Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
Risale-i Nur Okuma ve Anlama
Risale-i Nur Külliyatı
Sikke-i Tasdik-i Gaybi
Nur talebelerinin inşallah kabre imanla girmesi mevzusu kimleri kapsar ???
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="akna" data-source="post: 196176" data-attributes="member: 1004668"><p><strong>Cevap: Nur talebelerinin inşallah kabre imanla girmesi mevzusu kimleri kaps</strong></p><p></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="color: red">Nur Talebeleri imanla kabre girer.. </span></span></p><p> </p><p><strong>Bismillahirrahmanirrahim</strong></p><p>Azîz, sıddık kardeşlerim,</p><p>Latîf, manidar ve beşaretli iki hadiseyi beyan ediyorum.</p><p> </p><p><strong><em>Birincisi:</em></strong> Me'yusane bir hatıradan müjdeli bir ihtar.</p><p>Bugünlerde hatırıma geldi ki, hayat-ı içtimaiyeye giren, hangi şeye temas etse, ekseriyetle günahlara maruz kalıyor; her cihetle, günahlar, serbestçe insanı sarıyorlar. <span style="color: blue">"Bu kadar günahlara karşı insanların husûsi ibadatı ve takvası nasıl mukabele edebilir?"</span> diye me'yusane düşündüm. Hayat-ı içtimaiyedeki Risale-i Nur Talebelerinin vaziyetlerini tahattur ettim. Risale-i Nur Şakirtleri hakkında, necatlarına ve ehl-i saadet olduklarına dair kuvvetli işârât-ı Kur'âniyeyi ve beşâret-i Aleviye ve Gavsiyeyi düşündüm. Kalben dedimki: <span style="color: blue">"Herbiri bin yerden gelen günahlara karşı bir dil ile nasıl mukabele eder, galebe eder, necat bulur?"</span> diye mütehayyir kaldım. Bu tahayyürüme mukabil ihtar edildi ki: </p><p> </p><p><em><span style="color: green">Risale-i Nur'un hakîki ve sadık şakirtleri mabeynindeki düstur-u esasî olan iştirak-i a'mal-i uhreviye kanunuyla ve samîmi ve sadık tesanüd sırrıyla, herbir halis ve hakîki şakirt, bir dil ile değil, belki kardeşleri adedince dilleriyle ibadet edip istiğfar eder. Bin taraftan hücum eden günahlara karşı bin dil ile mukabele eder. İhlâs ve sadakat ve Sünnet-i Seniyyeye mutabakat ve hizmet derecesine göre o küllî ubûdiyete sahip olur.</span></em></p><p><em><span style="color: green">Bu büyük kazancı elden kaçırmamak gerektir. Bazı melaikenin kırk bin dil ile zikrettikleri gibi, halis ve hakîki müttakî bir şakirt dahi kırk bin kardeşinin dilleriyle ibadet eder, necata müstehak olur, inşaallah.</span></em></p><p> </p><p></p><p><strong><em>İkincisi:</em></strong> Eski zamanda on dört yaşımda iken icâzet almanın, alâmeti olan üstad tarafından bir cübbe bana giydirmek vaziyetine manileri bulundu. Yaşımın küçüklüğüyle, memleketimizde büyük hocalara mahsus kisve giymek yakışmadığını; saniyen o zaman büyük alimler bana karşı üstadlık vaziyetini değil, ya rakip veyahut teslimiyet derecesine girdikleri için bana bir cübbe giydirmek ve üstadlık vaziyetini alacak kendilerine güvenenler bulunmadı ve evliya-i azîmeden dört beş zatın da vefat etmeleri cihetiyle elli altı senedir icâzetin zâhir alâmeti olan cübbeyi giymek, bir üstadın elini öpmek, üstadlığını kabul etmek hakkımı, bu günlerde yüz senelik bir mesafede Hazret-i Mevlana Zülcenaheyn Halid Ziyaeddin kendi cübbesini pek garip bir tarzda bana giydirmek için gönderdiğini, bazı emarelerle bana kanaat geldi. Ben de o mübarek yüz yaşında Haşiye cübbeyi giyiyorum, Cenab-ı Hakka şükrediyorum. (Sikke-i Tasdîk-ı Gaybî)</p><p> </p><p><strong>Bediüzzaman Said Nursi </strong></p><p> </p><p style="text-align: right"><strong>risalehaber.com</strong></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="akna, post: 196176, member: 1004668"] [b]Cevap: Nur talebelerinin inşallah kabre imanla girmesi mevzusu kimleri kaps[/b] [SIZE=4][COLOR=red]Nur Talebeleri imanla kabre girer.. [/COLOR][/SIZE] [B]Bismillahirrahmanirrahim[/B] Azîz, sıddık kardeşlerim, Latîf, manidar ve beşaretli iki hadiseyi beyan ediyorum. [B][I]Birincisi:[/I][/B] Me'yusane bir hatıradan müjdeli bir ihtar. Bugünlerde hatırıma geldi ki, hayat-ı içtimaiyeye giren, hangi şeye temas etse, ekseriyetle günahlara maruz kalıyor; her cihetle, günahlar, serbestçe insanı sarıyorlar. [COLOR=blue]"Bu kadar günahlara karşı insanların husûsi ibadatı ve takvası nasıl mukabele edebilir?"[/COLOR] diye me'yusane düşündüm. Hayat-ı içtimaiyedeki Risale-i Nur Talebelerinin vaziyetlerini tahattur ettim. Risale-i Nur Şakirtleri hakkında, necatlarına ve ehl-i saadet olduklarına dair kuvvetli işârât-ı Kur'âniyeyi ve beşâret-i Aleviye ve Gavsiyeyi düşündüm. Kalben dedimki: [COLOR=blue]"Herbiri bin yerden gelen günahlara karşı bir dil ile nasıl mukabele eder, galebe eder, necat bulur?"[/COLOR] diye mütehayyir kaldım. Bu tahayyürüme mukabil ihtar edildi ki: [I][COLOR=green]Risale-i Nur'un hakîki ve sadık şakirtleri mabeynindeki düstur-u esasî olan iştirak-i a'mal-i uhreviye kanunuyla ve samîmi ve sadık tesanüd sırrıyla, herbir halis ve hakîki şakirt, bir dil ile değil, belki kardeşleri adedince dilleriyle ibadet edip istiğfar eder. Bin taraftan hücum eden günahlara karşı bin dil ile mukabele eder. İhlâs ve sadakat ve Sünnet-i Seniyyeye mutabakat ve hizmet derecesine göre o küllî ubûdiyete sahip olur.[/COLOR][/I] [I][COLOR=green]Bu büyük kazancı elden kaçırmamak gerektir. Bazı melaikenin kırk bin dil ile zikrettikleri gibi, halis ve hakîki müttakî bir şakirt dahi kırk bin kardeşinin dilleriyle ibadet eder, necata müstehak olur, inşaallah.[/COLOR][/I] [I][COLOR=#008000][/COLOR][/I] [B][I]İkincisi:[/I][/B] Eski zamanda on dört yaşımda iken icâzet almanın, alâmeti olan üstad tarafından bir cübbe bana giydirmek vaziyetine manileri bulundu. Yaşımın küçüklüğüyle, memleketimizde büyük hocalara mahsus kisve giymek yakışmadığını; saniyen o zaman büyük alimler bana karşı üstadlık vaziyetini değil, ya rakip veyahut teslimiyet derecesine girdikleri için bana bir cübbe giydirmek ve üstadlık vaziyetini alacak kendilerine güvenenler bulunmadı ve evliya-i azîmeden dört beş zatın da vefat etmeleri cihetiyle elli altı senedir icâzetin zâhir alâmeti olan cübbeyi giymek, bir üstadın elini öpmek, üstadlığını kabul etmek hakkımı, bu günlerde yüz senelik bir mesafede Hazret-i Mevlana Zülcenaheyn Halid Ziyaeddin kendi cübbesini pek garip bir tarzda bana giydirmek için gönderdiğini, bazı emarelerle bana kanaat geldi. Ben de o mübarek yüz yaşında Haşiye cübbeyi giyiyorum, Cenab-ı Hakka şükrediyorum. (Sikke-i Tasdîk-ı Gaybî) [B]Bediüzzaman Said Nursi [/B] [RIGHT][B]risalehaber.com[/B][/RIGHT] [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
Risale-i Nur Okuma ve Anlama
Risale-i Nur Külliyatı
Sikke-i Tasdik-i Gaybi
Nur talebelerinin inşallah kabre imanla girmesi mevzusu kimleri kapsar ???
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst