Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
İslamiyet
Sahabe-i Kiram
Hanım Sahabiler
Hz. Hatice 'yi Unutulmaz Kılan Hizmet
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="Muvahhid1" data-source="post: 255778" data-attributes="member: 1003203"><p style="margin-left: 20px"><p style="text-align: left"><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: black">Eline aldığı kuru bir hurma dalına dayanarak Resûlüllah’ın kapısına kadar gelmiş olan yaşlı bir kadın, içeri girmek arzusunu izhar etmesi üzerine; – Yâ Resûlâllah, kim olduğunu bilmediğimiz bir ihtiyare kadın, zâtınızı görmek istiyor,” dediler. </span></span></span></p> <p style="text-align: left"></p> <p style="text-align: left"><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: black">Resûl-i Ekrem Hazretleri: </span></span></span></p> <p style="text-align: left"></p> <p style="text-align: left"><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: black">– Müsaade edin, gelsin,” buyurdular. </span></span></span></p> <p style="text-align: left"></p> <p style="text-align: left"><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: black">İhtiyarlıktan âdeta rükû eder halde duran kadın, hurma dalından edindiği asâsına dayana dayana Resûlüllah’ın kapısından içeri girdi, bir-iki adım ilerledikten sonra, kendisini tanıyan Resûlüllah hemen ayağa kalktılar; altlarındaki içi hurma lifi dolu minderlerini göstererek oturmasını istediler. </span></span></span></p> <p style="text-align: left"><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: black"></span></span></span><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: black">Resûlüllah’ın bu kadına gösterdiği hürmet ve alâka, orada hazır bulunan Hazret-i Ömer’in dikkatini çekti; hattâ kim olduğunu merak ettiği bu ihtiyareye gösterilen bu ikramı, biraz da fazla gibi bulduğu içindir ki, ihtiyare kalkıp gittikten sonra: </span></span></span></p> <p style="text-align: left"><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: black"></span></span></span></p> <p style="text-align: left"><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: black">– Yâ Resûlâllah, bu kadın kimdi ki, kendisine ayağa kalkacak kadar hürmet ettiniz, minderinizi verecek kadar alâka gösteriniz?” dedi. </span></span></span></p> <p style="text-align: left"><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: black"></span></span></span></p></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: black"></span></span></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: black"></span></span></span><p style="text-align: left"><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: black">Resûlüllah’ın cevabı tek cümleden ibaretti: </span></span></span></p> <p style="text-align: left"></p> <p style="text-align: left"><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: black">– Bu kadın, bizim Hatîce’nin dostlarındandı!” </span></span></span></p> <p style="text-align: left"></p> <p style="text-align: left"><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: black">Burada aklımıza şöyle bir sual geliyor: </span></span></span></p> <p style="text-align: left"></p> <p style="text-align: left"><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: black">– Resûlüllah Hazretleri, senelerce evvel vefat etmiş olan Hatice Validemize, neden bu kadar alâkâ duyuyordu ki, O’nun dostlarına bile ayağa kalkıyor, minderlerini vermek kadirşinâslığında bulunuyorlardı? Hatîce Validemizin kendisini bu derece sevdiren hususiyeti ne idi? </span></span></span></p> <p style="text-align: left"><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: black"></span></span></span></p></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: black"></span></span></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: black"></span></span></span><p style="text-align: left"><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: black">Bu sualin cevabını da, Hazret-i Âişe Validemizin hazır bulunduğu bir mecliste cereyan eden şu hatırada bulmak mümkündür. Fahr-i Kâinat Efendimiz, bir aile sohbetinde, Hazret-i Hatîce Validemizi uzun uzun yâdetmiş; bazı hatıraları yeniden anlatarak, geçmiş günlerini dile getirmişti. </span></span></span></p> <p style="text-align: left"></p> <p style="text-align: left"><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: black">Hazret-i Âişe Validemiz: </span></span></span></p> <p style="text-align: left"></p> <p style="text-align: left"><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: black">– Yâ Resûlâllah, senelerce evvel ölüp gitmiş olan bir yaşlı kadını, bu kadar hatırlayıp yâdetmekte ne fayda var? Allahü Zülcelâl, size, O’ndan daha genç ve güzelini ihsan etmiş; ağzında dişi bile kalmamış bir ihtiyare yerine daha gencini vermiştir,” dedi. Âişe Validemizin bu sözlerine karşı Resûlüllah Hazretleri’nin, Hz. Hatîce Validemizi niçin unutmadığını bildiren şu cevaplarını, dikkat ve ibretle okumaktayız: </span></span></span></p> <p style="text-align: left"></p> <p style="text-align: left"><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: black">– Yâ Âişe! Seneler geçtiği halde Hatîce’yi unutmayışım, O’nun dış güzelliğinden değildir. </span></span></span></p> <p style="text-align: left"></p> <p style="text-align: left"><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: black">Herkes beni red ve inkâr ettiği zaman, Hatîce bana inandı ve tasdik etti. </span></span></span></p> <p style="text-align: left"><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: black">Etrafımdakiler bana, yalancısın, dediği zaman; Hatîce bana, doğru söylüyorsun, asla çekinme, dedi. </span></span></span></p> <p style="text-align: left"></p> <p style="text-align: left"><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: black">İnsanlar benden bir pulu esirgediği zaman, Hatîce, bütün servetini önüme sürerek bunların hepsi emrindedir, istediğin kadar harcayabilirsin, dedi. </span></span></span></p> <p style="text-align: left"><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: black">Dünyada yalnız kaldığım günlerde, Hatîce, benden asla geri kalmadı; bunların hepsi geçicidir, üzülme, ileride bu güçlükleri kolaylıklar takip edecektir, dedi. </span></span></span></p> <p style="text-align: left"></p> <p style="text-align: left"><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: black">İşte ben, Hatîce’yi, bu fedakârlıkları için unutmuyorum!” </span></span></span></p> <p style="text-align: left"></p> <p style="text-align: left"><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: black">Hz. Hatîce’yi seneler geçtiği halde unutturmayan meziyetleri, Resûlüllah nezdinde, kadın arkadaşına oturduğu minderini verdirecek kadar kazanmış olduğu itibar ve kıymeti; hanımların dikkatlerini çekmelidir. </span></span></span></p> <p style="text-align: left"></p> <p style="text-align: left"><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: black">Mü’mine hanımlar, İslâm dâvası uğrunda fedakârca çalışan kocalarına engel olmamalı. Hatîce annemiz gibi, bütün kuvvet ve imkânlarıyla dâva uğrunda çalışan beylerini takviye ile yardımcı olmalıdırlar.</span></span></span></p> <p style="text-align: left"><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: black"></span></span></span></p> <p style="text-align: left"><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: black">Kaynak: Yeni Aile İlmihali, Ahmed Şahin.</span></span></span></p> </p></blockquote><p></p>
[QUOTE="Muvahhid1, post: 255778, member: 1003203"] [INDENT][LEFT][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=black]Eline aldığı kuru bir hurma dalına dayanarak Resûlüllah’ın kapısına kadar gelmiş olan yaşlı bir kadın, içeri girmek arzusunu izhar etmesi üzerine; – Yâ Resûlâllah, kim olduğunu bilmediğimiz bir ihtiyare kadın, zâtınızı görmek istiyor,” dediler. [/COLOR][/SIZE][/FONT] [FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=black]Resûl-i Ekrem Hazretleri: [/COLOR][/SIZE][/FONT] [FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=black]– Müsaade edin, gelsin,” buyurdular. [/COLOR][/SIZE][/FONT] [FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=black]İhtiyarlıktan âdeta rükû eder halde duran kadın, hurma dalından edindiği asâsına dayana dayana Resûlüllah’ın kapısından içeri girdi, bir-iki adım ilerledikten sonra, kendisini tanıyan Resûlüllah hemen ayağa kalktılar; altlarındaki içi hurma lifi dolu minderlerini göstererek oturmasını istediler. [/COLOR][/SIZE][/FONT][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=black]Resûlüllah’ın bu kadına gösterdiği hürmet ve alâka, orada hazır bulunan Hazret-i Ömer’in dikkatini çekti; hattâ kim olduğunu merak ettiği bu ihtiyareye gösterilen bu ikramı, biraz da fazla gibi bulduğu içindir ki, ihtiyare kalkıp gittikten sonra: – Yâ Resûlâllah, bu kadın kimdi ki, kendisine ayağa kalkacak kadar hürmet ettiniz, minderinizi verecek kadar alâka gösteriniz?” dedi. [/COLOR][/SIZE][/FONT][/LEFT][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=black] [/COLOR][/SIZE][/FONT][LEFT][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=black]Resûlüllah’ın cevabı tek cümleden ibaretti: [/COLOR][/SIZE][/FONT] [FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=black]– Bu kadın, bizim Hatîce’nin dostlarındandı!” [/COLOR][/SIZE][/FONT] [FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=black]Burada aklımıza şöyle bir sual geliyor: [/COLOR][/SIZE][/FONT] [FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=black]– Resûlüllah Hazretleri, senelerce evvel vefat etmiş olan Hatice Validemize, neden bu kadar alâkâ duyuyordu ki, O’nun dostlarına bile ayağa kalkıyor, minderlerini vermek kadirşinâslığında bulunuyorlardı? Hatîce Validemizin kendisini bu derece sevdiren hususiyeti ne idi? [/COLOR][/SIZE][/FONT][/LEFT][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=black] [/COLOR][/SIZE][/FONT][LEFT][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=black]Bu sualin cevabını da, Hazret-i Âişe Validemizin hazır bulunduğu bir mecliste cereyan eden şu hatırada bulmak mümkündür. Fahr-i Kâinat Efendimiz, bir aile sohbetinde, Hazret-i Hatîce Validemizi uzun uzun yâdetmiş; bazı hatıraları yeniden anlatarak, geçmiş günlerini dile getirmişti. [/COLOR][/SIZE][/FONT] [FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=black]Hazret-i Âişe Validemiz: [/COLOR][/SIZE][/FONT] [FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=black]– Yâ Resûlâllah, senelerce evvel ölüp gitmiş olan bir yaşlı kadını, bu kadar hatırlayıp yâdetmekte ne fayda var? Allahü Zülcelâl, size, O’ndan daha genç ve güzelini ihsan etmiş; ağzında dişi bile kalmamış bir ihtiyare yerine daha gencini vermiştir,” dedi. Âişe Validemizin bu sözlerine karşı Resûlüllah Hazretleri’nin, Hz. Hatîce Validemizi niçin unutmadığını bildiren şu cevaplarını, dikkat ve ibretle okumaktayız: [/COLOR][/SIZE][/FONT] [FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=black]– Yâ Âişe! Seneler geçtiği halde Hatîce’yi unutmayışım, O’nun dış güzelliğinden değildir. [/COLOR][/SIZE][/FONT] [FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=black]Herkes beni red ve inkâr ettiği zaman, Hatîce bana inandı ve tasdik etti. Etrafımdakiler bana, yalancısın, dediği zaman; Hatîce bana, doğru söylüyorsun, asla çekinme, dedi. [/COLOR][/SIZE][/FONT] [FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=black]İnsanlar benden bir pulu esirgediği zaman, Hatîce, bütün servetini önüme sürerek bunların hepsi emrindedir, istediğin kadar harcayabilirsin, dedi. Dünyada yalnız kaldığım günlerde, Hatîce, benden asla geri kalmadı; bunların hepsi geçicidir, üzülme, ileride bu güçlükleri kolaylıklar takip edecektir, dedi. [/COLOR][/SIZE][/FONT] [FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=black]İşte ben, Hatîce’yi, bu fedakârlıkları için unutmuyorum!” [/COLOR][/SIZE][/FONT] [FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=black]Hz. Hatîce’yi seneler geçtiği halde unutturmayan meziyetleri, Resûlüllah nezdinde, kadın arkadaşına oturduğu minderini verdirecek kadar kazanmış olduğu itibar ve kıymeti; hanımların dikkatlerini çekmelidir. [/COLOR][/SIZE][/FONT] [FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=black]Mü’mine hanımlar, İslâm dâvası uğrunda fedakârca çalışan kocalarına engel olmamalı. Hatîce annemiz gibi, bütün kuvvet ve imkânlarıyla dâva uğrunda çalışan beylerini takviye ile yardımcı olmalıdırlar. Kaynak: Yeni Aile İlmihali, Ahmed Şahin.[/COLOR][/SIZE][/FONT][/LEFT] [/INDENT] [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
İslamiyet
Sahabe-i Kiram
Hanım Sahabiler
Hz. Hatice 'yi Unutulmaz Kılan Hizmet
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst