Uluslararası Bediüzzaman Sempozyumu 2007

adese

Member
Uluslararası Bediüzzaman Sempozyumu 2007

Sempozyum tarihi değişti haberiniz olmadımı??


Aziz, sıddık kardeşlerim,


Evvelâ: Sizin leyle-i Berâtınızı ve gelecek Ramazanınızı tebrik eder ve bu gelecek leyle-i Kadri hakkınızda ve hakkımızda bin aydan daha hayırlı olmasını ve defter-i âmâlimize böyle geçmesini Cenab-ı Haktan niyaz ediyoruz. Ve böylece, bayrama kadar duasını etmeye niyet ettik. (Allah'ım! Bu Ramazan'da Leyle-i Kadrimizi bize ve sadık Risale-i Nur talebelerine bin aydan daha hayırlı kıl.) Hem sizin iki mucizeli Kur'an'ı bizlere bu mübarek aylarda göndermeniz, inşaallah o derece medâr-ı bereket ve sevap ve hasenat ve fütuhat olacak ki, hakkımızda bu Ramazanın her bir günü bir leyle-i Kadir hükmüne geçeceğini rahmet-i İlahiyeden ümit ederiz. Allah'ım! Bu Ramazan'da Leyle-i Kadrimizi bize ve sadık Risale-i Nur talebelerine bin aydan daha hayırlı kıl. Şimdiden biz tedbir ettik ki, iki Kur'an'ı, Risale-i Nur'un buradaki has talebeleri, Ramazan-ı Şerifte, her biri, her günde bir cüzünü sizinle beraber okumakla, Ramazan'ın her gününde bir hatme-i Kur'aniye olarak, manevi ve çok geniş bir mecliste, Isparta ve Kastamonu'yu ihata eden bir dairede halka tutan Risale-i Nur talebelerinin ve o dairenin merkezinde sizler bulunmak cihetiyle Risale-i Nur şakirtlerinin etrafınızda olarak, Nakşîde, "hatme-i hâcegân" tarzında, fakat çok büyük bir mikyasta Risale-i Nur'un bütün şakirtleri manen hazır ve o dairede bulunuyor niyetiyle tasavvurla okunmak, o kudsi hatmeyi yapmak Cenab-ı Hakkın rahmetinden tevfik niyaz ederiz.

. . .

Umum kardeşlerimize birer birer selam ve dua ederiz. Ve bu mübarek eyyamda
ve leyâlide dualarını isteriz. (Kastamonu Lahikası 60.mektup)


Biz de binler ruhu-canımızla Aziz ve Muazzez Üstad’ımızın yukardaki mektubunda yer alan dualarına ve temennilerine iştirak ediyor ve bu vesile ile Ramazan-ı Şerifinizi tebrik ediyoruz. Rabbimiz bu kudsi ayı hakkıyla değerlendirmeyi ve kadr-u kıymetini bilmeyi bizlere nasip etsin.

Malumunuz olduğu üzere sempozyum senesindeyiz ve en geniş manada tekrar bir araya geleceğimiz, hasret gidereceğimiz, şevk alıp şevk vereceğimiz zaman yaklaşıyor. Dünya vüsatinde vuku bulacak bu Nur’un bayramı vatan sınırlarını aştı. Filipinlerden Kore’ye, Kanada’dan Güney Afrika’ya, ta Rusya’nın Sibirya steplerine kadar çok geniş bir daireden ilim adamlarının katılımı beklen,yor.

Sempozyum tarihi bir sene önce 21-23 Ekim 2007 olarak ilan edilmişti. Fakat yakın geçmişte yaşanılan siyasi hadiseler neticesinde 21 Ekim tarihinde referandum yapılmasına karar verilmiştir. Bu sebeple sempozyum tarihi 18-20 kasım 2007 olarak belirlendi ve bütün dünyaya duyuruldu.

Bu 8 ci sempozyumun konusu ADALET : RİSALE-İ NUR’A GÖRE DAHA İYİ BİR DÜNYANIN İNŞASINDA ADALETİN YERİ VE ROLÜ

Sempozyumun açılışı İstanbul Gösteri Merkezi’nde (Yeşilköy Hava Alanı yanında) yapılacak. Burası önceki sempozyumların yapıldığı Lütfü Kırdar’a göre daha büyük ve metro durağına çok yakın olması hasebiyle ulaşımı daha kolay. İnşaAllah daha iyi imkânlarda bir sempozyum yapmış olacağız. Konunun cazip oluşu , üç sene gibi uzun bir ara ve Risale-i Nur’un son üç senede daha iyi tanınmış olmasının da etkisiyle ADALET sempozyumuna beklentilerin çok üstünde bir ilgi ve rağbet oldu. Öyle ki bazı İslam ülkelerinden (Fas gibi ) 45 kadar tebliğ geldi. Benzer durum batılı ülkeler için de geçerli. Mesela bir İngiltere’den 15 katılımcı var. Eğer imkanlarımız olsaydı ve zaman da yeterli olabilseydi 150 tebliğli bir sempozyum olacaktı. Maalesef bütün imkânlar seferber edilerek bu sayı 100’le sınırlandırıldı. Bu sene sempozyuma tebliğle katılacak ilim adamlarından sadece 10’u daha önceki sempozyumlarda tebliğ sunmuştu. Bu, demek oluyor ki bu sene yeni 90 ilim adamı Nurları bir sene boyunca okudu ve onlardaki ‘’derinlemesine serpiştirilmiş” adalet tecellilerini derleyip toparladı ve bunları bizlere anlatacaklar. Hamd olsun her geçen gün Nur’lara olan teveccüh ve alaka artmakta, Bu vesile ile Kur’anımız dünyanın her yerinde müsbet bir şekilde gündeme gelmektedir.

Sempozyumlara gelip giden ilim adamları Risaleler üzerine tezler yaptırmakta , yazmış oldukları kitap ve makalelerde haliyle Nur’lardan bahsetmektedirler. Yaptıkları radyo, TV ve halka yönelik konuşmalarda Risalelere atfen konusmakta. Bunun yanı sıra, bazı hocalar da evlerini Nur derslerine tahsis etmektedir (Malezya da Dr rauf,Mısır’da Abdulhalim Uveys ,Fas’da Ensari hoca ve Filipinler’de Nora Şerif gibi). Bunlara çok sayıda örnek verilebilir. Hatta Hıristiyan ve Musevi ilim adamları ‘’Nurları okuyunca imanımız kuvvetlenmekte ve dinimizi Said Nursi’den öğreniyoruz’’ itirafında bulunmaktalar. Yine Faslı İslam dünyasında çok saygın bir alim “geceleri canım sıkıldığında, başım ağrıdığında kalkıp Risale okuyorum ve böylece rahatlamış oluyorum” demişti. Rabbimize hamd olsun ki, bu ve benzeri güzel hadiseler öyle çoğaldı ki artık sıradan haberler haline geldi.

Adalet sempozyumunda bunun çok güzel örneklerini hep birlikte göreceğiz ve yaşayacağız inşaAllah. Tebliğlerden biri ‘’Bela ve musibetlerdeki ilahi adaleti’’ incelerken bir başka tebliğde ‘’Kainattaki yaratılış tecellileri’’ ele alınıyor. Yine bir İngiliz profesör tebliğinde ‘’Said Nursi’ nin adalet anlayışı şefkat esaslıdır’’ demekte. Risalelerde ele alınan adalet anlayışını Kant’la, Budizm’le, Hinduizm’le Yahudilikle ve Hıristiyanlıkla mukayese eden çok sayıda tebliğ var. Sosyal adalet, ilahi adalet gibi konuların yanı sıra kâinatla entegre yaratılışta var olan temel adalet anlayışı hemen hemen bütün tebliğlerde ele alınmış. Böylece bu sempozyumla, Risalelerdeki ADALET anlayışı çok yönlü ve çok boyutlu ele alınmış olacak.

İnşaAllah yakın bir gelecekte bütün tebliğlerin kısa bir özetinden oluşan kitapçık hazırlanıp sizlere sunulacaktır.

Bu vesile ile sizlerden dua bekliyoruz. Destek bekliyoruz. Geliniz bu güzel hizmetin bir ucundan da siz tutunuz, neyiniz varsa ve ne ölçüde destek verebiliyorsanız onunla gelin. Yüreğinizle ve dualarınızla gelin. Said Nursi dostlarının dünyanın dört bir yanından koşarak geleceği bu bayrama sizler de bekleniyorsunuz. Gelişinizle güç verin, kuvvet verin ve hasbel kader bu işlerde koşuşturanlara cesaret kaynağı olun. Dua edin, Rabbimiz bizlere ihlaslı ameller nasip etsin ve maksadından başka işlerin peşinde koşturmasın. İman–ı kâmil, ihlas-ı tam ve hüsn-ü hatime nasip buyursun.Ve minallahi tevfik.

Prof Dr Faris Kaya
ISTANBUL ILIM VE KULTUR VAKFI
ISTANBUL FOUNDATION FOR SCIENCE AND CULTURE
RUSTEMPASA MEDRESESI,SURURI MAHALLESI,MEDRESE SOKAK NO:2
34120 EMINONU,ISTANBUL Phone:90212 527 8181 Fax:90212 527 8080
E mail : faris53@hotmail.com [email]faris@istikv.org[/email]
 

adese

Member
Ynt: Uluslararası Bediüzzaman Sempozyumu 2007

Uluslararası Bediüzzaman Sempozyumlarının 8. halkası 21-23 Ekim 2007 tarihlerinde, İstanbul’da gerçekleştirilecek. İstanbul İlim ve Kültür Vakfı tarafından organize edilen sempozyumun ana başlığı “Adalet: İnsanlık Onuruna Layık Bir Dünya İçin” şeklinde belirlendi.

İstanbul İlim ve Kültür Vakfı tarafından, ilki 1991 yılında “Vefatının 30. yılında Bediüzzaman’ın Fikirleri ve İslam Düşüncesindeki Yeri” başlığıyla bir sempozyum düzenlenmişti. Sonraki yıllarda gerçekleştirilen “İslam Düşüncesinin 20. Asırda Yeniden Yapılanması ve Bediüzzaman Said Nursî,” “Kur’an’ı Anlamada Çağdaş Bir Yaklaşım: Risale-i Nur Örneği,” “Risale-i Nur’a Göre Kur’an’ın İnsana Bakışı,” “Risale-i Nur ışığında Küreselleşme ve Ahlak,” “Çok Kültürlü Bir Dünyada İmanlı, Anlamlı ve Barış İçinde Yaşama Pratiği: Risale-i Nur Yaklaşımı” şeklindeki başlıklar altında 7 uluslararası sempozyuma imza atıldı. Bu sempozyumlarda yerli ve yapancı çok sayıda akademisyen tüm insanlığı ilgilendiren meseleler ve çözümleri üzerinde durdular. Bu ana konular ışığında Bediüzzaman Said Nursî’nin görüşleri üzerinde derin ve geniş muhtevalı değerlendirmelerini dünya kamuoyunun dikkatine sundular.

21-23 Ekim 2007 tarihlerinde, İstanbul’da gerçekleştirilecek olan 8. Uluslararası Bediüzzaman Sempozyumunda, günümüz insanlığını en yakından ilgilendiren konulardan birisi olan “Adalet” konusu bütün yönleriyle ele alınacak. İstanbul İlim ve Kültür Vakfı yetkililerince yapılan açıklamaya göre “Adalet” kavramı “İnsanlık Onuruna Layık Bir Dünya İçin” çok önemli ve gerekli uygulamaları ihtiva ediyor.
Sempozyumun amaç ve kapsamıyla ilgili bilgi veren yetkililer, insanlığın tarih boyunca adalete olan ihtiyacına dikkat çektiler. Bu açıklamalar göre insanlık, genel hatlarıyla nefse ve eneye dayalı ihtirasların, ırkçılık ve hegemonya arzusunun da etkisiyle büyük tahribatlara sebep olan savaşlardan bir türlü kurtulamadı. İnsan nefsindeki sınırlandırılmamış duygular her türlü insaf ölçülerini aşarak, özellikle 20. asırda yine insanlığın başına çok ağır gaileler açtı. Bu asırda yapılan savaşlar, tarih boyunca yaşanan toplam vahşeti bile geride bıraktı. Ggloballeşme ile birlikte adaletsizlik, hem kısmen boyut ve kılık değiştirdi, hem de ALENİ ve yasal hale gelerek sistemleştirildi.

Yer yüzü, “obezite” hastalıklarının yaygınlaştığı aşırı beslenen “Zengin Kuzey” ile, açlık sınırı altındaki yüz milyonların yaşadığı “Fakir Güney”in gelgitleri arasında bocalamakta.

Fertler arası, aile içi ve ülkeler arası boyutundan küresel ölçekte çevreyi tahribe kadar her alandaki bu adaletsizliklerin azaltılması ve önlenmesi için yapılmakta olan çalışmaların yeterli değil. Bu tedbirlere ilave olarak derin ve kalıcı etkileri olan sürdürülebilir teorik ve pratik boyutlu çalışmalara büyük ihtiyaç duyuluyor.

İşte bu noktadan hareketle insanlığın bu kanayan yarasına bir çare sunmak ve “İnsanlık Onuruna Layık Bir Dünya İçin” nelerin yapılabileceğini tartışmak üzere bir Uluslararası Sempozyum düzenlenmesine karar verildi.

Bu sempozyumda dünya coğrafyasının değişik yerlerinden gelen İlim ve fikir adamları, genelde dinlerin ve özelde İslâm’ın ve Kur’ân’ın çağdaş bir yorumu olan Risale-i Nur Külliyatı ışığında “Daha yaşanılır bir dünyanın inşası için adaletin yeri ve rolü” araştırılacak.
8. Bediüzzaman Sempozyumunun hazırlanmasındaki önemli gerekçeleri ve hazırlıklar hakkında bilgi veren İstanbul İlim ve Kültür Vakfı yetkilileri, bu sempozyumdan en büyük beklentilerini şu kısa ve öz ifadeyle dile getirdiler:

“Umulur ki vakıf olarak bu mütevazı çalışmamızla zulmün azaltılmasına ve adaletli bir dünyanın inşasına bir katkımız olur.”
“Adalet: İnsanlık Onuruna Layık Bir Dünya İçin” başlıklı 8. Uluslararası Bediüzzaman Sempozyumu çerçevesinde ele alınacak alt başlıklar ise şöyle:


ALT BAŞLIKLAR:
1. Yaratıcının Adl isminin ontolojik anlamı ve açılımı.
2. Yaradılışta adaletin yeri.
3. Tevhid, nübüvvet ve ahiret inancı bağlamında adalet.
4. Temel insanî hak olarak adaletin analizi.
5. Rasyonel ve İlâhî adalet.
6. Adalet ve ibadet ilişkisi.
7. Adaletin dünyevî ve uhrevî boyutu.
8. Adalet-ahlâk ilişkisi.
9. Siyaset (mülk-iktidar) ve adalet ilişkisi.
10. Beşerî münasebetlerde adaletin yeri ve önemi.
11. Sosyal, siyasal ve ekonomik boyutlarıyla adalet.
12. Adalet ilkesi ışığında uluslararası ilişkiler.
13. Hukuk, güç ve adalet ilişkisi.
14. Modernitenin adalet telakkisi.
15. Akıl-Vahiy bağlamında adalet telakkisi.
16. İslâm ve Batı Medeniyeti adalet telakkilerinin analizi.
17. Küreselleşme ve adalet.
18. Adalet ve ekoloji.
19. Adalet ve tasavvuf.
20. Çağdaş adalet teorileri.
21. Küreselleşen dünyada adaleti yeniden tanımlamak.
22. Fert-devlet ilişkilerinde adalet.
 

adese

Member
Amaç

ADALET

(İNSANLIK ONURUNA LAYIK BİR DÜNYA İÇİN)

SEMPOZYUMUN AMAÇ VE KAPSAMI



Tarih boyunca insanlık birlikte yaşamanın güzel örneklerini vermiş olmakla birlikte maalesef, genel hatlarıyla nefse ve eneye dayalı ihtiraslar, ırkçılık ve hegemonya arzusunun da etkisiyle büyük tahribatlara sebep olan savaşlardan bir türlü kurtulamamıştır. İnsan nefsindeki sınırlandırılmamış duygular her türlü insaf ölçülerini aşarak, özellikle 20. asrın savaşları, tarih boyunca yaşanan toplam vahşeti bile geride bırakmıştır. Globalleşme ile birlikte adaletsizlik, hem kısmen boyut ve kılık değiştirmiş, hem de ALENİ ve yasal hale gelerek sistemleştirilmiştir. Yer yüzü, çok genel hatlarıyla ifade etmek gerekirse; “obezite” hastalıklarının yaygınlaştığı aşırı beslenen “Zengin Kuzey” ile, açlık sınırı altındaki yüz milyonların yaşadığı “Fakir Güney”in gelgitleri arasında bocalamaktadır.


Fertler arası, aile içi ve ülkeler arası boyutundan küresel ölçekte çevreyi tahribe kadar her alandaki bu adaletsizliklerin azaltılması ve önlenmesi için yapılmakta olan çalışmaların yeterli olmadığı aşikârdır. Bu tedbirlere ilave olarak derin ve kalıcı etkileri olan sürdürülebilir teorik ve pratik boyutlu çalışmalarda gereklidir. Tarih boyunca bu anlamda en etkili ve kalıcı çözümler dinler tarafından sunulmuş ve uygulanmıştır. Özellikle İslamiyet ve ana kaynağı Kur’ân-ı Kerîm beşere getirmiş olduğu hükümlerle adaletin tesis ve korunmasına yönelik uygulanabilir bir vizyona sahiptir. İstanbul İlim ve Kültür Vakfı insanlığın bu kanayan yarasına bir çare sunmak ve İNSANLIK ONURUNA LAYIK BİR DÜNYA İÇİN nelerin yapılabileceğini tartışmak üzere bir Uluslararası sempozyum düzenlemektedir.Bu sempozyumda dünya coğrafyasının değişik yerlerinden gelen İlim ve fikir adamları, genelde dinlerin ve özelde İslam’ın ve Kur’an’ın çağdaş bir yorumu olan Risale-i Nur Külliyatı ışığında DAHA YAŞANILIR BİR DÜNYANIN İNŞAASI İÇİN ADALETİN YERİ VE ROLÜ araştırılacaktır. Tebliğlerin aşağıda belirtilen formata ve başlıklara uygun olması beklenmektedir. Belirtilen kapsam, format ve zaman akışına uymayan tebliğler kesinlikle sempozyum programına alınmayacaktır. Umulur ki vakıf olarak bu mütevazı çalışmamızla zulmün azaltılmasına ve adaletli bir dünyanın inşaasına bir katkımız olur.


 

TaLHa

Nur-u Aynım
Yönetici
Ynt: Uluslararası Bediüzzaman Sempozyumu 2007

Evet ...

Sempozyuma katılmak isteyen İstanbul dışındaki kardeşlerimize eğer isterlerse refakat edebiliriz...
 

hknco

Well-known member
Ynt: Uluslararası Bediüzzaman Sempozyumu 2007

Lemalar ' Alıntı:
Evet ...

Sempozyuma katılmak isteyen İstanbul dışındaki kardeşlerimize eğer isterlerse refakat edebiliriz...

He işte bu çok güzel olmuş ... ağabeylerim istanbul gibi bir yerde 'ensar muhacir kardeşliği sergiliyorlar olacak ' Medine havası estirecekler ... Allah cc yar ve yardımcınız olsun ... zaman değişiyor mekan değişiyor ... ama gaye amaç değişmiyor ... Her şey Allah cc rızası için ...
evet birisi diyor ki şahıs aklımda değil ama söz şu 'Aç sineni açabildiğin kadar. Kalmasın gönlünde yer vermediğin kimse. Varlığa varolduğu için ilgi duy. Herkes yer bulabilsin senin dünyanda.' bir yunus edasıyla söylenmiş şu söze bakılırsa ağabeylerime de ancak bu yaraşır ...


inşallah bizlerde katılabiliriz :p
 

bykarayel

New member
İnşallah bizede nasip olur. Ben soyle bir sey dusunuyorum hep sempozyumlarda ilim adamlarının konusmalarina yer veriyorlar.Keske bir gencinde oraya cıkıp kendi fikirlerini yani Risaleinur hakkkında neler dusundugunu butun genclik adına soylemesi nasip olsa gercekten farkli ve guzel olur... kendi sahsi dusuncem selamlar...
 
T

Tarihci19

Misafir
Yemin abi, bi dahakine benide haberdar et de birlikte gidelim ben unutuyorum hep kaçırıyorum..
 

Zülfikar2

New member
Bana bir sefer gitmek nasip olmuştu bulunduğum İlin ikamet ettiğim ilçesindeki Ehli Hizmet Ağbilerimiz tarafından otobüs kaldırılmıştı.Böylelikle bizde nasiplenmiştik.. İnşallah Cenabı-ı Hak bu sempozyuma gitmeyi hepimize nasip eder.Böylelikle sempozyumdan en güzel şekilde istifadeetmiş oluruz İnşallah Allah düzenleyenlerde Razı Olsun..
 

TaLHa

Nur-u Aynım
Yönetici
Tarihci ' Alıntı:
Yemin abi, bi dahakine benide haberdar et de birlikte gidelim ben unutuyorum hep kaçırıyorum..

Düğün içinde öle demişdin ama yerinde yeller esiyordu .İnşallah sen benim gitmeme vesile olursun...
 
Üst