Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
Risale-i Nur Okuma ve Anlama
Risale-i Nur Külliyatı
Asa-yı Musa
İkinci Kısım - Hüccetullahi’l-Bâliğa Risalesi - Birinci Hüccet-i İmâniye
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="TaLHa" data-source="post: 372408" data-attributes="member: 1"><p><strong>İkinci Kısım - Sayfa 128</strong></p><p></p><p><span style="font-family: 'tahoma'">Sonra şimşeğe bakar ve ra’dı (gök gürültüsü) dinler, görür ki, pek acip ve garip hizmetlerde çalıştırılıyorlar.</span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'">Sonra gözünü çeker, aklına bakar, kendi kendine der ki:</span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'">“Atılmış pamuk gibi bu câmid, şuursuz bulut elbette bizleri bilmez ve bize acıyıp imdadımıza kendi kendine koşmaz ve emirsiz meydana çıkmaz ve gizlenmez. Belkigayet kadîr ve rahîm bir Kumandanın emriyle hareket eder ki, bir iz bırakmadan gizlenir ve def’aten meydana çıkar, iş başına geçer. Ve gayet faal ve müteâl ve gayetcilveli ve haşmetli bir Sultanın fermanıyla ve kuvvetiyle vakit be vakit cevv âlemini doldurup boşaltır ve mütemadiyen hikmetle yazar ve paydosla bozar tahtasına vemahv ve ispat levhasına ve haşir ve kıyamet suretine çevirir. Ve gayet lütufkâr veihsanperver ve gayet keremkâr ve rubûbiyetperver bir Hâkim-i Müdebbirin tedbiriyle rüzgâra biner ve dağlar gibi yağmur hazinelerini bindirir, muhtaç olan yerlere yetişir. Güya onlara acıyıp ağlayarak, gözyaşlarıyla onları çiçeklerle güldürür, güneşinşiddet-i ateşini serinlendirir ve sünger gibi bahçelerine su serper ve zemin yüzünü yıkar, temizler.”</span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'">Hem o meraklı yolcu kendi aklına der: Bu câmid, hayatsız, şuursuz, mütemadiyençalkanan, kararsız, fırtınalı, dağdağalı, sebatsız, hedefsiz şu havanın perdesiyle vezâhirî sûretiyle vücuda gelen yüz binler hakîmâne ve rahîmâne ve san’atkârâne işler ve ihsanlar ve imdatlar bilbedahe ispat eder ki, bu çalışkan rüzgârın ve bu cevvalhizmetkârın kendi başına hiçbir hareketi yok; belki gayet kadîr ve alîm ve gayethakîm ve kerîm bir Âmirin emriyle hareket eder. Güya herbir zerresi, herbir işi bilir ve o Âmirin herbir emrini anlar ve dinler bir nefer gibi, hava içinde cereyan eden herbiremr-i Rabbânîyi dinler, itaat eder ki, bütün hayvanatın teneffüsüne ve yaşamasına venebatatın telkihine ve büyümesine ve hayatına lüzumlu maddelerin yetiştirilmesine ve bulutların sevk ve idaresine ve</span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"></span> <table style='width: 100%'><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'">Hakîm-i Müdebbir: ilmiyle herşeyin sonunu görüp idare eden, ona göre hikmetle iş yapan Allah</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'">acip: hayret verici, şaşırtıcı</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'">alîm: her şeyi hakkıyla bilen, ilmi herşeyi kuşatan, sonsuz ilim sahibi</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'">bilbedâhe: apaçık bir şekilde</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'">cereyan etmek: akmak, gezinmek</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'">cevv: hava, gök boşluğu</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'">cevvâl: dâimâ hareket halinde olan, çalışkan</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'">cilveli: güzel ve hoş bir şekilde görünme</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'">câmid: cansız, katı</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'">dağdağalı: karışık, gürültülü</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'">def’aten: birden bire, âni</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'">emr-i Rabbânî: herşeyi terbiye edip idaresi ve tasarrufu altında bulunduran Allah’ın emri</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'">faal: çalışkan, hareketli</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'">ferman: buyruk</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'">gayet: son derece</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'">hakîm: hikmet sahibi; herşeyi hikmetle, belirli gayelere yönelik olarak, mânâlı, faydalı ve tam yerli yerinde yapan</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'">hakîmâne: hikmetle, bir maksat ve gayeye yönelik bir şekilde</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'">hayvanat: hayvanlar</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'">haşir: âhirette diriltilerek Allah’ın huzurunda toplanma</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'">haşmetli: görkemli, heybetli</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'">hikmet: herşeyin belirli gayelere yönelik olarak, mânâlı, faydalı ve tam yerli yerinde olması</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'">hizmetkâr: hizmetçi</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'">ihsan: bağış, ikram</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'">ihsanperver: bağışta bulunmayı pek seven</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'">imdat: yardım</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'">kadîr: herşeye gücü yeten, herşeyi yapabilen, sonsuz güç ve kudret sahibi</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'">keremkâr: cömert olan; ikramda bulunan</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'">kerîm: ikram sahibi</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'">lütufkâr: iyilik, ihsan ve ikramda bulunan</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'">mahv: yok olma</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'">mütemadiyen: sürekli olarak</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'">müteâl: yüce, yüksek</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'">nebatat: bitkiler</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'">nefer: asker, er</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'">rahîm: merhametli, şefkatli</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'">rahîmâne: merhametli bir şekilde</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'">rubûbiyetperver: ihtiyaca cevap vermeyi ve terbiye etmeyi seven</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'">san’atkârâne: san’atlı bir biçimde</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'">sebatsız: sabit olmayan, kararlılık göstermeyen, istikrarsız</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'">suret: biçim, şekil</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'">telkih: aşılama</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'">vakit be vakit: her an, her zaman, an be an</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'">vücuda gelmek: meydana gelmek, var olmak</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'">zemin: yer, dünya</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'">zâhirî: görünürde</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'">Âmir: emreden, idare eden Allah</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'">şiddet-i ateş: ateşin şiddetliliği</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'">şuursuz: bilinçsiz</span></td></tr></table></blockquote><p></p>
[QUOTE="TaLHa, post: 372408, member: 1"] [b]İkinci Kısım - Sayfa 128[/b] [FONT=tahoma]Sonra şimşeğe bakar ve ra’dı (gök gürültüsü) dinler, görür ki, pek acip ve garip hizmetlerde çalıştırılıyorlar. Sonra gözünü çeker, aklına bakar, kendi kendine der ki: “Atılmış pamuk gibi bu câmid, şuursuz bulut elbette bizleri bilmez ve bize acıyıp imdadımıza kendi kendine koşmaz ve emirsiz meydana çıkmaz ve gizlenmez. Belkigayet kadîr ve rahîm bir Kumandanın emriyle hareket eder ki, bir iz bırakmadan gizlenir ve def’aten meydana çıkar, iş başına geçer. Ve gayet faal ve müteâl ve gayetcilveli ve haşmetli bir Sultanın fermanıyla ve kuvvetiyle vakit be vakit cevv âlemini doldurup boşaltır ve mütemadiyen hikmetle yazar ve paydosla bozar tahtasına vemahv ve ispat levhasına ve haşir ve kıyamet suretine çevirir. Ve gayet lütufkâr veihsanperver ve gayet keremkâr ve rubûbiyetperver bir Hâkim-i Müdebbirin tedbiriyle rüzgâra biner ve dağlar gibi yağmur hazinelerini bindirir, muhtaç olan yerlere yetişir. Güya onlara acıyıp ağlayarak, gözyaşlarıyla onları çiçeklerle güldürür, güneşinşiddet-i ateşini serinlendirir ve sünger gibi bahçelerine su serper ve zemin yüzünü yıkar, temizler.” Hem o meraklı yolcu kendi aklına der: Bu câmid, hayatsız, şuursuz, mütemadiyençalkanan, kararsız, fırtınalı, dağdağalı, sebatsız, hedefsiz şu havanın perdesiyle vezâhirî sûretiyle vücuda gelen yüz binler hakîmâne ve rahîmâne ve san’atkârâne işler ve ihsanlar ve imdatlar bilbedahe ispat eder ki, bu çalışkan rüzgârın ve bu cevvalhizmetkârın kendi başına hiçbir hareketi yok; belki gayet kadîr ve alîm ve gayethakîm ve kerîm bir Âmirin emriyle hareket eder. Güya herbir zerresi, herbir işi bilir ve o Âmirin herbir emrini anlar ve dinler bir nefer gibi, hava içinde cereyan eden herbiremr-i Rabbânîyi dinler, itaat eder ki, bütün hayvanatın teneffüsüne ve yaşamasına venebatatın telkihine ve büyümesine ve hayatına lüzumlu maddelerin yetiştirilmesine ve bulutların sevk ve idaresine ve [/FONT][TABLE] [TR] [TD][FONT=tahoma]Hakîm-i Müdebbir: ilmiyle herşeyin sonunu görüp idare eden, ona göre hikmetle iş yapan Allah[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma]acip: hayret verici, şaşırtıcı[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma]alîm: her şeyi hakkıyla bilen, ilmi herşeyi kuşatan, sonsuz ilim sahibi[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma]bilbedâhe: apaçık bir şekilde[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma]cereyan etmek: akmak, gezinmek[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma]cevv: hava, gök boşluğu[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma]cevvâl: dâimâ hareket halinde olan, çalışkan[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma]cilveli: güzel ve hoş bir şekilde görünme[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma]câmid: cansız, katı[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma]dağdağalı: karışık, gürültülü[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma]def’aten: birden bire, âni[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma]emr-i Rabbânî: herşeyi terbiye edip idaresi ve tasarrufu altında bulunduran Allah’ın emri[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma]faal: çalışkan, hareketli[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma]ferman: buyruk[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma]gayet: son derece[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma]hakîm: hikmet sahibi; herşeyi hikmetle, belirli gayelere yönelik olarak, mânâlı, faydalı ve tam yerli yerinde yapan[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma]hakîmâne: hikmetle, bir maksat ve gayeye yönelik bir şekilde[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma]hayvanat: hayvanlar[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma]haşir: âhirette diriltilerek Allah’ın huzurunda toplanma[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma]haşmetli: görkemli, heybetli[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma]hikmet: herşeyin belirli gayelere yönelik olarak, mânâlı, faydalı ve tam yerli yerinde olması[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma]hizmetkâr: hizmetçi[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma]ihsan: bağış, ikram[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma]ihsanperver: bağışta bulunmayı pek seven[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma]imdat: yardım[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma]kadîr: herşeye gücü yeten, herşeyi yapabilen, sonsuz güç ve kudret sahibi[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma]keremkâr: cömert olan; ikramda bulunan[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma]kerîm: ikram sahibi[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma]lütufkâr: iyilik, ihsan ve ikramda bulunan[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma]mahv: yok olma[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma]mütemadiyen: sürekli olarak[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma]müteâl: yüce, yüksek[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma]nebatat: bitkiler[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma]nefer: asker, er[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma]rahîm: merhametli, şefkatli[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma]rahîmâne: merhametli bir şekilde[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma]rubûbiyetperver: ihtiyaca cevap vermeyi ve terbiye etmeyi seven[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma]san’atkârâne: san’atlı bir biçimde[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma]sebatsız: sabit olmayan, kararlılık göstermeyen, istikrarsız[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma]suret: biçim, şekil[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma]telkih: aşılama[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma]vakit be vakit: her an, her zaman, an be an[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma]vücuda gelmek: meydana gelmek, var olmak[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma]zemin: yer, dünya[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma]zâhirî: görünürde[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma]Âmir: emreden, idare eden Allah[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma]şiddet-i ateş: ateşin şiddetliliği[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma]şuursuz: bilinçsiz[/FONT][/TD] [/TR] [/TABLE] [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
Risale-i Nur Okuma ve Anlama
Risale-i Nur Külliyatı
Asa-yı Musa
İkinci Kısım - Hüccetullahi’l-Bâliğa Risalesi - Birinci Hüccet-i İmâniye
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst