Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
Risale-i Nur Okuma ve Anlama
Risale-i Nur Külliyatı
Sözler
Yirmi Beşinci Söz
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="TaLHa" data-source="post: 251178" data-attributes="member: 1"><p><strong>Yirmi Beşinci Söz - Sayfa 506</strong></p><p></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'">müzeyyenat ve mat’ûmat ve levazımat olduğunu; ve güneş dahi musahhar bir mumdar olduğunu ihtarla Sâniin haşmetini ve Hâlıkın ihsanını ifham ederek tevhide bir delil gösterir ki, müşriklerin en mühim, en parlak mâbud zannettikleri güneş, musahhar bir lâmba, câmid bir mahlûktur. Demek, <em>sirac</em> tabirinde, Hâlıkın azamet-i rububiyetindeki rahmetini ihtar eder; rahmetin vüs’atindeki ihsanını ifham eder; ve o ifhamda, saltanatının haşmetindeki keremini ihsas eder; ve bu ihsasta, vahdâniyeti ilâm eder ve mânen der ki: “Câmid bir sirâc-ı musahhar, hiçbir cihette ibadete lâyık olamaz.”</span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span> <span style="font-family: 'Tahoma'">Hem cereyan-ı <em>tecrî</em> tabirinde gece gündüzün, kış ve yazın dönmelerindeki tasarrufât-ı muntazama-i acibeyi ihtar eder ve o ihtarda, rububiyetinde münferid bir Sâniin azamet-i kudretini ifham eder. Demek, şems ve kamer noktalarından beşerin zihnini gece ve gündüz, kış ve yaz sahifelerine çevirir ve o sahifelerde yazılan hâdisâtın satırlarına nazar-ı dikkati celb eder.</span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span> <span style="font-family: 'Tahoma'">Evet, Kur’ân güneşten güneş için bahsetmiyor. Belki, onu ışıklandıran Zât için bahsediyor. Hem güneşin insana lüzumsuz olan mahiyetinden bahsetmiyor. Belki güneşin vazifesinden bahsediyor ki, san’at-ı Rabbâniyenin intizamına bir zemberek ve hilkat-i Rabbâniyenin nizamına bir merkez, hem Nakkâş-ı Ezelînin gece-gündüz ipleriyle dokuduğu eşyadaki san’at-ı Rabbâniyenin insicamına bir mekik vazifesini yapıyor.</span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span> <span style="font-family: 'Tahoma'">Daha sair kelimât-ı Kur’âniyeyi bunlara kıyas edebilirsin. Adeta basit, melûf birer kelime iken, lâtif mânâların definelerine birer anahtar vazifesini görüyor.</span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span> <span style="font-family: 'Tahoma'">İşte, ekseriyetle üslûb-u Kur’ân’ın geçen tarzlarda ulvî ve parlak olduğundandır ki, bazan bir bedevî Arap, birtek kelâma meftun olur, Müslüman olmadan</span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span> <table border="0" cellpadding="0" cellspacing="2"><tbody><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>Hâlık</strong>: herşeyi yaratan Allah (bk. ḫ-l-ḳ)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>Nakkaş-ı Ezelî</strong>: başlangıcı olmayan, ezelî nakşedici olan Allah (bk. n-ḳ-ş; e-z-l)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>Sâni</strong>: herşeyi san’atla yaratan Allah (bk. ṣ-n-a)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>azamet-i kudret</strong>: kudretin büyüklüğü (bk. a-ẓ-m; ḳ-d-r)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>azamet-i rububiyet</strong>: Allah’ın bütün varlıkları terbiye ve idare ediciliğinin büyüklüğü (bk. a-ẓ-m; r-b-b)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>bedevî</strong>: çölde yaşayan</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>beşer</strong>: insan</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>celb etmek</strong>: çekmek</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>cereyan-ı tecrî</strong>: “döner, akar gider” ifadesi</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>cihet</strong>: yön</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>câmid</strong>: cansız</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>ekseriyetle</strong>: çoğunlukla (bk. k-s̱-r)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>haşmet</strong>: görkem</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>hilkat-i Rabbâniye</strong>: herşeyi terbiye ve idare eden Allah’ın yaratıcılığı (bk. ḫ-l-ḳ; r-b-b) </span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>hâdisât</strong>: hadiseler, olaylar</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>ifham</strong>: anlatma, bildirme</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>ihsan</strong>: bağış, iyilik (bk. ḥ-s-n)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>ihsas etmek</strong>: hissettirmek</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>ihtar</strong>: hatırlatma</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>ilâm etmek</strong>: duyurmak</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>insicam</strong>: uyumluluk, düzgünlük</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>intizam</strong>: düzenlilik (bk. n-ẓ-m)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>kamer</strong>: ay</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>kelimât-ı Kur’âniye</strong>: Kur’ân’ın kelimeleri (bk. k-l-m)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>kelâm</strong>: kelime, söz (bk. k-l-m)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>kerem</strong>: cömertlik (bk. k-r-m)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>levazımat</strong>: gerekli şeyler</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>lâtif</strong>: güzel, hoş (bk. l-ṭ-f)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>mahiyet</strong>: özellik, nitelik</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>mahlûk</strong>: yaratık (bk. ḫ-l-ḳ)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>mat’ûmat</strong>: yiyecekler</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>meftun olmak</strong>: tutulmak</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>mekik</strong>: dokuma âleti </span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>melûf</strong>: alışılmış</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>mumdar</strong>: ışık veren</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>musahhar</strong>: emre uyan</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>mâbud</strong>: kendisine ibadet edilen (bk. a-b-d)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>mânen</strong>: mânevî olarak (bk. a-n-y)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>mühim</strong>: önemli</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>münferid</strong>: tek başına (bk. f-r-d)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>müzeyyenat</strong>: süslü şeyler (bk. z-y-n)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>müşrik</strong>: Allah’a ortak koşan</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>nazar-ı dikkat</strong>: dikkatli bakış (bk. n-ẓ-r)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>nizam</strong>: düzen (bk. n-ẓ-m)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>rahmet</strong>: şefkat, merhamet (bk. r-ḥ-m)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>rububiyet</strong>: Rablık; Allah’ın herbir varlığa yaratılış gayelerine ulaşmaları için muhtaç olduğu şeyleri vermesi, onları terbiye edip idaresi ve egemenliği altında bulundurması (bk. r-b-b)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>sair</strong>: diğer</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>san’at-ı Rabbâniye</strong>: herşeyi terbiye ve idare eden Allah’ın san’atı (bk. ṣ-n-a; r-b-b)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>sirac</strong>: lamba, kandil</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>sirâc-ı musahhar</strong>: emre boyun eğen lamba</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>tabir</strong>: ifâde (bk. a-b-r)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>tasarrufât-ı muntazama-i acibe</strong>: hayret verici ve düzenli işler, tasarruflar (bk. ṣ-r-f; n-ẓ-m)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>tevhid</strong>: Allah’ın birliği (bk. v-ḥ-d)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>ulvî</strong>: yüce, büyük</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>vahdâniyet</strong>: Allah’ın bir ve tek olup ortağının olmayışı (bk. v-ḥ-d)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>vüs’at</strong>: genişlik</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>zemberek</strong>: hareketi sağlayan güç kaynağı</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>üslûb-u Kur’ân</strong>: Kur’ân’ın ifade tarzı</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>şems</strong>: güneş</span></td></tr></tbody></table></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="TaLHa, post: 251178, member: 1"] [b]Yirmi Beşinci Söz - Sayfa 506[/b] [FONT=Tahoma]müzeyyenat ve mat’ûmat ve levazımat olduğunu; ve güneş dahi musahhar bir mumdar olduğunu ihtarla Sâniin haşmetini ve Hâlıkın ihsanını ifham ederek tevhide bir delil gösterir ki, müşriklerin en mühim, en parlak mâbud zannettikleri güneş, musahhar bir lâmba, câmid bir mahlûktur. Demek, [I]sirac[/I] tabirinde, Hâlıkın azamet-i rububiyetindeki rahmetini ihtar eder; rahmetin vüs’atindeki ihsanını ifham eder; ve o ifhamda, saltanatının haşmetindeki keremini ihsas eder; ve bu ihsasta, vahdâniyeti ilâm eder ve mânen der ki: “Câmid bir sirâc-ı musahhar, hiçbir cihette ibadete lâyık olamaz.” [/FONT] [FONT=Tahoma]Hem cereyan-ı [I]tecrî[/I] tabirinde gece gündüzün, kış ve yazın dönmelerindeki tasarrufât-ı muntazama-i acibeyi ihtar eder ve o ihtarda, rububiyetinde münferid bir Sâniin azamet-i kudretini ifham eder. Demek, şems ve kamer noktalarından beşerin zihnini gece ve gündüz, kış ve yaz sahifelerine çevirir ve o sahifelerde yazılan hâdisâtın satırlarına nazar-ı dikkati celb eder. [/FONT] [FONT=Tahoma]Evet, Kur’ân güneşten güneş için bahsetmiyor. Belki, onu ışıklandıran Zât için bahsediyor. Hem güneşin insana lüzumsuz olan mahiyetinden bahsetmiyor. Belki güneşin vazifesinden bahsediyor ki, san’at-ı Rabbâniyenin intizamına bir zemberek ve hilkat-i Rabbâniyenin nizamına bir merkez, hem Nakkâş-ı Ezelînin gece-gündüz ipleriyle dokuduğu eşyadaki san’at-ı Rabbâniyenin insicamına bir mekik vazifesini yapıyor. [/FONT] [FONT=Tahoma]Daha sair kelimât-ı Kur’âniyeyi bunlara kıyas edebilirsin. Adeta basit, melûf birer kelime iken, lâtif mânâların definelerine birer anahtar vazifesini görüyor. [/FONT] [FONT=Tahoma]İşte, ekseriyetle üslûb-u Kur’ân’ın geçen tarzlarda ulvî ve parlak olduğundandır ki, bazan bir bedevî Arap, birtek kelâma meftun olur, Müslüman olmadan [/FONT][FONT=Tahoma] [/FONT] <table border="0" cellpadding="0" cellspacing="2"><tbody><tr><td>[FONT=Tahoma][B]Hâlık[/B]: herşeyi yaratan Allah (bk. ḫ-l-ḳ)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]Nakkaş-ı Ezelî[/B]: başlangıcı olmayan, ezelî nakşedici olan Allah (bk. n-ḳ-ş; e-z-l)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]Sâni[/B]: herşeyi san’atla yaratan Allah (bk. ṣ-n-a)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]azamet-i kudret[/B]: kudretin büyüklüğü (bk. a-ẓ-m; ḳ-d-r)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]azamet-i rububiyet[/B]: Allah’ın bütün varlıkları terbiye ve idare ediciliğinin büyüklüğü (bk. a-ẓ-m; r-b-b)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]bedevî[/B]: çölde yaşayan[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]beşer[/B]: insan[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]celb etmek[/B]: çekmek[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]cereyan-ı tecrî[/B]: “döner, akar gider” ifadesi[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]cihet[/B]: yön[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]câmid[/B]: cansız[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]ekseriyetle[/B]: çoğunlukla (bk. k-s̱-r)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]haşmet[/B]: görkem[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]hilkat-i Rabbâniye[/B]: herşeyi terbiye ve idare eden Allah’ın yaratıcılığı (bk. ḫ-l-ḳ; r-b-b) [/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]hâdisât[/B]: hadiseler, olaylar[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]ifham[/B]: anlatma, bildirme[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]ihsan[/B]: bağış, iyilik (bk. ḥ-s-n)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]ihsas etmek[/B]: hissettirmek[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]ihtar[/B]: hatırlatma[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]ilâm etmek[/B]: duyurmak[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]insicam[/B]: uyumluluk, düzgünlük[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]intizam[/B]: düzenlilik (bk. n-ẓ-m)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]kamer[/B]: ay[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]kelimât-ı Kur’âniye[/B]: Kur’ân’ın kelimeleri (bk. k-l-m)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]kelâm[/B]: kelime, söz (bk. k-l-m)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]kerem[/B]: cömertlik (bk. k-r-m)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]levazımat[/B]: gerekli şeyler[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]lâtif[/B]: güzel, hoş (bk. l-ṭ-f)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]mahiyet[/B]: özellik, nitelik[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]mahlûk[/B]: yaratık (bk. ḫ-l-ḳ)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]mat’ûmat[/B]: yiyecekler[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]meftun olmak[/B]: tutulmak[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]mekik[/B]: dokuma âleti [/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]melûf[/B]: alışılmış[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]mumdar[/B]: ışık veren[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]musahhar[/B]: emre uyan[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]mâbud[/B]: kendisine ibadet edilen (bk. a-b-d)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]mânen[/B]: mânevî olarak (bk. a-n-y)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]mühim[/B]: önemli[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]münferid[/B]: tek başına (bk. f-r-d)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]müzeyyenat[/B]: süslü şeyler (bk. z-y-n)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]müşrik[/B]: Allah’a ortak koşan[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]nazar-ı dikkat[/B]: dikkatli bakış (bk. n-ẓ-r)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]nizam[/B]: düzen (bk. n-ẓ-m)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]rahmet[/B]: şefkat, merhamet (bk. r-ḥ-m)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]rububiyet[/B]: Rablık; Allah’ın herbir varlığa yaratılış gayelerine ulaşmaları için muhtaç olduğu şeyleri vermesi, onları terbiye edip idaresi ve egemenliği altında bulundurması (bk. r-b-b)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]sair[/B]: diğer[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]san’at-ı Rabbâniye[/B]: herşeyi terbiye ve idare eden Allah’ın san’atı (bk. ṣ-n-a; r-b-b)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]sirac[/B]: lamba, kandil[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]sirâc-ı musahhar[/B]: emre boyun eğen lamba[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]tabir[/B]: ifâde (bk. a-b-r)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]tasarrufât-ı muntazama-i acibe[/B]: hayret verici ve düzenli işler, tasarruflar (bk. ṣ-r-f; n-ẓ-m)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]tevhid[/B]: Allah’ın birliği (bk. v-ḥ-d)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]ulvî[/B]: yüce, büyük[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]vahdâniyet[/B]: Allah’ın bir ve tek olup ortağının olmayışı (bk. v-ḥ-d)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]vüs’at[/B]: genişlik[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]zemberek[/B]: hareketi sağlayan güç kaynağı[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]üslûb-u Kur’ân[/B]: Kur’ân’ın ifade tarzı[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]şems[/B]: güneş[/FONT]</td></tr></tbody></table> [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
Risale-i Nur Okuma ve Anlama
Risale-i Nur Külliyatı
Sözler
Yirmi Beşinci Söz
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst