Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
Risale-i Nur Okuma ve Anlama
Risale-i Nur Külliyatı
Sözler
Onuncu Söz
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="TaLHa" data-source="post: 247675" data-attributes="member: 1"><p><strong>Onuncu Söz - Mukaddime - Birinci Nokta - İkinci Delil - Üçüncü Delil - Dördüncü Delil - Sayfa 146</strong></p><p></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'">yakınlarında bulunan kabre karşı tahammül edebilirler. Ve çok alâkadar oldukları hayatlarının yakında sönmesine ve güzel dünyalarının kapanmasına mukabil bir teselli bulabilirler. Ve çocuk hükmüne geçen seriü’t-teessür ruhlarında ve mizaçlarında mevt ve zevâlden çıkan elîm ve dehşetli meyusiyete karşı, ancak hayat-ı bâkiye ümidiyle mukabele edebilirler. Yoksa, o şefkate lâyık muhteremler ve sükûnete ve istirahat-i kalbiyeye çok muhtaç o endişeli babalar ve analar öyle bir vaveylâ-i ruhî ve bir dağdağa-i kalbî hissedeceklerdi ki, bu dünya onlara zulmetli bir zindan ve hayat dahi kasavetli bir azap olurdu.</span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span> <span style="font-family: 'Tahoma'"><strong><em>Üçüncü delil:</em></strong> İnsanların hayat-ı içtimaiyesinin medarı olan gençler, delikanlılar, şiddet-i galeyanda olan hissiyatlarını ve ifratkâr bulunan nefis ve hevâlarını tecavüzattan ve zulümlerden ve tahribattan durduran ve hayat-ı içtimaiyenin hüsn-ü cereyanını temin eden, yalnız Cehennem fikridir. Yoksa, Cehennem endişesi olmazsa, <em>“El-hükmü li’l-galib”</em> kaidesiyle, o sarhoş delikanlılar, hevesatları peşinde bîçare zayıflara, âcizlere, dünyayı cehenneme çevireceklerdi ve yüksek insaniyeti gayet süflî bir hayvaniyete döndüreceklerdi.</span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span> <span style="font-family: 'Tahoma'"><strong><em>Dördüncü delil:</em> </strong>Nev-i beşerin hayat-ı dünyeviyesinde en cemiyetli merkez ve en esaslı zemberek ve dünyevî saadet için bir cennet, bir melce bir tahassungâh ise, aile hayatıdır. Ve herkesin hanesi, küçük bir dünyasıdır. Ve o hane ve aile hayatının hayatı ve saadeti ise; samimî ve ciddî ve vefadarâne hürmet ve hakiki ve şefkatli ve fedakârâne merhamet ile olabilir. Ve bu hakikî hürmet ve samimî merhamet ise, ebedî bir arkadaşlık ve daimî bir refakat ve sermedî bir beraberlik ve hadsiz bir zamanda ve hudutsuz bir hayatta birbiriyle pederâne, ferzendâne, kardeşâne, arkadaşâne münasebetlerin bulunmak fikriyle ve akîdesiyle olabilir. Meselâ der: “Bu haremim, ebedî bir âlemde, ebedî bir hayatta daimî bir refika-i hayatımdır. Şimdilik ihtiyar ve çirkin olmuş ise de zararı yok. Çünkü ebedî bir güzelliği var, gelecek. Ve böyle daimî arkadaşlığın hatırı için herbir fedakârlığı</span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span> <table border="0" cellpadding="0" cellspacing="2"><tbody><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>akîde</strong>: inanç</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>alâkadar</strong>: alâkalı, ilgili</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>bîçare</strong>: çaresiz, zavallı</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>cemiyetli</strong>: kapsamlı, geniş (bk. c-m-a)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>dağdağa-i kalbî</strong>: kalp sıkıntısı</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>dehşetli</strong>: korkunç</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>ebedî</strong>: sonsuz (bk. e-b-d)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>el-hükmü li’l-galib</strong>: hüküm galip ve kuvvetli olanındır (bk. ḥ-k-m)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>elîm</strong>: elemli, acı veren</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>fedakârâne</strong>: fedakârca</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>ferzendâne</strong>: evlada yakışır şekilde</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>hadsiz</strong>: sınırsız</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>hakiki</strong>: gerçek, doğru (bk. ḥ-ḳ-ḳ)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>hane</strong>: ev</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>harem</strong>: eş, zevce</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>hayat-ı bâkiye</strong>: devamlı ve kalıcı hayat (bk. ḥ-y-y; b-ḳ-y) </span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>hayat-ı dünyeviye</strong>: dünya hayatı (bk. ḥ-y-y)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>hayat-ı içtimaiye</strong>: toplum hayatı (bk. ḥ-y-y; c-m-a)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>hevesat</strong>: hevesler, yasak istek ve arzular</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>hevâ</strong>: kabiliyet ve duyguları nefsin yasak arzu ve isteklerinin emrine verme (bk. h-v-y)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>hissiyat</strong>: hisler, duygular</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>hürmet</strong>: saygı (bk. ḥ-r-m)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>hüsn-ü cereyan</strong>: güzel gidişat (bk. ḥ-s-n)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>ifratkâr</strong>: haddi aşan, ileri giden</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>istirahat-i kalbiye</strong>: kalp rahatlığı, iç huzuru</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>kaide</strong>: prensip, kural</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>kasavetli</strong>: sıkıntılı, üzüntülü</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>medar</strong>: dayanak noktası, sebep</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>melce</strong>: sığınak</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>merhamet</strong>: şefkat, karşılıksız sevgi (bk. r-ḥ-m)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>mevt</strong>: ölüm (bk. m-v-t)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>meyusiyet</strong>: ümitsizlik</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>mizaç</strong>: huy, tabiat, yaratılış</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>muhabbet</strong>: sevgi (bk. ḥ-b-b)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>muhterem</strong>: hürmete layık, saygıdeğer (bk. ḥ-r-m)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>mukabele etmek</strong>: karşılık vermek</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>mukabil</strong>: karşılık</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>münasebet</strong>: ilişki (bk. n-s-b)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>nefis</strong>: insanı maddî zevk ve isteklere sevk eden kuvvet (bk. n-f-s)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>nev-i beşer</strong>: insanlık</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>pederâne</strong>: babaya yakışır şekilde</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>refakat</strong>: arkadaşlık (bk. r-f-ḳ)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>refika-i hayat</strong>: hayat arkadaşı, eş (bk. r-f-ḳ; ḥ-y-y)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>saadet</strong>: mutluluk</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>seriü’t-teessür</strong>: çabuk üzülen</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>sermedî</strong>: devamlı, sürekli</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>süflî</strong>: aşağılık</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>sükûnet</strong>: sakinlik, rahatlık (bk. s-k-n)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>tahammül</strong>: katlanma, dayanma</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>tahassüngâh</strong>: sığınma yeri</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>tahribat</strong>: yıkıp yok etmeler, bozmalar</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>tecavüzat</strong>: tecavüzler, saldırılar</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>vaveylâ-i ruhî</strong>: ruhun feryadı (bk. r-v-ḥ)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>vefadarâne</strong>: vefalı olarak</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>zemberek</strong>: hareketi sağlayan güç merkezi</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>zevâl</strong>: geçip gitme, ölme (bk. z-v-l)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>zulmetli</strong>: karanlık (bk. ẓ-l-m)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>âciz</strong>: güçsüz (bk. a-c-z)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>âlem</strong>: dünya (bk. a-l-m)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>şiddet-i galeyan</strong>: şiddetli coşkunluk, coşup taşma</span></td></tr></tbody></table></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="TaLHa, post: 247675, member: 1"] [b]Onuncu Söz - Mukaddime - Birinci Nokta - İkinci Delil - Üçüncü Delil - Dördüncü Delil - Sayfa 146[/b] [FONT=Tahoma]yakınlarında bulunan kabre karşı tahammül edebilirler. Ve çok alâkadar oldukları hayatlarının yakında sönmesine ve güzel dünyalarının kapanmasına mukabil bir teselli bulabilirler. Ve çocuk hükmüne geçen seriü’t-teessür ruhlarında ve mizaçlarında mevt ve zevâlden çıkan elîm ve dehşetli meyusiyete karşı, ancak hayat-ı bâkiye ümidiyle mukabele edebilirler. Yoksa, o şefkate lâyık muhteremler ve sükûnete ve istirahat-i kalbiyeye çok muhtaç o endişeli babalar ve analar öyle bir vaveylâ-i ruhî ve bir dağdağa-i kalbî hissedeceklerdi ki, bu dünya onlara zulmetli bir zindan ve hayat dahi kasavetli bir azap olurdu. [/FONT] [FONT=Tahoma][B][I]Üçüncü delil:[/I][/B] İnsanların hayat-ı içtimaiyesinin medarı olan gençler, delikanlılar, şiddet-i galeyanda olan hissiyatlarını ve ifratkâr bulunan nefis ve hevâlarını tecavüzattan ve zulümlerden ve tahribattan durduran ve hayat-ı içtimaiyenin hüsn-ü cereyanını temin eden, yalnız Cehennem fikridir. Yoksa, Cehennem endişesi olmazsa, [I]“El-hükmü li’l-galib”[/I] kaidesiyle, o sarhoş delikanlılar, hevesatları peşinde bîçare zayıflara, âcizlere, dünyayı cehenneme çevireceklerdi ve yüksek insaniyeti gayet süflî bir hayvaniyete döndüreceklerdi. [/FONT] [FONT=Tahoma][B][I]Dördüncü delil:[/I] [/B]Nev-i beşerin hayat-ı dünyeviyesinde en cemiyetli merkez ve en esaslı zemberek ve dünyevî saadet için bir cennet, bir melce bir tahassungâh ise, aile hayatıdır. Ve herkesin hanesi, küçük bir dünyasıdır. Ve o hane ve aile hayatının hayatı ve saadeti ise; samimî ve ciddî ve vefadarâne hürmet ve hakiki ve şefkatli ve fedakârâne merhamet ile olabilir. Ve bu hakikî hürmet ve samimî merhamet ise, ebedî bir arkadaşlık ve daimî bir refakat ve sermedî bir beraberlik ve hadsiz bir zamanda ve hudutsuz bir hayatta birbiriyle pederâne, ferzendâne, kardeşâne, arkadaşâne münasebetlerin bulunmak fikriyle ve akîdesiyle olabilir. Meselâ der: “Bu haremim, ebedî bir âlemde, ebedî bir hayatta daimî bir refika-i hayatımdır. Şimdilik ihtiyar ve çirkin olmuş ise de zararı yok. Çünkü ebedî bir güzelliği var, gelecek. Ve böyle daimî arkadaşlığın hatırı için herbir fedakârlığı [/FONT][FONT=Tahoma] [/FONT] <table border="0" cellpadding="0" cellspacing="2"><tbody><tr><td>[FONT=Tahoma][B]akîde[/B]: inanç[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]alâkadar[/B]: alâkalı, ilgili[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]bîçare[/B]: çaresiz, zavallı[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]cemiyetli[/B]: kapsamlı, geniş (bk. c-m-a)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]dağdağa-i kalbî[/B]: kalp sıkıntısı[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]dehşetli[/B]: korkunç[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]ebedî[/B]: sonsuz (bk. e-b-d)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]el-hükmü li’l-galib[/B]: hüküm galip ve kuvvetli olanındır (bk. ḥ-k-m)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]elîm[/B]: elemli, acı veren[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]fedakârâne[/B]: fedakârca[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]ferzendâne[/B]: evlada yakışır şekilde[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]hadsiz[/B]: sınırsız[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]hakiki[/B]: gerçek, doğru (bk. ḥ-ḳ-ḳ)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]hane[/B]: ev[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]harem[/B]: eş, zevce[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]hayat-ı bâkiye[/B]: devamlı ve kalıcı hayat (bk. ḥ-y-y; b-ḳ-y) [/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]hayat-ı dünyeviye[/B]: dünya hayatı (bk. ḥ-y-y)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]hayat-ı içtimaiye[/B]: toplum hayatı (bk. ḥ-y-y; c-m-a)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]hevesat[/B]: hevesler, yasak istek ve arzular[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]hevâ[/B]: kabiliyet ve duyguları nefsin yasak arzu ve isteklerinin emrine verme (bk. h-v-y)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]hissiyat[/B]: hisler, duygular[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]hürmet[/B]: saygı (bk. ḥ-r-m)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]hüsn-ü cereyan[/B]: güzel gidişat (bk. ḥ-s-n)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]ifratkâr[/B]: haddi aşan, ileri giden[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]istirahat-i kalbiye[/B]: kalp rahatlığı, iç huzuru[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]kaide[/B]: prensip, kural[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]kasavetli[/B]: sıkıntılı, üzüntülü[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]medar[/B]: dayanak noktası, sebep[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]melce[/B]: sığınak[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]merhamet[/B]: şefkat, karşılıksız sevgi (bk. r-ḥ-m)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]mevt[/B]: ölüm (bk. m-v-t)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]meyusiyet[/B]: ümitsizlik[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]mizaç[/B]: huy, tabiat, yaratılış[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]muhabbet[/B]: sevgi (bk. ḥ-b-b)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]muhterem[/B]: hürmete layık, saygıdeğer (bk. ḥ-r-m)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]mukabele etmek[/B]: karşılık vermek[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]mukabil[/B]: karşılık[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]münasebet[/B]: ilişki (bk. n-s-b)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]nefis[/B]: insanı maddî zevk ve isteklere sevk eden kuvvet (bk. n-f-s)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]nev-i beşer[/B]: insanlık[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]pederâne[/B]: babaya yakışır şekilde[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]refakat[/B]: arkadaşlık (bk. r-f-ḳ)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]refika-i hayat[/B]: hayat arkadaşı, eş (bk. r-f-ḳ; ḥ-y-y)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]saadet[/B]: mutluluk[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]seriü’t-teessür[/B]: çabuk üzülen[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]sermedî[/B]: devamlı, sürekli[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]süflî[/B]: aşağılık[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]sükûnet[/B]: sakinlik, rahatlık (bk. s-k-n)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]tahammül[/B]: katlanma, dayanma[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]tahassüngâh[/B]: sığınma yeri[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]tahribat[/B]: yıkıp yok etmeler, bozmalar[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]tecavüzat[/B]: tecavüzler, saldırılar[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]vaveylâ-i ruhî[/B]: ruhun feryadı (bk. r-v-ḥ)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]vefadarâne[/B]: vefalı olarak[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]zemberek[/B]: hareketi sağlayan güç merkezi[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]zevâl[/B]: geçip gitme, ölme (bk. z-v-l)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]zulmetli[/B]: karanlık (bk. ẓ-l-m)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]âciz[/B]: güçsüz (bk. a-c-z)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]âlem[/B]: dünya (bk. a-l-m)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]şiddet-i galeyan[/B]: şiddetli coşkunluk, coşup taşma[/FONT]</td></tr></tbody></table> [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
Risale-i Nur Okuma ve Anlama
Risale-i Nur Külliyatı
Sözler
Onuncu Söz
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst