Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
Risale-i Nur Okuma ve Anlama
Risale-i Nur Külliyatı
Sözler
Yirmi Beşinci Söz
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="TaLHa" data-source="post: 251641" data-attributes="member: 1"><p><strong>Yirmi Beşinci Söz - Sayfa 524</strong></p><p></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'">umumuna imanın ulûmunu talim eder, ispat eder. Öyle ise, avâmın en ümmîsi, havassın en ehassına omuz omuza, diz dize verip beraber ders-i Kur’ânîyi dinleyip istifade edecekler. Demek Kur’ân-ı Kerîm öyle bir mâide-i semâviyedir ki, binler muhtelif tabakada olan efkâr ve ukul ve kulûb ve ervah, o sofradan gıdalarını buluyorlar, müştehiyâtını alıyorlar, arzuları yerine gelir. Hattâ pek çok kapıları kapalı kalıp istikbalde geleceklere bırakılmıştır.</span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span> <span style="font-family: 'Tahoma'">Şu makama misal istersen, bütün Kur’ân baştan nihayete kadar bu makamın misalleridir. Evet, bütün müçtehidîn ve sıddıkîn ve hükema-i İslâmiye ve muhakkıkîn ve ulema-i usulü’l-fıkıh ve mütekellimîn ve evliya-i ârifîn ve aktâb-ı âşıkîn ve müdakkikîn-i ulema ve avâm-ı Müslimin gibi Kur’ân’ın tilmizleri ve dersini dinleyenleri müttefikan diyorlar ki, “Dersimizi güzelce anlıyoruz.” Elhasıl, sair makamlar gibi, ifham ve talim makamında dahi Kur’ân’ın lemeât-ı i’câzı parlıyor.</span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span> <span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>İKİNCİ ŞUA</strong></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong></strong></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong></strong></span> <span style="font-family: 'Tahoma'">Kur’ân’ın câmiiyet-i harikulâdesidir. Şu Şuanın Beş Lem’ası var.</span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span> <span style="font-family: 'Tahoma'">BİRİNCİ LEM’A: Lâfzındaki câmiiyettir. Elbette, evvelki Sözlerde, hem bu Sözde zikrolunan âyetlerden, şu câmiiyet âşikâre görünüyor. Evet,</span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span> <p style="text-align: center"><span style="font-family: 'Tahoma'">(<span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 22px">لِكُلِّ اٰيَةٍ ظَهْرٌ وَبَطْنٌ وَحَدٌّ وَمُطَّلَعٌ</span></span>) <strong><u><img src="http://www.erisale.com/images/blank.gif" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" />1</u></strong> <span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 22px">وَلِكُلٍّ شُجُونٌ وَغُصُونٌ وَفُنُونٌ</span></span> <strong><u><img src="http://www.erisale.com/images/blank.gif" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" />2</u></strong> </span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'">olan hadisin işaret ettiği gibi, elfâz-ı Kur’âniye öyle bir tarzda vaz edilmiş ki, herbir kelâmın, hattâ herbir kelimenin, hattâ herbir harfin, hattâ bazan bir sükûtun çok vücuhu bulunuyor, herbir muhatabına ayrı ayrı bir kapıdan hissesini verir.</span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span>[NOT]<span style="font-family: 'Tahoma'">Dipnot-1</span> <span style="font-family: 'Tahoma'"> “Her bir âyetin mânâ mertebeleri vardır; zâhirî (açık), bâtınî (açık ve görünür mânâsının içindeki, ehlinin anlayabileceği mânâ), haddi (kapsamı) ve muttala’ı (anlam çerçevesi) vardır. (Bu dört mânâ tabakasından her birinin de fürûatı (detayları), işaretleri, dalları ve ayrıntıları vardır.” (bk. Ebû yâ’lâ, el-Müsned 9:287; et-Taberânî, el-Mu’cemü’l-evsat 1:236.</span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'">Dipnot-2</span> <span style="font-family: 'Tahoma'"> Bu kısmın açıklaması Üstadımız tarafından hemen devamında verilmiştir.</span>[/NOT]<span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span> <table border="0" cellpadding="0" cellspacing="2"><tbody><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>aktâb-ı âşıkin</strong>: Allah’a âşık tarikat şeyhleri, kutupları</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>avâm</strong>: halk</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>avâm-ı Müslimin</strong>: Müslüman halk kesimi (bk. s-l-m)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>câmiiyet</strong>: kapsamlılık, genişlik (bk. c-m-a)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>câmiiyet-i harikulâde</strong>: olağanüstü câmiiyet, mânâ ve özellikçe kapsamlılık (bk. c-m-a)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>ders-i Kur’âniye</strong>: Kur’ân dersi</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>efkâr</strong>: fikirler, düşünceler (bk. f-k-r)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>ehass</strong>: en seçkin, en bilgili</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>elfâz-ı Kur’âniye</strong>: Kur’ân’ın lâfızları</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>elhasıl</strong>: özetle</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>ervah</strong>: ruhlar (bk. r-v-ḥ)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>evliya-i ârifin</strong>: Allah’ı hakkıyla bilen evliyâlar (bk. v-l-y; a-r-f) </span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>evvelki</strong>: önceki</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>hadis</strong>: Peygamberimize ait veya onun onayladığı söz, emir veya davranış (bk. ḥ-d-s̱)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>havass</strong>: seçkinler, okumuşlar, bilginler</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>hükema-i İslâmiye</strong>: büyük İslâm filozofları (bk. ḥ-k-m; s-l-m)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>ifham</strong>: anlatma, öğretme</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>istifade</strong>: faydalanma</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>istikbal</strong>: gelecek zaman</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>kelâm</strong>: ifade, söz (bk. k-l-m)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>kulûb</strong>: kalbler</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>lemeât-ı i’câz</strong>: mu’cizelik parıltıları (bk. a-c-z)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>lem’a</strong>: parıltı</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>lâfz</strong>: ifade, söz</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>maide-i semaviye</strong>: semâvî sofra (bk. s-m-v)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>makam</strong>: mevki, derece</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>muhakkıkîn</strong>: gerçekleri araştıran, hakikatleri delilleriyle bilen âlimler (bk. ḥ-ḳ-ḳ)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>müdakkikîn-i ulema</strong>: gerçekleri inceden inceye araştıran âlimler (bk. a-l-m)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>müttefikan</strong>: ittifakla, fikir birliğiyle</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>müçtehidîn</strong>: âyet ve hadislerden hüküm çıkaran büyük İslâm âlimleri (bk. c-h-d)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>müştehiyât</strong>: hoşa giden lezzetli şeyler</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>nihayet</strong>: son</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>sair</strong>: diğer</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>sükût</strong>: sessiz kalma, susma</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>sıddıkîn</strong>: daima doğruluk üzere ve Allah’a ve peygambere sadakatte en ileride olanlar (bk. ṣ-d-ḳ)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>talim</strong>: öğretme, eğitme (bk. a-l-m)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>tarz</strong>: şekil, biçim</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>tilmiz</strong>: öğrenci, talebe</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>ukul</strong>: akıllar</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>ulema-i usulü’l-fıkıh ve mütekellimîn</strong>: kelâm ve fıkıh usulü âlimleri (bk. a-l-m; k-l-m)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>ulûm</strong>: ilimler (bk. a-l-m)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>umum</strong>: bütün, genel</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>vaz edilmek</strong>: konulmak</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>vücuh</strong>: vecihler, yönler</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>zikrolunmak</strong>: belirtilmek, anılmak</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>âşikâre</strong>: açıkça</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>ümmî</strong>: okuma yazma bilmeyen, tahsil görmemiş</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>şua</strong>: parıltı</span></td></tr></tbody></table></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="TaLHa, post: 251641, member: 1"] [b]Yirmi Beşinci Söz - Sayfa 524[/b] [FONT=Tahoma]umumuna imanın ulûmunu talim eder, ispat eder. Öyle ise, avâmın en ümmîsi, havassın en ehassına omuz omuza, diz dize verip beraber ders-i Kur’ânîyi dinleyip istifade edecekler. Demek Kur’ân-ı Kerîm öyle bir mâide-i semâviyedir ki, binler muhtelif tabakada olan efkâr ve ukul ve kulûb ve ervah, o sofradan gıdalarını buluyorlar, müştehiyâtını alıyorlar, arzuları yerine gelir. Hattâ pek çok kapıları kapalı kalıp istikbalde geleceklere bırakılmıştır. [/FONT] [FONT=Tahoma]Şu makama misal istersen, bütün Kur’ân baştan nihayete kadar bu makamın misalleridir. Evet, bütün müçtehidîn ve sıddıkîn ve hükema-i İslâmiye ve muhakkıkîn ve ulema-i usulü’l-fıkıh ve mütekellimîn ve evliya-i ârifîn ve aktâb-ı âşıkîn ve müdakkikîn-i ulema ve avâm-ı Müslimin gibi Kur’ân’ın tilmizleri ve dersini dinleyenleri müttefikan diyorlar ki, “Dersimizi güzelce anlıyoruz.” Elhasıl, sair makamlar gibi, ifham ve talim makamında dahi Kur’ân’ın lemeât-ı i’câzı parlıyor. [/FONT] [FONT=Tahoma][B]İKİNCİ ŞUA [/B][/FONT] [FONT=Tahoma]Kur’ân’ın câmiiyet-i harikulâdesidir. Şu Şuanın Beş Lem’ası var. [/FONT] [FONT=Tahoma]BİRİNCİ LEM’A: Lâfzındaki câmiiyettir. Elbette, evvelki Sözlerde, hem bu Sözde zikrolunan âyetlerden, şu câmiiyet âşikâre görünüyor. Evet, [/FONT] [CENTER][FONT=Tahoma]([FONT=Trebuchet MS][SIZE=6]لِكُلِّ اٰيَةٍ ظَهْرٌ وَبَطْنٌ وَحَدٌّ وَمُطَّلَعٌ[/SIZE][/FONT]) [B][U][IMG]http://www.erisale.com/images/blank.gif[/IMG]1[/U][/B] [FONT=Trebuchet MS][SIZE=6]وَلِكُلٍّ شُجُونٌ وَغُصُونٌ وَفُنُونٌ[/SIZE][/FONT] [B][U][IMG]http://www.erisale.com/images/blank.gif[/IMG]2[/U][/B] [/FONT][/CENTER] [FONT=Tahoma] olan hadisin işaret ettiği gibi, elfâz-ı Kur’âniye öyle bir tarzda vaz edilmiş ki, herbir kelâmın, hattâ herbir kelimenin, hattâ herbir harfin, hattâ bazan bir sükûtun çok vücuhu bulunuyor, herbir muhatabına ayrı ayrı bir kapıdan hissesini verir. [/FONT][FONT=Tahoma] [/FONT][NOT][FONT=Tahoma]Dipnot-1[/FONT] [FONT=Tahoma] “Her bir âyetin mânâ mertebeleri vardır; zâhirî (açık), bâtınî (açık ve görünür mânâsının içindeki, ehlinin anlayabileceği mânâ), haddi (kapsamı) ve muttala’ı (anlam çerçevesi) vardır. (Bu dört mânâ tabakasından her birinin de fürûatı (detayları), işaretleri, dalları ve ayrıntıları vardır.” (bk. Ebû yâ’lâ, el-Müsned 9:287; et-Taberânî, el-Mu’cemü’l-evsat 1:236. Dipnot-2[/FONT] [FONT=Tahoma] Bu kısmın açıklaması Üstadımız tarafından hemen devamında verilmiştir.[/FONT][/NOT][FONT=Tahoma] [/FONT][FONT=Tahoma] [/FONT][FONT=Tahoma] [/FONT] <table border="0" cellpadding="0" cellspacing="2"><tbody><tr><td>[FONT=Tahoma][B]aktâb-ı âşıkin[/B]: Allah’a âşık tarikat şeyhleri, kutupları[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]avâm[/B]: halk[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]avâm-ı Müslimin[/B]: Müslüman halk kesimi (bk. s-l-m)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]câmiiyet[/B]: kapsamlılık, genişlik (bk. c-m-a)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]câmiiyet-i harikulâde[/B]: olağanüstü câmiiyet, mânâ ve özellikçe kapsamlılık (bk. c-m-a)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]ders-i Kur’âniye[/B]: Kur’ân dersi[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]efkâr[/B]: fikirler, düşünceler (bk. f-k-r)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]ehass[/B]: en seçkin, en bilgili[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]elfâz-ı Kur’âniye[/B]: Kur’ân’ın lâfızları[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]elhasıl[/B]: özetle[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]ervah[/B]: ruhlar (bk. r-v-ḥ)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]evliya-i ârifin[/B]: Allah’ı hakkıyla bilen evliyâlar (bk. v-l-y; a-r-f) [/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]evvelki[/B]: önceki[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]hadis[/B]: Peygamberimize ait veya onun onayladığı söz, emir veya davranış (bk. ḥ-d-s̱)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]havass[/B]: seçkinler, okumuşlar, bilginler[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]hükema-i İslâmiye[/B]: büyük İslâm filozofları (bk. ḥ-k-m; s-l-m)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]ifham[/B]: anlatma, öğretme[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]istifade[/B]: faydalanma[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]istikbal[/B]: gelecek zaman[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]kelâm[/B]: ifade, söz (bk. k-l-m)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]kulûb[/B]: kalbler[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]lemeât-ı i’câz[/B]: mu’cizelik parıltıları (bk. a-c-z)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]lem’a[/B]: parıltı[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]lâfz[/B]: ifade, söz[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]maide-i semaviye[/B]: semâvî sofra (bk. s-m-v)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]makam[/B]: mevki, derece[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]muhakkıkîn[/B]: gerçekleri araştıran, hakikatleri delilleriyle bilen âlimler (bk. ḥ-ḳ-ḳ)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]müdakkikîn-i ulema[/B]: gerçekleri inceden inceye araştıran âlimler (bk. a-l-m)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]müttefikan[/B]: ittifakla, fikir birliğiyle[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]müçtehidîn[/B]: âyet ve hadislerden hüküm çıkaran büyük İslâm âlimleri (bk. c-h-d)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]müştehiyât[/B]: hoşa giden lezzetli şeyler[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]nihayet[/B]: son[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]sair[/B]: diğer[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]sükût[/B]: sessiz kalma, susma[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]sıddıkîn[/B]: daima doğruluk üzere ve Allah’a ve peygambere sadakatte en ileride olanlar (bk. ṣ-d-ḳ)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]talim[/B]: öğretme, eğitme (bk. a-l-m)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]tarz[/B]: şekil, biçim[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]tilmiz[/B]: öğrenci, talebe[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]ukul[/B]: akıllar[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]ulema-i usulü’l-fıkıh ve mütekellimîn[/B]: kelâm ve fıkıh usulü âlimleri (bk. a-l-m; k-l-m)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]ulûm[/B]: ilimler (bk. a-l-m)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]umum[/B]: bütün, genel[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]vaz edilmek[/B]: konulmak[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]vücuh[/B]: vecihler, yönler[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]zikrolunmak[/B]: belirtilmek, anılmak[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]âşikâre[/B]: açıkça[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]ümmî[/B]: okuma yazma bilmeyen, tahsil görmemiş[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]şua[/B]: parıltı[/FONT]</td></tr></tbody></table> [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
Risale-i Nur Okuma ve Anlama
Risale-i Nur Külliyatı
Sözler
Yirmi Beşinci Söz
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst