Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
Risale-i Nur Okuma ve Anlama
Risale-i Nur Külliyatı
Asa-yı Musa
İkinci Kısım - Hüccetullahi’l-Bâliğa Risalesi - Sekizinci Hüccet-i İmâniye
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="TaLHa" data-source="post: 373814" data-attributes="member: 1"><p><strong>İkinci Kısım - Sayfa 263</strong></p><p></p><p>gayet derecede güzelliğine işaret ve herbirisi, hususan yavrular, gayet nazdar,nâzenin bir surette beslenmeleriyle ve heveslerinin ve arzularının tatmini cihetiyle, Senin inâyetinin gayet şirin cemâline hadsiz işaretler ederler.</p><p></p><p>Ey Rahmânürrahîm, ey Sâdıku’l-Vâ’di’l-Emîn, ey Mâlik-i Yevmiddîn,</p><p></p><p>Senin Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâmının tâlimiyle ve Kur’ân-ı Hakîminin irşadıyla anladım ki:</p><p></p><p>Madem kâinatın en müntehap neticesi hayattır. Ve hayatın en müntehap hülâsası ruhtur. Ve zîruhun en müntehap kısmı zîşuurdur. Ve zîşuurun en camii insandır. Ve bütün kâinat ise hayata musahhardır ve onun için çalışıyor. Ve zîhayatlar zîruhlara musahhardır; onlar için dünyaya gönderiliyorlar. Ve zîruhlar insanlara musahhardır; onlara yardım ediyorlar. Ve insanlar fıtraten Hâlıkını pek ciddî severler ve Hâlıkları onları hem sever, hem kendini onlara her vesile ile sevdirir. Ve insanın istidadı ve cihazat-ı mâneviyesi, başka bir bâki âleme ve ebedî bir hayata bakıyor. Ve insanın kalbi ve şuuru, bütün kuvvetiyle bekà istiyor ve lisanı, hadsiz dualarıyla bekà için Hâlıkına yalvarıyor. Elbette ve herhalde, o çok seven ve sevilen ve mahbub vemuhib olan insanları dirilmemek üzere öldürmekle, ebedî bir muhabbet için yaratılmış iken, ebedî bir adâvetle gücendirmek olamaz ve kàbil değildir.</p><p></p><p>Belki, başka bir ebedî âlemde mes’udâne yaşaması hikmetiyle, bu dünyada çalışmak ve onu kazanmak için gönderilmiştir. Ve insana tecellî eden isimlerin, bufâni ve kısa hayattaki cilveleriyle âlem-i bekàda onların âyinesi olan insanların, ebedî cilvelerine mazhar olacaklarına işaret ederler.</p><p></p><p>Evet, ebedînin sâdık dostu ebedî olacak. Ve bâkinin âyine-i zîşuuru bâki olmak lâzım gelir.</p><p></p><p>Hayvanların ruhları bâki kalacağını ve hüdhüd-ü Süleymanî (a.s.) ve Neml’i</p><p></p><p></p><p></p><p></p><table style='width: 100%'><tr><td>Aleyhissalâtü Vesselâm: Allah’ın salât ve selâmı onun üzerine olsun</td><td>Hâlık: her şeyi yaratan Allah</td></tr><tr><td>Kur’ân-ı Hakîm: her âyet ve sûresinde sayısız hikmet ve faydalar bulunan Kur’ân</td><td>Mâlik-i Yevmiddîn: kıyamet gününün sahibi olan Allah</td></tr><tr><td>Neml: karınca, Hz. Süleyman’ın karıncası</td><td>Rahmânü’r-Rahîm: herbir kuluna karşı sınırsız rahmet sahibi olan ve rahmetinin eserleri dünya ve âhireti dolduran Allah</td></tr><tr><td>Resul-i Ekrem: Allah’ın en şerefli ve değerli elçisi olan Hz. Muhammed (a.s.m.)</td><td>Sâdıku’l-Va’di’l-emîn: vaad ve sözünde mutlaka duran, vaadinin doğruluğundan emin olunan Allah</td></tr><tr><td>adâvet: düşmanlık</td><td>bekà: devamlılık, kalıcılık</td></tr><tr><td>bâki: devamlı, kalıcı, sonsuz</td><td>cami: kapsamlı</td></tr><tr><td>cemâl: manevî güzellik</td><td>cihet: yön, taraf</td></tr><tr><td>cihâzât-ı mâneviye: mânevî donanım, cihazlar</td><td>cilve: görüntü, yansıma</td></tr><tr><td>ebedî: sonu olmayan, sonsuz</td><td>fâni: geçici, yok olucu</td></tr><tr><td>fıtraten: yaratılış itibariyle</td><td>hadsiz: sayısız, sınırsız</td></tr><tr><td>hikmet: gaye</td><td>hususan: özellikle</td></tr><tr><td>hüdhüd-ü Süleymânî: Hz. Süleyman’ın emri altında çalışan kuş</td><td>hülâsa: özet</td></tr><tr><td>inâyet: Allah’ın herşeyi düzen altına alıp huzur ve saadet veren ve yardım eden sıfatı</td><td>irşad: doğru yolu gösterme</td></tr><tr><td>istidad: yetenek, ruha konulmuş özellik</td><td>kàbil: mümkün</td></tr><tr><td>kâinat: evren, bütün yaratılmışlar</td><td>lisan: dil</td></tr><tr><td>mahbub: sevgili</td><td>mazhar olmak: erişmek, nail olmak</td></tr><tr><td>mes’udâne: mutlu bir şekilde</td><td>muhabbet: sevgi</td></tr><tr><td>muhib: seven</td><td>musahhar: boyun eğdirilmiş, itaat ettirilmiş</td></tr><tr><td>müntehap: seçilmiş</td><td>nazdar: nazlı</td></tr><tr><td>nâzenin: ince, nâzik</td><td>sadık: doğru, dürüst</td></tr><tr><td>suret: şekil</td><td>talim: öğretme, eğitme</td></tr><tr><td>tecellî: yansıma, görünme</td><td>zîhayat: canlı, hayat sahibi</td></tr><tr><td>zîruh: ruh sahibi</td><td>zîşuur: şuur sahibi, bilinçli</td></tr><tr><td>âlem-i bekà: devamlı ve kalıcı olan âhiret âlemi</td><td>âyine-i zîşuur: şuurlu ayna</td></tr><tr><td>şuur: bilinç, anlayış</td><td></td></tr></table></blockquote><p></p>
[QUOTE="TaLHa, post: 373814, member: 1"] [b]İkinci Kısım - Sayfa 263[/b] gayet derecede güzelliğine işaret ve herbirisi, hususan yavrular, gayet nazdar,nâzenin bir surette beslenmeleriyle ve heveslerinin ve arzularının tatmini cihetiyle, Senin inâyetinin gayet şirin cemâline hadsiz işaretler ederler. Ey Rahmânürrahîm, ey Sâdıku’l-Vâ’di’l-Emîn, ey Mâlik-i Yevmiddîn, Senin Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâmının tâlimiyle ve Kur’ân-ı Hakîminin irşadıyla anladım ki: Madem kâinatın en müntehap neticesi hayattır. Ve hayatın en müntehap hülâsası ruhtur. Ve zîruhun en müntehap kısmı zîşuurdur. Ve zîşuurun en camii insandır. Ve bütün kâinat ise hayata musahhardır ve onun için çalışıyor. Ve zîhayatlar zîruhlara musahhardır; onlar için dünyaya gönderiliyorlar. Ve zîruhlar insanlara musahhardır; onlara yardım ediyorlar. Ve insanlar fıtraten Hâlıkını pek ciddî severler ve Hâlıkları onları hem sever, hem kendini onlara her vesile ile sevdirir. Ve insanın istidadı ve cihazat-ı mâneviyesi, başka bir bâki âleme ve ebedî bir hayata bakıyor. Ve insanın kalbi ve şuuru, bütün kuvvetiyle bekà istiyor ve lisanı, hadsiz dualarıyla bekà için Hâlıkına yalvarıyor. Elbette ve herhalde, o çok seven ve sevilen ve mahbub vemuhib olan insanları dirilmemek üzere öldürmekle, ebedî bir muhabbet için yaratılmış iken, ebedî bir adâvetle gücendirmek olamaz ve kàbil değildir. Belki, başka bir ebedî âlemde mes’udâne yaşaması hikmetiyle, bu dünyada çalışmak ve onu kazanmak için gönderilmiştir. Ve insana tecellî eden isimlerin, bufâni ve kısa hayattaki cilveleriyle âlem-i bekàda onların âyinesi olan insanların, ebedî cilvelerine mazhar olacaklarına işaret ederler. Evet, ebedînin sâdık dostu ebedî olacak. Ve bâkinin âyine-i zîşuuru bâki olmak lâzım gelir. Hayvanların ruhları bâki kalacağını ve hüdhüd-ü Süleymanî (a.s.) ve Neml’i [TABLE] [TR] [TD]Aleyhissalâtü Vesselâm: Allah’ın salât ve selâmı onun üzerine olsun[/TD] [TD]Hâlık: her şeyi yaratan Allah[/TD] [/TR] [TR] [TD]Kur’ân-ı Hakîm: her âyet ve sûresinde sayısız hikmet ve faydalar bulunan Kur’ân[/TD] [TD]Mâlik-i Yevmiddîn: kıyamet gününün sahibi olan Allah[/TD] [/TR] [TR] [TD]Neml: karınca, Hz. Süleyman’ın karıncası[/TD] [TD]Rahmânü’r-Rahîm: herbir kuluna karşı sınırsız rahmet sahibi olan ve rahmetinin eserleri dünya ve âhireti dolduran Allah[/TD] [/TR] [TR] [TD]Resul-i Ekrem: Allah’ın en şerefli ve değerli elçisi olan Hz. Muhammed (a.s.m.)[/TD] [TD]Sâdıku’l-Va’di’l-emîn: vaad ve sözünde mutlaka duran, vaadinin doğruluğundan emin olunan Allah[/TD] [/TR] [TR] [TD]adâvet: düşmanlık[/TD] [TD]bekà: devamlılık, kalıcılık[/TD] [/TR] [TR] [TD]bâki: devamlı, kalıcı, sonsuz[/TD] [TD]cami: kapsamlı[/TD] [/TR] [TR] [TD]cemâl: manevî güzellik[/TD] [TD]cihet: yön, taraf[/TD] [/TR] [TR] [TD]cihâzât-ı mâneviye: mânevî donanım, cihazlar[/TD] [TD]cilve: görüntü, yansıma[/TD] [/TR] [TR] [TD]ebedî: sonu olmayan, sonsuz[/TD] [TD]fâni: geçici, yok olucu[/TD] [/TR] [TR] [TD]fıtraten: yaratılış itibariyle[/TD] [TD]hadsiz: sayısız, sınırsız[/TD] [/TR] [TR] [TD]hikmet: gaye[/TD] [TD]hususan: özellikle[/TD] [/TR] [TR] [TD]hüdhüd-ü Süleymânî: Hz. Süleyman’ın emri altında çalışan kuş[/TD] [TD]hülâsa: özet[/TD] [/TR] [TR] [TD]inâyet: Allah’ın herşeyi düzen altına alıp huzur ve saadet veren ve yardım eden sıfatı[/TD] [TD]irşad: doğru yolu gösterme[/TD] [/TR] [TR] [TD]istidad: yetenek, ruha konulmuş özellik[/TD] [TD]kàbil: mümkün[/TD] [/TR] [TR] [TD]kâinat: evren, bütün yaratılmışlar[/TD] [TD]lisan: dil[/TD] [/TR] [TR] [TD]mahbub: sevgili[/TD] [TD]mazhar olmak: erişmek, nail olmak[/TD] [/TR] [TR] [TD]mes’udâne: mutlu bir şekilde[/TD] [TD]muhabbet: sevgi[/TD] [/TR] [TR] [TD]muhib: seven[/TD] [TD]musahhar: boyun eğdirilmiş, itaat ettirilmiş[/TD] [/TR] [TR] [TD]müntehap: seçilmiş[/TD] [TD]nazdar: nazlı[/TD] [/TR] [TR] [TD]nâzenin: ince, nâzik[/TD] [TD]sadık: doğru, dürüst[/TD] [/TR] [TR] [TD]suret: şekil[/TD] [TD]talim: öğretme, eğitme[/TD] [/TR] [TR] [TD]tecellî: yansıma, görünme[/TD] [TD]zîhayat: canlı, hayat sahibi[/TD] [/TR] [TR] [TD]zîruh: ruh sahibi[/TD] [TD]zîşuur: şuur sahibi, bilinçli[/TD] [/TR] [TR] [TD]âlem-i bekà: devamlı ve kalıcı olan âhiret âlemi[/TD] [TD]âyine-i zîşuur: şuurlu ayna[/TD] [/TR] [TR] [TD]şuur: bilinç, anlayış[/TD] [/TR] [/TABLE] [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
Risale-i Nur Okuma ve Anlama
Risale-i Nur Külliyatı
Asa-yı Musa
İkinci Kısım - Hüccetullahi’l-Bâliğa Risalesi - Sekizinci Hüccet-i İmâniye
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst