Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
Risale-i Nur Okuma ve Anlama
Risale-i Nur Külliyatı
Sözler
Yirmi Beşinci Söz
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="TaLHa" data-source="post: 257431" data-attributes="member: 1"><p><strong>Yirmibeşinci Söz - Sayfa 588</strong></p><p></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'">icmâlen bahseder. Adeta kâinat kitabının yalnız nakış ve huruflarından bahseder, mânâsına ehemmiyet vermez.</span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span> <span style="font-family: 'Tahoma'">Kur’ân ise, dünyaya geçici, seyyal, aldatıcı, seyyar, kararsız, inkılâpçı olarak bakar. Mevcudatın mahiyetlerinden, surî ve maddî hâsiyetlerinden icmâlen bahseder. Fakat Sâni tarafından tavzif edilen vezâif-i ubûdiyetkârânelerinden ve Sâniin isimlerine ne vech ile ve nasıl delâlet ettiklerini ve evâmir-i tekvîniye-i İlâhiyeye karşı inkıyadlarını tafsilen zikreder.</span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span> <span style="font-family: 'Tahoma'">İşte, felsefe-i beşeriye ile hikmet-i Kur’âniyenin şu tafsil ve icmal hususundaki farklarına bakacağız ki, mahz-ı hak ve ayn-ı hakikat hangisidir, göreceğiz. İşte, nasıl elimizdeki saat, sureten sabit görünüyor; fakat içindeki çarkların harekâtıyla, daimî içinde bir zelzele ve âlet ve çarklarının ıztırapları vardır. Aynen onun gibi, kudret-i İlâhiyenin bir saat-i kübrâsı olan şu dünya, zâhirî sabitiyetiyle beraber, daimî zelzele ve tagayyürde, fenâ ve zevâlde yuvarlanıyor. Evet, dünyaya zaman girdiği için, gece ve gündüz, o saat-i kübrânın saniyelerini sayan iki başlı bir mil hükmündedir. Sene, o saatin dakikalarını sayan bir ibre vaziyetindedir. Asır ise, o saatin saatlerini tâdât eden bir iğnedir. İşte, zaman, dünyayı emvâc-ı zevâl üstüne atar. Bütün mazi ve istikbali ademe verip yalnız zaman-ı hazırı vücuda bırakır.</span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span> <span style="font-family: 'Tahoma'">Şimdi, zamanın dünyaya verdiği şu şekille beraber, mekân itibarıyla dahi, yine dünya zelzeleli, gayr-ı sabit bir saat hükmündedir. Çünkü cevv-i hava mekânı çabuk tagayyür ettiğinden, bir halden bir hale sür’aten geçtiğinden, bazı günde birkaç defa bulutlarla dolup boşalmakla, saniye sayan milin suret-i tagayyürü hükmünde bir tagayyür veriyor.</span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span> <span style="font-family: 'Tahoma'">Şimdi, dünya hanesinin tabanı olan mekân-ı arz ise, yüzü, mevt ve hayatça, nebat ve hayvanca pek çabuk tebeddül ettiğinden, dakikaları sayan bir mil hükmünde, dünyanın şu ciheti geçici olduğunu gösterir. Zemin, yüzü itibarıyla böyle olduğu gibi, batnındaki inkılâbat ve zelzelelerle ve onların neticesinde cibâlin</span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span> <table border="0" cellpadding="0" cellspacing="2"><tbody><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>Sâni</strong>: herşeyi san’atla yaratan Allah (bk. ṣ-n-a)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>adem</strong>: yokluk</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>ayn-ı hakikat</strong>: gerçeğin kendisi (bk. ḥ-ḳ-ḳ)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>batn</strong>: iç</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>cevv-i hava</strong>: hava boşluğu</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>cibâl</strong>: dağlar</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>cihet</strong>: yön, taraf</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>delâlet</strong>: delil olma, işaret etme</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>emvâc-ı zevâl</strong>: kaybolup giden, yok olan dalgalar (bk. z-v-l)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>evâmir-i tekvîniye-i İlâhiye</strong>: Allah’ın yaratılışa âit emirleri (bk. k-v-n; e-l-h)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>felsefe-i beşeriye</strong>: insanların geliştirdikleri fikir, felsefe</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>fenâ</strong>: gelip geçicilik, ölümlülük (bk. f-n-y)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>gayr-ı sabit</strong>: sabit olmayan</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>harekât</strong>: hareketler</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>hikmet-i Kur’âniye</strong>: Kur’ân’ın hikmeti (bk. ḥ-k-m)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>huruf</strong>: harfler</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>hâsiyet</strong>: özellik</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>icmal</strong>: özetleme (bk. c-m-l)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>icmâlen</strong>: kısaca, özetle (bk. c-m-l)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>inkılâbat</strong>: büyük değişmeler</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>inkılâpçı</strong>: değişen</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>inkıyad</strong>: boyun eğme, itaat etme</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>istikbal</strong>: gelecek zaman</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>kudret-i İlâhiye</strong>: Allah’ın sonsuz güç ve kudreti (bk. ḳ-d-r; e-l-h)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>kâinat</strong>: evren, yaratılmış herşey (bk. k-v-n)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>mahiyet</strong>: öz, nitelik, özellik</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>mahz-ı hak</strong>: hakkın, doğrunun kendisi (bk. ḥ-ḳ-ḳ)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>mazi</strong>: geçmiş zaman</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>mekân-ı arz</strong>: yeryüzü (bk. m-k-n)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>mevcudat</strong>: varlıklar (bk. v-c-d)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>mevt</strong>: ölüm (bk. m-v-t)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>nakış</strong>: süsleme, işleme (bk. n-ḳ-ş)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>nebat</strong>: bitki</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>saat-i kübrâ</strong>: çok büyük saat (bk. k-b-r)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>sabitiyet</strong>: sabitlik</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>seyyal</strong>: akıcı</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>seyyar</strong>: gezici</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>suret-i tagayyür</strong>: değişme şekli (bk. ṣ-v-r)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>sureten</strong>: görünüşte (bk. ṣ-v-r)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>surî</strong>: görünüşteki</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>sür’aten</strong>: hızla</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>tafsil</strong>: ayrıntılandırma</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>tafsilen</strong>: ayrıntılı olarak</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>tagayyür</strong>: başkalaşma, değişme</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>tavzif edilmek</strong>: vazifelendirilmek</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>tebeddül etmek</strong>: başkalaşmak, değişmek</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>tâdât etmek</strong>: saymak</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>vecih</strong>: şekil, tarz</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>vezâif-i ubûdiyetkârâne</strong>: kulluğa yakışır şekilde yapılan vazifeler (bk. a-b-d)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>vücud</strong>: varlık (bk. v-c-d)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>zahirî</strong>: görünürdeki (bk. ẓ-h-r)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>zaman-ı hazır</strong>: şimdiki zaman</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>zelzele</strong>: sarsıntı, deprem</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>zemin</strong>: yeryüzü</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>zevâl</strong>: geçip gitme, kaybolma (bk. z-v-l)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>zikretmek</strong>: belirtmek</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>ıztırap</strong>: sıkıntı, aşırı elem</span></td></tr></tbody></table></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="TaLHa, post: 257431, member: 1"] [b]Yirmibeşinci Söz - Sayfa 588[/b] [FONT=Tahoma]icmâlen bahseder. Adeta kâinat kitabının yalnız nakış ve huruflarından bahseder, mânâsına ehemmiyet vermez. [/FONT] [FONT=Tahoma]Kur’ân ise, dünyaya geçici, seyyal, aldatıcı, seyyar, kararsız, inkılâpçı olarak bakar. Mevcudatın mahiyetlerinden, surî ve maddî hâsiyetlerinden icmâlen bahseder. Fakat Sâni tarafından tavzif edilen vezâif-i ubûdiyetkârânelerinden ve Sâniin isimlerine ne vech ile ve nasıl delâlet ettiklerini ve evâmir-i tekvîniye-i İlâhiyeye karşı inkıyadlarını tafsilen zikreder. [/FONT] [FONT=Tahoma]İşte, felsefe-i beşeriye ile hikmet-i Kur’âniyenin şu tafsil ve icmal hususundaki farklarına bakacağız ki, mahz-ı hak ve ayn-ı hakikat hangisidir, göreceğiz. İşte, nasıl elimizdeki saat, sureten sabit görünüyor; fakat içindeki çarkların harekâtıyla, daimî içinde bir zelzele ve âlet ve çarklarının ıztırapları vardır. Aynen onun gibi, kudret-i İlâhiyenin bir saat-i kübrâsı olan şu dünya, zâhirî sabitiyetiyle beraber, daimî zelzele ve tagayyürde, fenâ ve zevâlde yuvarlanıyor. Evet, dünyaya zaman girdiği için, gece ve gündüz, o saat-i kübrânın saniyelerini sayan iki başlı bir mil hükmündedir. Sene, o saatin dakikalarını sayan bir ibre vaziyetindedir. Asır ise, o saatin saatlerini tâdât eden bir iğnedir. İşte, zaman, dünyayı emvâc-ı zevâl üstüne atar. Bütün mazi ve istikbali ademe verip yalnız zaman-ı hazırı vücuda bırakır. [/FONT] [FONT=Tahoma]Şimdi, zamanın dünyaya verdiği şu şekille beraber, mekân itibarıyla dahi, yine dünya zelzeleli, gayr-ı sabit bir saat hükmündedir. Çünkü cevv-i hava mekânı çabuk tagayyür ettiğinden, bir halden bir hale sür’aten geçtiğinden, bazı günde birkaç defa bulutlarla dolup boşalmakla, saniye sayan milin suret-i tagayyürü hükmünde bir tagayyür veriyor. [/FONT] [FONT=Tahoma]Şimdi, dünya hanesinin tabanı olan mekân-ı arz ise, yüzü, mevt ve hayatça, nebat ve hayvanca pek çabuk tebeddül ettiğinden, dakikaları sayan bir mil hükmünde, dünyanın şu ciheti geçici olduğunu gösterir. Zemin, yüzü itibarıyla böyle olduğu gibi, batnındaki inkılâbat ve zelzelelerle ve onların neticesinde cibâlin [/FONT][FONT=Tahoma] [/FONT][FONT=Tahoma] [/FONT] <table border="0" cellpadding="0" cellspacing="2"><tbody><tr><td>[FONT=Tahoma][B]Sâni[/B]: herşeyi san’atla yaratan Allah (bk. ṣ-n-a)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]adem[/B]: yokluk[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]ayn-ı hakikat[/B]: gerçeğin kendisi (bk. ḥ-ḳ-ḳ)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]batn[/B]: iç[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]cevv-i hava[/B]: hava boşluğu[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]cibâl[/B]: dağlar[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]cihet[/B]: yön, taraf[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]delâlet[/B]: delil olma, işaret etme[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]emvâc-ı zevâl[/B]: kaybolup giden, yok olan dalgalar (bk. z-v-l)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]evâmir-i tekvîniye-i İlâhiye[/B]: Allah’ın yaratılışa âit emirleri (bk. k-v-n; e-l-h)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]felsefe-i beşeriye[/B]: insanların geliştirdikleri fikir, felsefe[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]fenâ[/B]: gelip geçicilik, ölümlülük (bk. f-n-y)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]gayr-ı sabit[/B]: sabit olmayan[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]harekât[/B]: hareketler[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]hikmet-i Kur’âniye[/B]: Kur’ân’ın hikmeti (bk. ḥ-k-m)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]huruf[/B]: harfler[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]hâsiyet[/B]: özellik[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]icmal[/B]: özetleme (bk. c-m-l)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]icmâlen[/B]: kısaca, özetle (bk. c-m-l)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]inkılâbat[/B]: büyük değişmeler[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]inkılâpçı[/B]: değişen[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]inkıyad[/B]: boyun eğme, itaat etme[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]istikbal[/B]: gelecek zaman[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]kudret-i İlâhiye[/B]: Allah’ın sonsuz güç ve kudreti (bk. ḳ-d-r; e-l-h)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]kâinat[/B]: evren, yaratılmış herşey (bk. k-v-n)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]mahiyet[/B]: öz, nitelik, özellik[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]mahz-ı hak[/B]: hakkın, doğrunun kendisi (bk. ḥ-ḳ-ḳ)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]mazi[/B]: geçmiş zaman[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]mekân-ı arz[/B]: yeryüzü (bk. m-k-n)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]mevcudat[/B]: varlıklar (bk. v-c-d)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]mevt[/B]: ölüm (bk. m-v-t)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]nakış[/B]: süsleme, işleme (bk. n-ḳ-ş)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]nebat[/B]: bitki[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]saat-i kübrâ[/B]: çok büyük saat (bk. k-b-r)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]sabitiyet[/B]: sabitlik[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]seyyal[/B]: akıcı[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]seyyar[/B]: gezici[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]suret-i tagayyür[/B]: değişme şekli (bk. ṣ-v-r)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]sureten[/B]: görünüşte (bk. ṣ-v-r)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]surî[/B]: görünüşteki[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]sür’aten[/B]: hızla[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]tafsil[/B]: ayrıntılandırma[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]tafsilen[/B]: ayrıntılı olarak[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]tagayyür[/B]: başkalaşma, değişme[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]tavzif edilmek[/B]: vazifelendirilmek[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]tebeddül etmek[/B]: başkalaşmak, değişmek[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]tâdât etmek[/B]: saymak[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]vecih[/B]: şekil, tarz[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]vezâif-i ubûdiyetkârâne[/B]: kulluğa yakışır şekilde yapılan vazifeler (bk. a-b-d)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]vücud[/B]: varlık (bk. v-c-d)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]zahirî[/B]: görünürdeki (bk. ẓ-h-r)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]zaman-ı hazır[/B]: şimdiki zaman[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]zelzele[/B]: sarsıntı, deprem[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]zemin[/B]: yeryüzü[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]zevâl[/B]: geçip gitme, kaybolma (bk. z-v-l)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]zikretmek[/B]: belirtmek[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]ıztırap[/B]: sıkıntı, aşırı elem[/FONT]</td></tr></tbody></table> [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
Risale-i Nur Okuma ve Anlama
Risale-i Nur Külliyatı
Sözler
Yirmi Beşinci Söz
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst