Üç Şeye Riayet Etsinler

tuncerr

Active member
Bediüzzaman Hazretleri Rus esaretinden dönerken gözüne bir inek ilişir. Ve ineğin kendisini insanların olduğu bir yere götüreceğini düşünerek peşine takılır. İnek bir mağaranın önüne gelir ve orada durur. (Bundan sonrasını Üstadın ağzıyla aktarıyorum.)

"Bre hayvan sen burada niçin durursun?" deyip düşünürken mağaradan bir yaşlı zat çıktı. Bu bir pîr-i fâni abid, beni ismen cismen biliyordu.

Bana "Hoş geldin, ehlen ve sehlen." dedi.

Beni kaldığı mağaraya aldı ve dedi ki :"Benim ekmeğim falan yok! Kış yaz bu ineği sağar, sütünü içerim."

Bana da süt sağıp getirdi. O güne kadar böyle lezzetli süt içmemiştim.

O gece orada kaldım.

Bana dedi ki:

"Sen Türkiye'ye gidersin. Türk kardeşlerime çok selam et. Başlarında çok musibetler, felaketler var. Üç şeye riayet etsinler:
Biri, Kur'an dersine;
Biri, Ezan-ı Muhammediyi yüksek sesle okumaya;
Biri de cemaatten ayrılmasınlar."

(Vehbi Vakkasoğlu'nun "Başkasının Günahına Ağlayan Adam" adlı kitabından
 
Üst