Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
Risale-i Nur Okuma ve Anlama
Risale-i Nur Külliyatı
Sözler
Yirmi Dokuzuncu Söz
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="TaLHa" data-source="post: 265032" data-attributes="member: 1"><p><strong>Yirmi Dokuzuncu Söz - Sayfa 692</strong></p><p></p><p><span style="font-family: 'tahoma'">Hem insana benzer ki, o Sâni-i Zülcelâlin makàsıd-ı külliyesini bilir, bir ubûdiyetle tevfik-i hareket ederler. Hem insanın hilâfına olarak, hazz-ı nefisten ve cüz’î ücretlerden tecerrüd ederek yalnız Sâni-i Zülcelâlin nazarıyla, emriyle, teveccühüyle, hesabıyla, namıyla ve kurbiyetiyle ihtisas ile ve intisab ile hasıl ettikleri lezzet ve kemâl ve zevk ve saadeti kâfi görüp, hâlisen muhlisen çalışıyorlar.</span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'">Cinslerine göre, kâinattaki mevcudatın envâına göre, vazife-i ibadetleri tenevvü ediyor. Bir hükûmetin muhtelif dairelerde muhtelif vazifedarları gibi, saltanat-ı rububiyet dairelerinde vezâif-i ubûdiyeti ve tesbihatı öyle tenevvü ediyor. Meselâ, Hazret-i Mikâil, yeryüzü tarlasında ekilen masnuât-ı İlâhiyeye, Cenâb-ı Hakkın havliyle, kuvvetiyle, hesabıyla, emriyle, bir nâzır-ı umumî hükmündedir, tabir caizse umum çitfçi-misal melâikelerin reisidir. Hem Fâtır-ı Zülcelâlin izniyle, emriyle, kuvvetiyle, hikmetiyle, umum hayvânâtın mânevî çobanlarının reisi, büyük bir melek-i müekkeli vardır.</span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'">İşte, madem şu mevcudat-ı hariciyenin herbirisinin üstünde birer melek-i müekkel var olmak lâzım gelir, tâ ki o cismin gösterdiği vezâif-i ubûdiyet ve hidemât-ı tesbihiyesini âlem-i melekûtta temsil etsin, dergâh-ı Ulûhiyete bilerek takdim etsin. Elbette, Muhbir-i Sâdıkın rivâyet ettiği melâikeler hakkındaki suretler gayet münasiptir ve makuldür. Meselâ, ferman etmiş ki, bazı melâikeler bulunur, kırk başı veya kırk bin başı var. Her başta kırk bin ağzı var. Herbir ağızda kırk bin dille, kırk bin tesbihat yapar. Şu hakikat-i hadisiyenin bir mânâsı var, bir de sureti var.</span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"></span> <table style='width: 100%'><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>Cenâb-ı Hak</strong>: Hakkın ta kendisi olan şeref ve yücelik sahibi Allah (bk. ḥ-ḳ-ḳ)</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>Fâtır-ı Zülcelâl</strong>: sonsuz büyüklük ve haşmet sahibi olan ve herşeyi harika, üstün sanatıyla yaratan Allah (bk. f-ṭ-r; ẕü; c-l-l)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>Hazret-i Mikâil</strong>: (bk. bilgiler)</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>Muhbir-i Sâdık</strong>: doğru sözlü haber verici Peygamber Efendimiz (a.s.m.) (bk. ṣ-d-ḳ)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>Sâni-i Zülcelâl</strong>: sonsuz büyüklük ve haşmet sahibi olan ve herşeyi san’atla yaratan Allah (bk. ṣ-n-a; ẕü; c-l-l)</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>cins</strong>: tür</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>cisim</strong>: madde, varlık</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>cüz’î</strong>: küçük, az (bk. c-z-e)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>dergâh-ı Ulûhiyet</strong>: Allah’ın yüce katı (bk. e-l-h)</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>envâ’</strong>: türler, çeşitler</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>ferman etmek</strong>: buyurmak</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>hakikat-i hadisiye</strong>: hadisin gerçek anlamı (bk. ḥ-ḳ-ḳ; ḥ-d-s̱)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>hasıl</strong>: elde etme</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>havl</strong>: güç, kuvvet</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>hayvânât</strong>: hayvanlar</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>hazz-ı nefis</strong>: nefsin aldığı lezzet, pay (bk. n-f-s)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>hidemât-ı tesbihiye</strong>: Allah’ı tesbih ve zikirle ilgili hizmetler (bk. s-b-ḥ)</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>hikmet</strong>: herşeyin belirli gayelere yönelik olarak, mânâlı, faydalı ve tam yerli yerinde olması (bk. ḥ-k-m)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>hilâf</strong>: zıt, ters</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>hâlisen muhlisen</strong>: başka hiçbir amaç gözetmeksizin, tamamen saf bir niyetle (bk. ḫ-l-ṣ)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>hükûmet</strong>: idare, yönetim (bk. ḥ-k-m)</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>ihtisas</strong>: duygulanma, hissetme</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>intisab</strong>: bağlanma, mensup olma (bk. n-s-b)</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>kemâl</strong>: olgunluk, mükemmellik (bk. k-m-l)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>kurbiyet</strong>: yakınlık</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>kâfi</strong>: yeterli</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>kâinat</strong>: evren, yaratılmış herşey (bk. k-v-n)</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>makul</strong>: akla uygun</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>makàsıd-ı külliye</strong>: büyük ve kapsamlı maksatlar, gayeler (bk. ḳ-ṣ-d; k-l-l)</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>masnuât-ı İlâhiye</strong>: İlâhî san’at eserleri (bk. ṣ-n-a; e-l-h)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>melek-i müekkel</strong>: vekil tayin edilmiş, görevli melek (bk. m-l-k; v-k-l)</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>melâike</strong>: melekler (bk. m-l-k)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>mevcudat</strong>: varlıklar (bk. v-c-d)</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>mevcudat-ı hariciye</strong>: maddî ve cismanî varlıklar (bk. v-c-d)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>muhtelif</strong>: çeşitli</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>mânâ</strong>: anlam, içyüz (bk. a-n-y)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>münasip</strong>: uygun (bk. n-s-b)</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>nam</strong>: ad</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>nazar</strong>: bakış (bk. n-ẓ-r)</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>nâzır-ı umumî</strong>: genel gözetici (bk. n-ẓ-r)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>rivâyet</strong>: nakletme</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>saadet</strong>: mutluluk</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>saltanat-ı rububiyet</strong>: Allah’ın herşeyi kuşatan egemenliği (bk. s-l-ṭ; r-b-b)</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>suret</strong>: görünüş, şekil (bk. ṣ-v-r)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>tabir caizse</strong>: dile getirmek uygunsa (bk. a-b-r)</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>takdim etme</strong>: sunma (bk. ḳ-d-m)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>tecerrüd</strong>: soyut olma</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>tenevvü etme</strong>: çeşitlenme</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>tesbihat</strong>: Allah’ı her türlü kusurdan yüce tutarak şanına layık ifadelerle anma (bk. s-b-ḥ)</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>teveccüh</strong>: yönelme</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>tevfik-i hareket</strong>: uygun hareket</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>ubûdiyet</strong>: kulluk (bk. a-b-d)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>vazife-i ibadet</strong>: ibadet görevi (bk. a-b-d)</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>vazifedar</strong>: görevli</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>vezâif-i ubûdiyet</strong>: kulluk görevleri (bk. a-b-d)</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>âlem-i melekût</strong>: İlâhî hükümranlığın tam olarak tecellî ettiği, görünmeyen mânâ âlemi (bk. a-l-m; m-l-k)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>çiftçi-misal</strong>: çiftçi gibi (bk. m-s̱-l)</span></td><td></td></tr></table><p><br /> <tbody> <br /> </tbody></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"></span></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="TaLHa, post: 265032, member: 1"] [b]Yirmi Dokuzuncu Söz - Sayfa 692[/b] [FONT=tahoma]Hem insana benzer ki, o Sâni-i Zülcelâlin makàsıd-ı külliyesini bilir, bir ubûdiyetle tevfik-i hareket ederler. Hem insanın hilâfına olarak, hazz-ı nefisten ve cüz’î ücretlerden tecerrüd ederek yalnız Sâni-i Zülcelâlin nazarıyla, emriyle, teveccühüyle, hesabıyla, namıyla ve kurbiyetiyle ihtisas ile ve intisab ile hasıl ettikleri lezzet ve kemâl ve zevk ve saadeti kâfi görüp, hâlisen muhlisen çalışıyorlar. Cinslerine göre, kâinattaki mevcudatın envâına göre, vazife-i ibadetleri tenevvü ediyor. Bir hükûmetin muhtelif dairelerde muhtelif vazifedarları gibi, saltanat-ı rububiyet dairelerinde vezâif-i ubûdiyeti ve tesbihatı öyle tenevvü ediyor. Meselâ, Hazret-i Mikâil, yeryüzü tarlasında ekilen masnuât-ı İlâhiyeye, Cenâb-ı Hakkın havliyle, kuvvetiyle, hesabıyla, emriyle, bir nâzır-ı umumî hükmündedir, tabir caizse umum çitfçi-misal melâikelerin reisidir. Hem Fâtır-ı Zülcelâlin izniyle, emriyle, kuvvetiyle, hikmetiyle, umum hayvânâtın mânevî çobanlarının reisi, büyük bir melek-i müekkeli vardır. İşte, madem şu mevcudat-ı hariciyenin herbirisinin üstünde birer melek-i müekkel var olmak lâzım gelir, tâ ki o cismin gösterdiği vezâif-i ubûdiyet ve hidemât-ı tesbihiyesini âlem-i melekûtta temsil etsin, dergâh-ı Ulûhiyete bilerek takdim etsin. Elbette, Muhbir-i Sâdıkın rivâyet ettiği melâikeler hakkındaki suretler gayet münasiptir ve makuldür. Meselâ, ferman etmiş ki, bazı melâikeler bulunur, kırk başı veya kırk bin başı var. Her başta kırk bin ağzı var. Herbir ağızda kırk bin dille, kırk bin tesbihat yapar. Şu hakikat-i hadisiyenin bir mânâsı var, bir de sureti var. [/FONT][TABLE] <tbody>[TR] [TD][FONT=tahoma][B]Cenâb-ı Hak[/B]: Hakkın ta kendisi olan şeref ve yücelik sahibi Allah (bk. ḥ-ḳ-ḳ)[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]Fâtır-ı Zülcelâl[/B]: sonsuz büyüklük ve haşmet sahibi olan ve herşeyi harika, üstün sanatıyla yaratan Allah (bk. f-ṭ-r; ẕü; c-l-l)[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]Hazret-i Mikâil[/B]: (bk. bilgiler)[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]Muhbir-i Sâdık[/B]: doğru sözlü haber verici Peygamber Efendimiz (a.s.m.) (bk. ṣ-d-ḳ)[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]Sâni-i Zülcelâl[/B]: sonsuz büyüklük ve haşmet sahibi olan ve herşeyi san’atla yaratan Allah (bk. ṣ-n-a; ẕü; c-l-l)[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]cins[/B]: tür[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]cisim[/B]: madde, varlık[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]cüz’î[/B]: küçük, az (bk. c-z-e)[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]dergâh-ı Ulûhiyet[/B]: Allah’ın yüce katı (bk. e-l-h)[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]envâ’[/B]: türler, çeşitler[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]ferman etmek[/B]: buyurmak[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]hakikat-i hadisiye[/B]: hadisin gerçek anlamı (bk. ḥ-ḳ-ḳ; ḥ-d-s̱)[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]hasıl[/B]: elde etme[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]havl[/B]: güç, kuvvet[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]hayvânât[/B]: hayvanlar[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]hazz-ı nefis[/B]: nefsin aldığı lezzet, pay (bk. n-f-s)[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]hidemât-ı tesbihiye[/B]: Allah’ı tesbih ve zikirle ilgili hizmetler (bk. s-b-ḥ)[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]hikmet[/B]: herşeyin belirli gayelere yönelik olarak, mânâlı, faydalı ve tam yerli yerinde olması (bk. ḥ-k-m)[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]hilâf[/B]: zıt, ters[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]hâlisen muhlisen[/B]: başka hiçbir amaç gözetmeksizin, tamamen saf bir niyetle (bk. ḫ-l-ṣ)[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]hükûmet[/B]: idare, yönetim (bk. ḥ-k-m)[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]ihtisas[/B]: duygulanma, hissetme[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]intisab[/B]: bağlanma, mensup olma (bk. n-s-b)[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]kemâl[/B]: olgunluk, mükemmellik (bk. k-m-l)[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]kurbiyet[/B]: yakınlık[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]kâfi[/B]: yeterli[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]kâinat[/B]: evren, yaratılmış herşey (bk. k-v-n)[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]makul[/B]: akla uygun[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]makàsıd-ı külliye[/B]: büyük ve kapsamlı maksatlar, gayeler (bk. ḳ-ṣ-d; k-l-l)[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]masnuât-ı İlâhiye[/B]: İlâhî san’at eserleri (bk. ṣ-n-a; e-l-h)[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]melek-i müekkel[/B]: vekil tayin edilmiş, görevli melek (bk. m-l-k; v-k-l)[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]melâike[/B]: melekler (bk. m-l-k)[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]mevcudat[/B]: varlıklar (bk. v-c-d)[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]mevcudat-ı hariciye[/B]: maddî ve cismanî varlıklar (bk. v-c-d)[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]muhtelif[/B]: çeşitli[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]mânâ[/B]: anlam, içyüz (bk. a-n-y)[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]münasip[/B]: uygun (bk. n-s-b)[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]nam[/B]: ad[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]nazar[/B]: bakış (bk. n-ẓ-r)[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]nâzır-ı umumî[/B]: genel gözetici (bk. n-ẓ-r)[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]rivâyet[/B]: nakletme[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]saadet[/B]: mutluluk[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]saltanat-ı rububiyet[/B]: Allah’ın herşeyi kuşatan egemenliği (bk. s-l-ṭ; r-b-b)[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]suret[/B]: görünüş, şekil (bk. ṣ-v-r)[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]tabir caizse[/B]: dile getirmek uygunsa (bk. a-b-r)[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]takdim etme[/B]: sunma (bk. ḳ-d-m)[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]tecerrüd[/B]: soyut olma[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]tenevvü etme[/B]: çeşitlenme[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]tesbihat[/B]: Allah’ı her türlü kusurdan yüce tutarak şanına layık ifadelerle anma (bk. s-b-ḥ)[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]teveccüh[/B]: yönelme[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]tevfik-i hareket[/B]: uygun hareket[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]ubûdiyet[/B]: kulluk (bk. a-b-d)[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]vazife-i ibadet[/B]: ibadet görevi (bk. a-b-d)[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]vazifedar[/B]: görevli[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]vezâif-i ubûdiyet[/B]: kulluk görevleri (bk. a-b-d)[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]âlem-i melekût[/B]: İlâhî hükümranlığın tam olarak tecellî ettiği, görünmeyen mânâ âlemi (bk. a-l-m; m-l-k)[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]çiftçi-misal[/B]: çiftçi gibi (bk. m-s̱-l)[/FONT][/TD] [/TR] </tbody>[/TABLE] [FONT=tahoma] [/FONT] [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
Risale-i Nur Okuma ve Anlama
Risale-i Nur Külliyatı
Sözler
Yirmi Dokuzuncu Söz
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst