Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
Eğitim ve Kültür
Kütüphane
Makale - Menkıbe ve Denemeler
Mesnevİ-İ nurİye derslerİ 4.13.reŞhalar(devami) onİkİncİ reŞha(devami)
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="uður1" data-source="post: 278544" data-attributes="member: 1016557"><p><strong><span style="font-family: 'Calibri'"> <u>MESNEVİ-İ NURİYE DERSLERİ</u></span></strong> <strong><u><span style="font-family: 'Calibri'"><a href="http://4.13.re/" target="_blank">4.13.RE</a>ŞHALAR(DEVAMI)</span></u></strong></p><p> <strong><u><span style="font-family: 'Calibri'">ONİKİNCİ REŞHA(DEVAMI)</span></u></strong></p><table style='width: 100%'><tr><td> <strong><span style="font-family: 'Calibri'">Ezcümle:</span></strong><span style="font-family: 'Calibri'"> Kâinatta görünen hüsn-ü san’at dahi risalet-i Ahmediyeye (a.s.m.) delâlet ve şehadet eden kat’î bir delildir. Zira, şu ziynetli masnuatın cemâli, hüsn-i san’at ve ziyneti izhar eder. San’at ve suretin güzelliği, Sânide güzelleştirmek ve ziynetlendirmek isteği mevcut olduğuna delâlet eder. Güzelleştirmek ve zînetlendirmek sıfatları, Sâniin san’atına olan muhabbetine delâlet eder. Bu muhabbet ise, masnuatın en ekmeli insan olduğuna delildir. Çünkü o muhabbetin mazhar ve medarı insandır. İnsan dahi masnuatın en câmi ve en garibi olduğundan, şecere-i hilkate bir semere-i şuuriyedir. İnsan bir semere gibi olduğu cihetle kâinatın eczası arasında en câmi ve baîd bir cüzdür. İnsan zîşuur ve câmi olduğu cihetle, nazarı âmm, şuuru küllî olur. Nazarı âmm olduğundan şecere i hilkati tamamıyla görür, şuuru da küllî olduğundan, Sâniin makasıdını bilir. Öyleyse, insan Sâniin muhatab-ı hâssıdır.<br /> <br /> Evet, âmm ve şumullü olan nazar ve şuurunu Sâniin ibadetine ve muhabbetine sarf ve san’atını istihsan, takdir ve teşhirine tevcih ve nimetlerinin şükrüne istimal eden bir fert, verdiği nimetlere karşı şükür isteyen ve yarattığı mahlûkatı ibadete, şükre davet eden Sâniin has muhatap ve habibidir. <br /> <br /> <strong>Ey insanlar!</strong> Zikredilen ahval ve şuûnatla muttasıf olan Hazret-i Muhammed’in (a.s.m.), Sâniin o ferd-i ferid dediğimiz muhatab-ı hassı olmamasına imkân var mıdır? Ve tarihinizin gösterdiği nev-i beşerden en büyük insanlar arasında, bu makama daha lâyık diğer bir şahıs var mıdır?</span><br /> </td><td> <strong><u><span style="color: #990000"><span style="font-family: 'Calibri'">Lügatler : </span></span></u></strong><br /> <strong><span style="font-family: 'Calibri'">ahval</span></strong><span style="font-family: 'Calibri'"> : haller, vaziyetler<br /> <strong>âmm</strong> : genel, kapsamlı<br /> <strong>baîd</strong> : uzak<br /> <strong>câmi</strong> : kapsamlı<br /> <strong>cemâl</strong> : güzellik<br /> <strong>cihet</strong> : yön, taraf<br /> <strong>cüz</strong> : kısım, parça<br /> <strong>delâlet etme</strong> : delil olma, gösterme<br /> <strong>ecza</strong> : parçalar, kısımlar<br /> <strong>ekmel</strong> : en mükemmel<br /> <strong>ezcümle</strong> : meselâ, örneğin<br /> <strong>ferd-i ferid</strong> : eşi-benzeri olmayan tek kişi<br /> <strong>garib</strong> : farklı, benzersiz<br /> <strong>habib</strong> : sevgili<br /> <strong>has</strong> : özel<br /> <strong>hüsn-ü san’at</strong> : sonsuz güzellikteki sanat<br /> <strong>istihsan</strong> : beğenme, güzel bulma<br /> <strong>istimal eden</strong> : kullanan<br /> <strong>izhar etmek</strong> : açıklamak, göstermek<br /> <strong>kâinat</strong> : evren<br /> <strong>kat'î</strong> : kesin, şüphesiz<br /> <strong>küllî</strong> : kapsamlı, geniş<br /> <strong>levha</strong> : görünen manzara; tablo<br /> <strong>mahlûkat</strong> : yaratılmışlar, varlıklar<br /> <strong>makasıd</strong> : gayeler, istenilen şeyler<br /> <strong>masnuat</strong> : san’at eseri varlıklar<br /> <strong>mazhar</strong> : bir şeye erişen; ayna olan<br /> <strong>medar</strong> : sebep, vesile<br /> <strong>mevcut</strong> : var<br /> <strong>muhabbet</strong> : sevgi<br /> <strong>muhatab-ı hâs</strong> : özel muhatap<br /> <strong>muhatap</strong> : hitap edilen<br /> <strong>muttasıf</strong> : bir nitelik ve özelliği üzerinde taşıyan<br /> <strong>nazar</strong> : bakış, görüş<br /> <strong>nev-i beşer</strong> : insanlık<br /> <strong>risalet-i Ahmediye</strong> : Hz. Muhammed’in (a.s.m.) peygamberliği ve Allah’ın ona semâvî kitap göndermesi<br /> <strong>rububiyet</strong> : Rablık; Allah’ın her bir varlığa yaratılış gayelerine ulaşmaları için muhtaç olduğu şeyleri vermesi, onları terbiye edip idaresi ve egemenliği altında bulundurması<br /> <strong>Sâni</strong> : her şeyi san’atla yaratan Allah<br /> <strong>sarf</strong> : kullanma<br /> <strong>semere</strong> : meyve<br /> <strong>semere-i şuuriye</strong> : şuurlu bir meyve; kâinat ağacının şuurlu meyvesi olan insan<br /> <strong>sıfat</strong> : nitelik, vasıf<br /> <strong>suret</strong> : biçim, şekil<br /> <strong>şecere-i hilkat</strong> : yaratılış ağacı; kâinattaki bütün varlıkların bir ağaç misali yaratılmaları<br /> <strong>şehadet eden</strong> : şahitlik eden<br /> <strong>şumul</strong> : geniş kapsamlı oluş, kuşatıcılık<br /> <strong>şuûnat</strong> : hâller, işler<br /> <strong>şuur</strong> : bilinç, anlayış<br /> <strong>şükür</strong> : Allah’a karşı minnet duyma, teşekkür etme<br /> <strong>takdir</strong> : övgü<br /> <strong>teşhir</strong> : ilân etme, sergileme<br /> <strong>tevcih</strong> : yöneltme<br /> <strong>ubudiyet</strong> : kulluk<br /> <strong>zikredilen</strong> : hatırlatılan, söylenen<br /> <strong>zira</strong> : çünkü<br /> <strong>zîşuur</strong> : akıl ve şuur sahibi<br /> <strong>ziynet</strong> : süs</span><br /> <span style="color: #888888"> <br /> </span></td></tr></table><p><span style="color: #888888"> </span></p><p> <span style="color: #888888"></span>[h=2][SIZE=+1]<strong>CUMA Sohbeti</strong>[/SIZE][/h] Allahım Cenneti ve Cennete götürecek söz ve işleri senden ister, Cehennemden ve Cehenneme sürükleyecek söz ve hareketlerden sana sığınırım</p><p>Allahım Hâlde ve gelecekte bildiğim ve bilmediğim bütün iyilikleri senden ister, bildiğim ve bilmediğim hâlde ve gelecekte bütün kötülüklerden sana sığınırım</p><p>Amin</p><p></p><p>Yeni bir cumaya eriştiren Rabbimize hamdolsun.Cumamız mübarek olsun.</p><p></p><p></p><p></p><p>CUMA Sohbeti</p><p>bilirim, biraz ürkütücü de gelse... henüz başımıza gelipte 'eyvah!' demeden, biraz onu hatırlamak, hatırlatmak istedim... geç olmadan! zehi gaflet demeden...</p><p></p><p>Zehril Riyaz'da rivayet edildiğine göre, Hz. Yâkub (a.s.) ölüm meleği Azrail ile dosttu. Bir gün Azrail, Hz. Yâkub'u ziyarete gider. Hz. Yâkub ona: "Yâ Azrail! Görüşmeye mi geldin, yoksa canımı almaya mı?" diye sorar. Azrail: "Gelişim ziyaret içindir." cevabını verir.</p></blockquote><p></p>
[QUOTE="uður1, post: 278544, member: 1016557"] [B][FONT=Calibri] [U]MESNEVİ-İ NURİYE DERSLERİ[/U][/FONT][/B] [B][U][FONT=Calibri][URL="http://4.13.re/"]4.13.RE[/URL]ŞHALAR(DEVAMI)[/FONT][/U][/B] [B][U][FONT=Calibri]ONİKİNCİ REŞHA(DEVAMI)[/FONT][/U][/B] [TABLE] [TR] [TD] [B][FONT=Calibri]Ezcümle:[/FONT][/B][FONT=Calibri] Kâinatta görünen hüsn-ü san’at dahi risalet-i Ahmediyeye (a.s.m.) delâlet ve şehadet eden kat’î bir delildir. Zira, şu ziynetli masnuatın cemâli, hüsn-i san’at ve ziyneti izhar eder. San’at ve suretin güzelliği, Sânide güzelleştirmek ve ziynetlendirmek isteği mevcut olduğuna delâlet eder. Güzelleştirmek ve zînetlendirmek sıfatları, Sâniin san’atına olan muhabbetine delâlet eder. Bu muhabbet ise, masnuatın en ekmeli insan olduğuna delildir. Çünkü o muhabbetin mazhar ve medarı insandır. İnsan dahi masnuatın en câmi ve en garibi olduğundan, şecere-i hilkate bir semere-i şuuriyedir. İnsan bir semere gibi olduğu cihetle kâinatın eczası arasında en câmi ve baîd bir cüzdür. İnsan zîşuur ve câmi olduğu cihetle, nazarı âmm, şuuru küllî olur. Nazarı âmm olduğundan şecere i hilkati tamamıyla görür, şuuru da küllî olduğundan, Sâniin makasıdını bilir. Öyleyse, insan Sâniin muhatab-ı hâssıdır. Evet, âmm ve şumullü olan nazar ve şuurunu Sâniin ibadetine ve muhabbetine sarf ve san’atını istihsan, takdir ve teşhirine tevcih ve nimetlerinin şükrüne istimal eden bir fert, verdiği nimetlere karşı şükür isteyen ve yarattığı mahlûkatı ibadete, şükre davet eden Sâniin has muhatap ve habibidir. [B]Ey insanlar![/B] Zikredilen ahval ve şuûnatla muttasıf olan Hazret-i Muhammed’in (a.s.m.), Sâniin o ferd-i ferid dediğimiz muhatab-ı hassı olmamasına imkân var mıdır? Ve tarihinizin gösterdiği nev-i beşerden en büyük insanlar arasında, bu makama daha lâyık diğer bir şahıs var mıdır?[/FONT] [/TD] [TD="width: 307, bgcolor: transparent"] [B][U][COLOR=#990000][FONT=Calibri]Lügatler : [/FONT][/COLOR][/U][/B] [B][FONT=Calibri]ahval[/FONT][/B][FONT=Calibri] : haller, vaziyetler [B]âmm[/B] : genel, kapsamlı [B]baîd[/B] : uzak [B]câmi[/B] : kapsamlı [B]cemâl[/B] : güzellik [B]cihet[/B] : yön, taraf [B]cüz[/B] : kısım, parça [B]delâlet etme[/B] : delil olma, gösterme [B]ecza[/B] : parçalar, kısımlar [B]ekmel[/B] : en mükemmel [B]ezcümle[/B] : meselâ, örneğin [B]ferd-i ferid[/B] : eşi-benzeri olmayan tek kişi [B]garib[/B] : farklı, benzersiz [B]habib[/B] : sevgili [B]has[/B] : özel [B]hüsn-ü san’at[/B] : sonsuz güzellikteki sanat [B]istihsan[/B] : beğenme, güzel bulma [B]istimal eden[/B] : kullanan [B]izhar etmek[/B] : açıklamak, göstermek [B]kâinat[/B] : evren [B]kat'î[/B] : kesin, şüphesiz [B]küllî[/B] : kapsamlı, geniş [B]levha[/B] : görünen manzara; tablo [B]mahlûkat[/B] : yaratılmışlar, varlıklar [B]makasıd[/B] : gayeler, istenilen şeyler [B]masnuat[/B] : san’at eseri varlıklar [B]mazhar[/B] : bir şeye erişen; ayna olan [B]medar[/B] : sebep, vesile [B]mevcut[/B] : var [B]muhabbet[/B] : sevgi [B]muhatab-ı hâs[/B] : özel muhatap [B]muhatap[/B] : hitap edilen [B]muttasıf[/B] : bir nitelik ve özelliği üzerinde taşıyan [B]nazar[/B] : bakış, görüş [B]nev-i beşer[/B] : insanlık [B]risalet-i Ahmediye[/B] : Hz. Muhammed’in (a.s.m.) peygamberliği ve Allah’ın ona semâvî kitap göndermesi [B]rububiyet[/B] : Rablık; Allah’ın her bir varlığa yaratılış gayelerine ulaşmaları için muhtaç olduğu şeyleri vermesi, onları terbiye edip idaresi ve egemenliği altında bulundurması [B]Sâni[/B] : her şeyi san’atla yaratan Allah [B]sarf[/B] : kullanma [B]semere[/B] : meyve [B]semere-i şuuriye[/B] : şuurlu bir meyve; kâinat ağacının şuurlu meyvesi olan insan [B]sıfat[/B] : nitelik, vasıf [B]suret[/B] : biçim, şekil [B]şecere-i hilkat[/B] : yaratılış ağacı; kâinattaki bütün varlıkların bir ağaç misali yaratılmaları [B]şehadet eden[/B] : şahitlik eden [B]şumul[/B] : geniş kapsamlı oluş, kuşatıcılık [B]şuûnat[/B] : hâller, işler [B]şuur[/B] : bilinç, anlayış [B]şükür[/B] : Allah’a karşı minnet duyma, teşekkür etme [B]takdir[/B] : övgü [B]teşhir[/B] : ilân etme, sergileme [B]tevcih[/B] : yöneltme [B]ubudiyet[/B] : kulluk [B]zikredilen[/B] : hatırlatılan, söylenen [B]zira[/B] : çünkü [B]zîşuur[/B] : akıl ve şuur sahibi [B]ziynet[/B] : süs[/FONT] [COLOR=#888888] [/COLOR][/TD] [/TR] [/TABLE] [COLOR=#888888] [/COLOR][h=2][SIZE=+1][B]CUMA Sohbeti[/B][/SIZE][/h] Allahım Cenneti ve Cennete götürecek söz ve işleri senden ister, Cehennemden ve Cehenneme sürükleyecek söz ve hareketlerden sana sığınırım Allahım Hâlde ve gelecekte bildiğim ve bilmediğim bütün iyilikleri senden ister, bildiğim ve bilmediğim hâlde ve gelecekte bütün kötülüklerden sana sığınırım Amin Yeni bir cumaya eriştiren Rabbimize hamdolsun.Cumamız mübarek olsun. CUMA Sohbeti bilirim, biraz ürkütücü de gelse... henüz başımıza gelipte 'eyvah!' demeden, biraz onu hatırlamak, hatırlatmak istedim... geç olmadan! zehi gaflet demeden... Zehril Riyaz'da rivayet edildiğine göre, Hz. Yâkub (a.s.) ölüm meleği Azrail ile dosttu. Bir gün Azrail, Hz. Yâkub'u ziyarete gider. Hz. Yâkub ona: "Yâ Azrail! Görüşmeye mi geldin, yoksa canımı almaya mı?" diye sorar. Azrail: "Gelişim ziyaret içindir." cevabını verir. [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
Eğitim ve Kültür
Kütüphane
Makale - Menkıbe ve Denemeler
Mesnevİ-İ nurİye derslerİ 4.13.reŞhalar(devami) onİkİncİ reŞha(devami)
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst