Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
Risale-i Nur Okuma ve Anlama
Risale-i Nur Külliyatı
Lem'alar
Otuzuncu Lem'a
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="Ukbaa" data-source="post: 287073" data-attributes="member: 15165"><p><strong>Cevap: Otuzuncu Lem'a - Sayfa 621</strong></p><p></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"><style media="all" type="text/css">body { font-family: 'Trebuchet MS',Arial,serif; font-size: 12pt; }</style>çabuk kaybolup gidiyorlar? Onların şahsına bakıyorum: Muntazam, hikmetli giyinmiş, giydirilmiş, süslendirilmiş, sergiye, temâşâgâha gönderilmiş. Halbuki bir iki günde, belki bir kısmı birkaç dakikada kaybolup faydasız, boşu boşuna gidiyorlar. Bu kısa zamanda bize görünmelerinden maksat nedir?” diye çok merak ediyordum. O zaman, mevcudatın, hususan zîhayatın dünya dershanesine gelmelerinin mühim bir hikmetini lûtf-u İlâhî ile buldum. O da şudur:</span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'">Herşey, hususan zîhayat, gayet mânidar bir kelime, bir mektup, bir kaside-i Rabbânîdir, bir ilânnâme-i İlâhîdir. Umum zîşuurun mütalâasına mazhar olduktan ve hadsiz mütalâacılara mânâsını ifade ettikten sonra, lâfzı ve hurufu hükmündeki suret-i cismâniyesi kaybolur.</span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'">Bir sene kadar bu hikmet bana kâfi geldi. Bir sene sonra, masnuatta ve bilhassa zîhayatlarda bulunan çok harika ve pek ince san’atın mucizeleri inkişaf etti. Anladım ki, bu çok ince ve çok harika olan dekaik-i san’at, yalnız zîşuurların nazarlarına ifade-i mânâ için değildir. Gerçi herbir mevcudu hadsiz zîşuurlar mütalâa edebilir. Fakat hem onların mütalâası mahduttur, hem de herkes o zîhayatın bütün dekaik-i san’atına nüfuz edemezler. Demek, zîhayatların en mühim netice-i hilkati ve en büyük gaye-i fıtratı, Zât-ı Kayyûm-u Ezelînin kendi nazarına kendi acaib-i san’atını ve verdiği rahîmâne hediyelerini ve ihsanlarını arz etmektir.</span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'">Bu gaye ise, çok zaman bana kanaat verdi. Ve ondan anladım ki, her mevcutta, hususan zîhayatlarda hadsiz dekaik-i san’at bulunması, Zât-ı Kayyûm-u Ezelînin nazarına arz etmek, yani, Zât-ı Kayyûm-u Ezelî kendi san’atını kendisi temâşâ etmek olan hikmet-i hilkat, o büyük masarife kâfi geliyordu.</span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'">Bir zaman sonra gördüm ki, mevcudatın şahıslarında ve suretlerindeki dekaik‑i san’at devam etmiyor; gayet sür’atle tazeleniyor, tebeddül ediyor, nihayetsiz bir faaliyet ve bir hallâkıyet içinde tahavvül ediyorlar. Bu hallâkıyet ve bu</span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"></span> <table style='width: 100%'><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>Zât-ı Kayyûm-u Ezelî</strong>: herşeyi kendi varlığıyla ayakta tutan ve varlıklarını devam ettiren, kendi varlığının da başlangıcı olmayıp sürekli var olan Zât, Allah</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>acaib-i san’at</strong>: hayranlık uyandıran san’atlar</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>arz etmek</strong>: sunmak, ortaya koymak</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>bilhassa</strong>: özellikle</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>dekaik-ı san’at</strong>: san’at incelikleri</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>gaye-i fıtrat</strong>: yaratılış amacı</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>hadsiz</strong>: sınırsız, sayısız</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>hallâkıyet</strong>: yaratıcılık</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>hikmet</strong>: fayda, gaye</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>hikmet-i hilkat</strong>: yaratılış hikmeti ve gayesi</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>hikmetli</strong>: belli bir amaç ve hedefe yönelik olan</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>huruf</strong>: harfler</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>hususan</strong>: özellikle</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>ifade-i mânâ</strong>: bir mânânın ifade edilmesi</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>ihsan</strong>: bağış</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>ilânnâme-i İlâhî</strong>: İlâhî hakikatleri aktaran duyuru yazısı</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>inkişaf etmek</strong>: açığa çıkmak</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>kanaat vermek</strong>: görüş, fikir vermek</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>kaside-i Rabbânî</strong>: herşeyin Rabbi olan Allah’ı öven şiir</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>kâfi</strong>: yeterli</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>lâfız</strong>: söz, kelime</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>lûtf-u İlâhî</strong>: Allah’ın lütuf ve ikramı</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>mahdut</strong>: sınırlı</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>maksat</strong>: gaye, hedef</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>masarif</strong>: masraflar, harcamalar</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>masnuat</strong>: san’at eseri varlıklar</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>mazhar olmak</strong>: nail olmak, erişmek</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>mevcud</strong>: varlık</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>mevcudat</strong>: varlıklar</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>mucize</strong>: insanların benzerini yapmakta aciz kaldıkları olağanüstü iş</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>muntazam</strong>: düzenli</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>mânidar</strong>: anlamlı</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>mühim</strong>: önemli</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>mütalâa</strong>: dikkatlice okuyup inceleme</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>nazar</strong>: bakış</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>netice-i hilkat</strong>: yaratılışın sonucu</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>nihayetsiz</strong>: sonsuz</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>nüfuz etmek</strong>: birşeyin içine girmek, yerleşmek</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>rahîmâne</strong>: çok şefkatli bir şekilde</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>suret</strong>: biçim, görünüş</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>suret-i cismâniye</strong>: maddî görünüm</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>sür’atle</strong>: hızla</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>tahavvül etmek</strong>: değişmek, dönüşmek</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>tebeddül etmek</strong>: değişmek</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>temâşâ etmek</strong>: bakmak, seyretmek</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>temâşâgâh</strong>: seyir yeri</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>umum</strong>: bütün</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>zîhayat</strong>: canlı</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>zîşuur</strong>: şuurlu, bilinçli</span></td><td></td></tr></table><p><br /> <tbody> <br /> </tbody></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"></span></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="Ukbaa, post: 287073, member: 15165"] [b]Cevap: Otuzuncu Lem'a - Sayfa 621[/b] [FONT=tahoma]<style media="all" type="text/css">body { font-family: 'Trebuchet MS',Arial,serif; font-size: 12pt; }</style>çabuk kaybolup gidiyorlar? Onların şahsına bakıyorum: Muntazam, hikmetli giyinmiş, giydirilmiş, süslendirilmiş, sergiye, temâşâgâha gönderilmiş. Halbuki bir iki günde, belki bir kısmı birkaç dakikada kaybolup faydasız, boşu boşuna gidiyorlar. Bu kısa zamanda bize görünmelerinden maksat nedir?” diye çok merak ediyordum. O zaman, mevcudatın, hususan zîhayatın dünya dershanesine gelmelerinin mühim bir hikmetini lûtf-u İlâhî ile buldum. O da şudur: Herşey, hususan zîhayat, gayet mânidar bir kelime, bir mektup, bir kaside-i Rabbânîdir, bir ilânnâme-i İlâhîdir. Umum zîşuurun mütalâasına mazhar olduktan ve hadsiz mütalâacılara mânâsını ifade ettikten sonra, lâfzı ve hurufu hükmündeki suret-i cismâniyesi kaybolur. Bir sene kadar bu hikmet bana kâfi geldi. Bir sene sonra, masnuatta ve bilhassa zîhayatlarda bulunan çok harika ve pek ince san’atın mucizeleri inkişaf etti. Anladım ki, bu çok ince ve çok harika olan dekaik-i san’at, yalnız zîşuurların nazarlarına ifade-i mânâ için değildir. Gerçi herbir mevcudu hadsiz zîşuurlar mütalâa edebilir. Fakat hem onların mütalâası mahduttur, hem de herkes o zîhayatın bütün dekaik-i san’atına nüfuz edemezler. Demek, zîhayatların en mühim netice-i hilkati ve en büyük gaye-i fıtratı, Zât-ı Kayyûm-u Ezelînin kendi nazarına kendi acaib-i san’atını ve verdiği rahîmâne hediyelerini ve ihsanlarını arz etmektir. Bu gaye ise, çok zaman bana kanaat verdi. Ve ondan anladım ki, her mevcutta, hususan zîhayatlarda hadsiz dekaik-i san’at bulunması, Zât-ı Kayyûm-u Ezelînin nazarına arz etmek, yani, Zât-ı Kayyûm-u Ezelî kendi san’atını kendisi temâşâ etmek olan hikmet-i hilkat, o büyük masarife kâfi geliyordu. Bir zaman sonra gördüm ki, mevcudatın şahıslarında ve suretlerindeki dekaik‑i san’at devam etmiyor; gayet sür’atle tazeleniyor, tebeddül ediyor, nihayetsiz bir faaliyet ve bir hallâkıyet içinde tahavvül ediyorlar. Bu hallâkıyet ve bu [/FONT][TABLE] <tbody>[TR] [TD][FONT=tahoma][B]Zât-ı Kayyûm-u Ezelî[/B]: herşeyi kendi varlığıyla ayakta tutan ve varlıklarını devam ettiren, kendi varlığının da başlangıcı olmayıp sürekli var olan Zât, Allah[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]acaib-i san’at[/B]: hayranlık uyandıran san’atlar[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]arz etmek[/B]: sunmak, ortaya koymak[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]bilhassa[/B]: özellikle[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]dekaik-ı san’at[/B]: san’at incelikleri[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]gaye-i fıtrat[/B]: yaratılış amacı[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]hadsiz[/B]: sınırsız, sayısız[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]hallâkıyet[/B]: yaratıcılık[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]hikmet[/B]: fayda, gaye[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]hikmet-i hilkat[/B]: yaratılış hikmeti ve gayesi[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]hikmetli[/B]: belli bir amaç ve hedefe yönelik olan[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]huruf[/B]: harfler[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]hususan[/B]: özellikle[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]ifade-i mânâ[/B]: bir mânânın ifade edilmesi[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]ihsan[/B]: bağış[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]ilânnâme-i İlâhî[/B]: İlâhî hakikatleri aktaran duyuru yazısı[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]inkişaf etmek[/B]: açığa çıkmak[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]kanaat vermek[/B]: görüş, fikir vermek[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]kaside-i Rabbânî[/B]: herşeyin Rabbi olan Allah’ı öven şiir[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]kâfi[/B]: yeterli[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]lâfız[/B]: söz, kelime[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]lûtf-u İlâhî[/B]: Allah’ın lütuf ve ikramı[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]mahdut[/B]: sınırlı[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]maksat[/B]: gaye, hedef[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]masarif[/B]: masraflar, harcamalar[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]masnuat[/B]: san’at eseri varlıklar[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]mazhar olmak[/B]: nail olmak, erişmek[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]mevcud[/B]: varlık[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]mevcudat[/B]: varlıklar[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]mucize[/B]: insanların benzerini yapmakta aciz kaldıkları olağanüstü iş[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]muntazam[/B]: düzenli[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]mânidar[/B]: anlamlı[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]mühim[/B]: önemli[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]mütalâa[/B]: dikkatlice okuyup inceleme[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]nazar[/B]: bakış[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]netice-i hilkat[/B]: yaratılışın sonucu[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]nihayetsiz[/B]: sonsuz[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]nüfuz etmek[/B]: birşeyin içine girmek, yerleşmek[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]rahîmâne[/B]: çok şefkatli bir şekilde[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]suret[/B]: biçim, görünüş[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]suret-i cismâniye[/B]: maddî görünüm[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]sür’atle[/B]: hızla[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]tahavvül etmek[/B]: değişmek, dönüşmek[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]tebeddül etmek[/B]: değişmek[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]temâşâ etmek[/B]: bakmak, seyretmek[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]temâşâgâh[/B]: seyir yeri[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]umum[/B]: bütün[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]zîhayat[/B]: canlı[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]zîşuur[/B]: şuurlu, bilinçli[/FONT][/TD] [/TR] </tbody>[/TABLE] [FONT=tahoma] [/FONT] [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
Risale-i Nur Okuma ve Anlama
Risale-i Nur Külliyatı
Lem'alar
Otuzuncu Lem'a
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst