Çocuğa Oyunla Manevi Eğitim Nasıl Verilir?

mihrimah

Well-known member
Oyun, çocuk gelişiminde çok önemli bir yere sahiptir. Oyun aynı zamanda çok etkili bir terapi yöntemidir. Duyguları iyileştiren, duyguları yönlendiren, hasta duyguları tedavi eden hatta terbiye eden bir yöntemdir oyun. Böylesine etkili bir yöntemi çocuğun manevi gelişiminde de kullanabiliriz.

“Anne senin için yemek yaptım, hem de soslu makarna, yanında da köpüklü ayran” derken, tepside minicik oyuncak tabaklar fark edilir. Aslında çocuğun oyuncak tepside sunduğu makarna değil; yüreğidir, içtenliğidir, masumiyetidir, merhametidir, hayalleridir, nezaketidir ve sevgisidir. Bu öyle özel bir dünyadır ki, eşyalar can bulur, arabalar konuşur, tahtalar ata dönüşür. Oyun başlar, hayat durur ve orada yepyeni bir hayat başlar.
Yıllardır çocuklarla ve ergenlerle çalışan bir terapist olarak söyleyebilirim ki, oyun aynı zamanda çok etkili bir terapi yöntemidir. Duyguları iyileştiren, duyguları yönlendiren ve hasta duyguları tedavi eden hatta terbiye eden bir yöntem… Önce duygular iyileşir, sonra bu iyileşme davranışlara yansır. Zaten çocuklar sözcüklerin değil, davranışların dilini kullanarak iletişim kurar. Çünkü çocukların sözel ifade gücü kendilerini anlatmaya yeterli gelmez. Oyun çocuğun ana dilidir. Bizler çocuklarımızla iletişime geçmek istiyorsak bu dili ve kurallarını öğrenmek durumundayız.

Oyunla aktif öğrenme
Oyun beyni geliştiren bir eğitim yöntemidir. “Nöroloji alanındaki araştırmalar özellikle benzetmelerin kullanıldığı hayali ve sembolik oyun yöntemlerinin yeni sinir bağları oluşturarak beyni geliştirdiğini” göstermektedir. Oyun bizim için sıradan olabilir ama çocuğumuz için sıra dışı bir süreçtir. Bu süreçte doğrudan değil dolaylı ama kalıcı öğrenme söz konusudur. Çünkü çocuklar oynarken tüm alıcıları ve algıları açıktır. Herhangi bir şeyi oyun esnasında öğrenen çocuk daha kolay öğrenir, kabullenir, içselleştirir ve sindirir.
Bir çocuk yaşadığı herhangi bir sorunu bir yetişkinle paylaşamaz ve içinde biriktirir. Bazen öyle anlar gelir ki, yüreğine düşen kar taneleri zamanla büyür ve yüreği üşür çocuğun. Öte yandan tanımlayamaz bu durumu, anlatamaz ve yardım da isteyemez. İşte oyun, sessiz bir yardım çığlığıdır aslında. Kendini ifade etmenin bir başka yoludur.
Çocuk, kaygılarını, korkularını ve iç çatışmalarını davranışları aracılığıyla yansıtır. Bu davranışlar problem değil, altında yatan bir başka sorunun göstergedir. Çocuk, zihnini kurcalayan soruları ve sorunları oyun esnasında masaya yatırır ve cevaplar arar yine oyun aracılığıyla. Dolayısıyla her davranışın altında bir mesaj kodludur ve biz bu kodu en sağlıklı şekilde oyun ortamında çözebiliriz.

Değer algısı ve oyun
Anne-babası tarafından anlaşılan çocuk rahatlar. En önemlisi de duygusal yönden çocukla aramızda tarifi mümkün olmayan çok güçlü bir ilişki başlar. Kendisini değerli hisseden çocuk, değer vermeyi öğrenir. Neye mi değer verir? Bize değer verir, insanlara değer verir, hayvanlara değer verir, bitkilere değer verir ve de değerlerimize değer verir. Bu ilişki tesis edildikten sonra, artık beraberce oynadığımız her oyun çocuğumuzda yerleşmesini istediğimiz alışkanlıklar, olumlu davranışlar ve evrensel değerler için bir araca dönüşür.
Oyunda içgörü kazanan çocuğun düşünme, analiz etme, problem çözme ve dil becerileri gelişir, farklı bakış açılarını kavrar. Layıkıyla oynanan, çocuğu cezp edebilen bir oyun çocuğa empatiyi, sabırlı olmayı, paylaşmayı, kurallara uymayı, işbirliğini, saygıyı, sorumluluğu, maneviyatı ve stresle baş edebilme gibi birçok beceriyi kazandırır.
Lakin cazibedar, nitelikli bir oyun, bir görev edasıyla oynanmaz. Çocuklar samimiyeti ve içtenliği çabucak algılar. Oyunun bir parçası olabilmek lazım! Bu tarz bir oyunun tadını alan çocuk sanal değil, anne ve babasıyla oynadığı gerçek oyunu tercih edecektir.

Manevi gelişimde oyun
Oyunu, çocuğun manevi algılamasını geliştirmede de kullanabiliriz. Örneğin Allah’ın isimlerinden Rezzak ve Kuddüs isimlerini anlatmak için şöyle bir oyun kurgulayabiliriz:
(Yere oyuncak ağaçlar konur. Avuçlara su damlası resmi çizilir) “Sen ve ben yeşil ormanda yaşayan iki su buharıyız. Arkadaşız. Bak ağaçların çoğu üzgün görünüyor. Arkadaki küçük ağaç ağlıyor” (Ağlama sesi) denilir. Ebeveyn farklı bir sesle küçük ağacı “Çok susadım ve açım. Hem yapraklarım da çok kirlendi. Ya hep böyle kirli ve aç kalırsam, babam gibi büyüyüp güçlü olup uzayamazsam…” şeklinde konuşturur. Ebeveyn, bu sefer su buharı gibi konuşarak “Allah’ımız Rezzak ismiyle kâinattaki her canlıyı besler. Kimseyi aç bırakmaz. Merak etme! Hem Kuddüs ismiyle de yeryüzünü temizler. Sabırlı ol, ümitli ol ve sürekli dua et.” Burada ebeveyn hayatı ve sorunları algılayış felsefesini, değerlerini ve olumlu düşünmeyi yansıtma şansına sahiptir.
Ebeveyn daha sonra çocuğa dönerek “Görev vakti. Hazır mısın? Acilen gökyüzüne yükselmemiz lazım” diyerek yerde yuvarlanmaya başlarlar. “İnşallah rüzgâr yardım eder.” (Vuuuu diye esen rüzgâr gelir.) “Haydi yükselelim!” (Zıplama başlar.), “Güzel, gitgide yükseliyoruz. Aaa, yükseldikçe hava soğumaya başladı. Üşüyoruz” (Titreme hareketi), “Sarılalım, birleşelim ve büyüyüp su damlası olalım. Yağmur olup yağabilmek için ağırlaşmamız lazım. Arkadaşlarımıza haber verelim, yardımlarına ihtiyacımız var.” (Kalabalıklaşırlar, yüz binlerce su damlası birleşir.) “Yeteri kadar ağırlaştık. Artık bu bulut bizi taşıyamıyor. Yerçekimi bizi yeryüzüne çekecek, hazır mısınız? Bizi yaratan Allah’ın Rezzak ismiyle ağaçları doyurmaya ve Kuddüs ismiyle yeryüzünü temizlemeye gidiyoruz. İniş başlıyor… 3-2-1” Eller yağmur şeklinde hareket ettirilir, ormana gidilir ve yağmur şarkısı söylenir. (Yağ yağ yağmur teknede hamur…)
Oyun bu şekilde devam eder. Oyun bitince “Yavrum, yemek vakti! Marş marş mutfağa… Allah Rezzak ismiyle ağaçları besledi. Şimdi yine Rezzak ismiyle gönderdiği yiyecekleri yiyip büyümek ve sağlıklı olmak için beslenme sırası sende… Ama önce Kuddüs isminin gereğince lavaboda ellerimizi yıkayıp tertemiz olalım” denir.
Evet, bu Rabbimizin isimlerini çocuğa oyunla öğretmede bir örnek. Siz de hayal gücünüzü kullanarak Allah’ın isimlerini çocuğunuza rahatlıkla öğretebilirsiniz…
 
Üst