Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
İslamiyet
Sorularla İslamiyet
Duâmız ve kaderimiz
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="*Ramazan*" data-source="post: 533044" data-attributes="member: 1038040"><p><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 10px"><strong><span style="color: #B22222">Fıkıh Köşesi » Dua</span></strong></span></span> </p><p></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px">Balıkesir’den okuyucumuz: “1- ‘Ben bazen hanımıma lâtife olarak ‘Allah seni bildiği gibi yapsın’ diyorum. Eşim bunu bedduâ olarak kabul ediyor. Allah seni bildiği gibi yapsın demek bedduâ etmek midir? 2- Ben bazen uzanarak okuma yapıyorum. Uzanarak Risale-i Nur okunur mu? Bir mahzuru var mıdır?”</span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px"></span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px">1- Sözlerimizi ne kadar bulmacalıktan çıkarabilirsek o ölçüde çevremizle iletişim kurmamız kolaylaşır, o ölçüde anlaşılır insan oluruz. Nitekim bu veya buna benzer nereye çeksen giden bulmaca sözler bize de söylense, biz de “Acaba bana bedduâ mı etti?” diyebiliriz.</span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px"></span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px">Bu sözü bedduâ niyetiyle söylemediğiniz açık. Fakat duâ mahiyetinde bir lâtife olması için de fazla kapalı. Bunun yerine, “Allah senin iyiliğini versin.” “Allah seni iyilikle mükâfatlandırsın” gibi açık ve anlaşılır lâtifeler yapılırsa hem duâ niyetine geçer, hem yanlış anlamalara meydan verilmemiş olur, hem lâtife yerine geçebilir.</span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px"></span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px">2- Allah’ı anmanın, zikretmenin, tefekkür yapmanın veya bu maksatla kitap okumanın şartı ve kuralı yoktur. Kabul edegeldiğimiz malûm saygı şekilleri, çerçevesi ve sınırları örfümüzce çizilmiş şekillerden ibarettir. Bu şekillere uymakla saygı duyulduğu söylenir. Fakat uymamakla günah işlenmiş olduğu söylenmemeli. Söz gelişi, hiçbir sebep yokken, kitap okurken düzgün biçimde oturmak yerine uzanmayı tercih etmek ve bunu alışkanlık haline getirmek sağlıklı bir davranış biçimi olarak görülmemeli. Bununla beraber, yorgunluk hissedildiği zamanlarda, bazen, okuma motivasyonunu sağlamak amaçlı, uzanarak veya sair biçimlerde okumayı günah ilân etmeye de gerek yok.</span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px"></span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px">Kur’ân her halimizle Allah’ı anmamızı önerir. Buyurur ki: “Onlar ki, ayakta iken de, otururken de, yatarken de daima Allah’ı anarlar, göklerin ve yerin yaratılışını tefekkür ederler. ‘Bunları boş yere yaratmadın ey Rabbimiz’ derler. ‘Seni bütün noksanlıklardan tenzih ederiz. Sen de bizi Cehennem azabından koru. Rabbimiz, Sen kimi Cehennem ateşine koyarsan, onu muhakkak rezil etmişsindir. O zalimlerin hiçbir yardımcısı yoktur. Rabbimiz! Bizi, ‘Rabbinize iman edin!’ diye çağıran dâvetçiyi işittik ve inandık. Rabbimiz, Sen bizim günahlarımızı bağışla, kusurlarımızı ört ve bize iyiler zümresinden olarak ölmeyi nasip eyle. Rabbimiz! Peygamberlerin vasıtasıyla vaad ettiğin Cenneti ve ebedî saadeti bize ver. Sen vaadinden dönmezsin.”1</span></span></em></p><p></p><p><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 10px">Dipnot: </span></span></p><p><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 10px">1- Âl-i İmran Sûresi: 191, 192, 193, 194.</span></span></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="*Ramazan*, post: 533044, member: 1038040"] [FONT=Arial][SIZE=2][B][COLOR="#B22222"]Fıkıh Köşesi » Dua[/COLOR][/B][/SIZE][/FONT] [I][FONT=Arial][SIZE=3]Balıkesir’den okuyucumuz: “1- ‘Ben bazen hanımıma lâtife olarak ‘Allah seni bildiği gibi yapsın’ diyorum. Eşim bunu bedduâ olarak kabul ediyor. Allah seni bildiği gibi yapsın demek bedduâ etmek midir? 2- Ben bazen uzanarak okuma yapıyorum. Uzanarak Risale-i Nur okunur mu? Bir mahzuru var mıdır?” 1- Sözlerimizi ne kadar bulmacalıktan çıkarabilirsek o ölçüde çevremizle iletişim kurmamız kolaylaşır, o ölçüde anlaşılır insan oluruz. Nitekim bu veya buna benzer nereye çeksen giden bulmaca sözler bize de söylense, biz de “Acaba bana bedduâ mı etti?” diyebiliriz. Bu sözü bedduâ niyetiyle söylemediğiniz açık. Fakat duâ mahiyetinde bir lâtife olması için de fazla kapalı. Bunun yerine, “Allah senin iyiliğini versin.” “Allah seni iyilikle mükâfatlandırsın” gibi açık ve anlaşılır lâtifeler yapılırsa hem duâ niyetine geçer, hem yanlış anlamalara meydan verilmemiş olur, hem lâtife yerine geçebilir. 2- Allah’ı anmanın, zikretmenin, tefekkür yapmanın veya bu maksatla kitap okumanın şartı ve kuralı yoktur. Kabul edegeldiğimiz malûm saygı şekilleri, çerçevesi ve sınırları örfümüzce çizilmiş şekillerden ibarettir. Bu şekillere uymakla saygı duyulduğu söylenir. Fakat uymamakla günah işlenmiş olduğu söylenmemeli. Söz gelişi, hiçbir sebep yokken, kitap okurken düzgün biçimde oturmak yerine uzanmayı tercih etmek ve bunu alışkanlık haline getirmek sağlıklı bir davranış biçimi olarak görülmemeli. Bununla beraber, yorgunluk hissedildiği zamanlarda, bazen, okuma motivasyonunu sağlamak amaçlı, uzanarak veya sair biçimlerde okumayı günah ilân etmeye de gerek yok. Kur’ân her halimizle Allah’ı anmamızı önerir. Buyurur ki: “Onlar ki, ayakta iken de, otururken de, yatarken de daima Allah’ı anarlar, göklerin ve yerin yaratılışını tefekkür ederler. ‘Bunları boş yere yaratmadın ey Rabbimiz’ derler. ‘Seni bütün noksanlıklardan tenzih ederiz. Sen de bizi Cehennem azabından koru. Rabbimiz, Sen kimi Cehennem ateşine koyarsan, onu muhakkak rezil etmişsindir. O zalimlerin hiçbir yardımcısı yoktur. Rabbimiz! Bizi, ‘Rabbinize iman edin!’ diye çağıran dâvetçiyi işittik ve inandık. Rabbimiz, Sen bizim günahlarımızı bağışla, kusurlarımızı ört ve bize iyiler zümresinden olarak ölmeyi nasip eyle. Rabbimiz! Peygamberlerin vasıtasıyla vaad ettiğin Cenneti ve ebedî saadeti bize ver. Sen vaadinden dönmezsin.”1[/SIZE][/FONT][/I] [FONT=Arial][SIZE=2]Dipnot: 1- Âl-i İmran Sûresi: 191, 192, 193, 194.[/SIZE][/FONT] [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
İslamiyet
Sorularla İslamiyet
Duâmız ve kaderimiz
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst