Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
Risale-i Nur Okuma ve Anlama
Risale-i Nur Külliyatı
Sözler
Yirmi Dokuzuncu Söz
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="TaLHa" data-source="post: 265026" data-attributes="member: 1"><p><strong>Yirmi Dokuzuncu Söz - Sayfa 686</strong></p><p></p><p><span style="font-family: 'tahoma'">Belki mahkûmdur; bir esasın hükmüne bakar, onun gösterdiği yollarla hareket eder. İşte o esas hayattır, ruhtur, şuurdur.</span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'">Hem, bizzarure, madde lüb değil, esas değil, müstekar değil ki, işler ve kemâlât ona takılsın, ona bina edilsin. Belki yarılmaya, erimeye, yırtılmaya müheyyâ bir kışırdır, bir kabuktur ve köpüktür ve bir surettir.</span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'">Görülmüyor mu ki, gözle görülmeyen hurdebinî bir hayvanın ne kadar keskin duyguları var ki, arkadaşının sesini işitir, rızkını görür, gayet hassas ve keskin hisleri vardır. Şu hal gösteriyor ki, maddenin küçülüp inceleşmesi nisbetinde âsâr-ı hayat tezayüd ediyor, nur-u ruh teşeddüt ediyor. Güya madde inceleştikçe, bizim maddiyatımızdan uzaklaştıkça, ruh âlemine, hayat âlemine, şuur âlemine yaklaşıyor gibi, hararet-i ruh, nur-u hayat daha şiddetli tecellî ediyor.</span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'">İşte, hiç mümkün müdür ki, bu madde perdesinde bu kadar hayat ve şuur ve ruhun tereşşuhâtı bulunsun; o perde altında olan âlem-i bâtın, zîruh ve zîşuurlarla dolu olmasın? Hiç mümkün müdür ki, şu maddiyat ve âlem-i şehadetteki mânânın ve ruhun ve hayatın ve hakikatin şu hadsiz tereşşuhâtı ve lemeat ve semerâtının menâbii, yalnız maddeye ve maddenin hareketine ircâ edilip izah edilsin? Hâşâ ve kat’â ve asla! Bu hadsiz tereşşuhat ve lemeat gösteriyor ki, şu âlem-i maddiyat ve şehadet ise, âlem-i melekût ve ervah üstünde serpilmiş tenteneli bir perdedir.</span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>İKİNCİ ESAS</strong></span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"><strong></strong></span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"><strong></strong>Melâikenin vücuduna ve ruhanîlerin sübutuna ve hakikatlerinin vücuduna bir icmâ-ı mânevî ile, tabirde ihtilâflarıyla beraber, bütün ehl-i akıl ve ehl-i nakil, bilerek, bilmeyerek ittifak etmişler denilebilir. Hattâ, maddiyatta çok ileri giden hükema-i işrâkıyyunun meşâiyyun kısmı, melâikenin mânâsını inkâr etmeyerek,</span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"></span> <table style='width: 100%'><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>bina etme</strong>: üzerine kurma</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>bizzarure</strong>: zorunlu olarak</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>ehl-i akıl</strong>: akıl sahibi kimseler</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>ehl-i nakil</strong>: geçmiş bilgileri nakledenler</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>güya</strong>: sanki</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>hadsiz</strong>: sayısız</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>hakikat</strong>: gerçek mahiyet, içyüz, esas (bk. ḥ-ḳ-ḳ)</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>hararet-i ruh</strong>: ruhun sıcaklığı (bk. r-v-ḥ)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>hassas</strong>: duyarlı</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>his</strong>: duygu</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>hurdebinî</strong>: gözle görülmeyecek kadar küçük, mikroskobik</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>hâşâ</strong>: asla, öyle değil</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>hükema-i işrâkıyyun</strong>: bilginin kaynağının mânevî aydınlanma, sezgi ve ilham olduğu görüşünü savunan filozoflar (bk. ḥ-k-m)</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>icmâ-ı mânevî</strong>: mânevî fikir birliği (bk. c-m-a; a-n-y)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>ihtilâf</strong>: ayrılık, farklılık</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>inkâr</strong>: kabul etmeme, inanmama (bk. n-k-r)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>ircâ</strong>: döndürme, yönlendirme</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>ittifak</strong>: birleşme</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>izah</strong>: açıklama</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>kat’a</strong>: kesinlikle</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>kemâlât</strong>: mükemmellikler, üstünlükler (bk. k-m-l)</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>kışır</strong>: kabuk</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>lemeat</strong>: parıltılar</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>lüb</strong>: öz, iç</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>maddiyat</strong>: maddî şeyler</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>mahkûm</strong>: hükmedilen (bk. ḥ-k-m)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>melâike</strong>: melekler (bk. m-l-k)</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>menâbi</strong>: kaynaklar</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>meşâiyyun</strong>: Aristo geleneğini izleyen felsefeciler</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>mânâ</strong>: anlam (bk. a-n-y)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>müheyyâ</strong>: hazır</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>müstekar</strong>: yerleşmiş, sabit</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>nisbet</strong>: oran (bk. n-s-b)</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>nur-u hayat</strong>: hayat nuru (bk. n-v-r; ḥ-y-y)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>nur-u ruh</strong>: ruhun nuru (bk. n-v-r; r-v-ḥ)</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>ruhanî</strong>: maddî yapısı olmayan ve gözle görülemeyen ruh âlemine ait varlık (bk. r-v-ḥ)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>semerât</strong>: meyveler</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>suret</strong>: şekil, görüntü (bk. ṣ-v-r)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>sübut</strong>: sabit olma, kesin olarak var olma</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>tabir</strong>: ifade, anlatım</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>tecellî</strong>: yansıma (bk. c-l-y)</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>tentene</strong>: tül gibi, ince ve şeffaf</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>tereşşuhât</strong>: sızıntılar, izler</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>tezayüd etme</strong>: ziyadeleşme, artma</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>teşeddüt etme</strong>: şiddetlenme, kuvvetlenme</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>vücud</strong>: varlık (bk. v-c-d)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>zîruh</strong>: ruh sahibi (bk. ẕî; r-v-ḥ)</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>zîşuur</strong>: şuur sahibi, bilinçli (bk. ẕî; ş-a-r)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>âlem</strong>: dünya (bk. a-l-m)</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>âlem-i bâtın</strong>: görünmeyen, iç âlem (bk. a-l-m)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>âlem-i maddiyat ve şehadet</strong>: maddî ve görünen âlem (bk. a-l-m; ş-h-d)</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>âlem-i melekût ve ervah</strong>: görünmeyen mânâ ve ruhlar âlemi (bk. a-l-m; m-l-k; r-v-ḥ)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>âlem-i şehadet</strong>: görünen âlem, dünya (bk. a-l-m; ş-h-d)</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>âsâr-ı hayat</strong>: hayat eserleri, işaretleri (bk. ḥ-y-y)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>şuur</strong>: bilinç, idrak (bk. ş-a-r)</span></td><td></td></tr></table><p><br /> <tbody> <br /> </tbody></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"></span></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="TaLHa, post: 265026, member: 1"] [b]Yirmi Dokuzuncu Söz - Sayfa 686[/b] [FONT=tahoma]Belki mahkûmdur; bir esasın hükmüne bakar, onun gösterdiği yollarla hareket eder. İşte o esas hayattır, ruhtur, şuurdur. Hem, bizzarure, madde lüb değil, esas değil, müstekar değil ki, işler ve kemâlât ona takılsın, ona bina edilsin. Belki yarılmaya, erimeye, yırtılmaya müheyyâ bir kışırdır, bir kabuktur ve köpüktür ve bir surettir. Görülmüyor mu ki, gözle görülmeyen hurdebinî bir hayvanın ne kadar keskin duyguları var ki, arkadaşının sesini işitir, rızkını görür, gayet hassas ve keskin hisleri vardır. Şu hal gösteriyor ki, maddenin küçülüp inceleşmesi nisbetinde âsâr-ı hayat tezayüd ediyor, nur-u ruh teşeddüt ediyor. Güya madde inceleştikçe, bizim maddiyatımızdan uzaklaştıkça, ruh âlemine, hayat âlemine, şuur âlemine yaklaşıyor gibi, hararet-i ruh, nur-u hayat daha şiddetli tecellî ediyor. İşte, hiç mümkün müdür ki, bu madde perdesinde bu kadar hayat ve şuur ve ruhun tereşşuhâtı bulunsun; o perde altında olan âlem-i bâtın, zîruh ve zîşuurlarla dolu olmasın? Hiç mümkün müdür ki, şu maddiyat ve âlem-i şehadetteki mânânın ve ruhun ve hayatın ve hakikatin şu hadsiz tereşşuhâtı ve lemeat ve semerâtının menâbii, yalnız maddeye ve maddenin hareketine ircâ edilip izah edilsin? Hâşâ ve kat’â ve asla! Bu hadsiz tereşşuhat ve lemeat gösteriyor ki, şu âlem-i maddiyat ve şehadet ise, âlem-i melekût ve ervah üstünde serpilmiş tenteneli bir perdedir. [B]İKİNCİ ESAS [/B]Melâikenin vücuduna ve ruhanîlerin sübutuna ve hakikatlerinin vücuduna bir icmâ-ı mânevî ile, tabirde ihtilâflarıyla beraber, bütün ehl-i akıl ve ehl-i nakil, bilerek, bilmeyerek ittifak etmişler denilebilir. Hattâ, maddiyatta çok ileri giden hükema-i işrâkıyyunun meşâiyyun kısmı, melâikenin mânâsını inkâr etmeyerek, [/FONT][TABLE] <tbody>[TR] [TD][FONT=tahoma][B]bina etme[/B]: üzerine kurma[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]bizzarure[/B]: zorunlu olarak[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]ehl-i akıl[/B]: akıl sahibi kimseler[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]ehl-i nakil[/B]: geçmiş bilgileri nakledenler[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]güya[/B]: sanki[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]hadsiz[/B]: sayısız[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]hakikat[/B]: gerçek mahiyet, içyüz, esas (bk. ḥ-ḳ-ḳ)[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]hararet-i ruh[/B]: ruhun sıcaklığı (bk. r-v-ḥ)[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]hassas[/B]: duyarlı[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]his[/B]: duygu[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]hurdebinî[/B]: gözle görülmeyecek kadar küçük, mikroskobik[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]hâşâ[/B]: asla, öyle değil[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]hükema-i işrâkıyyun[/B]: bilginin kaynağının mânevî aydınlanma, sezgi ve ilham olduğu görüşünü savunan filozoflar (bk. ḥ-k-m)[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]icmâ-ı mânevî[/B]: mânevî fikir birliği (bk. c-m-a; a-n-y)[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]ihtilâf[/B]: ayrılık, farklılık[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]inkâr[/B]: kabul etmeme, inanmama (bk. n-k-r)[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]ircâ[/B]: döndürme, yönlendirme[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]ittifak[/B]: birleşme[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]izah[/B]: açıklama[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]kat’a[/B]: kesinlikle[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]kemâlât[/B]: mükemmellikler, üstünlükler (bk. k-m-l)[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]kışır[/B]: kabuk[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]lemeat[/B]: parıltılar[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]lüb[/B]: öz, iç[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]maddiyat[/B]: maddî şeyler[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]mahkûm[/B]: hükmedilen (bk. ḥ-k-m)[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]melâike[/B]: melekler (bk. m-l-k)[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]menâbi[/B]: kaynaklar[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]meşâiyyun[/B]: Aristo geleneğini izleyen felsefeciler[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]mânâ[/B]: anlam (bk. a-n-y)[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]müheyyâ[/B]: hazır[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]müstekar[/B]: yerleşmiş, sabit[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]nisbet[/B]: oran (bk. n-s-b)[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]nur-u hayat[/B]: hayat nuru (bk. n-v-r; ḥ-y-y)[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]nur-u ruh[/B]: ruhun nuru (bk. n-v-r; r-v-ḥ)[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]ruhanî[/B]: maddî yapısı olmayan ve gözle görülemeyen ruh âlemine ait varlık (bk. r-v-ḥ)[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]semerât[/B]: meyveler[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]suret[/B]: şekil, görüntü (bk. ṣ-v-r)[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]sübut[/B]: sabit olma, kesin olarak var olma[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]tabir[/B]: ifade, anlatım[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]tecellî[/B]: yansıma (bk. c-l-y)[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]tentene[/B]: tül gibi, ince ve şeffaf[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]tereşşuhât[/B]: sızıntılar, izler[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]tezayüd etme[/B]: ziyadeleşme, artma[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]teşeddüt etme[/B]: şiddetlenme, kuvvetlenme[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]vücud[/B]: varlık (bk. v-c-d)[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]zîruh[/B]: ruh sahibi (bk. ẕî; r-v-ḥ)[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]zîşuur[/B]: şuur sahibi, bilinçli (bk. ẕî; ş-a-r)[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]âlem[/B]: dünya (bk. a-l-m)[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]âlem-i bâtın[/B]: görünmeyen, iç âlem (bk. a-l-m)[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]âlem-i maddiyat ve şehadet[/B]: maddî ve görünen âlem (bk. a-l-m; ş-h-d)[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]âlem-i melekût ve ervah[/B]: görünmeyen mânâ ve ruhlar âlemi (bk. a-l-m; m-l-k; r-v-ḥ)[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]âlem-i şehadet[/B]: görünen âlem, dünya (bk. a-l-m; ş-h-d)[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]âsâr-ı hayat[/B]: hayat eserleri, işaretleri (bk. ḥ-y-y)[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]şuur[/B]: bilinç, idrak (bk. ş-a-r)[/FONT][/TD] [/TR] </tbody>[/TABLE] [FONT=tahoma] [/FONT] [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
Risale-i Nur Okuma ve Anlama
Risale-i Nur Külliyatı
Sözler
Yirmi Dokuzuncu Söz
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst