Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
Risale-i Nur Okuma ve Anlama
Risale-i Nur Külliyatı
Her Gün Bir Risale
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="Huseyni" data-source="post: 261497" data-attributes="member: 27"><p><span style="font-family: 'verdana'"><span style="color: #006400"><span style="font-size: 18px"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"><span style="color: #006400"><span style="font-size: 18px">Zâhirî çirkinlikler altında parlak güzellikler vardır</span></span></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"><strong>İkinci Nokta:</strong></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"><span style="color: #0000cd"><strong>“O herşeyi en güzel şekilde yarattı”</strong> (Secde Sûresi: 7.)</span> âyetinin bir sırrını izah eder. Şöyle ki:</span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"><strong><span style="color: #b22222">Herşeyde, hattâ en çirkin görünen şeylerde, hakikî bir hüsün ciheti vardır. </span></strong></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"><strong><span style="color: #b22222">Evet, kâinattaki herşey, her hâdise, ya bizzat güzeldir, ona hüsn-ü bizzat denilir; </span></strong></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"><strong><span style="color: #b22222">veya neticeleri cihetiyle güzeldir ki, ona hüsn-ü bilgayr denilir. </span></strong></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"><strong><span style="color: #b22222">Bir kısım hâdiseler var ki, zâhiri çirkin, müşevveştir. </span></strong></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"><strong><span style="color: #b22222">Fakat o zahirî perde altında gayet parlak güzellikler ve intizamlar var. </span></strong></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"><strong><span style="color: #b22222">Ezcümle:</span></strong></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"><strong>Bahar mevsiminde fırtınalı yağmur, çamurlu toprak perdesi altında,</strong> </span></p><p><span style="font-family: 'verdana'">nihayetsiz güzel çiçek ve muntazam nebâtâtın tebessümleri saklanmış. </span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"><strong>Ve güz mevsiminin haşin tahribâtı, </strong></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"><strong>hazin firâk perdeleri arkasında, </strong> </span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"><strong>tecelliyât-ı Celâliye-i Sübhâniyenin mazharı olan kış hâdiselerinin tazyikinden </strong></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"><strong>ve tâzibinden muhâfaza etmek için, </strong></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"><strong>nazdar çiçeklerin dostları olan nâzenin hayvancıkları vazife-i hayattan terhis etmekle beraber, </strong></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"><strong>o kış perdesi altında nâzenin, taze, güzel bir bahara yer ihzar etmektir. </strong></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"><strong>Fırtına, zelzele, vebâ gibi hâdiselerin perdeleri altında gizlenen pek çok mânevî çiçeklerin inkişafı vardır. </strong></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"><strong><span style="color: #006400">Tohumlar gibi neşv ü nemâsız kalan birçok istidad çekirdekleri, </span></strong></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"><strong><span style="color: #006400">zâhiri çirkin görünen hâdiseler yüzünden sünbüllenip güzelleşir.</span></strong> </span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"><strong><span style="color: #006400">Güyâ umum inkılâblar ve küllî tahavvüller birer mânevî yağmurdur.</span></strong></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"><strong><span style="color: #ff0000">Fakat insan, hem zâhirperest, hem hodgâm olduğundan, zâhire bakıp çirkinlikle hükmeder.</span></strong> </span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"><strong><span style="color: #ff0000">Hodgâmlık cihetiyle, yalnız kendine bakan netice ile muhâkeme ederek şer olduğuna hükmeder. </span></strong></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"><strong><span style="color: #0000ff">Halbuki, eşyanın insana âit gàyesi bir ise,</span></strong> <strong><span style="color: #0000ff">Sâniinin esmâsına âit binlerdir. </span></strong></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"><strong>Meselâ, kudret-i Fâtıranın büyük mu’cizelerinden olan dikenli otları ve ağaçları muzır, mânâsız telâkkî eder. </strong></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"><strong>Halbuki onlar, otların ve ağaçların mücehhez kahramanlarıdırlar. </strong></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"><strong><span style="color: #800080">Meselâ, atmaca kuşu serçelere tasliti, zâhiren rahmete uygun gelmez. </span></strong></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"><strong><span style="color: #800080">Halbuki serçe kuşunun istidadı, o taslit ile inkişaf eder.</span></strong> </span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"><span style="color: #000080"><strong>Meselâ, “kar”ı pek bâridâne ve tatsız telâkkî ederler. </strong></span></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"><span style="color: #000080"><strong>Halbuki, o bârid, tatsız perdesi altında o kadar hararetli gàyeler </strong></span></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"><span style="color: #000080"><strong>ve öyle şeker gibi tatlı neticeler vardır ki, tarif edilmez.</strong></span></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"><strong><span style="color: #006400">Hem insan, hodgâmlık ve zâhirperestliğiyle beraber, </span></strong></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"><strong><span style="color: #006400">herşeyi kendine bakan yüzüyle muhâkeme ettiğinden, </span></strong></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"><strong><span style="color: #006400">pek çok mahz-ı edebî olan şeyleri, hilâf-ı edeb zanneder. </span></strong></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"><strong><span style="color: #006400"></span></strong></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"><strong><span style="color: #006400"></span><span style="color: #0000ff">Meselâ, âlet-i tenâsül-i insan, insan nazarında bahsi hacâletâverdir. </span></strong></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"><strong><span style="color: #0000ff">Fakat şu perde-i hacâlet, insana bakan yüzdedir. </span></strong></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"><strong><span style="color: #0000ff">Yoksa, hilkate, san’ata ve gàyât-ı fıtrata bakan yüzler öyle perdelerdir ki, </span></strong></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"><strong><span style="color: #0000ff">hikmet nazarıyla bakılsa ayn-ı edebdir, hacâlet ona hiç temas etmez.</span></strong></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"><strong></strong></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"><strong><span style="color: #800080">İşte, menba-ı edeb olan Kur’ân-ı Hakîmin bâzı tâbirâtı bu yüzler ve perdelere göredir. </span></strong></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"><strong><span style="color: #800080">Nasıl ki bize görünen çirkin mahlûkların ve hâdiselerin zâhirî yüzleri altında </span></strong></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"><strong><span style="color: #800080">gayet güzel ve hikmetli san’at ve hilkatine bakan güzel yüzler var ki, Sâniine bakar; </span></strong></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"><strong><span style="color: #800080">ve çok güzel perdeler var ki, hikmetleri saklar; </span></strong></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"><strong><span style="color: #800080">ve pek çok zâhirî intizamsızlıklar ve karışıklıklar var ki, pek muntazam bir kitâbet-i kudsiyedir.</span></strong></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"><strong><span style="color: #800080"></span></strong></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"><span style="color: #ff0000">Sözler, s. 365</span></span></p><p> <span style="font-family: 'verdana'"><span style="color: #006400"></span></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"><span style="color: #006400"></span></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"><span style="color: #006400"><strong>LÛGATÇE:</strong></span></span></p><p> <span style="font-family: 'verdana'"><span style="color: #006400"></span></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"><span style="color: #006400">hüsün: Güzellik.</span></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"><span style="color: #006400">zâhir: Dış görünüş.</span></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"><span style="color: #006400">müşevveş: Karışık.</span></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"><span style="color: #006400">nebâtât: Bitkiler.</span></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"><span style="color: #006400">firâk: Ayrılık.</span></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"><span style="color: #006400">tecelliyât-ı Celâliye-i Sübhâniye: Kusur ve noksanlıktan münezzeh olan Allah’ın celâlinin tecellileri, görüntüleri.</span></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"><span style="color: #006400">tâzib: Azap ve acı verme.</span></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"><span style="color: #006400">neşv ü nemâ: Gelişme, yayılma, olgunlaşma.</span></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"><span style="color: #006400">tahavvül: Bir halden diğer bir hale geçme, değişme.</span></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"><span style="color: #006400">zâhirperest: Dış görünüşe ehemmiyet veren.</span></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"><span style="color: #006400">hodgâm: Bencil, kendini beğenen.</span></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"><span style="color: #006400">Sâni: San'atla yaratan Allah.</span></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"><span style="color: #006400">esmâ: İsimler.</span></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"><span style="color: #006400">kudret-i Fâtıra: Benzersiz bir şekilde yaratan Allah’ın gücü.</span></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"><span style="color: #006400">mücehhez: Donanımlı.</span></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"><span style="color: #006400">taslit: Musallat olma.</span></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"><span style="color: #006400">inkişaf: Gelişme, açılma.</span></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"><span style="color: #006400">bâridâne: Soğukça.</span></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"><span style="color: #006400">bârid: Soğuk.</span></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"><span style="color: #006400">mahz-ı edebî: Tam bir edeb.</span></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"><span style="color: #006400">hilâf-ı edeb: Edebe ters.</span></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"><span style="color: #006400">âlet-i tenâsül-i insan: İnsanın üreme organı.</span></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"><span style="color: #006400">hacâletâver: Utandırıcı, utanç veren.</span></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"><span style="color: #006400">hilkat: Yaratılış.</span></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"><span style="color: #006400">gàyât-ı fıtrat: Yaratılış gayeleri.</span></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"><span style="color: #006400">ayn-ı edeb: Edebin ta kendisi.</span></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"><span style="color: #006400">menba-ı edeb: Edebin kaynağı.</span></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"><span style="color: #006400">kitâbet-i kudsiye: Kudsî yazı, kusursuz ve eksiksiz yazı.</span></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"></span></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="Huseyni, post: 261497, member: 27"] [FONT=verdana][COLOR=#006400][SIZE=5] Zâhirî çirkinlikler altında parlak güzellikler vardır[/SIZE][/COLOR] [B]İkinci Nokta:[/B] [COLOR=#0000cd][B]“O herşeyi en güzel şekilde yarattı”[/B] (Secde Sûresi: 7.)[/COLOR] âyetinin bir sırrını izah eder. Şöyle ki: [B][COLOR=#b22222]Herşeyde, hattâ en çirkin görünen şeylerde, hakikî bir hüsün ciheti vardır. Evet, kâinattaki herşey, her hâdise, ya bizzat güzeldir, ona hüsn-ü bizzat denilir; veya neticeleri cihetiyle güzeldir ki, ona hüsn-ü bilgayr denilir. Bir kısım hâdiseler var ki, zâhiri çirkin, müşevveştir. Fakat o zahirî perde altında gayet parlak güzellikler ve intizamlar var. Ezcümle:[/COLOR][/B] [B]Bahar mevsiminde fırtınalı yağmur, çamurlu toprak perdesi altında,[/B] nihayetsiz güzel çiçek ve muntazam nebâtâtın tebessümleri saklanmış. [B]Ve güz mevsiminin haşin tahribâtı, [/B] [B]hazin firâk perdeleri arkasında, [/B] [B]tecelliyât-ı Celâliye-i Sübhâniyenin mazharı olan kış hâdiselerinin tazyikinden ve tâzibinden muhâfaza etmek için, nazdar çiçeklerin dostları olan nâzenin hayvancıkları vazife-i hayattan terhis etmekle beraber, o kış perdesi altında nâzenin, taze, güzel bir bahara yer ihzar etmektir. Fırtına, zelzele, vebâ gibi hâdiselerin perdeleri altında gizlenen pek çok mânevî çiçeklerin inkişafı vardır. [/B] [B][COLOR=#006400]Tohumlar gibi neşv ü nemâsız kalan birçok istidad çekirdekleri, zâhiri çirkin görünen hâdiseler yüzünden sünbüllenip güzelleşir.[/COLOR][/B] [B][COLOR=#006400]Güyâ umum inkılâblar ve küllî tahavvüller birer mânevî yağmurdur.[/COLOR][/B] [B][COLOR=#ff0000]Fakat insan, hem zâhirperest, hem hodgâm olduğundan, zâhire bakıp çirkinlikle hükmeder.[/COLOR][/B] [B][COLOR=#ff0000]Hodgâmlık cihetiyle, yalnız kendine bakan netice ile muhâkeme ederek şer olduğuna hükmeder. [/COLOR][/B] [B][COLOR=#0000ff]Halbuki, eşyanın insana âit gàyesi bir ise,[/COLOR][/B] [B][COLOR=#0000ff]Sâniinin esmâsına âit binlerdir. [/COLOR][/B] [B]Meselâ, kudret-i Fâtıranın büyük mu’cizelerinden olan dikenli otları ve ağaçları muzır, mânâsız telâkkî eder. [/B] [B]Halbuki onlar, otların ve ağaçların mücehhez kahramanlarıdırlar. [/B] [B][COLOR=#800080]Meselâ, atmaca kuşu serçelere tasliti, zâhiren rahmete uygun gelmez. Halbuki serçe kuşunun istidadı, o taslit ile inkişaf eder.[/COLOR][/B] [COLOR=#000080][B]Meselâ, “kar”ı pek bâridâne ve tatsız telâkkî ederler. Halbuki, o bârid, tatsız perdesi altında o kadar hararetli gàyeler ve öyle şeker gibi tatlı neticeler vardır ki, tarif edilmez.[/B][/COLOR] [B][COLOR=#006400]Hem insan, hodgâmlık ve zâhirperestliğiyle beraber, herşeyi kendine bakan yüzüyle muhâkeme ettiğinden, pek çok mahz-ı edebî olan şeyleri, hilâf-ı edeb zanneder. [/COLOR][COLOR=#0000ff]Meselâ, âlet-i tenâsül-i insan, insan nazarında bahsi hacâletâverdir. Fakat şu perde-i hacâlet, insana bakan yüzdedir. Yoksa, hilkate, san’ata ve gàyât-ı fıtrata bakan yüzler öyle perdelerdir ki, hikmet nazarıyla bakılsa ayn-ı edebdir, hacâlet ona hiç temas etmez.[/COLOR][/B] [B] [COLOR=#800080]İşte, menba-ı edeb olan Kur’ân-ı Hakîmin bâzı tâbirâtı bu yüzler ve perdelere göredir. Nasıl ki bize görünen çirkin mahlûkların ve hâdiselerin zâhirî yüzleri altında gayet güzel ve hikmetli san’at ve hilkatine bakan güzel yüzler var ki, Sâniine bakar; ve çok güzel perdeler var ki, hikmetleri saklar; ve pek çok zâhirî intizamsızlıklar ve karışıklıklar var ki, pek muntazam bir kitâbet-i kudsiyedir. [/COLOR][/B] [COLOR=#ff0000]Sözler, s. 365[/COLOR] [COLOR=#006400] [B]LÛGATÇE:[/B] hüsün: Güzellik. zâhir: Dış görünüş. müşevveş: Karışık. nebâtât: Bitkiler. firâk: Ayrılık. tecelliyât-ı Celâliye-i Sübhâniye: Kusur ve noksanlıktan münezzeh olan Allah’ın celâlinin tecellileri, görüntüleri. tâzib: Azap ve acı verme. neşv ü nemâ: Gelişme, yayılma, olgunlaşma. tahavvül: Bir halden diğer bir hale geçme, değişme. zâhirperest: Dış görünüşe ehemmiyet veren. hodgâm: Bencil, kendini beğenen. Sâni: San'atla yaratan Allah. esmâ: İsimler. kudret-i Fâtıra: Benzersiz bir şekilde yaratan Allah’ın gücü. mücehhez: Donanımlı. taslit: Musallat olma. inkişaf: Gelişme, açılma. bâridâne: Soğukça. bârid: Soğuk. mahz-ı edebî: Tam bir edeb. hilâf-ı edeb: Edebe ters. âlet-i tenâsül-i insan: İnsanın üreme organı. hacâletâver: Utandırıcı, utanç veren. hilkat: Yaratılış. gàyât-ı fıtrat: Yaratılış gayeleri. ayn-ı edeb: Edebin ta kendisi. menba-ı edeb: Edebin kaynağı. kitâbet-i kudsiye: Kudsî yazı, kusursuz ve eksiksiz yazı.[/COLOR] [/FONT] [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
Risale-i Nur Okuma ve Anlama
Risale-i Nur Külliyatı
Her Gün Bir Risale
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst