Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
İslamiyet
Kuran-i Kerim
Bediüzzaman Said Nursi’ye Göre Kur’ân'ın Mucizeliğini Açıklama Metodu
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="Huseyni" data-source="post: 229679" data-attributes="member: 27"><p><strong>Cevap: Bediüzzaman Said Nursi’ye Göre Kur’ân'ın Mucizeliğini Açıklama Metod</strong></p><p></p><p><strong>Kur’ân’ın hepsi belağat bakımından aynı derecede midir? </strong></p><p><strong></strong></p><p> Âlimler, Kur’ân’ın, belağatın zirvesinde olduğunda birleşiyorlar. Ancak İzz ibn Abdüsselam ve Ebu Nasr el-Kuşeyrî, Kur’ân’ın fesahat mertebeleri bakımından farklı olduğunu söylemişlerdir. Kadî ise, bu görüşün tersini savunmaktadır. </p><p></p><p></p><p> İmam Ebu Süleymân el-Hattabî şu görüştedir: İ’câz beliğ kelamda gizlidir. Mu’ciz kelam şu üç sınıftan hariç olamaz: Birincisi: Belîğ, rasîn ve cezil. İkincisi: Fesîh, karîb ve sehl. Üçüncüsü: Câiz, talîk ve rasl. Kur’ân, bütün bunları ihtiva etmektedir. Çünkü muhataplar eşit değildirler. Dilini tehzib eden şehirli bulunduğu gibi, bedeviliğin kendisine kuvvet ve resanet kazandırdığı bedevî de vardır. </p><p></p><p></p><p> Muhtemelen Bediüzzaman merhum bu sözden etkilenmiştir. Çünkü, i’câz bakımından Mekkî üslubun, Medenî üsluptan farklı olduğu görüşünü ileri sürer. Çünkü ona göre, muhatab ve muarızların tabiatları muhteliftir. Mekkî üslup âlî, kaviyy, mu’ciz ve mukni’ gelmiştir. Medenî üslupta ise, sadelik, açıklık ve tafsilli oluşuyla mu’cize bir hava hakimdir. </p><p></p><p></p><p> Bediüzzaman, Kur’ân’da edebî tasviri kavramış, büyüleyici güzelliğini zevketmiş ve şu neticeye varmıştır: “Sihr-i beyânî, kelamda tecelli ettiği vakit, arazları cevherlere, mânâları cisimlere, cemadatı zî ruhlara, nebatatı akıllı varlıklara dönüştürür. Aralarına muhavere atar. Bu muhavere bazan muhasemeye, bazen de muhabbete varır. Cemadat hayalin nazarında raksederler.” </p><p></p><p></p><p> "Aya gelince, onun için de menziller takdir ettik ki, kurumuş hurma dalının ince yay halinin alıncaya kadar incelir." 3âyetini açıklarken şöyle diyor: “Âyet, şu teşbih ile semanın yeşil perdesi arkasında güya bir ağaç bulunuyor gibi beyaz, sivri, nûranî bir dalı, perdeyi yırtıp başını çıkarıp, süreyya o dalın bir salkımı gibi ve sâir yıldızlar o gizli hilkat ağacının birer münevver meyvesi olarak işitenin hayalî olan gözüne göstermekle...”</p></blockquote><p></p>
[QUOTE="Huseyni, post: 229679, member: 27"] [b]Cevap: Bediüzzaman Said Nursi’ye Göre Kur’ân'ın Mucizeliğini Açıklama Metod[/b] [B]Kur’ân’ın hepsi belağat bakımından aynı derecede midir? [/B] Âlimler, Kur’ân’ın, belağatın zirvesinde olduğunda birleşiyorlar. Ancak İzz ibn Abdüsselam ve Ebu Nasr el-Kuşeyrî, Kur’ân’ın fesahat mertebeleri bakımından farklı olduğunu söylemişlerdir. Kadî ise, bu görüşün tersini savunmaktadır. İmam Ebu Süleymân el-Hattabî şu görüştedir: İ’câz beliğ kelamda gizlidir. Mu’ciz kelam şu üç sınıftan hariç olamaz: Birincisi: Belîğ, rasîn ve cezil. İkincisi: Fesîh, karîb ve sehl. Üçüncüsü: Câiz, talîk ve rasl. Kur’ân, bütün bunları ihtiva etmektedir. Çünkü muhataplar eşit değildirler. Dilini tehzib eden şehirli bulunduğu gibi, bedeviliğin kendisine kuvvet ve resanet kazandırdığı bedevî de vardır. Muhtemelen Bediüzzaman merhum bu sözden etkilenmiştir. Çünkü, i’câz bakımından Mekkî üslubun, Medenî üsluptan farklı olduğu görüşünü ileri sürer. Çünkü ona göre, muhatab ve muarızların tabiatları muhteliftir. Mekkî üslup âlî, kaviyy, mu’ciz ve mukni’ gelmiştir. Medenî üslupta ise, sadelik, açıklık ve tafsilli oluşuyla mu’cize bir hava hakimdir. Bediüzzaman, Kur’ân’da edebî tasviri kavramış, büyüleyici güzelliğini zevketmiş ve şu neticeye varmıştır: “Sihr-i beyânî, kelamda tecelli ettiği vakit, arazları cevherlere, mânâları cisimlere, cemadatı zî ruhlara, nebatatı akıllı varlıklara dönüştürür. Aralarına muhavere atar. Bu muhavere bazan muhasemeye, bazen de muhabbete varır. Cemadat hayalin nazarında raksederler.” "Aya gelince, onun için de menziller takdir ettik ki, kurumuş hurma dalının ince yay halinin alıncaya kadar incelir." 3âyetini açıklarken şöyle diyor: “Âyet, şu teşbih ile semanın yeşil perdesi arkasında güya bir ağaç bulunuyor gibi beyaz, sivri, nûranî bir dalı, perdeyi yırtıp başını çıkarıp, süreyya o dalın bir salkımı gibi ve sâir yıldızlar o gizli hilkat ağacının birer münevver meyvesi olarak işitenin hayalî olan gözüne göstermekle...” [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
İslamiyet
Kuran-i Kerim
Bediüzzaman Said Nursi’ye Göre Kur’ân'ın Mucizeliğini Açıklama Metodu
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst