Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
Risale-i Nur Okuma ve Anlama
Risale-i Nur Külliyatı
Mesnevi-i Nuriye
Temsiller ve Hikayelerle "Mesnevi-i Nuriye"
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="Huseyni" data-source="post: 206325" data-attributes="member: 27"><p><strong><span style="font-family: 'Courier New'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: DarkSlateGray"><span style="font-size: 18px"><span style="color: Red"><u>Lasiyyemalar</u></span></span></span></span></span></strong></p><p><strong><span style="font-family: 'Courier New'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: DarkSlateGray"><span style="font-size: 18px"><span style="color: Red"><u></u></span></span></span></span></span></strong></p><p><strong><span style="font-family: 'Courier New'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: DarkSlateGray"><span style="font-size: 18px"><span style="color: Red"><u></u></span></span></span></span></span></strong><strong><span style="font-family: 'Courier New'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkslategray">Halbuki, bu dünya menzili tahavvülâta, zevale mâruzdur. Sanki misafirler için yapılmış bir handır ki daima dolup boşalıyor. Ne kendisinin sabit bir şekli vardır ve ne de içinde oturanların bir kararı vardır. Ve Sâni-i Âlemin garip ve acip san’atlarının nümunelerini teşhir ve ilân için tahavvülden hâli kalmayan bir meşherdir. Bu itibarla o handa ve o meşherde içtimâ eden insanlar sabit kalacak değiller. Çünkü meskenleri sâbit değildir.</span></span></span></strong></p><p><strong><span style="font-family: 'Courier New'"><span style="font-size: 12px"></span></span></strong></p><p><strong><span style="font-family: 'Courier New'"><span style="font-size: 12px"></span></span></strong><span style="font-family: 'Courier New'"><span style="font-size: 12px">İşte bu hal ve şu vaziyet, bu fâni menzilden sonra o sermedî saltanata karargâh olmak üzere, sabit, bâkî, ebedî, sermedî saadetlerin, Cennetlerin ve sarayların olacağına kat’î bir delâletle şehadet eder. Çünkü, fâni, bâkiye makam ve medar olamaz. </span></span><strong><span style="font-family: 'Courier New'"><span style="font-size: 12px"></span></span></strong></p><p><strong><span style="font-family: 'Courier New'"><span style="font-size: 12px"></span></span></strong></p><p><strong><span style="font-family: 'Courier New'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkslategray">Evet, bir melikin gelip giden misafirleri için yolda yaptığı şu menzile ve o menzilde oturan misafirlere bakıldığı zaman görülüyor ki, milyonlarca lirayla yapılan o menzil, pek az bir zaman içindir. Ve ondaki ziynetler, kıymetli şeyler, hep suret ve örneklerdir. Ve misafirler o nefis taam ve yemeklerin yalnız tadına bakıp, karınlarını doyuracak derecede yemiyorlar. Ve herbir misafir, hususî makinesiyle o menzildeki zînetlerin resimlerini alırlar. Ve melikin de gizli memurları onların bütün harekât, ef’al ve muamelelerini yazıyorlar. Ve o melik her mevsimde milyonlarca o ziynetleri, o güzel şeyleri yeni gelecek misafirler için tahrip ve tecdit ediyor. Ve hakeza, pek çok garip ve acip şeyler görünüyor.</span></span></span></strong></p><p><strong><span style="font-family: 'Courier New'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkslategray"></span></span></span></strong></p><p><strong><span style="font-family: 'Courier New'"><span style="font-size: 12px"></span></span></strong><span style="font-family: 'Courier New'"><span style="font-size: 12px">İşte bu vaziyet gösterir ki, o muvakkat menzil sahibinin pek yüksek kıymetli menzilleri, daireleri ve ebedî, sermedî sarayları vardır. Bu küçük menzilde görünen şeyler, haller, misafirleri ebedî menzillerdeki yüksek şeylere teşvik için gösterilen nümunelerdir.</span></span></p><p><span style="font-family: 'Courier New'"><span style="font-size: 12px"></span></span><strong><span style="font-family: 'Courier New'"><span style="font-size: 12px"></span></span></strong></p><p><strong><span style="font-family: 'Courier New'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkslategray">Kezalik, bu dünya menzilinin ve içinde oturan insanların ahvâline dikkat edilirse anlaşılıyor ki, bu dünya ebedî kalmak için yaratılmış bir menzil değildir. Ancak Cenâb-ı Hakkın ebedî ve sermedî olan Dârüsselâm menziline dâvetlisi olan mahlûkatın içtimaları için bir han ve bir bekleme salonudur. Bu dünya menzilinde görünen leziz şeyler, lezzet ve zevk için değildir. Çünkü, visallerinin lezzeti, firaklarının elemine mukabil gelmez. </span></span></span></strong></p><p><strong><span style="font-family: 'Courier New'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkslategray"></span></span></span></strong></p><p><strong><span style="font-family: 'Courier New'"><span style="font-size: 12px"></span></span></strong></p><p><strong><span style="font-family: 'Courier New'"><span style="font-size: 12px"></span></span></strong><p style="text-align: center"><span style="color: red"><strong><span style="font-family: 'Courier New'"><span style="font-size: 12px">******</span></span></strong></span></p> <p style="text-align: center"></p><p><strong><span style="font-family: 'Courier New'"><span style="font-size: 12px"></span></span></strong></p><p><strong><span style="font-family: 'Courier New'"><span style="font-size: 12px"></span></span></strong></p><p><strong><span style="font-family: 'Courier New'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: purple">Evet, görüyoruz ki, herhangi muvazzaf bulunan birşey, vazifesinden terhis edilmekle daire-i vücuttan çıkarsa, Fâtır-ı Hakîm onun çok suretlerini levh-i mahfuzlarda tesbit eder. Ve tarih-i hayatını, tohumunda ve neticesinde nakşeder ve pek çok gaybî ayinelerde ibkà eder. Meselâ, bir şecere, meyvesiyle hâmile olduğu gibi, tohumu da meyveyle hâmiledir. Demek, ağacın bünyesinde semeresi mevcut olduğu gibi, tohumunda da semere mevcuttur. Ve keza, vücuttan çıkmış pek çok şeyler, insanın kuvve-i hâfızasında mevcut kalır.</span></span></span></strong></p><p><strong><span style="font-family: 'Courier New'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: purple"></span></span></span></strong></p><p><strong><span style="font-family: 'Courier New'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: purple"></span></span></span></strong><span style="font-family: 'Courier New'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: purple">İşte bu misallerden hıfz ve hafîziyet kanunu ne derece ihatalı olduğu anlaşıldı. Evet, bu mevcudatın sahibi pek büyük bir ihtimamla mülkünde cereyan eden herşeyi taht-ı hıfz ve muhafazasına almıştır. Ve hâkimiyetinin muhafazası için sonsuz bir dikkati vardır. Ve rububiyetinde tam bir intizam ve saltanat vardır ki, ednâ bir hadiseyi, âdi bir hizmeti yazar ve yazdırır.</span></span></span><strong><span style="font-family: 'Courier New'"><span style="font-size: 12px"></span></span></strong></p><p><strong><span style="font-family: 'Courier New'"><span style="font-size: 12px"></span></span></strong></p><p><strong><span style="font-family: 'Courier New'"><span style="font-size: 12px"></span></span></strong></p><p><strong><span style="font-family: 'Courier New'"><span style="font-size: 12px"></span></span></strong><p style="text-align: center"><span style="color: red"><strong><span style="font-family: 'Courier New'"><span style="font-size: 12px">******</span></span></strong></span></p> <p style="text-align: center"></p><p><strong><span style="font-family: 'Courier New'"><span style="font-size: 12px"></span></span></strong></p><p><strong><span style="font-family: 'Courier New'"><span style="font-size: 12px"></span></span></strong></p><p><strong><span style="font-family: 'Courier New'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkslategray">Evet, Kudret-i ezeliyeye nisbetle, ölümden sonra haşrin gelmesi, güzden sonra baharın gelmesi gibidir. Evet, nebatat gibi insanın da bir güzü, bir de baharı vardır. Evet, geçmiş zamanda vukua gelmiş olan mu’cizat-ı kudret, Sâniin bütün imkânat-ı istikbaliyeye kadir olduğuna kat’î şahit ve burhanlardır.</span></span></span></strong></p><p><strong><span style="font-family: 'Courier New'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkslategray"></span></span></span></strong></p><p><strong><span style="font-family: 'Courier New'"><span style="font-size: 12px"></span></span></strong></p><p><strong><span style="font-family: 'Courier New'"><span style="font-size: 12px"></span></span></strong></p><p><strong><span style="font-family: 'Courier New'"><span style="font-size: 12px"></span></span></strong></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="Huseyni, post: 206325, member: 27"] [B][FONT=Courier New][SIZE=3][COLOR=DarkSlateGray][SIZE=5][COLOR=Red][U]Lasiyyemalar [/U][/COLOR][/SIZE][/COLOR][/SIZE][/FONT][/B][B][FONT=Courier New][SIZE=3][COLOR=darkslategray]Halbuki, bu dünya menzili tahavvülâta, zevale mâruzdur. Sanki misafirler için yapılmış bir handır ki daima dolup boşalıyor. Ne kendisinin sabit bir şekli vardır ve ne de içinde oturanların bir kararı vardır. Ve Sâni-i Âlemin garip ve acip san’atlarının nümunelerini teşhir ve ilân için tahavvülden hâli kalmayan bir meşherdir. Bu itibarla o handa ve o meşherde içtimâ eden insanlar sabit kalacak değiller. Çünkü meskenleri sâbit değildir.[/COLOR] [/SIZE][/FONT][/B][FONT=Courier New][SIZE=3]İşte bu hal ve şu vaziyet, bu fâni menzilden sonra o sermedî saltanata karargâh olmak üzere, sabit, bâkî, ebedî, sermedî saadetlerin, Cennetlerin ve sarayların olacağına kat’î bir delâletle şehadet eder. Çünkü, fâni, bâkiye makam ve medar olamaz. [/SIZE][/FONT][B][FONT=Courier New][SIZE=3] [COLOR=darkslategray]Evet, bir melikin gelip giden misafirleri için yolda yaptığı şu menzile ve o menzilde oturan misafirlere bakıldığı zaman görülüyor ki, milyonlarca lirayla yapılan o menzil, pek az bir zaman içindir. Ve ondaki ziynetler, kıymetli şeyler, hep suret ve örneklerdir. Ve misafirler o nefis taam ve yemeklerin yalnız tadına bakıp, karınlarını doyuracak derecede yemiyorlar. Ve herbir misafir, hususî makinesiyle o menzildeki zînetlerin resimlerini alırlar. Ve melikin de gizli memurları onların bütün harekât, ef’al ve muamelelerini yazıyorlar. Ve o melik her mevsimde milyonlarca o ziynetleri, o güzel şeyleri yeni gelecek misafirler için tahrip ve tecdit ediyor. Ve hakeza, pek çok garip ve acip şeyler görünüyor. [/COLOR] [/SIZE][/FONT][/B][FONT=Courier New][SIZE=3]İşte bu vaziyet gösterir ki, o muvakkat menzil sahibinin pek yüksek kıymetli menzilleri, daireleri ve ebedî, sermedî sarayları vardır. Bu küçük menzilde görünen şeyler, haller, misafirleri ebedî menzillerdeki yüksek şeylere teşvik için gösterilen nümunelerdir. [/SIZE][/FONT][B][FONT=Courier New][SIZE=3] [COLOR=darkslategray]Kezalik, bu dünya menzilinin ve içinde oturan insanların ahvâline dikkat edilirse anlaşılıyor ki, bu dünya ebedî kalmak için yaratılmış bir menzil değildir. Ancak Cenâb-ı Hakkın ebedî ve sermedî olan Dârüsselâm menziline dâvetlisi olan mahlûkatın içtimaları için bir han ve bir bekleme salonudur. Bu dünya menzilinde görünen leziz şeyler, lezzet ve zevk için değildir. Çünkü, visallerinin lezzeti, firaklarının elemine mukabil gelmez. [/COLOR] [/SIZE][/FONT][/B][CENTER][COLOR=red][B][FONT=Courier New][SIZE=3]******[/SIZE][/FONT][/B][/COLOR] [/CENTER] [B][FONT=Courier New][SIZE=3] [COLOR=purple]Evet, görüyoruz ki, herhangi muvazzaf bulunan birşey, vazifesinden terhis edilmekle daire-i vücuttan çıkarsa, Fâtır-ı Hakîm onun çok suretlerini levh-i mahfuzlarda tesbit eder. Ve tarih-i hayatını, tohumunda ve neticesinde nakşeder ve pek çok gaybî ayinelerde ibkà eder. Meselâ, bir şecere, meyvesiyle hâmile olduğu gibi, tohumu da meyveyle hâmiledir. Demek, ağacın bünyesinde semeresi mevcut olduğu gibi, tohumunda da semere mevcuttur. Ve keza, vücuttan çıkmış pek çok şeyler, insanın kuvve-i hâfızasında mevcut kalır. [/COLOR][/SIZE][/FONT][/B][FONT=Courier New][SIZE=3][COLOR=purple]İşte bu misallerden hıfz ve hafîziyet kanunu ne derece ihatalı olduğu anlaşıldı. Evet, bu mevcudatın sahibi pek büyük bir ihtimamla mülkünde cereyan eden herşeyi taht-ı hıfz ve muhafazasına almıştır. Ve hâkimiyetinin muhafazası için sonsuz bir dikkati vardır. Ve rububiyetinde tam bir intizam ve saltanat vardır ki, ednâ bir hadiseyi, âdi bir hizmeti yazar ve yazdırır.[/COLOR][/SIZE][/FONT][B][FONT=Courier New][SIZE=3] [/SIZE][/FONT][/B][CENTER][COLOR=red][B][FONT=Courier New][SIZE=3]******[/SIZE][/FONT][/B][/COLOR] [/CENTER] [B][FONT=Courier New][SIZE=3] [COLOR=darkslategray]Evet, Kudret-i ezeliyeye nisbetle, ölümden sonra haşrin gelmesi, güzden sonra baharın gelmesi gibidir. Evet, nebatat gibi insanın da bir güzü, bir de baharı vardır. Evet, geçmiş zamanda vukua gelmiş olan mu’cizat-ı kudret, Sâniin bütün imkânat-ı istikbaliyeye kadir olduğuna kat’î şahit ve burhanlardır. [/COLOR] [/SIZE][/FONT][/B] [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
Risale-i Nur Okuma ve Anlama
Risale-i Nur Külliyatı
Mesnevi-i Nuriye
Temsiller ve Hikayelerle "Mesnevi-i Nuriye"
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst