Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
Risale-i Nur Okuma ve Anlama
Risale-i Nur Külliyatı
Sözler
On Üçüncü Söz
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="TaLHa" data-source="post: 248135" data-attributes="member: 1"><p><strong>Onüçüncü Söz - Hüve Nüktesi - Sayfa 229</strong></p><p></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'">kudret ve kaderin mütebeddil sahifesi ve bir Levh-i Mahfuzun âlem-i tagayyürde ve mütebeddil şuûnâtında bir Levh-i Mahv, İsbat namında yazar bozar tahtası hükmündedir.</span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span> <span style="font-family: 'Tahoma'">İşte, hava unsuru yalnız nakl-i asvat vazifesinde mezkûr cilve-i vahdâniyeti ve mezkûr acaibi gösterdiği ve dalâletin hadsiz muhaliyetini izhar ettiği gibi; unsur‑u havanın sair ehemmiyetli vazifelerinden biri de elektrik, câzibe, dâfia, ziya gibi sair letâifin naklinde şaşırmadan, muntazaman, asvat naklindeki vazifeyi gördüğü aynı zamanda bu vazifeleri dahi gördüğü aynı zamanında, bütün nebatat ve hayvanata teneffüs ve telkih gibi hayata lüzumu bulunan levazımatı kemâl-i intizamla yetiştiriyor. Emir ve irade-i İlâhiyenin bir arşı olduğunu kat’î bir surette ispat ediyor. Ve serseri tesadüf ve kör kuvvet ve sağır tabiat ve karışık, hedefsiz esbab ve âciz, câmid, cahil maddeler bu sahife-i havaiyenin kitabetine ve vazifelerine karışması hiçbir cihetle ihtimal ve imkânı bulunmadığını aynelyakin derecesinde ispat ettiğini kat’î kanaat getirdim. Ve herbir zerre ve herbir parça lisan-ı hâl ile<strong><u><img src="http://www.erisale.com/images/blank.gif" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" />1</u></strong> <span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 22px">لاَ اِلٰهَ اِلاَّ هُوَ</span></span> ve<strong><u><img src="http://www.erisale.com/images/blank.gif" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" />2</u></strong> قُلْ <span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 22px">هُوَ اللهُ اَحَدٌ</span></span>dediklerini bildim. Ve bu (<span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 22px">هُوَ</span></span>)<em> “Hüve”</em> anahtarıyla havanın maddî cihetindeki bu acaibi gördüğüm gibi, hava unsuru da bir (<span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 22px">هُو</span></span>) <em>“Hû”</em> olarak âlem-i misal ve âlem-i mânâya bir anahtar oldu.</span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span> <span style="font-family: 'Tahoma'">Gördüm ki, âlem-i misal, nihayetsiz fotoğraflar ve herbir fotoğraf, hadsiz hâdisât-ı dünyeviyeyi aynı zamanda hiç karıştırmayarak alıyor. Binler dünya kadar büyük ve geniş bir sinema-i uhreviye ve fâniyâtın fâni ve zâil hallerini ve vaziyetlerini ve geçici hayatlarının meyvelerini sermedî temâşâgâhlarda ve Cennette</span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span>[NOT]<span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'">Dipnot-1</span> <span style="font-family: 'Tahoma'"> “Ondan başka hiçbir ilâh yoktur.” Bakara Sûresi, 2:163; Âl-i İmran Sûresi, 3:2; Haşir Sûresi, 59:22.</span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'">Dipnot-2</span> <span style="font-family: 'Tahoma'"> “De ki: O Allah birdir.” İhlâs Sûresi, 112:1.</span>[/NOT]<span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span> <table border="0" cellpadding="0" cellspacing="2"><tbody><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>Hüve</strong>: O, Allah</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>Levh-i Mahfuz</strong>: herşeyin bütün ayrıntılarıyla yazıldığı mânevî kader levhası (bk. ḥ-f-ẓ) </span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>Levh-i Mahv, İsbat</strong>: bir şeyin yıkılıp tekrar kuruluşunu gösteren mânevî levha, yaz boz tahtası</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>acaip</strong>: şaşırtıcı ve hayret verici şey</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>asvat</strong>: sesler</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>aynelyakin</strong>: gözle görerek kesin bilgi edinme (bk. y-ḳ-n)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>cihet</strong>: yön, taraf</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>cilve-i vahdâniyet</strong>: Cenab-ı Allah’ın birlik görüntüsü (bk. c-l-y; v-ḥ-d)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>câmid</strong>: cansız</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>câzibe</strong>: çekim gücü</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>dalâlet</strong>: hak yoldan sapkınlık, inançsızlık (bk. ḍ-l-l)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>dâfia</strong>: itme gücü</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>ehemmiyetli</strong>: önemli</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>emir ve irade-i İlâhiyenin arşı</strong>: Allah’ın emir ve iradesinin tahtı (bk. r-v-d; e-l-h; a-r-ş) </span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>esbab</strong>: sebepler (bk. s-b-b)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>fâni</strong>: gelip geçici, ölümlü (bk. f-n-y)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>fâniyat</strong>: fâni, geçici şeyler (bk. f-n-y)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>hadsiz</strong>: sınırsız</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>hayvanat</strong>: hayvanlar (bk. ḥ-y-y)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>hâdisât-ı dünyeviye</strong>: dünyaya ait olaylar </span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>izhar etmek</strong>: göstermek (bk. ẓ-h-r)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>kalem-i kudret ve kader</strong>: varlıkların ve olayların düzenli olarak meydana gelişinde bir kalem gibi eserini gösteren İlâhî güç (bk. ḳ-d-r)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>kat’î</strong>: kesin</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>kemâl-i intizam</strong>: tam ve mükemmel düzen (bk. k-m-l; n-ẓ-m)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>kitabet</strong>: yazım (bk. k-t-b)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>letâif</strong>: maddi olmayan, çok ince şeyler (bk. l-ṭ-f)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>levazımat</strong>: gerekli şeyler</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>lisan-ı hâl</strong>: hal ve beden dili</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>mezkûr</strong>: sözü geçen</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>muhaliyet</strong>: imkansızlık</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>muntazaman</strong>: düzenli olarak (bk. n-ẓ-m)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>mütebeddil</strong>: değişken</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>nakl-i asvat</strong>: seslerin nakli, iletimi</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>nebatat</strong>: bitkiler</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>nihayetsiz</strong>: sınırsız, sonsuz</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>sahife-i havaiye</strong>: hava sahifesi</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>sair</strong>: diğer</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>sermedî</strong>: sürekli, kalıcı</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>sinema-i uhreviye</strong>: âhirete ait sinema (bk. e-ḫ-r)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>suret</strong>: şekil (bk. ṣ-v-r)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>tabiat</strong>: doğa, canlı cansız varlıklar, maddî âlem (bk. ṭ-b-a)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>telkih</strong>: aşılama</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>temâşâgâh</strong>: seyir yeri</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>teneffüs</strong>: soluklanma, nefes alma</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>unsur-u hava</strong>: hava maddesi</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>zerre</strong>: atom, en küçük madde parçası</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>ziya</strong>: ışık</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>zâil</strong>: yok olup gidici, geçici (bk. z-v-l)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>âciz</strong>: güçsüz, zayıf (bk. a-c-z)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>âlem-i misal</strong>: bütün varlıkların ve olayların görüntülerinin yansıdığı madde ötesi âlem (bk. a-l-m; m-s̱-l)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>âlem-i mânâ</strong>: mânâ âlemi, mânen anlaşılan ve bilinen âlem (bk. a-l-m; a-n-y)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>âlem-i tagayyür</strong>: değişken âlem (bk. a-l-m)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>şuûnat</strong>: işler, fiiller ve tasarruflar (bk. ş-e-n)</span></td></tr></tbody></table></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="TaLHa, post: 248135, member: 1"] [b]Onüçüncü Söz - Hüve Nüktesi - Sayfa 229[/b] [FONT=Tahoma]kudret ve kaderin mütebeddil sahifesi ve bir Levh-i Mahfuzun âlem-i tagayyürde ve mütebeddil şuûnâtında bir Levh-i Mahv, İsbat namında yazar bozar tahtası hükmündedir. [/FONT] [FONT=Tahoma]İşte, hava unsuru yalnız nakl-i asvat vazifesinde mezkûr cilve-i vahdâniyeti ve mezkûr acaibi gösterdiği ve dalâletin hadsiz muhaliyetini izhar ettiği gibi; unsur‑u havanın sair ehemmiyetli vazifelerinden biri de elektrik, câzibe, dâfia, ziya gibi sair letâifin naklinde şaşırmadan, muntazaman, asvat naklindeki vazifeyi gördüğü aynı zamanda bu vazifeleri dahi gördüğü aynı zamanında, bütün nebatat ve hayvanata teneffüs ve telkih gibi hayata lüzumu bulunan levazımatı kemâl-i intizamla yetiştiriyor. Emir ve irade-i İlâhiyenin bir arşı olduğunu kat’î bir surette ispat ediyor. Ve serseri tesadüf ve kör kuvvet ve sağır tabiat ve karışık, hedefsiz esbab ve âciz, câmid, cahil maddeler bu sahife-i havaiyenin kitabetine ve vazifelerine karışması hiçbir cihetle ihtimal ve imkânı bulunmadığını aynelyakin derecesinde ispat ettiğini kat’î kanaat getirdim. Ve herbir zerre ve herbir parça lisan-ı hâl ile[B][U][IMG]http://www.erisale.com/images/blank.gif[/IMG]1[/U][/B] [FONT=Trebuchet MS][SIZE=6]لاَ اِلٰهَ اِلاَّ هُوَ[/SIZE][/FONT] ve[B][U][IMG]http://www.erisale.com/images/blank.gif[/IMG]2[/U][/B] قُلْ [FONT=Trebuchet MS][SIZE=6]هُوَ اللهُ اَحَدٌ[/SIZE][/FONT]dediklerini bildim. Ve bu ([FONT=Trebuchet MS][SIZE=6]هُوَ[/SIZE][/FONT])[I] “Hüve”[/I] anahtarıyla havanın maddî cihetindeki bu acaibi gördüğüm gibi, hava unsuru da bir ([FONT=Trebuchet MS][SIZE=6]هُو[/SIZE][/FONT]) [I]“Hû”[/I] olarak âlem-i misal ve âlem-i mânâya bir anahtar oldu. [/FONT] [FONT=Tahoma]Gördüm ki, âlem-i misal, nihayetsiz fotoğraflar ve herbir fotoğraf, hadsiz hâdisât-ı dünyeviyeyi aynı zamanda hiç karıştırmayarak alıyor. Binler dünya kadar büyük ve geniş bir sinema-i uhreviye ve fâniyâtın fâni ve zâil hallerini ve vaziyetlerini ve geçici hayatlarının meyvelerini sermedî temâşâgâhlarda ve Cennette [/FONT][FONT=Tahoma] [/FONT][NOT][FONT=Tahoma] Dipnot-1[/FONT] [FONT=Tahoma] “Ondan başka hiçbir ilâh yoktur.” Bakara Sûresi, 2:163; Âl-i İmran Sûresi, 3:2; Haşir Sûresi, 59:22. Dipnot-2[/FONT] [FONT=Tahoma] “De ki: O Allah birdir.” İhlâs Sûresi, 112:1.[/FONT][/NOT][FONT=Tahoma] [/FONT][FONT=Tahoma] [/FONT][FONT=Tahoma] [/FONT] <table border="0" cellpadding="0" cellspacing="2"><tbody><tr><td>[FONT=Tahoma][B]Hüve[/B]: O, Allah[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]Levh-i Mahfuz[/B]: herşeyin bütün ayrıntılarıyla yazıldığı mânevî kader levhası (bk. ḥ-f-ẓ) [/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]Levh-i Mahv, İsbat[/B]: bir şeyin yıkılıp tekrar kuruluşunu gösteren mânevî levha, yaz boz tahtası[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]acaip[/B]: şaşırtıcı ve hayret verici şey[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]asvat[/B]: sesler[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]aynelyakin[/B]: gözle görerek kesin bilgi edinme (bk. y-ḳ-n)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]cihet[/B]: yön, taraf[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]cilve-i vahdâniyet[/B]: Cenab-ı Allah’ın birlik görüntüsü (bk. c-l-y; v-ḥ-d)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]câmid[/B]: cansız[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]câzibe[/B]: çekim gücü[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]dalâlet[/B]: hak yoldan sapkınlık, inançsızlık (bk. ḍ-l-l)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]dâfia[/B]: itme gücü[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]ehemmiyetli[/B]: önemli[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]emir ve irade-i İlâhiyenin arşı[/B]: Allah’ın emir ve iradesinin tahtı (bk. r-v-d; e-l-h; a-r-ş) [/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]esbab[/B]: sebepler (bk. s-b-b)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]fâni[/B]: gelip geçici, ölümlü (bk. f-n-y)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]fâniyat[/B]: fâni, geçici şeyler (bk. f-n-y)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]hadsiz[/B]: sınırsız[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]hayvanat[/B]: hayvanlar (bk. ḥ-y-y)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]hâdisât-ı dünyeviye[/B]: dünyaya ait olaylar [/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]izhar etmek[/B]: göstermek (bk. ẓ-h-r)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]kalem-i kudret ve kader[/B]: varlıkların ve olayların düzenli olarak meydana gelişinde bir kalem gibi eserini gösteren İlâhî güç (bk. ḳ-d-r)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]kat’î[/B]: kesin[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]kemâl-i intizam[/B]: tam ve mükemmel düzen (bk. k-m-l; n-ẓ-m)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]kitabet[/B]: yazım (bk. k-t-b)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]letâif[/B]: maddi olmayan, çok ince şeyler (bk. l-ṭ-f)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]levazımat[/B]: gerekli şeyler[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]lisan-ı hâl[/B]: hal ve beden dili[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]mezkûr[/B]: sözü geçen[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]muhaliyet[/B]: imkansızlık[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]muntazaman[/B]: düzenli olarak (bk. n-ẓ-m)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]mütebeddil[/B]: değişken[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]nakl-i asvat[/B]: seslerin nakli, iletimi[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]nebatat[/B]: bitkiler[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]nihayetsiz[/B]: sınırsız, sonsuz[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]sahife-i havaiye[/B]: hava sahifesi[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]sair[/B]: diğer[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]sermedî[/B]: sürekli, kalıcı[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]sinema-i uhreviye[/B]: âhirete ait sinema (bk. e-ḫ-r)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]suret[/B]: şekil (bk. ṣ-v-r)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]tabiat[/B]: doğa, canlı cansız varlıklar, maddî âlem (bk. ṭ-b-a)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]telkih[/B]: aşılama[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]temâşâgâh[/B]: seyir yeri[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]teneffüs[/B]: soluklanma, nefes alma[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]unsur-u hava[/B]: hava maddesi[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]zerre[/B]: atom, en küçük madde parçası[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]ziya[/B]: ışık[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]zâil[/B]: yok olup gidici, geçici (bk. z-v-l)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]âciz[/B]: güçsüz, zayıf (bk. a-c-z)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]âlem-i misal[/B]: bütün varlıkların ve olayların görüntülerinin yansıdığı madde ötesi âlem (bk. a-l-m; m-s̱-l)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]âlem-i mânâ[/B]: mânâ âlemi, mânen anlaşılan ve bilinen âlem (bk. a-l-m; a-n-y)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]âlem-i tagayyür[/B]: değişken âlem (bk. a-l-m)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]şuûnat[/B]: işler, fiiller ve tasarruflar (bk. ş-e-n)[/FONT]</td></tr></tbody></table> [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
Risale-i Nur Okuma ve Anlama
Risale-i Nur Külliyatı
Sözler
On Üçüncü Söz
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst