Hadis Sohbetleri 34: Günahlarını azalt ki, ölüm sana kolay gelsin.

Muvahhid1

Well-known member
بِسْمِاللَّهِالرَّحْمَنِالرَّحِيم


Bu haftaki Hadis-i Şerifimiz;


[NOT]Günahlarını azalt ki, ölüm sana kolay gelsin. (Beyhaki)[/NOT]



Buyrun mütalaa edelim.



[BILGI]Önceki Hadis Sohbetlerine ulaşmak için TIKLAYINIZ[/BILGI]
 
Son düzenleme:

memluk

Hatim Sorumlusu
Günahlarını azalt ki, ölüm sana kolay gelsin. (Beyhaki)


Günahlar, Allah’a giden yolda birer engeldir. Günahkâr, zehirlenmiş bir insan gi bidir. Zehirlenen kişi için, vakit geçirmek ne derece tehlikeli ise, günah işleyenin de tövbede gecikmesi o derece risklidir.

Günah işleyen mü’min, imanının bir belirtisi olarak rahatsızlık duyacak ve hemen ondan kurtulmanın yollarını arayacaktır.
 

Muvahhid1

Well-known member

O, hanginizin daha güzel amel yapacağını sınamak için ölümü ve hayatı yaratandır. O, mutlak güç sahibidir, çok bağışlayandır.(Mülk,2)
"Her canlı ölümü tadacaktır. " (Âl-i İmrân, 185)

Hayatın bu gerçeği karşısında ölüme hazırlıklı olmak her insanın şiarı olmalıdır. Ölümü anmak ve hazırlıklı bulunmak her mümin için müstehap sayılmıştır. Hz. Peygamberimiz (s.a.v) şöyle buyurmuştur:

"Lezzetleri yok eden ölümü çok anın"
"Eğer dünyada ölümü çok anarsanız, onu önemsemezsiniz; az anan ise onu çok önemser"


Allah’ın emir ve yasakları konusunda itaatsizlik anlamına gelen günahın işlenmesi ve sonra bireyin kendi davranışlarını değerlendirmesi sonucunda yaşadığı günahkârlık duygusu, ölüm kaygısını artırabilmektedir. Bir mutasavvıf olan Ümm-i Harun’a ölüm konusunda soru sorulduğunda, o şöyle cevap vermiştir: “Ölümü sevmiyorum. Çünkü, bir insana itaatsizlik etseydim onunla karşılaşmak istemezdim; Allah’a itaatsizlik edip durduğum halde, O’nunla karşılaşmayı nasıl arzu edebilirim?” (Mensia, 1980).
 

Bahtiyar

Active member
Ölüm ruhun bedendeki tasarufunun sona ermesi ,ruhun bedenden çıkması .
“Mevt, vazife-i hayattan bir terhistir, bir paydostur, bir tebdil-i mekândır, bir tahvil-i vücuttur...” ( Mektûbat)
Öle ise bu paydos zamanında,mekan değiştirme anında günahlar içinde öümü hatıra getirmek istemiyen insan, ölüm anında fark edicek ki paydos zamanı ve mekan değiştirme vakti.Eyer inanıyor ve inandığı gibi yaşamıyorsa günahları çok ise,ölümü hapsi münferit , yanlız başına hapis bildiğinden inandığı gibi hareket etmediği için öyle muamele göreceğinden, ölüm anında aynel yakin derecede bileceğinden , bu dünyadan ayrılmak istemiyecek.Ona ÖLÜM yani mekan değiştirme işi, o geçiş , nahoş,ızdıraplı gelicek.
Büyük günayları terk eden , diğer günahları azaltan ,ehli iman ve itaat için, kabir, bu dünyan ,daha güzel bir alemin kapısı olduğunu bildiğinden. Ölümü gülerek karşılar.
Yukarda ölüm anı içindi yazdıklarım birde. Günahlarını azaltki Ölüm sana kolay gelsin hadisini ,ölüm 'ün her vakit gelebileceği cihetinden bakılırsa , ehli iman ve itaat, günahlarını azaltan mümin ölümü ,ezelî mukadderat piyangosundan milyarlar altun ve elmasları kazandıracak bir bilet dahi iman vesikasıyla ona çıkmış. Her vakit "Gel biletini al!" diye beklemesinden derin, esaslı, hakikî lezzet ve zevk-i manevî öyle bir lezzettir ki; eğer tecessüm etse ve o çekirdek bir ağaç olsa, o adama hususî bir cennet hükmüne geçtiğinden.Ölüme bu cihetle bakan ehli iman ve itaat ,ölümün her vakit kolaylığını yaşıyabilir.


istifade edilen yerler :
Risale i nur ,sözler 13 sözün ikinci makamı.
Sorularla İslamiyet | Ölüm Nedir?
 
Son düzenleme:

NİSANUR

Well-known member
Günahlar, hayat-ı ebediyede daimî hastalıklardır; bu hayat-ı dünyeviyede dahi kalb, vicdan, ruh için mânevî hastalıklardır. Sen eğer sabredip şekvâ etmezsen, şu muvakkat bir hastalıkla daimî pek çok hastalıklardan kurtuluyorsun. Eğer günahları düşünmüyorsan, yahut âhireti bilmiyorsan veya Allah'ı tanımıyorsan, sende öyle dehşetli bir hastalık var ki, milyon defa sendeki bu küçük hastalıktan daha büyüktür; ondan feryad et. Çünkü, bütün dünyanın mevcudatıyla kalbin, ruhun ve nefsin alâkadardır. Mütemadiyen firak ve zeval ile o alâkalar kesilip, sende hadsiz yaralar açılır. Bahusus âhireti bilmediğin için, ölümü idam-ı ebedî tahayyül ettiğinden, adeta, güya yara bere içinde, dünya kadar hastalıklı bir vücudun var. İşte en evvel, hadsiz yaralı ve hastalıklı bu büyük mânevî vücudun hadsiz hastalıklarına katî ilâç ve katî şifa verici bir tiryak olan İmân ilâcını aramak ve itikadını düzeltmek gerektir ki, o ilâcı bulmakta en kısa yol, bu maddî hastalığın yırttığı gaflet perdesinin altında sana gösterdiği aczin ve zaafın penceresiyle, bir Kadîr-i Zülcelâlin kudretini ve rahmetini tanımaktır.

Lemalar
 

Bahtiyar

Active member
Ölüm Anında yaşananlar

olumanisite.jpg
Hazreti Aişe validemizin rivayet ettiği hadis-i şeriflerinde ise Peygamberimiz (asv), herkese ölümü zamanında makamının
gösterileceğini, makamını görünce mü'minin Allah'a kavuşmayı sevip isteyeceğini; kâfirin ise bunu kerih göreceğini haber vermiştir.
Peygamberimiz (asv):*"Kim Allah'a kavuşmayı isterse, (severse), Allah da ona kavuşmayı sever ve kim de Allah'a​
kavuşmayı çirkin görür (hoşlanmazsa), Allah da ona kavuşmaktan hoşlanmaz."*buyurunca Hz. Aişe:*"Ya Rasûlallah hepimiz de ölümü sevmeyiz."*dedi. Buyurdu ki :*"O manâda değil. Bu, kişinin ölüm zamanındadır ki, mü'min (can verme anında) Allah'ın rahmeti, rızası ve Cenneti ile müjdelendiği zaman Allah'a kavuşmayı arzu eder ve Allah da ona kavuşmayı arzu eder. Kâfir ise Allah'ın azabı ve gazabı ile müjdelendiği zaman, Allah'a kavuşmaktan ve Allah da ona kavuşmaktan hoşlanmaz."

"Hiçbir Peygamberin ruhu, Cennetteki yerini görünceye kadar kabzolunmaz."buyurmuştur ki, kendisinin son sözünün*"Refîku'l-A'lâ"*olması da, Cennetteki makamının kendisine gösterildiğine delildir.​

Kıyâme Sûresi'ndeki:*"O gün insan işlediği ve işlemediği (önden gönderdiği ve tehir ettiği) amellerle uyarılır. (Bütün amelleri kendisine haber verilir.)" âyetinin tefsirinde Hasan-ı Basri’nin şöyle dediğini Suyûtî haber vermiştir :*"Ölümü anında o kişinin hafaza melekleri iner ve ona hayır ve şer, bütün yaptıkları arzolunur. Bir iyilik görünce sevinerek bakar, ondan gözünü ayırmaz ve yüzü parlar. Bir kötülük görünce de gözünü indirir, bakmak istemez ve yüzünü ekşitir. "

İşte bütün bunlar, ölüm anında iyilerden ve kurtuluş ehlinden olan mü'minlerin melekler tarafından rahmet ve müjdeyle karşılanacaklarının delilidir.
Kâfirler ve vazifesini tam yapmamış olan mü'minlerin ise, melekler tarafından ölüm anında azapla müjdelenecekleri ve yerlerini görünce dünyaya dönüşü arzulayacakları Mü'minûn Sûresi'nde haber verilmektedir.

Orjinal metin ;
Sorularla İslamiyet | İnsan ölmeden biraz evvel, öleceğini hissedebilir mi? Azrail (as)*kendisine görünür mü?
 
Üst