Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
Risale-i Nur Okuma ve Anlama
Risale-i Nur Külliyatı
Lem'alar
Otuzuncu Lem'a
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="Ukbaa" data-source="post: 287068" data-attributes="member: 15165"><p><strong>Cevap: Otuzuncu Lem'a - Sayfa 616</strong></p><p></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"><style media="all" type="text/css">body { font-family: 'Trebuchet MS',Arial,serif; font-size: 12pt; }</style>Hem, maddiyyun denilen bir kısım ehl-i dalâlet, zerrattaki tahavvülât-ı muntazama içinde hallâkıyet-i İlâhiyenin ve kudret-i Rabbâniyenin bir cilve-i âzamını hissettiklerinden ve o cilvenin nereden geldiğini bilemediklerinden ve o kudret-i Samedâniyenin cilvesinden gelen umumî kuvvetin nereden idare edildiğini anlayamadıklarından, madde ve kuvveti ezelî tevehhüm ederek, zerrelere ve hareketlerine âsâr-ı İlâhiyeyi isnad etmeye başlamışlar. Fesübhânallah! İnsanlarda bu derece hadsiz cehalet olabilir mi ki, mekândan münezzeh olmakla beraber, herbir yerde, herbir şeyin icadında herşeyi görecek, bilecek, idare edecek bir tarzda bulunur bir vaziyetle yaptığı fiilleri ve eserleri câmid, kör, şuursuz, iradesiz, mizansız ve tesadüf fırtınaları içinde çalkanan zerrâta ve harekâtına vermek, ne kadar cahilâne ve hurafetkârâne bir fikir olduğunu, zerre kadar aklı bulunanların bilmesi gerektir.</span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'">Evet, bu herifler vahdet-i mutlakadan vazgeçtikleri için, hadsiz ve nihayetsiz bir kesret-i mutlakaya düşmüşler. Yani, birtek ilâhı kabul etmedikleri için, nihayetsiz ilâhları kabul etmeye mecbur oluyorlar. Yani, birtek Zât-ı Akdesin hassası ve lâzım-ı zâtîsi olan ezeliyeti ve hâlıkıyeti, bozulmuş akıllarına sığıştıramadıklarından, o hadsiz, nihayetsiz, câmid zerrelerin ezeliyetlerini, belki ulûhiyetlerini kabul etmeye, mesleklerince mecbur oluyorlar. İşte sen gel, eçheliyetin nihayetsiz derecesine bak!</span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'">Evet, zerrelerdeki cilve ise, zerreler taifesini Vâcibü’l-Vücudun havliyle, kudretiyle, emriyle, muntazam ve muhteşem bir ordu hükmüne getirmiştir. Eğer bir saniye o Kumandan-ı Âzamın emri ve kuvveti geri alınsa, o çok kesretli, câmid, şuursuz taife, başıbozuklar hükmüne gelecekler, belki bütün bütün mahvolacaklar.</span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"></span> <table style='width: 100%'><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>Kumandan-ı Âzam</strong>: bütün varlıkları emri altında tutan en büyük kumandan, Allah</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>Vâcibü’l-Vücud</strong>: varlığı gerekli olan, var olmak için hiçbir sebebe ihtiyacı bulunmayan Allah</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>Zât-ı Akdes</strong>: bütün kusurlardan, çirkinliklerden, eksiklikten, benzer ve ortak edinmekten sonsuz derecede yüce olan Allah</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>başıbozuk</strong>: düzensiz topluluk</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>cahilâne</strong>: cahilce, bilgisizce</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>cehalet</strong>: cahillik</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>cilve</strong>: görünme, yansıma</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>cilve-i âzam</strong>: en büyük yansıma</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>câmid</strong>: cansız</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>echeliyet</strong>: kara cahillik, çok cahil olma</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>ehl-i dalâlet</strong>: doğru ve hak yoldan sapanlar, inançsız kimseler</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>ezeliyet</strong>: varlığının başlangıcı ve sonu olmamak, sonsuzluk</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>ezelî</strong>: başlangıcı olmayan</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>fesübhânallah</strong>: “Allah’ı her türlü kusur, ayıp ve eksiklerden tenzih ederim” anlamında bir hayret ifadesi</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>hadsiz</strong>: sınırsız, sayısız</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>hallâkıyet-i İlâhiye</strong>: Allah’ın kendi zatına yaraşan yaratıcılığı</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>harekât</strong>: hareketler</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>hassa</strong>: özellik</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>havl</strong>: güç</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>hurafekârâne</strong>: delile dayanmayan saçma bir inanışla</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>hâlıkıyet</strong>: yaratıcılık</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>icad</strong>: var etme, ortaya çıkarma</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>ilâh</strong>: kendisine ibadet edilen</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>iradesiz</strong>: istek ve dileme gücü olmama</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>isnad etmek</strong>: dayandırmak</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>kesret-i mutlaka</strong>: sınırsız derecede çokluk</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>kesretli</strong>: çok sayıda</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>kudret</strong>: güç, iktidar</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>kudret-i Rabbâniye</strong>: her bir varlığı terbiye ve idare eden Allah’ın kudreti</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>kudret-i Samedâniye</strong>: hiçbir şeye muhtaç olmayan ve herşeyin kendisine muhtaç olduğu Allah’ın sınırsız güç ve iktidarı</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>lâzım-ı zâtî</strong>: bir şeyin bizzat kendisinde olması gereken temel özellik</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>maddiyyun</strong>: maddeciler, materyalistler</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>mahvolmak</strong>: yok olmak, perişan olmak</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>mecbur</strong>: zorunlu</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>mekândan münezzeh</strong>: mekânla, yerle sınırlı olmayan</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>mizansız</strong>: ölçüsüz</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>muntazam</strong>: düzenli</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>nihayetsiz</strong>: sonsuz</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>tahavvülât-ı muntazam</strong>: düzgün ve muntazam değişiklikler, değişmeler, gelişmeler</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>taife</strong>: grup, topluluk</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>tevehhüm etmek</strong>: sanmak, zannetmek</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>ulûhiyet</strong>: ibadete ve itaat edilmeye layık olma, İlâhlık</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>umumî</strong>: bütün, genel</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>vahdet-i mutlaka</strong>: sınırsız birlik; Allah’ın mutlak anlamda bir ve tek oluşu</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>vaziyet</strong>: durum, hâl</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>zerrat</strong>: zerreler, atomlar</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>âsâr-ı İlâhiye</strong>: Allah’ın eserleri</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>şuursuz</strong>: bilinçsiz</span></td></tr></table><p><br /> <tbody> <br /> </tbody></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"></span></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="Ukbaa, post: 287068, member: 15165"] [b]Cevap: Otuzuncu Lem'a - Sayfa 616[/b] [FONT=tahoma]<style media="all" type="text/css">body { font-family: 'Trebuchet MS',Arial,serif; font-size: 12pt; }</style>Hem, maddiyyun denilen bir kısım ehl-i dalâlet, zerrattaki tahavvülât-ı muntazama içinde hallâkıyet-i İlâhiyenin ve kudret-i Rabbâniyenin bir cilve-i âzamını hissettiklerinden ve o cilvenin nereden geldiğini bilemediklerinden ve o kudret-i Samedâniyenin cilvesinden gelen umumî kuvvetin nereden idare edildiğini anlayamadıklarından, madde ve kuvveti ezelî tevehhüm ederek, zerrelere ve hareketlerine âsâr-ı İlâhiyeyi isnad etmeye başlamışlar. Fesübhânallah! İnsanlarda bu derece hadsiz cehalet olabilir mi ki, mekândan münezzeh olmakla beraber, herbir yerde, herbir şeyin icadında herşeyi görecek, bilecek, idare edecek bir tarzda bulunur bir vaziyetle yaptığı fiilleri ve eserleri câmid, kör, şuursuz, iradesiz, mizansız ve tesadüf fırtınaları içinde çalkanan zerrâta ve harekâtına vermek, ne kadar cahilâne ve hurafetkârâne bir fikir olduğunu, zerre kadar aklı bulunanların bilmesi gerektir. Evet, bu herifler vahdet-i mutlakadan vazgeçtikleri için, hadsiz ve nihayetsiz bir kesret-i mutlakaya düşmüşler. Yani, birtek ilâhı kabul etmedikleri için, nihayetsiz ilâhları kabul etmeye mecbur oluyorlar. Yani, birtek Zât-ı Akdesin hassası ve lâzım-ı zâtîsi olan ezeliyeti ve hâlıkıyeti, bozulmuş akıllarına sığıştıramadıklarından, o hadsiz, nihayetsiz, câmid zerrelerin ezeliyetlerini, belki ulûhiyetlerini kabul etmeye, mesleklerince mecbur oluyorlar. İşte sen gel, eçheliyetin nihayetsiz derecesine bak! Evet, zerrelerdeki cilve ise, zerreler taifesini Vâcibü’l-Vücudun havliyle, kudretiyle, emriyle, muntazam ve muhteşem bir ordu hükmüne getirmiştir. Eğer bir saniye o Kumandan-ı Âzamın emri ve kuvveti geri alınsa, o çok kesretli, câmid, şuursuz taife, başıbozuklar hükmüne gelecekler, belki bütün bütün mahvolacaklar. [/FONT][TABLE] <tbody>[TR] [TD][FONT=tahoma][B]Kumandan-ı Âzam[/B]: bütün varlıkları emri altında tutan en büyük kumandan, Allah[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]Vâcibü’l-Vücud[/B]: varlığı gerekli olan, var olmak için hiçbir sebebe ihtiyacı bulunmayan Allah[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]Zât-ı Akdes[/B]: bütün kusurlardan, çirkinliklerden, eksiklikten, benzer ve ortak edinmekten sonsuz derecede yüce olan Allah[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]başıbozuk[/B]: düzensiz topluluk[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]cahilâne[/B]: cahilce, bilgisizce[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]cehalet[/B]: cahillik[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]cilve[/B]: görünme, yansıma[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]cilve-i âzam[/B]: en büyük yansıma[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]câmid[/B]: cansız[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]echeliyet[/B]: kara cahillik, çok cahil olma[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]ehl-i dalâlet[/B]: doğru ve hak yoldan sapanlar, inançsız kimseler[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]ezeliyet[/B]: varlığının başlangıcı ve sonu olmamak, sonsuzluk[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]ezelî[/B]: başlangıcı olmayan[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]fesübhânallah[/B]: “Allah’ı her türlü kusur, ayıp ve eksiklerden tenzih ederim” anlamında bir hayret ifadesi[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]hadsiz[/B]: sınırsız, sayısız[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]hallâkıyet-i İlâhiye[/B]: Allah’ın kendi zatına yaraşan yaratıcılığı[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]harekât[/B]: hareketler[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]hassa[/B]: özellik[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]havl[/B]: güç[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]hurafekârâne[/B]: delile dayanmayan saçma bir inanışla[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]hâlıkıyet[/B]: yaratıcılık[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]icad[/B]: var etme, ortaya çıkarma[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]ilâh[/B]: kendisine ibadet edilen[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]iradesiz[/B]: istek ve dileme gücü olmama[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]isnad etmek[/B]: dayandırmak[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]kesret-i mutlaka[/B]: sınırsız derecede çokluk[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]kesretli[/B]: çok sayıda[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]kudret[/B]: güç, iktidar[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]kudret-i Rabbâniye[/B]: her bir varlığı terbiye ve idare eden Allah’ın kudreti[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]kudret-i Samedâniye[/B]: hiçbir şeye muhtaç olmayan ve herşeyin kendisine muhtaç olduğu Allah’ın sınırsız güç ve iktidarı[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]lâzım-ı zâtî[/B]: bir şeyin bizzat kendisinde olması gereken temel özellik[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]maddiyyun[/B]: maddeciler, materyalistler[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]mahvolmak[/B]: yok olmak, perişan olmak[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]mecbur[/B]: zorunlu[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]mekândan münezzeh[/B]: mekânla, yerle sınırlı olmayan[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]mizansız[/B]: ölçüsüz[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]muntazam[/B]: düzenli[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]nihayetsiz[/B]: sonsuz[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]tahavvülât-ı muntazam[/B]: düzgün ve muntazam değişiklikler, değişmeler, gelişmeler[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]taife[/B]: grup, topluluk[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]tevehhüm etmek[/B]: sanmak, zannetmek[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]ulûhiyet[/B]: ibadete ve itaat edilmeye layık olma, İlâhlık[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]umumî[/B]: bütün, genel[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]vahdet-i mutlaka[/B]: sınırsız birlik; Allah’ın mutlak anlamda bir ve tek oluşu[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]vaziyet[/B]: durum, hâl[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]zerrat[/B]: zerreler, atomlar[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]âsâr-ı İlâhiye[/B]: Allah’ın eserleri[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]şuursuz[/B]: bilinçsiz[/FONT][/TD] [/TR] </tbody>[/TABLE] [FONT=tahoma] [/FONT] [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
Risale-i Nur Okuma ve Anlama
Risale-i Nur Külliyatı
Lem'alar
Otuzuncu Lem'a
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst