Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
Risale-i Nur Okuma ve Anlama
Risale-i Nur Külliyatı
Sözler
Konferans
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="TaLHa" data-source="post: 350890" data-attributes="member: 1"><p><strong>Konferans - Sayfa 1030</strong></p><p></p><p><span style="font-family: 'tahoma'">e<strong>dip tevzi olunuyor. İlim ile gelen mesâil-i imâniye dahi, akıl midesine girdikten sonra, derecata göre ruh, kalb, sır, nefis ve hâkezâ, letâif kendine göre birer hisse alır, masseder. Eğer onların hissesi olmazsa, noksandır.” </strong>İşte Risale-i Nur her yerde suyu buluyor, çıkartıyor. Evvelce gidilen uzun yolu kısaltıyor ve müstakim veselâmetli yapıyor.</span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'">Eski hükema, ahkâm-ı şer’iyeden ve akaid-i imâniyeden bazıları için: <strong>“Bu nakildir, imân ederiz, akıl buna yetişmez”</strong> demişler. Halbuki, bu asırda akıl hükmediyor. Bediüzzaman Said Nursî ise, <strong>“Bütün ahkâm-ı şer’iye ve hakaik-i imâniye aklîdir. Aklî olduğunu ispata hazırım”</strong> demiş. Ve Risale-i Nur’da ispat etmiştir.</span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'">Risale-i Nur’da, müstesna bir edebiyat ve belâğat ve icaz, nazirsiz, câzip ve orijinal bir üslup vardır. Evet, Bediüzzaman zâtına mahsus bir üsluba mâliktir. Onun üslubu, başka üsluplara muvazene ve mukayese edilemez. Eserlerin bazı yerlerinde, edebiyat kaidesine veya başka üsluplara nazaran pek münasipdüşmemiş gibi zannedilen bir noktaya rastlanırsa, orada gayet ince bir nükte birimâ veya ince bir mânâ veya hikmet vardır. Ve o beyan tarzı, oraya tammuvafıktır. Fakat, o ince inceliği, âlimler de birden pek anlamadıklarını itiraf etmişlerdir. Bunun için, Bediüzzaman’ın eserlerindeki hususiyet ve incelikleri Risale-i Nur’la fazla iştigal etmemiş olanlar, birden intikal edemezler.</span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'">Büyük şairimiz, edebiyatımızın medâr-ı iftiharı merhum Mehmed Akif, bir üdebâ meclisinde: “Victor Hugo’lar, Shakespeare’ler, Descartes’lar, edebiyatta ve felsefede, Bediüzzaman’ın bir talebesi olabilirler” demiştir.</span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'">Edip ve şâirler, zevâl ve firaktan ağlamışlar, ölümden vaveylâ etmişlerdir. Güzmevsimini hüzünle tasvir etmişlerdir. Hattâ, dünyaca meşhur Arap edipleri <strong>“Eğer firak olmasa idi, ölüm ruhlarımızı almak için yol bulup gelemezdi”</strong> mânâsında <span style="font-size: 22px"><span style="font-family: 'times new roman'">لَوْلاَ مُفَارَقَةُ اْلاَحْبَابِ مَاوَجَدَتْ لَهَا الْمُنَايَا اِلٰۤى اَرْوَاحِنَا سُبُلاً</span></span> demişlerdir.</span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'">Bediüzzaman ise, “Kâinattaki zevâl, firak ve adem zâhiridir. Hakikatta firak</span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"></span> <table style='width: 100%'><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'">Descartes: (bk. bilgiler)</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'">Shakespeare: (bk. bilgiler)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'">Victor Hugo: (bk. bilgiler)</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'">adem: yokluk</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'">ahkâm-ı şer’iye: şeriatın hükümleri, esasları (bk. ḥ-k-m; ş-r-a)</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'">akaid-i imâniye: iman esasları (bk. e-m-n)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'">aklî: akılla ilgili, akla uygun</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'">belâğat: maksada ve hale uygun düzgün ve güzel söz söyleme (bk. b-l-ğ)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'">beyan: açıklama (bk. b-y-n)</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'">câzip: çekici</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'">derecat: dereceler</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'">edip: edebiyatçı</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'">evvelce: daha önce</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'">firak: ayrılık (bk. f-r-ḳ)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'">güz: sonbahar</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'">hakaik-i imâniye: iman hakikatleri, gerçekleri (bk. ḥ-ḳ-ḳ; e-m-n)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'">hakikat: gerçek, doğru (bk. ḥ-ḳ-ḳ)</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'">hikmet: gaye, fayda (bk. ḥ-k-m)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'">hususiyet: özellik</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'">hâkezâ: böylece, bunun gibi</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'">hükema: âlimler, filozoflar (bk. ḥ-k-m)</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'">imâ: işaret</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'">intikal: anlama, kavrama</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'">iştigal: meşgul olma, uğraşma</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'">kaide: kural</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'">kâinat: evren, yaratılmış herşey (bk. k-v-n)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'">letâif: insanın mânevî yapısındaki ince duygular (bk. l-ṭ-f)</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'">massetmek: emmek</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'">medâr-ı iftihar: övünme sebebi</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'">mesâil-i imâniye: imanla ilgili meseleler (bk. m-s̱-l; e-m-n)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'">mukayese: kıyaslama</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'">muvafık: uygun</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'">muvazene: karşılaştırma (bk. v-z-n)</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'">mâlik: sahip (bk. m-l-k)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'">münasip: uygun (bk. n-s-b)</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'">müstakim: istikametli, dosdoğru</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'">müstesnâ: seçkin, benzeri olmayan</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'">nakil: bir bilgiyi Kur’ân-ı Kerim ve sünnet gibi kaynaklara dayanarak aktarma</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'">nazaran: bakarak, –göre (bk. n-ẓ-r)</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'">nazirsiz: benzersiz (bk. n-ẓ-r)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'">nefis: insanı maddî zevk ve isteklere sevk eden kuvvet (bk. n-f-s)</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'">nükte: ince ve derin mânâ</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'">selâmet: esenlikli, güvenli (bk. s-l-m)</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'">sır: kalpte olan mânevî bir duygu</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'">tasvir: anlatma, ifade etme (bk. ṣ-v-r)</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'">tevzi: dağıtma</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'">vaveylâ: feryad</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'">zevâl: kaybolma, geçip gitme (bk. z-v-l)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'">zâhir: görünüşte (bk. ẓ-h-r)</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'">îcaz: veciz söz söyleme, az sözle çok mânâlar anlatma (bk. v-c-z)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'">üdebâ: edipler, edebiyatçılar</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'">üslub: ifade tarzı</span></td></tr></table><p><br /> <tbody> <br /> </tbody></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="TaLHa, post: 350890, member: 1"] [b]Konferans - Sayfa 1030[/b] [FONT=tahoma]e[B]dip tevzi olunuyor. İlim ile gelen mesâil-i imâniye dahi, akıl midesine girdikten sonra, derecata göre ruh, kalb, sır, nefis ve hâkezâ, letâif kendine göre birer hisse alır, masseder. Eğer onların hissesi olmazsa, noksandır.” [/B]İşte Risale-i Nur her yerde suyu buluyor, çıkartıyor. Evvelce gidilen uzun yolu kısaltıyor ve müstakim veselâmetli yapıyor. Eski hükema, ahkâm-ı şer’iyeden ve akaid-i imâniyeden bazıları için: [B]“Bu nakildir, imân ederiz, akıl buna yetişmez”[/B] demişler. Halbuki, bu asırda akıl hükmediyor. Bediüzzaman Said Nursî ise, [B]“Bütün ahkâm-ı şer’iye ve hakaik-i imâniye aklîdir. Aklî olduğunu ispata hazırım”[/B] demiş. Ve Risale-i Nur’da ispat etmiştir. Risale-i Nur’da, müstesna bir edebiyat ve belâğat ve icaz, nazirsiz, câzip ve orijinal bir üslup vardır. Evet, Bediüzzaman zâtına mahsus bir üsluba mâliktir. Onun üslubu, başka üsluplara muvazene ve mukayese edilemez. Eserlerin bazı yerlerinde, edebiyat kaidesine veya başka üsluplara nazaran pek münasipdüşmemiş gibi zannedilen bir noktaya rastlanırsa, orada gayet ince bir nükte birimâ veya ince bir mânâ veya hikmet vardır. Ve o beyan tarzı, oraya tammuvafıktır. Fakat, o ince inceliği, âlimler de birden pek anlamadıklarını itiraf etmişlerdir. Bunun için, Bediüzzaman’ın eserlerindeki hususiyet ve incelikleri Risale-i Nur’la fazla iştigal etmemiş olanlar, birden intikal edemezler. Büyük şairimiz, edebiyatımızın medâr-ı iftiharı merhum Mehmed Akif, bir üdebâ meclisinde: “Victor Hugo’lar, Shakespeare’ler, Descartes’lar, edebiyatta ve felsefede, Bediüzzaman’ın bir talebesi olabilirler” demiştir. Edip ve şâirler, zevâl ve firaktan ağlamışlar, ölümden vaveylâ etmişlerdir. Güzmevsimini hüzünle tasvir etmişlerdir. Hattâ, dünyaca meşhur Arap edipleri [B]“Eğer firak olmasa idi, ölüm ruhlarımızı almak için yol bulup gelemezdi”[/B] mânâsında [SIZE=6][FONT=times new roman]لَوْلاَ مُفَارَقَةُ اْلاَحْبَابِ مَاوَجَدَتْ لَهَا الْمُنَايَا اِلٰۤى اَرْوَاحِنَا سُبُلاً[/FONT][/SIZE] demişlerdir. Bediüzzaman ise, “Kâinattaki zevâl, firak ve adem zâhiridir. Hakikatta firak [/FONT][TABLE] <tbody>[TR] [TD][FONT=tahoma]Descartes: (bk. bilgiler)[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma]Shakespeare: (bk. bilgiler)[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma]Victor Hugo: (bk. bilgiler)[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma]adem: yokluk[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma]ahkâm-ı şer’iye: şeriatın hükümleri, esasları (bk. ḥ-k-m; ş-r-a)[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma]akaid-i imâniye: iman esasları (bk. e-m-n)[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma]aklî: akılla ilgili, akla uygun[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma]belâğat: maksada ve hale uygun düzgün ve güzel söz söyleme (bk. b-l-ğ)[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma]beyan: açıklama (bk. b-y-n)[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma]câzip: çekici[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma]derecat: dereceler[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma]edip: edebiyatçı[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma]evvelce: daha önce[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma]firak: ayrılık (bk. f-r-ḳ)[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma]güz: sonbahar[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma]hakaik-i imâniye: iman hakikatleri, gerçekleri (bk. ḥ-ḳ-ḳ; e-m-n)[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma]hakikat: gerçek, doğru (bk. ḥ-ḳ-ḳ)[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma]hikmet: gaye, fayda (bk. ḥ-k-m)[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma]hususiyet: özellik[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma]hâkezâ: böylece, bunun gibi[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma]hükema: âlimler, filozoflar (bk. ḥ-k-m)[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma]imâ: işaret[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma]intikal: anlama, kavrama[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma]iştigal: meşgul olma, uğraşma[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma]kaide: kural[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma]kâinat: evren, yaratılmış herşey (bk. k-v-n)[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma]letâif: insanın mânevî yapısındaki ince duygular (bk. l-ṭ-f)[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma]massetmek: emmek[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma]medâr-ı iftihar: övünme sebebi[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma]mesâil-i imâniye: imanla ilgili meseleler (bk. m-s̱-l; e-m-n)[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma]mukayese: kıyaslama[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma]muvafık: uygun[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma]muvazene: karşılaştırma (bk. v-z-n)[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma]mâlik: sahip (bk. m-l-k)[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma]münasip: uygun (bk. n-s-b)[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma]müstakim: istikametli, dosdoğru[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma]müstesnâ: seçkin, benzeri olmayan[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma]nakil: bir bilgiyi Kur’ân-ı Kerim ve sünnet gibi kaynaklara dayanarak aktarma[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma]nazaran: bakarak, –göre (bk. n-ẓ-r)[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma]nazirsiz: benzersiz (bk. n-ẓ-r)[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma]nefis: insanı maddî zevk ve isteklere sevk eden kuvvet (bk. n-f-s)[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma]nükte: ince ve derin mânâ[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma]selâmet: esenlikli, güvenli (bk. s-l-m)[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma]sır: kalpte olan mânevî bir duygu[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma]tasvir: anlatma, ifade etme (bk. ṣ-v-r)[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma]tevzi: dağıtma[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma]vaveylâ: feryad[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma]zevâl: kaybolma, geçip gitme (bk. z-v-l)[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma]zâhir: görünüşte (bk. ẓ-h-r)[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma]îcaz: veciz söz söyleme, az sözle çok mânâlar anlatma (bk. v-c-z)[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma]üdebâ: edipler, edebiyatçılar[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma]üslub: ifade tarzı[/FONT][/TD] [/TR] </tbody>[/TABLE] [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
Risale-i Nur Okuma ve Anlama
Risale-i Nur Külliyatı
Sözler
Konferans
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst