Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
İslamiyet
Dua Ediyorum
Sara hastalığına karşı hangi duaları okumak gerekir?
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="erzýncanlý" data-source="post: 20687" data-attributes="member: 144"><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"><strong>DUA</strong> </span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"></span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"><strong>SORU:</strong> Sara hastalığına karşı hangi duaları okumak gerekir? </span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"></span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"><strong>CEVAP:</strong> Duaların çeşitleri vardır. Belki bu sara hastalığı hakkında da husûsî bir dua vardır amma, ben şu anda hatırlamıyorum. Yalnız, Allah-u Teâlâ Hazretleri duaları kabul edicidir. Hangi şekilde olursa olsun, kul yana yakıla dua ederse, Allah-u Teâlâ Hazretleri insanların kalbine bakıp dış şekline bakmadığı için, onun gönlünün muradını verebilir. </span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"></span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy">Duanın kabul olması için yapılacak şeyler vardır. Meselâ, ilkönce bir sadaka verir, fakirlerin gönlünü alır, ziyafet verir. Sonra, güzel bir zamanı seçer. Meselâ seher vakti, duaların kabul olduğu bir zamandır. İkindiden sonra akşama yakın vakit, tam güneşin batma zamanı, böyle kıymetli bir zamandır. Kâbe-i Müşerrefe'de Rükn ile Makam arası, Kâbe-i Müşerrefe'nin kapısı, Hatim'in, Hicr-i İsmâil'in iç tarafı duaların kabul olduğu yerlerdir. Yağmur yağdığı zaman yapılan dua makbuldür. İşte böyle duaların kabul olduğu zamanı seçer. </span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"></span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy">Dua yaparken, önce salât ü selâmla başlar, sonra salât ü selâmla bitirirse, o iki salât ü selâmın arasında kendisinin duasının da kabul olması muhtemeldir. </span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"></span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy">Peygamber (SAS) Hazretleri'nin hastalara okumak üzere ta'lim ettiği muhtelif dualar var... O dualardan bir tanesi, elini hasta kimsenin üstüne koyup; </span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"></span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy">(Es'elullahel azîm, rabbel arşil azîm, en yeşfiyeke) diye yedi defa söylemektir. Bunun gibi başka dualar da vardır kitaplarımızda... Bu hususta dualar çok... </span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"></span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy">İşte bu dediğim hususlara dikkat ederek böyle dualar edebilir. Eğer benim söylediği duayı veya başka duaları bilmiyorsa kişi, "Fatiha" çok güzel bir duadır. Duaların nümûnesidir, örneğidir, şaheseridir. Kur'an-ı Kerim'dendir. "Kul hüvallahu ehad" hâkezâ çok sevaplıdır. "Fatiha" ile "Kulhüvallah"ı okur da dileğini öyle isterse, çok uygun olur. Çünkü, Peygamber Efendimiz'in bu hususta da hadis-i şerifleri vardır. </span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"></span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy">Onun için "Fatiha" okuyabilirsiniz, "Ayetel kürsî" okuyabilirsiniz, "Kulhüvallah", "Kul eûzü birabbil felak", "Kul eûzü birabbin nas" sûrelerini okuyabilirsiniz. </span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"></span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"><strong>SORU:</strong> Yeni bir şey giyince okunacak belli başlı dualar var mıdır; yoksa, istediğimiz her duayı okuyabilir miyiz? </span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"></span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"><strong>CEVAP:</strong> Peygamber Efendimiz'in meselâ, elbiseyi giyerken yaptığı bir dua var... Ayakkabıyı giyerken, camiye girerken yaptığı dualar var... Bunlar kitaplara yazılmıştır. Onun ifadesini de aynen kullanarak dua etmek iyi olur. Ama, her halde, çeşitli çeşitli karşılaştığınız durumlarda, kendi içinizden geldiği gibi dua edebilirsiniz. </span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"></span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy">Hiç bir şey bilmese insan, dua etmek lâzım gelir diye onu biliyorsa, ondan sonra da kendisi dua edebilir: "Yâ Rabbi, bana şu yeni elbiseyi nasib ettin; bunu bana hayırlı eyle... Kibir gurur yapmayayım bununla... Senin rızana aykırı durumlara düşmeyeyim..." diyebilir meselâ insan... "Şu yeni pabucu nasib ettin; bu pabuçla haram yere hiç gitmeyeyim yâ Rabbi!.. Camilere gideyim, haclara, umrelere gideyim..." diyebilir. Akla ne gelirse dua edebilir. Ama bilinen, Peygamber Efendimiz'den rivayet edilmiş, me'sûr ve mesnûn duaları da ederse olur. </span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"></span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"><strong>SORU:</strong> Çocuğumuz yaramazlık yapıyor; vaz geçirmek için bir duası var mı? </span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"></span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"><strong>CEVAP:</strong> Muhakkak, dua kitapları araştırılsa bazı dualar bulunabilir, olabilir. Ben şu anda usluluk için bir dua hatırlamıyorum. Ama, benim hatırlamamam yok demek değildir; vardır belki... Fakat, insan elini kaldırır de kendi kelimeleri ile samîmî, içten dua ederse daha iyi olur. </span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"></span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy">Yalnız, duanın âdâbı vardır. Önce Allah-u Teâlâ Hazretleri'ne hamd ü senâlar, Allah'ın hoşuna gidecek güzel sıfatlarıyla başlanmalıdır. Meselâ, bize Fâtiha Sûresi bir örnek... "Elhamdü lillâhi rabbil âlemîn." diyoruz, hamd ederek başlıyoruz. "Errahmânir rahîm." diyoruz, güzel sıfatlarını sayıyoruz. </span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"></span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy">İşte böyle Allah'a medh ü senâ ve güzel sıfatlarıyla onu yâd ettikten sonra, Peygamber (SAS) Efendimiz'e de cân ü gönülden salât ü selâmlar ettikten sonra, duanıza başlarsınız ve dersiniz ki: "Yâ Rabbi! Ben sıkıştım, isteğim şudur. Bana ihsân eyle, lütfeyle..." diye yana yakıla, samimi duanızı edersiniz. Duanın sonunda da Peygamber Efendimiz'e salât ü selâm getirirseniz, iki salevât arasında dua makbul olur. Duanın tertibini böyle, bu şekilde kendiniz yapabilirsiniz. Bu bir... </span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"></span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy">İkincisi de, duaların kabul olduğu zamanlar vardır. Onları biz kitaplarımızda, makalelerimizde yazdık ama unutuluyor, tekrar tekrar söylemek gerekiyor. Meselâ, ezanla ikamet arasında dualar makbuldür. Ezan okunmuş, camiye girmişsiniz, sünneti kılmışsınız... Henüz daha ikamet getirilmemiş, farza durulmamış... Dualar makbuldür. </span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"></span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy">Yağmur yağarken dualar makbuldür. Ordu düşmana hücum ettiği zaman, iki tarafın karşılaştığı zaman dualar makbuldür. Kâbe-i Müşerrefe ilk görüldğü zaman yapılan dualar makbuldür. Böyle rivayetler var... </span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"></span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy">Yâni, duaların zamanları ve yerleri vardır. O zamanlara ve yerlere dikkat ederseniz iyi olur. Meselâ; seher vaktinde, sahura kalktığımız gibi gece kalkıp, abdest alıp, şöyle birkaç rekât namaz kıldıktan sonra dua ettin mi; o vakitte de göğün kapıları açılır. "Yok mu benden bir şey isteyen? Haydi istediğini vereceğim, istesin!" dediği zamandır Allah CC Hazretleri'nin... O vakitte de dua etmek güzel olur. </span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"></span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy">Sabahleyin güneş doğarken dua makbuldür. İşte sabah namazından sonra camide oturup, evrâd-ı şerifeyi okuyup dua ettin mi, dualar güzel olur. İkindiden sonra akşama kadarki şu vakitler, duaların kabul olduğu vakitlerdir. </span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"></span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy">Sonra, bazı kimselerin duaları makbul olur. Meselâ, annenin babanın duasını almak mühimdir. Bir de, kardeşin kardeşe, müslümanın müslümana onun gıyabında yaptığı dua makbuldür. Onun için bazı arkadaşlardan dua ricâ edersiniz, "Benim için dua ediver!" diye... O da size cân ü gönülden dua eder. </span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"></span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy">Böyle çeşitli tedbirlerle duanızın yer bakımından, zaman bakımından uygun hale gelmesini sağlayarak duanızı yapabilirsiniz, muradınıza ermeye çalışırsınız. Sadakalar verirsiniz, hayır yaparsınız. Hakikaten ihtiyaç sahibi insanı bulursanız, o da cân ü gönülden dua ederse, tabii onun da faydası olur. O bakımdan hayırlar, sadakalar yapmağa da gayret etmeli!.. </span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"></span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"><strong>SORU:</strong> Fakirlikten kurtulmak için, Vâkıa Sûresi'ni günde kaç defa, ne zaman okumalıdır? </span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"></span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"><strong>CEVAP:</strong> Hadis-i şerifte zaman söylenmeden, "Kim Vâkıa Sûresi'ni ezberlerse, okursa; o aslâ fakirlik çekmez!" diye tavsiye ediliyor. Fakat, akşam namazı ile yatsı namazı arasında okunmaya dair büyüklerimizin tavsiyesi vardır. İnşaallah ne zaman okursa, o da olur. </span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"></span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"><strong>SORU:</strong> Sabah istenildiği zamanda kalkabilmek için bir dua var mıdır? </span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"></span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"><strong>CEVAP:</strong> Dua da vardır, şöyle küçük saatler de vardır. Bangır bangır bağırıyor, insanı ister istemez kaldırıyor. Ayrıca: </span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"></span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy">(Allahümme eykıznî biehabbis sââti ileyke, vesta'milnî biehabbil a'mâli ileyke.) "Yâ Rabbi, sana en sevgili olan zamanda beni kaldır. Sana en sevimli gelen ibadeti bana yaptır." diye bir dua... Böyle dua edebilirsiniz. </span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"></span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"><strong>SORU:</strong> Aynı duayı devamlı tekrarlamak bid'at mıdır? Böyle bir söz var, ne dersiniz? </span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"></span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"><strong>CEVAP:</strong> Hayır, bid'at değildir. Peygamber Efendimiz'in tavsiyesi var: "Yüz defa 'estağfirullah' deyin!.." Estağfirullah ne demek, "Yâ rabbi, beni afv ü merhamet eyle..."demek... Yüz defa söylüyor. Tekrar etmek bid'at değildir; o söz yanlış... </span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"></span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy">Üç defa söylenilmesi tavsiye edilen dualar var... Sonra bizim okuduğumuz hadislerden, geçmiş derslerden hatırlayacaksınız: Sizden biriniz, birisinin bir yerinde bir hastalığı, bir arızası olduğu zaman, elini onun üzerine koysun ve: </span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"></span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy">(Es'elullahel azîm, rabbel arşil azîm, en yeşfiyeke) "Azîm olan Allah'tan, Arş-ı Azîm'in sahibi olan Allah'tan sana şifa vermesini dilerim." diye yedi defa söylesin diyor. Yedi defa söylenince, o da tekrardır. Demek ki, o söz yanlışmış. </span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"></span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"><strong>SORU:</strong> Sıkıntılarım var, ne okumamı tavsiye edersiniz? </span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"></span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"><strong>CEVAP:</strong> Sıkıntıların çâresi, "Lâ havle velâ kuvvete illâ billâhil aliyyil azîm." çekmektir. Bunu dediği zaman bir insan, 99 tane derdine deva olur. </span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"></span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy">"Lâ ilâhe illallah" derse, etrafına gelen her türlü tehlikelerden korunur. O da bir kale gibidir, insanı korur. "Zikrullah kaledir." diye söylemiştik. </span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"></span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy">"Kul eûzü birabbil felak" ve "Kul eûzü birabbin nâs" sûreleri, insanları cinlerden, şeytanlardan, perilerden koruyan sûrelerdir. Onları okursa korunur. </span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"></span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy">"Ayetel Kürsî" çok güzel koruyan, çok muazzam bir ayet-i kerimedir. "Ayetel Kürsî" okursa korunur. </span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"></span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy">"Fâtiha" da o özelliklere sahip çok kıymetli bir sûre-i celîledir. Onu okursa korunur. </span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"></span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy">Vesvese etmesin! Sıkıntıların devası için bunları okusun!.. </span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"></span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"><strong>SORU:</strong> Evrad-ı Şerife'yi sabah namazından sonra okumak mümkün olmadı ise, diğer namazların arkasından okumak mümkün müdür? </span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"></span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"><strong>CEVAP:</strong> Mümkündür. Çünkü, onlar duadır. Ama, sabah namazının arkasından okunması, "Bir insan sabah namazını kılar da, işrak vaktine kadar arada ibadet taatle meşgul olursa sevabı çok olur." diye, o vakti değerlendirmek içindir. Yâsin okunuyor, bunlar okunuyor. Başka zaman da okunabilir. İkindi namazından sonra da okunabilir, o vakit de kıymetlidir. </span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"></span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"><strong>SORU:</strong> Deri kılıf içinde satılan Cevşenül Kebir'i taşımak câiz midir? Cevşenül Kebir hakkında bilgi verir misiniz? </span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"></span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"><strong>CEVAP:</strong> Cevşenül Kebir, şu bizim hadislerini okuduğumuz Gümüşhaneli Hocamız'ın "Mecmuatül Ahzâb" isimli kitabında yer alan, çok muhteşem, güzel bir duadır. Okunması faydalıdır. Üzerinde gezdirilmesine lüzum yoktur. Okumayı öğrenip, okumak lâzım! </span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"></span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"><strong>SORU:</strong> "Salât-ı Tefriciye'nin "Allahümme salli salâten kâmileten..." şifadan gayri bir müşkil için okunması doğru değildir." deniliyor, doğru mu? Hanımlar adetli iken Salât-ı Tefriciye'yi okuyabilirler mi? </span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"></span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"><strong>CEVAP:</strong> Salât-ı Tefriciye, Allah'ın rızasına uygun her şeyi taleb için okunabilir. Allah'ın kızmayacağı, kötülük olmayan her şeyde kullanılabilir. Ben hatırlıyorum, "Kore gazileri kâfirlere karşı muzaffer olsunlar!" diye de okunmuştur. Yalnız şifa için değil, başka şeyler için de okunabilir. </span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"></span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy">Kin, hırs gibi kötü yollarda dünyevî maksatlarla okunması uygun olmaz. Güzel şeyler istenebilir. Allah-u Teâlâ Hazretleri dua etmeyi seviyor, dua etmeyi teşvik ediyor. Tabii salât ü selâmla dua etmek de, onun kabul edilmesi için daha güzel bir vesiledir. O bakımdan, günah olmamak üzere her çeşit şeyde salât ü selâm okunabilir. </span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"></span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy">Sorunun ikinci kısmı: Hanımlar adetli iken namaz kılamıyorlar, oruç tutamıyorlar, camiye giremiyorlar... Allah'ın onlara nasib ettiği bir tabii durumdur. O durumlarda Kur'an okunmaz, namaz kılınmaz, camiye girilmez, oruç tutulmaz ama dua yapılabilir. Bu Salât-ı Tefriciye de dua olduğu için, bunun okunmasında, salevât-ı şerife çekilmesinde mahzur yoktur. </span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"></span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"><strong>SORU:</strong> Duanın kabul olduğu vakitler hangi vakitlerdir? </span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"></span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"><strong>CEVAP:</strong> Bunların her biri ayrı vaaz konusu ama, kısaca söyleyeyim: Yağmur yağdığı zaman dualar kabul olur... İslâm ordusu, düşman ordusuyla çarpışırken iki ordu karşılaştığı zaman dualar kabul olur... Kâbe görüldüğü zaman dualar kabul olur... Mü'min mü'mine gıyabında dua ettiği zaman kabul olur. En süratli kabul olan dualardan birisi de budur... Ezanla ikamet arasında dualar kabul olur... Teferruatını kitaplardan araştırırsınız. </span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"></span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"><strong>SORU:</strong> En efdal dua hangisidir? </span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"></span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"><strong>CEVAP:</strong> Peygamber Efendimiz'den bu hususta hadis-i şerifler vardır. En efdal dua: </span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"></span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy">(Allàhümmerham ümmete muhammeden rahmeten âmmeh) "Ümmet-i Muhammed'e umûmî olarak rahmeyle yâ Rabbi diye dua etmektir." diye hadis-i şerif var... </span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"></span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy">Sonra: </span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"></span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy">(Allàhümme innî es'elükel afve vel âfiyete vel muâfâted dâimete fid dîni ved dünyâ vel âhireh) "Yâ Rabbi ben senden hem dînî konularda, hem dünyam için, hem ahiretim için huzurlu, afiyetli olmayı istiyorum." diye bir duası vardır Peygamber Efendimiz'in... Şumüllü bir duadır; hem dünya hem ahiret saadetini kapsıyor. Buna benzer faziletli dualar vardır. </span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"></span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"><strong>SORU:</strong> Nazardan korunmak için ne tavsiye edersiniz? </span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"></span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"><strong>CEVAP:</strong> Nazardan korunmak için Kulhuvallah, Kul eûzü birabbil felak, Kul eûzü birabbin nâs sûrelerini okusun!.. </span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"></span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"><strong>SORU:</strong> Fakirlikten kurtulup helâl rızka erişmek için ne yapmalıdır? </span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"></span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"><strong>CEVAP:</strong> Fakirlikten kurtulmak için, abdestli gezmeyi tavsiye ederim. Devamlı abdestli gezerseniz evinizde bereket olur, kendinizde bereket olur. Sabah namazından sonra işrak vaktine kadar beklemenizi ve o vakti ibadetle ihyâ ederek geçirmenizi, sonra iki rekât işrak namazı kılmanızı tavsiye ederim. </span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"></span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"><strong>SORU:</strong> Üniversite mezunu, abdestinde, namazında ve zikrinde olan oğlum, uzun yıllar çalışıp çabalamasına rağmen emeğinin karşılığını alamıyor. Hanımı ve çocukları sıkıntı içerisinde... Bu sıkıntıdan kurtulması için dua ve tavsiyelerinizi bekliyoruz. </span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"></span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"><strong>CEVAP:</strong> Allah el genişliği versin, yaşam rahatlığı versin, helâl rızıklar versin... Ama bunun için Peygamber Efendimiz'in hadis-i şeriflerinde tavsiyeler var... Abdestli gezmek ve temizliğe riayet etmek, bereketin artmasına sebeptir. Evin temiz olması, düzenli olması, süprüntüsüz olması; kişinin abdestli olması --başta boy abdestli olması, sonra namaz abdestli olması-- berekete sebeptir. </span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"></span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy">Sabah namazından sonra oturup, işrak vaktine kadar zikirle meşgul olmak, sonra işrak namazı'nı kılmak; o da rızkın bol olmasına sebeptir. Hattâ Peygamber Efendimiz buyuruyor ki: "Âfâkı dolaşıp rızık aramaktan daha çok rızık kazandırır." </span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"></span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"><strong>SORU:</strong> İmam-hatip lisesi mezunuyum, bu sene üniversite imtihanlarına çalışıyorum. Fakat, büyük bir stres altındayım. Bir yandan aile, bir yandan gelecek korkusu içerisinde bulunuyorum. Ailem geçinemiyor. bazan intihara varacak düşüncelere giriyorum. Bu sıkıntılardan kurtulmak için ne tavsiye edersiniz? </span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"></span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"><strong>CEVAP:</strong> Mü'min strese girmez, çünkü Allah'a imanı vardır. Rızkı insana Allah veriyor, hayatı Allah veriyor, duaları Allah kabul ediyor. Binâen aleyh, mü'min strese girmez. Kur'an okur, tesbih çeker, Allah der, "Lâ havle velâ kuvvete illâ billâh" der; bunların hepsi gider. </span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"></span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy">Abdestli gezsin, zikrini yapsın, Kur'an okusun; rızkı da genişler. Bakın, rızık genişlemesi için bazı tedbirler vardır. Abdestli gezmek, temiz gezmek rızkı arttırır. "Bir evdeki pislik, pasaklılık, çör çöp, o evde bereketin gitmesine sebep olur." diyor Peygamber Efendimiz hadis-i şerifte... Temizlik önemli!.. </span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"></span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy">Temiz olacağız! Evimiz temiz olacak, süprüntü olmayacak... Kendimiz temiz olacağız... Gusülsüz olmayacağız, abdestsiz olmayacağız... Dişimiz fırçalanmış olacak, koltuğumuz temizlenmiş olacak, tırnaklar kesilmiş olacak... Temizliğin her çeşidini yapacağız. </span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"></span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy">Sabah namazından işrak vaktine kadar camide oturup, zikirle meşgul olmak rızkı arttırır. Bu da bir tedbir... </span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"></span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy">Sonra, insan hayır hasenât yaparsa, Allah bire on verir. O da bir tedbir... Fakire yardım etmek, sadaka vermek sûretiyle rızkı genişler. </span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"></span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy">Stres yoktur, müslüman strese düşmez!.. Neden?.. İmanı vardır da ondan... Allah'a tevekkül eder, strese düşmez. </span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"></span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"><strong>SORU:</strong> Evrâd-ı Şerife'nin ve Cevşen'in ne olduğunu anlatır mısınız? </span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"></span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"><strong>CEVAP:</strong> Evrâd, her gün okunan dualara denir. Hocamız'ın şeyhlerinden izinli olarak aldığı birtakım dualar vardır. Meselâ, Evrâd-ı Bahâiyye, Hizb-i A'zâm... vs. Bunları kendisi birleştirdi ve bizim İskenderpaşa'da sabahları okuduğumuz Evrâd-ı Şerife'yi hazırladı. Arkadaşlarımızın da çoğunun evinde vardır. Devamlı okunan bir dua kitabıdır. </span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"></span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy">Cevşen, bir çeşit duadır. Cevşen-i Kebir denilen dua, bizim Gümüşhaneli Hocamız'ın Mecmuatül Ahzâb'ında vardır. Said-i Nursî rahmetli, çok sevmiş bu duayı ve ordan almıştır. Risâle-i Nur talebesi kardeşlerimiz okurlar. Güzel bir duadır. </span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"></span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"><strong>SORU:</strong> Cevşen-i Kebir gibi duaların boyna asılıp taşınması hakkında ne buyurursunuz? </span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"></span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"><strong>CEVAP:</strong> Bu çeşit duaları boyna asıp taşımak mahzurludur. Çünkü, onlarla yüznumaraya filân giriliyor, çıkartılamıyor. Cüzdan gibi çok sarılmış bir şeyin içinde, cebinde olması olabilir. En iyisi hafızasına almak, ezberlemek... En güzeli o... </span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"></span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"><strong>SORU:</strong> Dörtbuçuk yaşındaki oğlumuz, banyo kapısına yakın bir yerde, duvarda, birbuçuk metre civarında, burunsuz, hafif sakallı, gülümseyen bir yaratık gördüğünü söylüyor. Zaman zaman, orada adam var bana bakıyor diye, tek başına banyoya girmiyor. Ne yapacağımızı bilmiyoruz. Bir şeyler tavsiye edip dua eder misiniz? </span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"></span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"><strong>CEVAP:</strong> Hafif sakallı, gülümseyen olduğuna göre, kötü bir şey değil demek ki... Eûzü besmele çeksinler, Ayetel kürsî'yi okusunlar, Felak ve Nâs sûrelerini okusunlar; bir şey olmaz inşaallah... </span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"></span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"><strong>SORU:</strong> Babam şofördür. Bundan birbuçuk ay önce yabancı bir ülkede trafik kazası geçiren babamı içeri aldılar. Babam suçsuz... Hapisten kurtulması için, okunmasını tavsiye edeceğiniz bir dua var mı?.. </span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"></span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"><strong>CEVAP:</strong> Özellikle bu iş için hatırıma, büyüklerimizden duyduğum bir şey geldi: 4444 defa Salât-ı Tefriciye çeksin, inşaallah kurtulsun. Allah, an karîbiz zaman kurtarsın... </span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"></span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"><strong>SORU:</strong> İçimde rûhî yönden bir boşluk var, ne yapsam dolduramıyorum. Bunalım geçiriyorum. Ne tavsiye edersiniz? </span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"></span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"><strong>CEVAP:</strong> "Lâ havle ve lâ kuvvete illâ billâhil aliyyil azîm" desin çokça!.. Kur'an okusun, abdestli gezsin, Kur'anın tefsirini okusun!.. </span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"></span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"><strong>SORU:</strong> Üzerime büyü ve muska yapılmasından korkuyorum; bundan nasıl korunabilirim? </span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"></span></span></p><p><span style="font-size: 22px"><span style="color: navy"><strong>CEVAP:</strong> Büyü ve muska konusunda bazı kimseler çok vesveselidir. Bunun çaresi Kulhüvallah, Kul eûzü birabbil felak ve Kul eûzü birabbin nâs okumak, Ayetel kürsî okumak ve Allah'a sığınmaktır. Hiç bir zararı olmaz. Onlar o zararı engelleyici sûrelerdir.</span></span></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="erzýncanlý, post: 20687, member: 144"] [SIZE=6][COLOR=navy][B]DUA[/B] [B]SORU:[/B] Sara hastalığına karşı hangi duaları okumak gerekir? [B]CEVAP:[/B] Duaların çeşitleri vardır. Belki bu sara hastalığı hakkında da husûsî bir dua vardır amma, ben şu anda hatırlamıyorum. Yalnız, Allah-u Teâlâ Hazretleri duaları kabul edicidir. Hangi şekilde olursa olsun, kul yana yakıla dua ederse, Allah-u Teâlâ Hazretleri insanların kalbine bakıp dış şekline bakmadığı için, onun gönlünün muradını verebilir. Duanın kabul olması için yapılacak şeyler vardır. Meselâ, ilkönce bir sadaka verir, fakirlerin gönlünü alır, ziyafet verir. Sonra, güzel bir zamanı seçer. Meselâ seher vakti, duaların kabul olduğu bir zamandır. İkindiden sonra akşama yakın vakit, tam güneşin batma zamanı, böyle kıymetli bir zamandır. Kâbe-i Müşerrefe'de Rükn ile Makam arası, Kâbe-i Müşerrefe'nin kapısı, Hatim'in, Hicr-i İsmâil'in iç tarafı duaların kabul olduğu yerlerdir. Yağmur yağdığı zaman yapılan dua makbuldür. İşte böyle duaların kabul olduğu zamanı seçer. Dua yaparken, önce salât ü selâmla başlar, sonra salât ü selâmla bitirirse, o iki salât ü selâmın arasında kendisinin duasının da kabul olması muhtemeldir. Peygamber (SAS) Hazretleri'nin hastalara okumak üzere ta'lim ettiği muhtelif dualar var... O dualardan bir tanesi, elini hasta kimsenin üstüne koyup; (Es'elullahel azîm, rabbel arşil azîm, en yeşfiyeke) diye yedi defa söylemektir. Bunun gibi başka dualar da vardır kitaplarımızda... Bu hususta dualar çok... İşte bu dediğim hususlara dikkat ederek böyle dualar edebilir. Eğer benim söylediği duayı veya başka duaları bilmiyorsa kişi, "Fatiha" çok güzel bir duadır. Duaların nümûnesidir, örneğidir, şaheseridir. Kur'an-ı Kerim'dendir. "Kul hüvallahu ehad" hâkezâ çok sevaplıdır. "Fatiha" ile "Kulhüvallah"ı okur da dileğini öyle isterse, çok uygun olur. Çünkü, Peygamber Efendimiz'in bu hususta da hadis-i şerifleri vardır. Onun için "Fatiha" okuyabilirsiniz, "Ayetel kürsî" okuyabilirsiniz, "Kulhüvallah", "Kul eûzü birabbil felak", "Kul eûzü birabbin nas" sûrelerini okuyabilirsiniz. [B]SORU:[/B] Yeni bir şey giyince okunacak belli başlı dualar var mıdır; yoksa, istediğimiz her duayı okuyabilir miyiz? [B]CEVAP:[/B] Peygamber Efendimiz'in meselâ, elbiseyi giyerken yaptığı bir dua var... Ayakkabıyı giyerken, camiye girerken yaptığı dualar var... Bunlar kitaplara yazılmıştır. Onun ifadesini de aynen kullanarak dua etmek iyi olur. Ama, her halde, çeşitli çeşitli karşılaştığınız durumlarda, kendi içinizden geldiği gibi dua edebilirsiniz. Hiç bir şey bilmese insan, dua etmek lâzım gelir diye onu biliyorsa, ondan sonra da kendisi dua edebilir: "Yâ Rabbi, bana şu yeni elbiseyi nasib ettin; bunu bana hayırlı eyle... Kibir gurur yapmayayım bununla... Senin rızana aykırı durumlara düşmeyeyim..." diyebilir meselâ insan... "Şu yeni pabucu nasib ettin; bu pabuçla haram yere hiç gitmeyeyim yâ Rabbi!.. Camilere gideyim, haclara, umrelere gideyim..." diyebilir. Akla ne gelirse dua edebilir. Ama bilinen, Peygamber Efendimiz'den rivayet edilmiş, me'sûr ve mesnûn duaları da ederse olur. [B]SORU:[/B] Çocuğumuz yaramazlık yapıyor; vaz geçirmek için bir duası var mı? [B]CEVAP:[/B] Muhakkak, dua kitapları araştırılsa bazı dualar bulunabilir, olabilir. Ben şu anda usluluk için bir dua hatırlamıyorum. Ama, benim hatırlamamam yok demek değildir; vardır belki... Fakat, insan elini kaldırır de kendi kelimeleri ile samîmî, içten dua ederse daha iyi olur. Yalnız, duanın âdâbı vardır. Önce Allah-u Teâlâ Hazretleri'ne hamd ü senâlar, Allah'ın hoşuna gidecek güzel sıfatlarıyla başlanmalıdır. Meselâ, bize Fâtiha Sûresi bir örnek... "Elhamdü lillâhi rabbil âlemîn." diyoruz, hamd ederek başlıyoruz. "Errahmânir rahîm." diyoruz, güzel sıfatlarını sayıyoruz. İşte böyle Allah'a medh ü senâ ve güzel sıfatlarıyla onu yâd ettikten sonra, Peygamber (SAS) Efendimiz'e de cân ü gönülden salât ü selâmlar ettikten sonra, duanıza başlarsınız ve dersiniz ki: "Yâ Rabbi! Ben sıkıştım, isteğim şudur. Bana ihsân eyle, lütfeyle..." diye yana yakıla, samimi duanızı edersiniz. Duanın sonunda da Peygamber Efendimiz'e salât ü selâm getirirseniz, iki salevât arasında dua makbul olur. Duanın tertibini böyle, bu şekilde kendiniz yapabilirsiniz. Bu bir... İkincisi de, duaların kabul olduğu zamanlar vardır. Onları biz kitaplarımızda, makalelerimizde yazdık ama unutuluyor, tekrar tekrar söylemek gerekiyor. Meselâ, ezanla ikamet arasında dualar makbuldür. Ezan okunmuş, camiye girmişsiniz, sünneti kılmışsınız... Henüz daha ikamet getirilmemiş, farza durulmamış... Dualar makbuldür. Yağmur yağarken dualar makbuldür. Ordu düşmana hücum ettiği zaman, iki tarafın karşılaştığı zaman dualar makbuldür. Kâbe-i Müşerrefe ilk görüldğü zaman yapılan dualar makbuldür. Böyle rivayetler var... Yâni, duaların zamanları ve yerleri vardır. O zamanlara ve yerlere dikkat ederseniz iyi olur. Meselâ; seher vaktinde, sahura kalktığımız gibi gece kalkıp, abdest alıp, şöyle birkaç rekât namaz kıldıktan sonra dua ettin mi; o vakitte de göğün kapıları açılır. "Yok mu benden bir şey isteyen? Haydi istediğini vereceğim, istesin!" dediği zamandır Allah CC Hazretleri'nin... O vakitte de dua etmek güzel olur. Sabahleyin güneş doğarken dua makbuldür. İşte sabah namazından sonra camide oturup, evrâd-ı şerifeyi okuyup dua ettin mi, dualar güzel olur. İkindiden sonra akşama kadarki şu vakitler, duaların kabul olduğu vakitlerdir. Sonra, bazı kimselerin duaları makbul olur. Meselâ, annenin babanın duasını almak mühimdir. Bir de, kardeşin kardeşe, müslümanın müslümana onun gıyabında yaptığı dua makbuldür. Onun için bazı arkadaşlardan dua ricâ edersiniz, "Benim için dua ediver!" diye... O da size cân ü gönülden dua eder. Böyle çeşitli tedbirlerle duanızın yer bakımından, zaman bakımından uygun hale gelmesini sağlayarak duanızı yapabilirsiniz, muradınıza ermeye çalışırsınız. Sadakalar verirsiniz, hayır yaparsınız. Hakikaten ihtiyaç sahibi insanı bulursanız, o da cân ü gönülden dua ederse, tabii onun da faydası olur. O bakımdan hayırlar, sadakalar yapmağa da gayret etmeli!.. [B]SORU:[/B] Fakirlikten kurtulmak için, Vâkıa Sûresi'ni günde kaç defa, ne zaman okumalıdır? [B]CEVAP:[/B] Hadis-i şerifte zaman söylenmeden, "Kim Vâkıa Sûresi'ni ezberlerse, okursa; o aslâ fakirlik çekmez!" diye tavsiye ediliyor. Fakat, akşam namazı ile yatsı namazı arasında okunmaya dair büyüklerimizin tavsiyesi vardır. İnşaallah ne zaman okursa, o da olur. [B]SORU:[/B] Sabah istenildiği zamanda kalkabilmek için bir dua var mıdır? [B]CEVAP:[/B] Dua da vardır, şöyle küçük saatler de vardır. Bangır bangır bağırıyor, insanı ister istemez kaldırıyor. Ayrıca: (Allahümme eykıznî biehabbis sââti ileyke, vesta'milnî biehabbil a'mâli ileyke.) "Yâ Rabbi, sana en sevgili olan zamanda beni kaldır. Sana en sevimli gelen ibadeti bana yaptır." diye bir dua... Böyle dua edebilirsiniz. [B]SORU:[/B] Aynı duayı devamlı tekrarlamak bid'at mıdır? Böyle bir söz var, ne dersiniz? [B]CEVAP:[/B] Hayır, bid'at değildir. Peygamber Efendimiz'in tavsiyesi var: "Yüz defa 'estağfirullah' deyin!.." Estağfirullah ne demek, "Yâ rabbi, beni afv ü merhamet eyle..."demek... Yüz defa söylüyor. Tekrar etmek bid'at değildir; o söz yanlış... Üç defa söylenilmesi tavsiye edilen dualar var... Sonra bizim okuduğumuz hadislerden, geçmiş derslerden hatırlayacaksınız: Sizden biriniz, birisinin bir yerinde bir hastalığı, bir arızası olduğu zaman, elini onun üzerine koysun ve: (Es'elullahel azîm, rabbel arşil azîm, en yeşfiyeke) "Azîm olan Allah'tan, Arş-ı Azîm'in sahibi olan Allah'tan sana şifa vermesini dilerim." diye yedi defa söylesin diyor. Yedi defa söylenince, o da tekrardır. Demek ki, o söz yanlışmış. [B]SORU:[/B] Sıkıntılarım var, ne okumamı tavsiye edersiniz? [B]CEVAP:[/B] Sıkıntıların çâresi, "Lâ havle velâ kuvvete illâ billâhil aliyyil azîm." çekmektir. Bunu dediği zaman bir insan, 99 tane derdine deva olur. "Lâ ilâhe illallah" derse, etrafına gelen her türlü tehlikelerden korunur. O da bir kale gibidir, insanı korur. "Zikrullah kaledir." diye söylemiştik. "Kul eûzü birabbil felak" ve "Kul eûzü birabbin nâs" sûreleri, insanları cinlerden, şeytanlardan, perilerden koruyan sûrelerdir. Onları okursa korunur. "Ayetel Kürsî" çok güzel koruyan, çok muazzam bir ayet-i kerimedir. "Ayetel Kürsî" okursa korunur. "Fâtiha" da o özelliklere sahip çok kıymetli bir sûre-i celîledir. Onu okursa korunur. Vesvese etmesin! Sıkıntıların devası için bunları okusun!.. [B]SORU:[/B] Evrad-ı Şerife'yi sabah namazından sonra okumak mümkün olmadı ise, diğer namazların arkasından okumak mümkün müdür? [B]CEVAP:[/B] Mümkündür. Çünkü, onlar duadır. Ama, sabah namazının arkasından okunması, "Bir insan sabah namazını kılar da, işrak vaktine kadar arada ibadet taatle meşgul olursa sevabı çok olur." diye, o vakti değerlendirmek içindir. Yâsin okunuyor, bunlar okunuyor. Başka zaman da okunabilir. İkindi namazından sonra da okunabilir, o vakit de kıymetlidir. [B]SORU:[/B] Deri kılıf içinde satılan Cevşenül Kebir'i taşımak câiz midir? Cevşenül Kebir hakkında bilgi verir misiniz? [B]CEVAP:[/B] Cevşenül Kebir, şu bizim hadislerini okuduğumuz Gümüşhaneli Hocamız'ın "Mecmuatül Ahzâb" isimli kitabında yer alan, çok muhteşem, güzel bir duadır. Okunması faydalıdır. Üzerinde gezdirilmesine lüzum yoktur. Okumayı öğrenip, okumak lâzım! [B]SORU:[/B] "Salât-ı Tefriciye'nin "Allahümme salli salâten kâmileten..." şifadan gayri bir müşkil için okunması doğru değildir." deniliyor, doğru mu? Hanımlar adetli iken Salât-ı Tefriciye'yi okuyabilirler mi? [B]CEVAP:[/B] Salât-ı Tefriciye, Allah'ın rızasına uygun her şeyi taleb için okunabilir. Allah'ın kızmayacağı, kötülük olmayan her şeyde kullanılabilir. Ben hatırlıyorum, "Kore gazileri kâfirlere karşı muzaffer olsunlar!" diye de okunmuştur. Yalnız şifa için değil, başka şeyler için de okunabilir. Kin, hırs gibi kötü yollarda dünyevî maksatlarla okunması uygun olmaz. Güzel şeyler istenebilir. Allah-u Teâlâ Hazretleri dua etmeyi seviyor, dua etmeyi teşvik ediyor. Tabii salât ü selâmla dua etmek de, onun kabul edilmesi için daha güzel bir vesiledir. O bakımdan, günah olmamak üzere her çeşit şeyde salât ü selâm okunabilir. Sorunun ikinci kısmı: Hanımlar adetli iken namaz kılamıyorlar, oruç tutamıyorlar, camiye giremiyorlar... Allah'ın onlara nasib ettiği bir tabii durumdur. O durumlarda Kur'an okunmaz, namaz kılınmaz, camiye girilmez, oruç tutulmaz ama dua yapılabilir. Bu Salât-ı Tefriciye de dua olduğu için, bunun okunmasında, salevât-ı şerife çekilmesinde mahzur yoktur. [B]SORU:[/B] Duanın kabul olduğu vakitler hangi vakitlerdir? [B]CEVAP:[/B] Bunların her biri ayrı vaaz konusu ama, kısaca söyleyeyim: Yağmur yağdığı zaman dualar kabul olur... İslâm ordusu, düşman ordusuyla çarpışırken iki ordu karşılaştığı zaman dualar kabul olur... Kâbe görüldüğü zaman dualar kabul olur... Mü'min mü'mine gıyabında dua ettiği zaman kabul olur. En süratli kabul olan dualardan birisi de budur... Ezanla ikamet arasında dualar kabul olur... Teferruatını kitaplardan araştırırsınız. [B]SORU:[/B] En efdal dua hangisidir? [B]CEVAP:[/B] Peygamber Efendimiz'den bu hususta hadis-i şerifler vardır. En efdal dua: (Allàhümmerham ümmete muhammeden rahmeten âmmeh) "Ümmet-i Muhammed'e umûmî olarak rahmeyle yâ Rabbi diye dua etmektir." diye hadis-i şerif var... Sonra: (Allàhümme innî es'elükel afve vel âfiyete vel muâfâted dâimete fid dîni ved dünyâ vel âhireh) "Yâ Rabbi ben senden hem dînî konularda, hem dünyam için, hem ahiretim için huzurlu, afiyetli olmayı istiyorum." diye bir duası vardır Peygamber Efendimiz'in... Şumüllü bir duadır; hem dünya hem ahiret saadetini kapsıyor. Buna benzer faziletli dualar vardır. [B]SORU:[/B] Nazardan korunmak için ne tavsiye edersiniz? [B]CEVAP:[/B] Nazardan korunmak için Kulhuvallah, Kul eûzü birabbil felak, Kul eûzü birabbin nâs sûrelerini okusun!.. [B]SORU:[/B] Fakirlikten kurtulup helâl rızka erişmek için ne yapmalıdır? [B]CEVAP:[/B] Fakirlikten kurtulmak için, abdestli gezmeyi tavsiye ederim. Devamlı abdestli gezerseniz evinizde bereket olur, kendinizde bereket olur. Sabah namazından sonra işrak vaktine kadar beklemenizi ve o vakti ibadetle ihyâ ederek geçirmenizi, sonra iki rekât işrak namazı kılmanızı tavsiye ederim. [B]SORU:[/B] Üniversite mezunu, abdestinde, namazında ve zikrinde olan oğlum, uzun yıllar çalışıp çabalamasına rağmen emeğinin karşılığını alamıyor. Hanımı ve çocukları sıkıntı içerisinde... Bu sıkıntıdan kurtulması için dua ve tavsiyelerinizi bekliyoruz. [B]CEVAP:[/B] Allah el genişliği versin, yaşam rahatlığı versin, helâl rızıklar versin... Ama bunun için Peygamber Efendimiz'in hadis-i şeriflerinde tavsiyeler var... Abdestli gezmek ve temizliğe riayet etmek, bereketin artmasına sebeptir. Evin temiz olması, düzenli olması, süprüntüsüz olması; kişinin abdestli olması --başta boy abdestli olması, sonra namaz abdestli olması-- berekete sebeptir. Sabah namazından sonra oturup, işrak vaktine kadar zikirle meşgul olmak, sonra işrak namazı'nı kılmak; o da rızkın bol olmasına sebeptir. Hattâ Peygamber Efendimiz buyuruyor ki: "Âfâkı dolaşıp rızık aramaktan daha çok rızık kazandırır." [B]SORU:[/B] İmam-hatip lisesi mezunuyum, bu sene üniversite imtihanlarına çalışıyorum. Fakat, büyük bir stres altındayım. Bir yandan aile, bir yandan gelecek korkusu içerisinde bulunuyorum. Ailem geçinemiyor. bazan intihara varacak düşüncelere giriyorum. Bu sıkıntılardan kurtulmak için ne tavsiye edersiniz? [B]CEVAP:[/B] Mü'min strese girmez, çünkü Allah'a imanı vardır. Rızkı insana Allah veriyor, hayatı Allah veriyor, duaları Allah kabul ediyor. Binâen aleyh, mü'min strese girmez. Kur'an okur, tesbih çeker, Allah der, "Lâ havle velâ kuvvete illâ billâh" der; bunların hepsi gider. Abdestli gezsin, zikrini yapsın, Kur'an okusun; rızkı da genişler. Bakın, rızık genişlemesi için bazı tedbirler vardır. Abdestli gezmek, temiz gezmek rızkı arttırır. "Bir evdeki pislik, pasaklılık, çör çöp, o evde bereketin gitmesine sebep olur." diyor Peygamber Efendimiz hadis-i şerifte... Temizlik önemli!.. Temiz olacağız! Evimiz temiz olacak, süprüntü olmayacak... Kendimiz temiz olacağız... Gusülsüz olmayacağız, abdestsiz olmayacağız... Dişimiz fırçalanmış olacak, koltuğumuz temizlenmiş olacak, tırnaklar kesilmiş olacak... Temizliğin her çeşidini yapacağız. Sabah namazından işrak vaktine kadar camide oturup, zikirle meşgul olmak rızkı arttırır. Bu da bir tedbir... Sonra, insan hayır hasenât yaparsa, Allah bire on verir. O da bir tedbir... Fakire yardım etmek, sadaka vermek sûretiyle rızkı genişler. Stres yoktur, müslüman strese düşmez!.. Neden?.. İmanı vardır da ondan... Allah'a tevekkül eder, strese düşmez. [B]SORU:[/B] Evrâd-ı Şerife'nin ve Cevşen'in ne olduğunu anlatır mısınız? [B]CEVAP:[/B] Evrâd, her gün okunan dualara denir. Hocamız'ın şeyhlerinden izinli olarak aldığı birtakım dualar vardır. Meselâ, Evrâd-ı Bahâiyye, Hizb-i A'zâm... vs. Bunları kendisi birleştirdi ve bizim İskenderpaşa'da sabahları okuduğumuz Evrâd-ı Şerife'yi hazırladı. Arkadaşlarımızın da çoğunun evinde vardır. Devamlı okunan bir dua kitabıdır. Cevşen, bir çeşit duadır. Cevşen-i Kebir denilen dua, bizim Gümüşhaneli Hocamız'ın Mecmuatül Ahzâb'ında vardır. Said-i Nursî rahmetli, çok sevmiş bu duayı ve ordan almıştır. Risâle-i Nur talebesi kardeşlerimiz okurlar. Güzel bir duadır. [B]SORU:[/B] Cevşen-i Kebir gibi duaların boyna asılıp taşınması hakkında ne buyurursunuz? [B]CEVAP:[/B] Bu çeşit duaları boyna asıp taşımak mahzurludur. Çünkü, onlarla yüznumaraya filân giriliyor, çıkartılamıyor. Cüzdan gibi çok sarılmış bir şeyin içinde, cebinde olması olabilir. En iyisi hafızasına almak, ezberlemek... En güzeli o... [B]SORU:[/B] Dörtbuçuk yaşındaki oğlumuz, banyo kapısına yakın bir yerde, duvarda, birbuçuk metre civarında, burunsuz, hafif sakallı, gülümseyen bir yaratık gördüğünü söylüyor. Zaman zaman, orada adam var bana bakıyor diye, tek başına banyoya girmiyor. Ne yapacağımızı bilmiyoruz. Bir şeyler tavsiye edip dua eder misiniz? [B]CEVAP:[/B] Hafif sakallı, gülümseyen olduğuna göre, kötü bir şey değil demek ki... Eûzü besmele çeksinler, Ayetel kürsî'yi okusunlar, Felak ve Nâs sûrelerini okusunlar; bir şey olmaz inşaallah... [B]SORU:[/B] Babam şofördür. Bundan birbuçuk ay önce yabancı bir ülkede trafik kazası geçiren babamı içeri aldılar. Babam suçsuz... Hapisten kurtulması için, okunmasını tavsiye edeceğiniz bir dua var mı?.. [B]CEVAP:[/B] Özellikle bu iş için hatırıma, büyüklerimizden duyduğum bir şey geldi: 4444 defa Salât-ı Tefriciye çeksin, inşaallah kurtulsun. Allah, an karîbiz zaman kurtarsın... [B]SORU:[/B] İçimde rûhî yönden bir boşluk var, ne yapsam dolduramıyorum. Bunalım geçiriyorum. Ne tavsiye edersiniz? [B]CEVAP:[/B] "Lâ havle ve lâ kuvvete illâ billâhil aliyyil azîm" desin çokça!.. Kur'an okusun, abdestli gezsin, Kur'anın tefsirini okusun!.. [B]SORU:[/B] Üzerime büyü ve muska yapılmasından korkuyorum; bundan nasıl korunabilirim? [B]CEVAP:[/B] Büyü ve muska konusunda bazı kimseler çok vesveselidir. Bunun çaresi Kulhüvallah, Kul eûzü birabbil felak ve Kul eûzü birabbin nâs okumak, Ayetel kürsî okumak ve Allah'a sığınmaktır. Hiç bir zararı olmaz. Onlar o zararı engelleyici sûrelerdir.[/COLOR][/SIZE] [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
İslamiyet
Dua Ediyorum
Sara hastalığına karşı hangi duaları okumak gerekir?
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst