Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
Risale-i Nur Okuma ve Anlama
Risale-i Nur Külliyatı
Sözler
Yirmi İkinci Söz
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="TaLHa" data-source="post: 250201" data-attributes="member: 1"><p><strong>Yirmi İkinci Söz - Sayfa 385</strong></p><p></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'">yedirir; onu kaldırıp başkasını getirir. Sen de görüyorsun ve aklın varsa anlarsın ki, o dehşetli haşmet içinde, hadsiz sehâvetli bir kerem var.</span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span> <span style="font-family: 'Tahoma'">Hem de bak ki, o gaybî zâtın saltanatına, birliğine bütün bu şeyler şehadet ettiği gibi; öyle de, kafile kafile arkasından gelip geçen, o hakikî perde perde arkasından açılıp kapanan bu inkılâplar, bu tahavvülâtlar, o zâtın devamına, bekàsına şehadet eder. Çünkü zevâl bulan eşya ile beraber, esbabları dahi kayboluyor. Halbuki, onların arkasından, onlara isnad ettiğimiz şeyler tekrar oluyor. Demek o eserler onların değilmiş, belki zevâlsiz birinin eserleriymiş. Nasıl ki bir ırmağın kabarcıkları gidiyor; arkasından gelen kabarcıklar, gidenler gibi parladığından anlaşılıyor ki, onları parlattıran, daimî ve yüksek bir ışık sahibidir. Öyle de, bu işlerin sür’atle değişmesi, arkalarından gelenlerin aynı renk alması gösteriyor ki, zevâlsiz, daimî birtek zâtın cilveleridir, nakışlarıdır, âyineleridir, san’atlarıdır.</span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span> <span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>ON BİRİNCİ BURHAN</strong></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong></strong></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong></strong></span> <span style="font-family: 'Tahoma'">Gel, ey arkadaş! Şimdi sana, geçmiş olan on burhan kuvvetinde kat’î bir burhan daha göstereceğim. Gel, bir gemiye bineceğiz;<strong><u><strong><u>HAŞİYE-1</u></strong></u></strong> şu uzakta bir cezire var, oraya gideceğiz. Çünkü bu tılsımlı âlemin anahtarları orada olacak. Hem herkes o cezireye bakıyor, oradan birşeyler bekliyor, oradan emir alıyorlar.</span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span> <span style="font-family: 'Tahoma'">İşte, bak, gidiyoruz. Şimdi şu cezireye çıktık. Bak, pek büyük bir içtima var. Şu memleketin bütün büyükleri buraya toplanmış gibi, mühim ihtifal görünüyor. İyi dikkat et. Bu cemiyet-i azîmenin bir reisi var. Gel, daha yakın gideceğiz. O reisi tanımalıyız.</span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span> <span style="font-family: 'Tahoma'">İşte, bak, ne kadar parlak ve binden<strong><u><strong><u>HAŞİYE-2</u></strong></u></strong> ziyade nişanları var. Ne kadar kuvvetli söylüyor, ne kadar tatlı bir sohbet ediyor! Şu on beş gün zarfında bunların dediklerini ben bir parça öğrendim; sen de benden öğren. Bak, o zat, şu memleketin</span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span>[NOT]<span style="font-family: 'Tahoma'">Haşiye-1</span> <span style="font-family: 'Tahoma'"> Gemi tarihe ve cezire ise Asr-ı Saadete işarettir. Şu asrın zulümatlı sahilinde mimsiz medeniyetin giydirdiği libastan soyunup, zamanın denizine girip, tarih ve siyer sefinesine binip, Asr-ı Saadet ceziresine ve Ceziretü’l-Arab meydanına çıkıp, Fahr-i Âlemi (a.s.m.) iş başında ziyaret etmekle biliriz ki, o zat o kadar parlak bir burhan-ı tevhiddir ki, zeminin baştan başa yüzünü ve zamanın geçmiş ve gelecek iki yüzünü ışıklandırmış, küfür ve dalâlet zulümâtını dağıtmıştır.</span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'">Haşiye-2</span> <span style="font-family: 'Tahoma'"> Bin nişan ise, ehl-i tahkik yanında bine bâliğ olan mu’cizât-ı Ahmediyedir (a.s.m.).</span>[/NOT]<span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span> <table border="0" cellpadding="0" cellspacing="2"><tbody><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>Asr-ı Saadet</strong>: Peygamberimizin (a.s.m.) yaşadığı dönem, mutluluk asrı</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>Ceziretü’l-Arab</strong>: Arab yarımadası</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>Fahr-i Âlem</strong>: bütün âlemin kendisiyle övündüğü Peygamberimiz (a.s.m) (bk. a-l-m)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>bekà</strong>: devamlılık, süreklilik (bk. b-ḳ-y)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>burhan</strong>: güçlü delil</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>burhan-ı tevhid</strong>: Allah’ın birliğini gösteren delil (bk. v-ḥ-d)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>bâliğ</strong>: erişen, ulaşan</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>cemiyet-i azîme</strong>: büyük topluluk, toplum (bk. c-m-a; a-z-m)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>cezire</strong>: yarımada</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>cilve</strong>: görünüm, yansıma (bk. c-l-y)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>dalâlet</strong>: hak yoldan sapkınlık, inançsızlık (bk. ḍ-l-l)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>ehl-i tahkik</strong>: gerçeği ilmî olarak araştıranlar (bk. ḥ-ḳ-ḳ)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>esbab</strong>: sebepler (bk. s-b-b)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>gaybî</strong>: görünmeyen (bk. ğ-y-b)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>hakikî</strong>: gerçek, doğru (bk. ḥ-ḳ-ḳ)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>haşiye</strong>: dipnot, açıklayıcı not</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>ihtifal</strong>: merasim</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>inkılâp</strong>: değişim</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>isnad</strong>: dayandırma (bk. s-n-d)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>içtima</strong>: toplanma (bk. c-m-a)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>kafile</strong>: grup</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>kat’î</strong>: kesin</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>kerem</strong>: ikram, bağış, iyilik (bk. k-r-m)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>küfür</strong>: inkâr, inançsızlık (bk. k-f-r)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>libas</strong>: elbise</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>mimsiz medeniyet</strong>: “deniyet”, aşağılık </span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>mu’cizât-ı Ahmediye</strong>: Peygamber Efendimizin (a.s.m) gösterdiği mu’cizeler (bk. a-c-z; ḥ-m-d)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>nukuş</strong>: nakışlar (bk. n-ḳ-ş)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>saltanat</strong>: egemenlik, sultanlık (bk. s-l-ṭ)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>sefine</strong>: gemi</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>sehâvetli</strong>: cömertçe (bk. c-v-d)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>siyer</strong>: Peygamberimizin (a.s.m) hayatını konu alan ilim</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>tahavvülât</strong>: başkalaşmalar</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>tılsım</strong>: sır, gizli gerçek</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>zarfında</strong>: içinde</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>zemin</strong>: yer</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>zevâl</strong>: kaybolma, geçip gitme (bk. z-v-l)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>ziyade</strong>: fazla</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>zulümat</strong>: karanlık (bk. ẓ-l-m)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>şehadet</strong>: şahitlik (bk. ş-h-d)</span></td></tr></tbody></table></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="TaLHa, post: 250201, member: 1"] [b]Yirmi İkinci Söz - Sayfa 385[/b] [FONT=Tahoma]yedirir; onu kaldırıp başkasını getirir. Sen de görüyorsun ve aklın varsa anlarsın ki, o dehşetli haşmet içinde, hadsiz sehâvetli bir kerem var. [/FONT] [FONT=Tahoma]Hem de bak ki, o gaybî zâtın saltanatına, birliğine bütün bu şeyler şehadet ettiği gibi; öyle de, kafile kafile arkasından gelip geçen, o hakikî perde perde arkasından açılıp kapanan bu inkılâplar, bu tahavvülâtlar, o zâtın devamına, bekàsına şehadet eder. Çünkü zevâl bulan eşya ile beraber, esbabları dahi kayboluyor. Halbuki, onların arkasından, onlara isnad ettiğimiz şeyler tekrar oluyor. Demek o eserler onların değilmiş, belki zevâlsiz birinin eserleriymiş. Nasıl ki bir ırmağın kabarcıkları gidiyor; arkasından gelen kabarcıklar, gidenler gibi parladığından anlaşılıyor ki, onları parlattıran, daimî ve yüksek bir ışık sahibidir. Öyle de, bu işlerin sür’atle değişmesi, arkalarından gelenlerin aynı renk alması gösteriyor ki, zevâlsiz, daimî birtek zâtın cilveleridir, nakışlarıdır, âyineleridir, san’atlarıdır. [/FONT] [FONT=Tahoma][B]ON BİRİNCİ BURHAN [/B][/FONT] [FONT=Tahoma]Gel, ey arkadaş! Şimdi sana, geçmiş olan on burhan kuvvetinde kat’î bir burhan daha göstereceğim. Gel, bir gemiye bineceğiz;[B][U][B][U]HAŞİYE-1[/U][/B][/U][/B] şu uzakta bir cezire var, oraya gideceğiz. Çünkü bu tılsımlı âlemin anahtarları orada olacak. Hem herkes o cezireye bakıyor, oradan birşeyler bekliyor, oradan emir alıyorlar. [/FONT] [FONT=Tahoma]İşte, bak, gidiyoruz. Şimdi şu cezireye çıktık. Bak, pek büyük bir içtima var. Şu memleketin bütün büyükleri buraya toplanmış gibi, mühim ihtifal görünüyor. İyi dikkat et. Bu cemiyet-i azîmenin bir reisi var. Gel, daha yakın gideceğiz. O reisi tanımalıyız. [/FONT] [FONT=Tahoma]İşte, bak, ne kadar parlak ve binden[B][U][B][U]HAŞİYE-2[/U][/B][/U][/B] ziyade nişanları var. Ne kadar kuvvetli söylüyor, ne kadar tatlı bir sohbet ediyor! Şu on beş gün zarfında bunların dediklerini ben bir parça öğrendim; sen de benden öğren. Bak, o zat, şu memleketin [/FONT][FONT=Tahoma] [/FONT][NOT][FONT=Tahoma]Haşiye-1[/FONT] [FONT=Tahoma] Gemi tarihe ve cezire ise Asr-ı Saadete işarettir. Şu asrın zulümatlı sahilinde mimsiz medeniyetin giydirdiği libastan soyunup, zamanın denizine girip, tarih ve siyer sefinesine binip, Asr-ı Saadet ceziresine ve Ceziretü’l-Arab meydanına çıkıp, Fahr-i Âlemi (a.s.m.) iş başında ziyaret etmekle biliriz ki, o zat o kadar parlak bir burhan-ı tevhiddir ki, zeminin baştan başa yüzünü ve zamanın geçmiş ve gelecek iki yüzünü ışıklandırmış, küfür ve dalâlet zulümâtını dağıtmıştır. Haşiye-2[/FONT] [FONT=Tahoma] Bin nişan ise, ehl-i tahkik yanında bine bâliğ olan mu’cizât-ı Ahmediyedir (a.s.m.).[/FONT][/NOT][FONT=Tahoma] [/FONT][FONT=Tahoma] [/FONT][FONT=Tahoma] [/FONT] <table border="0" cellpadding="0" cellspacing="2"><tbody><tr><td>[FONT=Tahoma][B]Asr-ı Saadet[/B]: Peygamberimizin (a.s.m.) yaşadığı dönem, mutluluk asrı[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]Ceziretü’l-Arab[/B]: Arab yarımadası[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]Fahr-i Âlem[/B]: bütün âlemin kendisiyle övündüğü Peygamberimiz (a.s.m) (bk. a-l-m)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]bekà[/B]: devamlılık, süreklilik (bk. b-ḳ-y)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]burhan[/B]: güçlü delil[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]burhan-ı tevhid[/B]: Allah’ın birliğini gösteren delil (bk. v-ḥ-d)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]bâliğ[/B]: erişen, ulaşan[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]cemiyet-i azîme[/B]: büyük topluluk, toplum (bk. c-m-a; a-z-m)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]cezire[/B]: yarımada[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]cilve[/B]: görünüm, yansıma (bk. c-l-y)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]dalâlet[/B]: hak yoldan sapkınlık, inançsızlık (bk. ḍ-l-l)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]ehl-i tahkik[/B]: gerçeği ilmî olarak araştıranlar (bk. ḥ-ḳ-ḳ)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]esbab[/B]: sebepler (bk. s-b-b)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]gaybî[/B]: görünmeyen (bk. ğ-y-b)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]hakikî[/B]: gerçek, doğru (bk. ḥ-ḳ-ḳ)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]haşiye[/B]: dipnot, açıklayıcı not[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]ihtifal[/B]: merasim[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]inkılâp[/B]: değişim[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]isnad[/B]: dayandırma (bk. s-n-d)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]içtima[/B]: toplanma (bk. c-m-a)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]kafile[/B]: grup[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]kat’î[/B]: kesin[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]kerem[/B]: ikram, bağış, iyilik (bk. k-r-m)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]küfür[/B]: inkâr, inançsızlık (bk. k-f-r)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]libas[/B]: elbise[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]mimsiz medeniyet[/B]: “deniyet”, aşağılık [/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]mu’cizât-ı Ahmediye[/B]: Peygamber Efendimizin (a.s.m) gösterdiği mu’cizeler (bk. a-c-z; ḥ-m-d)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]nukuş[/B]: nakışlar (bk. n-ḳ-ş)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]saltanat[/B]: egemenlik, sultanlık (bk. s-l-ṭ)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]sefine[/B]: gemi[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]sehâvetli[/B]: cömertçe (bk. c-v-d)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]siyer[/B]: Peygamberimizin (a.s.m) hayatını konu alan ilim[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]tahavvülât[/B]: başkalaşmalar[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]tılsım[/B]: sır, gizli gerçek[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]zarfında[/B]: içinde[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]zemin[/B]: yer[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]zevâl[/B]: kaybolma, geçip gitme (bk. z-v-l)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]ziyade[/B]: fazla[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]zulümat[/B]: karanlık (bk. ẓ-l-m)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]şehadet[/B]: şahitlik (bk. ş-h-d)[/FONT]</td></tr></tbody></table> [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
Risale-i Nur Okuma ve Anlama
Risale-i Nur Külliyatı
Sözler
Yirmi İkinci Söz
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst