Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
Risale-i Nur Okuma ve Anlama
Risale-i Nur Külliyatı
Sözler
Otuz İkinci Söz
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="TaLHa" data-source="post: 270379" data-attributes="member: 1"><p><strong>Otuz İkinci Söz - Sayfa 815</strong></p><p></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-family: 'Trebuchet MS'">Sâni-i Zülcelâl</span><span style="font-family: 'Trebuchet MS'">imizi</span><span style="font-family: 'Trebuchet MS'">, nihayetsiz dillerle vahdetini</span><span style="font-family: 'Trebuchet MS'">, ehadiyetini</span><span style="font-family: 'Trebuchet MS'">, samediyetini</span><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"> ve evsâf-ı cemâl</span><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"> ve celâl</span><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"> ve kemâlini</span><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"> bütün kâinata ilân ettiğimiz halde, bizim gibi nihayet derecede sâfi, temiz, mutî, musahhar hizmetkârları karma karışıklık ve intizamsızlık</span><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"> ve vazifesizlik, hattâ sahipsizlikle ittiham ettiğinden tokada müstehaksın” der. O müddeînin yüzüne recm-i şeytan</span><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"> gibi bir yıldız, öyle bir tokat vurur ki, yıldızlardan tâ Cehennemin</span><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"> dibine onu atar.</span><span style="font-family: 'Arial'"><strong><u><img src="http://www.erisale.com/images/blank.gif" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" />1</u></strong></span><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"> Ve beraberinde olan tabiatı</span><span style="font-family: 'Arial'"><strong><u><strong><u>HAŞİYE-1</u></strong></u></strong></span><span style="font-family: 'Trebuchet MS'">evham derelerine ve tesadüfü</span><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"> adem kuyusuna ve şerikleri</span><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"> imtinâ ve muhaliyet zulümatına ve din aleyhindeki felsefeyi</span><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"> esfel-i sâfilînin dibine atar. Bütün yıldızlarla beraber o yıldız </span><span style="font-family: 'Arial'"><strong><u><img src="http://www.erisale.com/images/blank.gif" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" />2</u></strong></span><span style="font-size: 22px"><span style="font-family: 'Traditional Arabic'">لَوْ كَانَ فِيهِمَاۤ اٰلِهَةٌ اِلاَّ اللهُ لَفَسَدَتَا</span></span><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"> ferman-ı kudsîsini okurlar. Ve “Sinek</span><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"> kanadından tut, tâ semâvât</span><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"> kandillerine kadar, bir sinek</span><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"> kanadı kadar şerike</span><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"> yer yoktur ki parmak karıştırsın” diye ilân ederler.</span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"></span><p style="text-align: center"><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 22px"><span style="font-family: 'Traditional Arabic'">سُبْحَانَكَ لاَعِلْمَ لَنَاۤ اِلاَّ مَاعَلَّمْتَنَاۤ اِنَّكَ اَنْتَ الْعَلِيمُ الْحَكِيمُ </span></span><span style="font-family: 'Arial'"><strong><u><img src="http://www.erisale.com/images/blank.gif" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" />3</u></strong></span></span></p> <p style="text-align: center"><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 22px"><span style="font-family: 'Traditional Arabic'">اَللّٰهُمَّ صَلِّ وَسَلِّمْ عَلٰى سَيِّدِنَا مُحَمَّدٍ سِرَاجِ وَحْدَتِكَ فِى كَثْرَةِ مَخْلُوقَاتِكَ وَدَلاَّلِ وَحْدَانِيَّتِكَ فِى مَشْهَرِ كَاۤئِنَاتِكَ وَعَلٰۤى اٰلِهِ وَصَحْبِهِ اَجْمَعِينَ </span></span><span style="font-family: 'Arial'"><strong><u><img src="http://www.erisale.com/images/blank.gif" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" />4</u></strong></span></span></p> <p style="text-align: center"></p><p></p><p>[NOT]Dipnot-1</p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"> bk. Mülk Sûresi, 67:5.</span></p><p>Haşiye-1</p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"> Fakat sukuttan sonra tabiat tevbe etti. Hakikî vazifesi tesir ve fiil olmadığını, belki kabul ve infial olduğunu anladı. Ve kendisi kader-i İlâhînin bir nevi defteri-fakat tebeddül ve tagayyüre kabil bir defteri-ve kudret-i Rabbâniyenin bir nevi programı ve Kadîr-i Zülcelâlin bir nevi fıtrî şeriati ve bir nevi mecmua-i kavânîni olduğunu bildi. Kemâl-i acz ve inkıyadla vazife-i ubûdiyetini takındı ve “fıtrat-ı İlâhiye“ ve “san’at-ı Rabbâniye“ ismini aldı.</span></p><p>Dipnot-2</p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"> “Eğer göklerde ve yerde Allah’tan başka ilâhlar olsaydı, ikisi de harap olur giderdi.” Enbiyâ Sûresi, 21:22.</span></p><p>Dipnot-3</p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"> “Seni her türlü noksandan tenzih ederiz. Senin bize öğrettiğinden başka bilgimiz yoktur. Muhakkak ki ilmi ve hikmeti herşeyi kuşatan Sensin.” Bakara Sûresi, 2:32.</span></p><p>Dipnot-4</p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"> Allahım! Mahlûkatının kesret daireleri içinde sirâc-ı vahdetin ve kâinatının meşherinde dellâl-ı vahdâniyetin olan Efendimiz Muhammed’e ve bütün âl ve ashabına salât ve selâm olsun.</span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"></span>[/NOT]</p><table style='width: 100%'><tr><td><strong>Kadîr-i Zülcelâl</strong>: kudreti herşeyi kuşatan, sonsuz haşmet ve yücelik sahibi Allah (bk. ḳ-d-r; ẕü; c-l-l)</td><td><strong>San’at-ı Rabbâniye</strong>: herşeyi terbiye edip idaresi altında bulunduran Allah’ın san’atı (bk. ṣ-n-a; r-b-b)</td></tr><tr><td><strong>Sâni-i Zülcelâl</strong>: sonsuz yücelik ve haşmet sahibi ve herşeyi san’atla yaratan Allah (bk. ṣ-n-a; ẕü; c-l-l)</td><td><strong>adem</strong>: yokluk</td></tr><tr><td><strong>ehadiyet</strong>: Allah’ın her bir varlıkta görünen birlik tecellisi (bk. v-ḥ-d)</td><td><strong>esfel-i sâfilîn</strong>: aşağıların en aşağısı</td></tr><tr><td><strong>evhâm</strong>: vehimler, kuruntular</td><td><strong>evsâf-ı cemâl ve celâl ve kemâl</strong>: güzellik, haşmet ve mükemmellik bildiren sıfatlar; cemâl, celâl ve kemâl sıfatları (bk. v-ṣ-f; c-m-l; c-l-l; k-m-l)</td></tr><tr><td><strong>fermân-ı kudsî</strong>: kutsal buyruk (bk. ḳ-d-s)</td><td><strong>fıtrat-ı İlâhiye</strong>: İlâhi fıtrat, yaratılış kanunları (bk. f-ṭ-r; e-l-h)</td></tr><tr><td><strong>fıtrî şeriat</strong>: Allah’ın yaratılışa ait koyduğu kanunlar (bk. f-ṭ-r; ş-r-a)</td><td><strong>hakikî</strong>: gerçek (bk. ḥ-ḳ-ḳ)</td></tr><tr><td><strong>haşiye</strong>: dipnot, açıklayıcı not</td><td><strong>hizmetkâr</strong>: hizmetçi</td></tr><tr><td><strong>imtinâ</strong>: imkânsızlık</td><td><strong>infial</strong>: fiilden etkilenme, bir tesirin gücü altında hareket etme (bk. f-a-l)</td></tr><tr><td><strong>ittiham</strong>: suçlama</td><td><strong>kabil</strong>: kabiliyetli</td></tr><tr><td><strong>kader-i İlâhî</strong>: Allah’ın meydana gelecek hadiseleri olmadan önce takdir etmesi, planlaması (bk. ḳ-d-r; e-l-h)</td><td><strong>kemâl-i acz ve inkıyad</strong>: tam anlamıyla âcizlik ve itaat etme (bk. k-m-l; a-c-z)</td></tr><tr><td><strong>kudret-i Rabbâniye</strong>: herşeyi terbiye ve idare eden Allah’ın sonsuz kudreti (bk. ḳ-d-r; r-b-b)</td><td><strong>kâinat</strong>: evren, yaratılmış herşey (bk. k-v-n)</td></tr><tr><td><strong>mecmuâ-i kavânîn</strong>: kanunlar derlemesi (bk. c-m-a; ḳ-n-n)</td><td><strong>muhâliyet</strong>: ihtimal dışı olma, imkansızlık</td></tr><tr><td><strong>musahhar</strong>: boyun eğen</td><td><strong>mutî</strong>: emre uyan</td></tr><tr><td><strong>müddeî</strong>: iddia sahibi</td><td><strong>müstehak</strong>: layık (bk. ḥ-ḳ-ḳ)</td></tr><tr><td><strong>nevi</strong>: çeşit, tür</td><td><strong>nihayetsiz</strong>: sonsuz, sınırsız</td></tr><tr><td><strong>recm-i şeytan</strong>: şeytan taşlama</td><td><strong>samediyet</strong>: herşey Allah’a muhtaç olduğu halde, Onun hiçbir şeye muhtaç olmayışı (bk. ṣ-m-d)</td></tr><tr><td><strong>semâvat</strong>: gökler (bk. s-m-v)</td><td><strong>sukut</strong>: düşüş</td></tr><tr><td><strong>sâfi</strong>: arınmış, temiz (bk. ṣ-f-y)</td><td><strong>tabiat</strong>: doğa, canlı ve cansız bütün varlıklar, maddî âlem (bk. ṭ-b-a)</td></tr><tr><td><strong>tebeddül</strong>: değişim</td><td><strong>tegayyür</strong>: başkalaşım</td></tr><tr><td><strong>tesadüf</strong>: rastlantı</td><td><strong>vahdet</strong>: Allah’ın birliği (bk. v-ḥ-d)</td></tr><tr><td><strong>vazife-i ubûdiyet</strong>: kulluk görevi (bk. a-b-d)</td><td><strong>zulümât</strong>: karanlıklar (bk. ẓ-l-m)</td></tr><tr><td><strong>şerik</strong>: Allah’a ortak koşulan şey</td><td></td></tr></table><p><br /> <tbody> <br /> </tbody></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="TaLHa, post: 270379, member: 1"] [b]Otuz İkinci Söz - Sayfa 815[/b] [FONT=Trebuchet MS][FONT=Trebuchet MS]Sâni-i Zülcelâl[/FONT][FONT=Trebuchet MS]imizi[/FONT][FONT=Trebuchet MS], nihayetsiz dillerle vahdetini[/FONT][FONT=Trebuchet MS], ehadiyetini[/FONT][FONT=Trebuchet MS], samediyetini[/FONT][FONT=Trebuchet MS] ve evsâf-ı cemâl[/FONT][FONT=Trebuchet MS] ve celâl[/FONT][FONT=Trebuchet MS] ve kemâlini[/FONT][FONT=Trebuchet MS] bütün kâinata ilân ettiğimiz halde, bizim gibi nihayet derecede sâfi, temiz, mutî, musahhar hizmetkârları karma karışıklık ve intizamsızlık[/FONT][FONT=Trebuchet MS] ve vazifesizlik, hattâ sahipsizlikle ittiham ettiğinden tokada müstehaksın” der. O müddeînin yüzüne recm-i şeytan[/FONT][FONT=Trebuchet MS] gibi bir yıldız, öyle bir tokat vurur ki, yıldızlardan tâ Cehennemin[/FONT][FONT=Trebuchet MS] dibine onu atar.[/FONT][FONT=Arial][B][U][IMG]http://www.erisale.com/images/blank.gif[/IMG]1[/U][/B][/FONT][FONT=Trebuchet MS] Ve beraberinde olan tabiatı[/FONT][FONT=Arial][B][U][B][U]HAŞİYE-1[/U][/B][/U][/B][/FONT][FONT=Trebuchet MS]evham derelerine ve tesadüfü[/FONT][FONT=Trebuchet MS] adem kuyusuna ve şerikleri[/FONT][FONT=Trebuchet MS] imtinâ ve muhaliyet zulümatına ve din aleyhindeki felsefeyi[/FONT][FONT=Trebuchet MS] esfel-i sâfilînin dibine atar. Bütün yıldızlarla beraber o yıldız [/FONT][FONT=Arial][B][U][IMG]http://www.erisale.com/images/blank.gif[/IMG]2[/U][/B][/FONT][SIZE=6][FONT=Traditional Arabic]لَوْ كَانَ فِيهِمَاۤ اٰلِهَةٌ اِلاَّ اللهُ لَفَسَدَتَا[/FONT][/SIZE][FONT=Trebuchet MS] ferman-ı kudsîsini okurlar. Ve “Sinek[/FONT][FONT=Trebuchet MS] kanadından tut, tâ semâvât[/FONT][FONT=Trebuchet MS] kandillerine kadar, bir sinek[/FONT][FONT=Trebuchet MS] kanadı kadar şerike[/FONT][FONT=Trebuchet MS] yer yoktur ki parmak karıştırsın” diye ilân ederler. [/FONT] [/FONT][CENTER][FONT=Trebuchet MS][SIZE=6][FONT=Traditional Arabic]سُبْحَانَكَ لاَعِلْمَ لَنَاۤ اِلاَّ مَاعَلَّمْتَنَاۤ اِنَّكَ اَنْتَ الْعَلِيمُ الْحَكِيمُ [/FONT][/SIZE][FONT=Arial][B][U][IMG]http://www.erisale.com/images/blank.gif[/IMG]3[/U][/B][/FONT] [SIZE=6][FONT=Traditional Arabic]اَللّٰهُمَّ صَلِّ وَسَلِّمْ عَلٰى سَيِّدِنَا مُحَمَّدٍ سِرَاجِ وَحْدَتِكَ فِى كَثْرَةِ مَخْلُوقَاتِكَ وَدَلاَّلِ وَحْدَانِيَّتِكَ فِى مَشْهَرِ كَاۤئِنَاتِكَ وَعَلٰۤى اٰلِهِ وَصَحْبِهِ اَجْمَعِينَ [/FONT][/SIZE][FONT=Arial][B][U][IMG]http://www.erisale.com/images/blank.gif[/IMG]4[/U][/B][/FONT][/FONT] [/CENTER] [NOT]Dipnot-1 [FONT=Trebuchet MS] bk. Mülk Sûresi, 67:5.[/FONT] Haşiye-1 [FONT=Trebuchet MS] Fakat sukuttan sonra tabiat tevbe etti. Hakikî vazifesi tesir ve fiil olmadığını, belki kabul ve infial olduğunu anladı. Ve kendisi kader-i İlâhînin bir nevi defteri-fakat tebeddül ve tagayyüre kabil bir defteri-ve kudret-i Rabbâniyenin bir nevi programı ve Kadîr-i Zülcelâlin bir nevi fıtrî şeriati ve bir nevi mecmua-i kavânîni olduğunu bildi. Kemâl-i acz ve inkıyadla vazife-i ubûdiyetini takındı ve “fıtrat-ı İlâhiye“ ve “san’at-ı Rabbâniye“ ismini aldı.[/FONT] Dipnot-2 [FONT=Trebuchet MS] “Eğer göklerde ve yerde Allah’tan başka ilâhlar olsaydı, ikisi de harap olur giderdi.” Enbiyâ Sûresi, 21:22.[/FONT] Dipnot-3 [FONT=Trebuchet MS] “Seni her türlü noksandan tenzih ederiz. Senin bize öğrettiğinden başka bilgimiz yoktur. Muhakkak ki ilmi ve hikmeti herşeyi kuşatan Sensin.” Bakara Sûresi, 2:32.[/FONT] Dipnot-4 [FONT=Trebuchet MS] Allahım! Mahlûkatının kesret daireleri içinde sirâc-ı vahdetin ve kâinatının meşherinde dellâl-ı vahdâniyetin olan Efendimiz Muhammed’e ve bütün âl ve ashabına salât ve selâm olsun. [/FONT][/NOT] [TABLE] <tbody>[TR] [TD][B]Kadîr-i Zülcelâl[/B]: kudreti herşeyi kuşatan, sonsuz haşmet ve yücelik sahibi Allah (bk. ḳ-d-r; ẕü; c-l-l)[/TD] [TD][B]San’at-ı Rabbâniye[/B]: herşeyi terbiye edip idaresi altında bulunduran Allah’ın san’atı (bk. ṣ-n-a; r-b-b)[/TD] [/TR] [TR] [TD][B]Sâni-i Zülcelâl[/B]: sonsuz yücelik ve haşmet sahibi ve herşeyi san’atla yaratan Allah (bk. ṣ-n-a; ẕü; c-l-l)[/TD] [TD][B]adem[/B]: yokluk[/TD] [/TR] [TR] [TD][B]ehadiyet[/B]: Allah’ın her bir varlıkta görünen birlik tecellisi (bk. v-ḥ-d)[/TD] [TD][B]esfel-i sâfilîn[/B]: aşağıların en aşağısı[/TD] [/TR] [TR] [TD][B]evhâm[/B]: vehimler, kuruntular[/TD] [TD][B]evsâf-ı cemâl ve celâl ve kemâl[/B]: güzellik, haşmet ve mükemmellik bildiren sıfatlar; cemâl, celâl ve kemâl sıfatları (bk. v-ṣ-f; c-m-l; c-l-l; k-m-l)[/TD] [/TR] [TR] [TD][B]fermân-ı kudsî[/B]: kutsal buyruk (bk. ḳ-d-s)[/TD] [TD][B]fıtrat-ı İlâhiye[/B]: İlâhi fıtrat, yaratılış kanunları (bk. f-ṭ-r; e-l-h)[/TD] [/TR] [TR] [TD][B]fıtrî şeriat[/B]: Allah’ın yaratılışa ait koyduğu kanunlar (bk. f-ṭ-r; ş-r-a)[/TD] [TD][B]hakikî[/B]: gerçek (bk. ḥ-ḳ-ḳ)[/TD] [/TR] [TR] [TD][B]haşiye[/B]: dipnot, açıklayıcı not[/TD] [TD][B]hizmetkâr[/B]: hizmetçi[/TD] [/TR] [TR] [TD][B]imtinâ[/B]: imkânsızlık[/TD] [TD][B]infial[/B]: fiilden etkilenme, bir tesirin gücü altında hareket etme (bk. f-a-l)[/TD] [/TR] [TR] [TD][B]ittiham[/B]: suçlama[/TD] [TD][B]kabil[/B]: kabiliyetli[/TD] [/TR] [TR] [TD][B]kader-i İlâhî[/B]: Allah’ın meydana gelecek hadiseleri olmadan önce takdir etmesi, planlaması (bk. ḳ-d-r; e-l-h)[/TD] [TD][B]kemâl-i acz ve inkıyad[/B]: tam anlamıyla âcizlik ve itaat etme (bk. k-m-l; a-c-z)[/TD] [/TR] [TR] [TD][B]kudret-i Rabbâniye[/B]: herşeyi terbiye ve idare eden Allah’ın sonsuz kudreti (bk. ḳ-d-r; r-b-b)[/TD] [TD][B]kâinat[/B]: evren, yaratılmış herşey (bk. k-v-n)[/TD] [/TR] [TR] [TD][B]mecmuâ-i kavânîn[/B]: kanunlar derlemesi (bk. c-m-a; ḳ-n-n)[/TD] [TD][B]muhâliyet[/B]: ihtimal dışı olma, imkansızlık[/TD] [/TR] [TR] [TD][B]musahhar[/B]: boyun eğen[/TD] [TD][B]mutî[/B]: emre uyan[/TD] [/TR] [TR] [TD][B]müddeî[/B]: iddia sahibi[/TD] [TD][B]müstehak[/B]: layık (bk. ḥ-ḳ-ḳ)[/TD] [/TR] [TR] [TD][B]nevi[/B]: çeşit, tür[/TD] [TD][B]nihayetsiz[/B]: sonsuz, sınırsız[/TD] [/TR] [TR] [TD][B]recm-i şeytan[/B]: şeytan taşlama[/TD] [TD][B]samediyet[/B]: herşey Allah’a muhtaç olduğu halde, Onun hiçbir şeye muhtaç olmayışı (bk. ṣ-m-d)[/TD] [/TR] [TR] [TD][B]semâvat[/B]: gökler (bk. s-m-v)[/TD] [TD][B]sukut[/B]: düşüş[/TD] [/TR] [TR] [TD][B]sâfi[/B]: arınmış, temiz (bk. ṣ-f-y)[/TD] [TD][B]tabiat[/B]: doğa, canlı ve cansız bütün varlıklar, maddî âlem (bk. ṭ-b-a)[/TD] [/TR] [TR] [TD][B]tebeddül[/B]: değişim[/TD] [TD][B]tegayyür[/B]: başkalaşım[/TD] [/TR] [TR] [TD][B]tesadüf[/B]: rastlantı[/TD] [TD][B]vahdet[/B]: Allah’ın birliği (bk. v-ḥ-d)[/TD] [/TR] [TR] [TD][B]vazife-i ubûdiyet[/B]: kulluk görevi (bk. a-b-d)[/TD] [TD][B]zulümât[/B]: karanlıklar (bk. ẓ-l-m)[/TD] [/TR] [TR] [TD][B]şerik[/B]: Allah’a ortak koşulan şey[/TD] [/TR] </tbody>[/TABLE] [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
Risale-i Nur Okuma ve Anlama
Risale-i Nur Külliyatı
Sözler
Otuz İkinci Söz
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst