeyin bir olan Allah’a ait olduğunu bilme ve inanma (bk. v-ḥ-d)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>turra</strong>: padişahın mührü ve imzası</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>turra-i garrâ</strong>: parlak mühür</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>zemin</strong>: yeryüzü</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>zikretmek</strong>: belirtmek</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>âzâ</strong>: organlar</span></td></tr></tbody></table></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="TaLHa, post: 250208, member: 1"] [b]Yirmi İkinci Söz - Sayfa 392[/b] [FONT=Tahoma]düşmeyen bazı hâlâta merci olmak için, o memuriyete bir nâzır ve kudret-i İlâhiyeye bir perdedir. [/FONT] [FONT=Tahoma]Evet, izzet ve azamet ister ki, esbab, perdedâr-ı dest-i kudret ola aklın nazarında. Tevhid ve celâl ister ki, esbab ellerini çeksinler tesir-i hakikîden. [/FONT] [FONT=Tahoma][B]İKİNCİ LEM’A [/B][/FONT] [FONT=Tahoma]Bak şu kâinat bostanına. Şu zeminin bağına, şu semânın yıldızlarla yaldızlanmış güzel yüzüne dikkat et. Göreceksin ki, bir Sâni-i Zülcelâlin, bir Fâtır-ı Zülcemâlin, o serilmiş ve serpilmiş masnuattan herbir masnu üstünde, Hâlık-ı Külli Şeye mahsus bir sikkesi; ve herbir mahlûku üstünde, Sâni-i Külli Şeye has bir hâtemi; ve kalem-i kudretin birer menşûru olan sahâif-i leyl ve nehar, yaz ve baharda yazılan tabakat-ı mevcudat üstünde, taklit kabul etmez bir turra-i garrâsı vardır. [/FONT] [FONT=Tahoma]Şimdi o sikkelerden, o hâtemlerden, o turralardan, nümune olarak birkaçını zikredeceğiz. Meselâ, hesapsız sikkelerinden, [I]hayat[/I] üzerinde koyduğu çok sikkelerinden şu sikkeye bak ki: “Birşeyden herşey yapar; hem herşeyden birtek şey yapar.” Çünkü, nutfe suyundan ve hem içilen basit bir sudan, hesapsız âzâ ve cihâzât-ı hayvaniyeyi yapar. [/FONT] [FONT=Tahoma]İşte, birşeyi herşey yapmak, elbette bir Kadîr-i Mutlakın işidir. Hem yenilen hadsiz taamlardan, o taam ise hayvanî olsun, nebatî olsun, o müteaddit maddeleri, has bir cisme kemâl-i intizamla çeviren ve ondan mahsus bir cilt nesceden ve ondan basit cihazları yapan, elbette bir Kadîr-i Külli Şeydir ve Alîm-i Mutlaktır. Evet, Hâlık-ı Mevt ve Hayat, şu destgâh-ı dünyada, hikmetiyle, hayatı öyle bir kanun-u emriye-i mu’ciznümâ ile idare ediyor ki, o kanunu tatbik ve icra etmek, bütün kâinatı kabza-i tasarrufunda tutan bir Zâta mahsustur. [/FONT] [FONT=Tahoma] [/FONT][FONT=Tahoma] [/FONT][FONT=Tahoma] [/FONT] <table border="0" cellpadding="0" cellspacing="2"><tbody><tr><td>[FONT=Tahoma][B]Alîm-i Mutlak[/B]: sınırsız ilim sahibi Allah (bk. a-l-m; ṭ-l-ḳ)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]Fâtır-ı Zülcemâl[/B]: sonsuz güzellik sahibi ve herşeyi benzersiz yaratan Allah (bk. f-ṭ-r; ẕü; c-m-l)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]Hâlık-ı Külli Şey[/B]: herşeyin yaratıcısı olan Allah (bk. ḫ-l-ḳ; k-l-l)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]Hâlık-ı Mevt ve Hayat[/B]: hayatı ve ölümü yaratan Allah (bk. ḫ-l-ḳ; m-v-t; ḥ-y-y)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]Kadîr-i Mutlak[/B]: sınırsız güç ve kudret sahibi Allah (bk. ḳ-d-r; ṭ-l-ḳ)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]Kâdir-i Külli Şey[/B]: sınırsız güç ve kudret sahibi olan ve herşeye gücü yeten Allah (bk. ḳ-d-r; k-l-l)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]Sâni-i Külli Şey[/B]: herşeyi san’atlı bir şekilde yaratan Allah (bk. ṣ-n-a; k-l-l)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]Sâni-i Zülcelâl[/B]: sonsuz yücelik ve haşmet sahibi ve herşeyi san’atla yaratan Allah (bk. ṣ-n-a; ẕü; c-l-l)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]azamet[/B]: büyüklük (bk. a-ẓ-m)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]bostan[/B]: bahçe[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]celâl[/B]: haşmet, görkem (bk. c-l-l)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]cihâzât-ı hayvaniye[/B]: hayvanların organları (bk. ḥ-y-y)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]destgâh-ı dünya[/B]: dünya tezgâhı[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]esbab[/B]: sebepler (bk. s-b-b)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]hadsiz[/B]: sayısız[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]hikmet[/B]: herşeyin belirli gayelere yönelik olarak, mânâlı, faydalı ve tam yerli yerinde olması (bk. ḥ-k-m)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]hâlât[/B]: haller, durumlar[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]hâtem[/B]: mühür, damga[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]icra[/B]: yerine getirme[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]izzet[/B]: şeref, yücelik (bk. a-z-z)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]kabza-i tasarruf[/B]: emri altında bulundurma (bk. ṣ-r-f)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]kalem-i kudret[/B]: Allah’ın kudret kalemi (bk. ḳ-d-r)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]kanun-u emriye-i mu’ciznümâ[/B]: Allah’ın emriyle oluşan mu’cizeli kanun (bk. ḳ-n-n; a-c-z)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]kemâl-i intizam[/B]: mükemmel ve kusursuz düzen (bk. k-m-l; n-ẓ-m)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]kudret-i İlâhiye[/B]: Allah’ın güç ve iktidarı (bk. ḳ-d-r; e-l-h)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]kâinat[/B]: evren, yaratılmış herşey (bk. k-v-n)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]mahlûk[/B]: yaratık (bk. ḫ-l-ḳ)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]mahsus[/B]: özgü[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]masnû[/B]: sanat eseri varlık (bk. ṣ-n-a)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]masnûat[/B]: sanat eseri varlıklar (bk. ṣ-n-a)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]menşûr[/B]: yazılmış, yayınlanmış[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]merci[/B]: başvurulacak yer[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]müteaddid[/B]: çeşitli, birden fazla[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]nazar[/B]: bakış, dikkat (bk. n-ẓ-r)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]nebatî[/B]: bitkisel[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]nescetme[/B]: dokuma, örme[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]nutfe[/B]: memelilerin yaratıldığı su, meni[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]nâzır[/B]: gözlemci (bk. n-ẓ-r)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]nümune[/B]: örnek[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]perdedâr-ı dest-i kudret[/B]: Allah’ın kudret elinin önünde perde (bk. ḳ-d-r)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]sahâif-i leyl ve nehar[/B]: gece ve gündüz sahifeleri[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]semâ[/B]: gökyüzü (bk. s-m-v)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]sikke[/B]: madenî para gibi şeyler üzerine vurulan damga, mühür[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]taam[/B]: yiyecek[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]tabakat-ı mevcudat[/B]: varlıkların tabakaları, grupları (bk. v-c-d)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]tatbik[/B]: uygulama[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]tesir-i hakikî[/B]: gerçek tesir (bk. ḥ-ḳ-ḳ)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]tevhid[/B]: birleme; herşeyin bir olan Allah’a ait olduğunu bilme ve inanma (bk. v-ḥ-d)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]turra[/B]: padişahın mührü ve imzası[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]turra-i garrâ[/B]: parlak mühür[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]zemin[/B]: yeryüzü[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]zikretmek[/B]: belirtmek[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]âzâ[/B]: organlar[/FONT]</td></tr></tbody></table> [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
Risale-i Nur Okuma ve Anlama
Risale-i Nur Külliyatı
Sözler
Yirmi İkinci Söz
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst