Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
Risale-i Nur Okuma ve Anlama
Risale-i Nur Külliyatı
Sözler
Yirmi Dördüncü Söz
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="TaLHa" data-source="post: 250876" data-attributes="member: 1"><p><strong>Yirmi Dördüncü Söz - Sayfa 474</strong></p><p></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'">nev’in ef’âl-i ihtiyariyesini bir nevi tanzim etmekten ibarettir. Ve bilhassa zeminin tarlasındaki nebâtâta nezaretleri, onların tesbihat-ı mâneviyelerini melek lisanıyla temsil etmek ve onların hayatlarıyla Fâtır-ı Zülcelâle karşı takdim ettiği tahiyyât-ı mâneviyelerini melek lisanıyla ilân etmek, hem onlara verilen cihâzâtı hüsn-ü istimal etmek ve bazı gayelere tevcih etmek ve bir nevi tanzim etmekten ibarettir.</span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span> <span style="font-family: 'Tahoma'">Melâikelerin şu hizmetleri, cüz-ü ihtiyarîleriyle bir nevi kisbdir. Belki bir nevi ubûdiyet ve ibadettir. Tasarruf-u hakikîleri yoktur. Çünkü herşeyde Hâlık-ı Külli Şeye has bir sikke vardır; başkaları parmağını icada karıştıramaz. Demek melâikelerin şu nevi amelleri ise onların ibadetidir; insan gibi âdetleri değildir.</span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span> <span style="font-family: 'Tahoma'">Ve bu saray-ı kâinatta <em>ikinci kısım</em> amele, hayvânattır. Hayvânat dahi, iştiha sahibi bir nefis ve bir cüz-ü ihtiyarîleri olduğundan, amelleri hâlisen livechillâh olmuyor. Bir derece nefislerine de bir hisse çıkarıyorlar. Onun için, Mâlikü’l-Mülki Zü’l-Celâli ve’l-İkram, kerîm olduğundan, onların nefislerine bir hisse vermek için, amellerinin zımnında onlara bir maaş ihsan ediyor.</span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span> <span style="font-family: 'Tahoma'">Meselâ, meşhur bülbül kuşu,<strong><u><strong><u>HAŞİYE-1</u></strong></u></strong> gülün aşkıyla maruf o hayvancığı, Fâtır-ı Hakîm istihdam ediyor. Beş gaye için onu istimal ediyor:</span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span> </p><ul> <li data-xf-list-type="ul"><span style="font-family: 'Tahoma'"><em>Birincisi: </em>Hayvânat kabileleri namına, nebâtat taifelerine karşı olan münasebât-ı şedideyi ilâna memurdur. </span></li> <li data-xf-list-type="ul"><span style="font-family: 'Tahoma'"><em>İkincisi: </em>Rahmân’ın rızka muhtaç misafirleri hükmünde olan hayvânat tarafından bir hatib-i Rabbânîdir ki, Rezzâk-ı Kerîm tarafından gönderilen hediyeleri alkışlamakla ve ilân-ı sürur etmekle muvazzaftır. </span></li> </ul><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span>[NOT]<span style="font-family: 'Tahoma'">Haşiye-1</span> <span style="font-family: 'Tahoma'"> Bülbül şairâne konuştuğu için, şu bahsimiz de bir parça şairâne düşüyor. Fakat hayal değil, hakikattir.</span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span>[/NOT]<span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span> <table border="0" cellpadding="0" cellspacing="2"><tbody><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>Fâtır-ı Hakîm</strong>: herşeyi hikmetle ve eşsiz üstün sanatıyla yaratan Allah (bk. f-ṭ-r; ḥ-k-m)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>Fâtır-ı Zülcelâl</strong>: sonsuz haşmet ve yücelik sahibi ve herşeyi hârika üstün sanatıyla yaratan Allah (bk. f-ṭ-r; ẕü; c-l-l)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>Hâlık-ı Külli Şey</strong>: herşeyin yaratıcısı olan Allah (bk. ḫ-l-ḳ; k-l-l)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>Mâlikü’l-Mülki Zü’l-Celâli ve’l-İkram</strong>: bütün mülkün sahibi, sonsuz haşmet ve ikram sahibi Allah (bk. m-l-k; ẕü; c-l-l; k-r-m)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>Rahmân</strong>: sonsuz rahmet sahibi olan ve merhametin eserleri bütün varlıkları kuşatan Allah (bk. r-ḥ-m)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>Rezzâk-ı Kerîm</strong>: bütün yaratılmışların rızıklarını veren ve pek büyük ikram sahibi olan Allah (bk. r-z-ḳ; k-r-m)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>amel</strong>: iş, fiil</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>amele</strong>: işçiler</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>bahis</strong>: konu</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>cihâzât</strong>: donanım, cihazlar</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>cüz-ü ihtiyarî</strong>: çok az irade serbestliği (bk. c-z-e; ḫ-y-r)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>ef’âl-i ihtiyariye</strong>: iradeyle yapılan davranışlar, fiiller (bk. f-a-l; ḫ-y-r)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>hakikat</strong>: gerçek (bk.ḥ-ḳ-ḳ)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>has</strong>: özel</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>hatib-i Rabbânî</strong>: Allah’ın bir hutbecisi, Onun adına koşan (bk. ḫ-ṭ-b; r-b-b)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>hayvânat</strong>: hayvanlar</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>haşiye</strong>: dipnot, açıklayıcı not</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>hâlisen</strong>: katıksız, samimi olarak (bk. ḫ-l-ṣ)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>hüsn-ü istimal</strong>: güzel ve iyi kullanma (bk. ḥ-s-n)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>icad</strong>: yaratma, var etme (bk. v-c-d)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>ihsan etmek</strong>: bağışlamak (bk. ḥ-s-n)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>ilân-ı sürur</strong>: sevincin duyurulması</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>istihdam etmek</strong>: çalıştırmak</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>istimal etmek</strong>: kullanmak</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>iştiha</strong>: iştah, fazla arzu ve istek</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>kabile</strong>: topluluk</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>kerîm</strong>: cömertlik ve ikram sahibi (bk. k-r-m)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>kisb</strong>: kazanma, edinme</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>lisan</strong>: dil</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>livechillah</strong>: Allah için</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>maruf</strong>: bilinen, tanınan (bk. a-r-f)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>melâike</strong>: melekler (bk. m-l-k)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>memur</strong>: görevli</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>muvazzaf</strong>: vazifeli, görevli</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>münasebât-ı şedide</strong>: kuvvetli bağlantılar (bk. n-s-b)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>nam</strong>: ad</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>nebâtât</strong>: bitkiler</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>nefis</strong>: kendisi; maddî lezzetlere düşkün olan güç (bk. n-f-s)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>nev’</strong>: çeşit, tür</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>nezaret</strong>: gözetim (bk. n-ẓ-r)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>saray-ı kâinat</strong>: kâinat sarayı (bk. k-v-n)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>sikke</strong>: varlıkların Allah’a ait olduklarını gösteren üstlerindeki mühür, damga</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>tahiyyât-ı mâneviye</strong>: mânevi selâm ve dualar (bk. ḥ-y-y; a-n-y)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>taife</strong>: topluluk</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>takdim etmek</strong>: sunmak (bk. ḳ-d-m)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>tanzim</strong>: düzenleme (bk. n-ẓ-m)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>tasarruf-u hakikî</strong>: gerçek anlamda dilediği gibi kullanma ve yönetme (bk. ṣ-r-f; ḥ-ḳ-ḳ)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>tesbihat-ı mâneviye</strong>: sözle değil de mânâ ile yapılan tesbihat (bk. s-b-ḥ; a-n-y)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>tevcih etmek</strong>: yöneltmek</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>ubûdiyet</strong>: Allah’a kulluk (bk. a-b-d)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>zemin</strong>: yeryüzü</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>zımn</strong>: iç</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>âdet</strong>: alışkanlık</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>şairâne</strong>: şairce, şair gibi</span></td></tr></tbody></table></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="TaLHa, post: 250876, member: 1"] [b]Yirmi Dördüncü Söz - Sayfa 474[/b] [FONT=Tahoma]nev’in ef’âl-i ihtiyariyesini bir nevi tanzim etmekten ibarettir. Ve bilhassa zeminin tarlasındaki nebâtâta nezaretleri, onların tesbihat-ı mâneviyelerini melek lisanıyla temsil etmek ve onların hayatlarıyla Fâtır-ı Zülcelâle karşı takdim ettiği tahiyyât-ı mâneviyelerini melek lisanıyla ilân etmek, hem onlara verilen cihâzâtı hüsn-ü istimal etmek ve bazı gayelere tevcih etmek ve bir nevi tanzim etmekten ibarettir. [/FONT] [FONT=Tahoma]Melâikelerin şu hizmetleri, cüz-ü ihtiyarîleriyle bir nevi kisbdir. Belki bir nevi ubûdiyet ve ibadettir. Tasarruf-u hakikîleri yoktur. Çünkü herşeyde Hâlık-ı Külli Şeye has bir sikke vardır; başkaları parmağını icada karıştıramaz. Demek melâikelerin şu nevi amelleri ise onların ibadetidir; insan gibi âdetleri değildir. [/FONT] [FONT=Tahoma]Ve bu saray-ı kâinatta [I]ikinci kısım[/I] amele, hayvânattır. Hayvânat dahi, iştiha sahibi bir nefis ve bir cüz-ü ihtiyarîleri olduğundan, amelleri hâlisen livechillâh olmuyor. Bir derece nefislerine de bir hisse çıkarıyorlar. Onun için, Mâlikü’l-Mülki Zü’l-Celâli ve’l-İkram, kerîm olduğundan, onların nefislerine bir hisse vermek için, amellerinin zımnında onlara bir maaş ihsan ediyor. [/FONT] [FONT=Tahoma]Meselâ, meşhur bülbül kuşu,[B][U][B][U]HAŞİYE-1[/U][/B][/U][/B] gülün aşkıyla maruf o hayvancığı, Fâtır-ı Hakîm istihdam ediyor. Beş gaye için onu istimal ediyor: [/FONT] [LIST] [*][FONT=Tahoma][I]Birincisi: [/I]Hayvânat kabileleri namına, nebâtat taifelerine karşı olan münasebât-ı şedideyi ilâna memurdur. [/FONT] [*][FONT=Tahoma][I]İkincisi: [/I]Rahmân’ın rızka muhtaç misafirleri hükmünde olan hayvânat tarafından bir hatib-i Rabbânîdir ki, Rezzâk-ı Kerîm tarafından gönderilen hediyeleri alkışlamakla ve ilân-ı sürur etmekle muvazzaftır. [/FONT] [/LIST] [FONT=Tahoma] [/FONT][NOT][FONT=Tahoma]Haşiye-1[/FONT] [FONT=Tahoma] Bülbül şairâne konuştuğu için, şu bahsimiz de bir parça şairâne düşüyor. Fakat hayal değil, hakikattir. [/FONT][/NOT][FONT=Tahoma] [/FONT] <table border="0" cellpadding="0" cellspacing="2"><tbody><tr><td>[FONT=Tahoma][B]Fâtır-ı Hakîm[/B]: herşeyi hikmetle ve eşsiz üstün sanatıyla yaratan Allah (bk. f-ṭ-r; ḥ-k-m)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]Fâtır-ı Zülcelâl[/B]: sonsuz haşmet ve yücelik sahibi ve herşeyi hârika üstün sanatıyla yaratan Allah (bk. f-ṭ-r; ẕü; c-l-l)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]Hâlık-ı Külli Şey[/B]: herşeyin yaratıcısı olan Allah (bk. ḫ-l-ḳ; k-l-l)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]Mâlikü’l-Mülki Zü’l-Celâli ve’l-İkram[/B]: bütün mülkün sahibi, sonsuz haşmet ve ikram sahibi Allah (bk. m-l-k; ẕü; c-l-l; k-r-m)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]Rahmân[/B]: sonsuz rahmet sahibi olan ve merhametin eserleri bütün varlıkları kuşatan Allah (bk. r-ḥ-m)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]Rezzâk-ı Kerîm[/B]: bütün yaratılmışların rızıklarını veren ve pek büyük ikram sahibi olan Allah (bk. r-z-ḳ; k-r-m)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]amel[/B]: iş, fiil[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]amele[/B]: işçiler[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]bahis[/B]: konu[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]cihâzât[/B]: donanım, cihazlar[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]cüz-ü ihtiyarî[/B]: çok az irade serbestliği (bk. c-z-e; ḫ-y-r)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]ef’âl-i ihtiyariye[/B]: iradeyle yapılan davranışlar, fiiller (bk. f-a-l; ḫ-y-r)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]hakikat[/B]: gerçek (bk.ḥ-ḳ-ḳ)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]has[/B]: özel[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]hatib-i Rabbânî[/B]: Allah’ın bir hutbecisi, Onun adına koşan (bk. ḫ-ṭ-b; r-b-b)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]hayvânat[/B]: hayvanlar[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]haşiye[/B]: dipnot, açıklayıcı not[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]hâlisen[/B]: katıksız, samimi olarak (bk. ḫ-l-ṣ)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]hüsn-ü istimal[/B]: güzel ve iyi kullanma (bk. ḥ-s-n)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]icad[/B]: yaratma, var etme (bk. v-c-d)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]ihsan etmek[/B]: bağışlamak (bk. ḥ-s-n)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]ilân-ı sürur[/B]: sevincin duyurulması[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]istihdam etmek[/B]: çalıştırmak[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]istimal etmek[/B]: kullanmak[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]iştiha[/B]: iştah, fazla arzu ve istek[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]kabile[/B]: topluluk[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]kerîm[/B]: cömertlik ve ikram sahibi (bk. k-r-m)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]kisb[/B]: kazanma, edinme[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]lisan[/B]: dil[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]livechillah[/B]: Allah için[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]maruf[/B]: bilinen, tanınan (bk. a-r-f)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]melâike[/B]: melekler (bk. m-l-k)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]memur[/B]: görevli[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]muvazzaf[/B]: vazifeli, görevli[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]münasebât-ı şedide[/B]: kuvvetli bağlantılar (bk. n-s-b)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]nam[/B]: ad[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]nebâtât[/B]: bitkiler[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]nefis[/B]: kendisi; maddî lezzetlere düşkün olan güç (bk. n-f-s)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]nev’[/B]: çeşit, tür[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]nezaret[/B]: gözetim (bk. n-ẓ-r)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]saray-ı kâinat[/B]: kâinat sarayı (bk. k-v-n)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]sikke[/B]: varlıkların Allah’a ait olduklarını gösteren üstlerindeki mühür, damga[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]tahiyyât-ı mâneviye[/B]: mânevi selâm ve dualar (bk. ḥ-y-y; a-n-y)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]taife[/B]: topluluk[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]takdim etmek[/B]: sunmak (bk. ḳ-d-m)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]tanzim[/B]: düzenleme (bk. n-ẓ-m)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]tasarruf-u hakikî[/B]: gerçek anlamda dilediği gibi kullanma ve yönetme (bk. ṣ-r-f; ḥ-ḳ-ḳ)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]tesbihat-ı mâneviye[/B]: sözle değil de mânâ ile yapılan tesbihat (bk. s-b-ḥ; a-n-y)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]tevcih etmek[/B]: yöneltmek[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]ubûdiyet[/B]: Allah’a kulluk (bk. a-b-d)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]zemin[/B]: yeryüzü[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]zımn[/B]: iç[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]âdet[/B]: alışkanlık[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]şairâne[/B]: şairce, şair gibi[/FONT]</td></tr></tbody></table> [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
Risale-i Nur Okuma ve Anlama
Risale-i Nur Külliyatı
Sözler
Yirmi Dördüncü Söz
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst