Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
Risale-i Nur Okuma ve Anlama
Risale-i Nur Külliyatı
İşaratü'l İcâz
Bakara Sûresi - Münafıklar Bahsi
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="Huseyni" data-source="post: 350892" data-attributes="member: 27"><p><strong>Cevap: Bakara Sûresi - Münafıklar Bahsi - Sayfa: 159</strong></p><p></p><p style="text-align: right"><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-family: 'Traditional Arabic'"><span style="font-size: 22px"><span style="font-size: 10px"></span></span></span></span></p> <p style="text-align: right"><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-family: 'Traditional Arabic'"><span style="font-size: 22px"><span style="font-size: 10px"></span>﴿</span> <span style="font-family: 'trebuchet ms'"><span style="font-size: 22px">مَثَلُهُمْ كَمَثَلِ الَّذِى اسْتَوْقَدَ نَاراً فَلَمَّا اَضَآءَ تْ مَا حَوْلَهُ ذَهَبَ اللهُ بِنُورِهِمْ وَتَرَكَهُمْ فِى ظُلُمَاتٍ لاَيُبْصِروُنَ صُمٌّ بُكْمٌ عُمْىٌ فَهُمْ لاَ يَرْجِعُونَ اَوْ كَصَيِّبٍ مِنَ السَّمَآءِ فِيهِ ظُلُمَاتٌ وَرَعْدٌ وَبَرْقٌ يَجْعَلُونَ اَصَابِعَهُمْ فِى اٰذَانِهِمْ مِنَ الصَّوَاعِقِ حَذَرَ الْمَوْتِ وَاللهُ مُحِيطٌ بِالْكَافِرِينَ يَكَادُ الْبَرْقُ يَخْطَفُ اَبْصَارَهُمْ كُلَّمَا اَضَاۤءَ لَهُمْ مَشَوْا فِيهِ وَاِذَاۤ اَظْلَمَ عَلَيْهِمْ قَامُوا وَلَوْ شَآءَ اللهُ لَذَهَبَ بِسَمْعِهِمْ وَاَبْصَارِهِمْ اِنَّ اللهَ عَلٰى كُلِّ شَىْءٍ قَدِيرٌ</span></span> </span><span style="font-family: 'Arial'"><strong><u><img src="http://www.erisale.com/images/blank.gif" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" />1</u></strong></span> <span style="font-size: 22px"><span style="font-family: 'Traditional Arabic'">﴾</span></span></span></p> <p style="text-align: right"><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><strong><em><span style="font-family: 'tahoma'"><span style="font-size: 10px"></span></span></em></strong></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><strong><em><span style="font-family: 'tahoma'"><span style="font-size: 10px"></span></span></em></strong></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><strong><em><span style="font-family: 'tahoma'"><span style="font-size: 10px">Bu uzun âyetle hem mâkabli arasında, hem cümleleri arasında, hem cümlelerinin keyfiyetlerinde bulunan cihet-i irtibat ve intizam ise:</span></span></em></strong></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><strong><em><span style="font-family: 'tahoma'"><span style="font-size: 10px"></span></span></em></strong></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><strong><em><span style="font-family: 'tahoma'"><span style="font-size: 10px"></span></span></em></strong></span><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-family: 'tahoma'"><span style="font-size: 10px">Kur’ân-ı Kerim, evvelâ münafıkların hallerini, saniyen cinayetlerini sarahaten kaydettiği gibi, muamelelerinin kötülüğünü akla kabul ettirdikten sonra, hayale, vehme, hisse de gösterip onlara da kabul ettirilmesini bu temsille temin etmiştir. Evet aklî şeylerden fazla, temsillerle hayalî şeyleri kabule, hayal daha yakındır. Ve keza, akla muhalif olan ve hem gayr-ı melûf bulunan birşeyin me’nus bir şekilde gösterilmesiyle hayal çabuk kabul eder. Ve keza, gaip birşeyi hazır göstermekle, akıl ile his arasında mutabakat hasıl olur, his de kabul eder.</span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-family: 'tahoma'"><span style="font-size: 10px"></span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-family: 'tahoma'"><span style="font-size: 10px">Hülâsa: Münafıkların kötülüğü şu temsille akla tasdik ettirildiği gibi, hayale, vehme, hisse de kabul ettirilmesi temin edilmiştir. Ve eyzan, münafıkların ayrı ayrı cinayetleri ve muhtelif sıfatları arasında hakikî bir irtibatın bulunması şu temsille gösterilmiştir. Ve eyzan, münafıkların muamelelerini hayalin gözü önüne şu temsille getirmekten maksat, lisanın söyleyemediği ince cihetleri bizzat hayal bakıp, görsün ve alsın ki, bir itiraz kalmasın.</span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-family: 'tahoma'"><span style="font-size: 10px">Sonra bu temsilin cümlelerinin meâli, heyet-i mecmuasıyla münafıkların hikâyelerinin meâline muvafık geldiği gibi, ayrı ayrı da hikâyelerinin cümlelerine uygun gelir. Evet, münafıkların hikâyesi böyledir: Zâhiren imana gelmişlerdir.</span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"></span><span style="font-family: 'tahoma'"><span style="font-size: 10px"></span></span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"><span style="font-size: 10px"></span></span></p><p>[NOT]<strong><span style="font-family: 'tahoma'"><span style="font-size: 10px">Dipnot-1 </span></span></strong><span style="font-family: 'tahoma'"><span style="font-size: 10px"> “O münafıkların hali, karanlık bir gecede ateş yakan kimsenin durumu gibidir ki, ateş tam onların çevresini aydınlatmışken, Allah birden nurlarını alıp götürür ve onları karanlıklar içinde bırakır; onlar da artık hiçbir şeyi göremez olurlar. Sağır, dilsiz ve kördürler; gece karanlığında bir ses işitmez, kimseye birşey işittiremez, bağırsalar da yardıma gelen olmaz, yollarını bulamazlar. Çabaladıkça batar, o musibetten kurtulup geri dönemezler. Yahut onların hali, şiddetle boşanan karanlıklı, gök gürültülü ve şimşekli bir yağmura tutulmuş yolcuların misaline benzer. Yıldırımdan ölme korkusuyla parmaklarını kulaklarına tıkarlar. Halbuki Allah o kâfirleri kudretiyle çepe çevre kuşatmıştır. Şimşeğin çakması neredeyse gözlerini alır. Etraflarını aydınlatınca birkaç adım yürürler. Fakat üzerlerine karanlık çökünce oldukları yerde kalırlar. Eğer Allah dileseydi onlara verdiği işitme ve görme nimetlerini de alıverirdi. Muhakkak ki Allah herşeye hakkıyla kàdirdir.” Bakara Sûresi, 2:17-20.</span></span>[/NOT]</p><p><span style="font-family: 'tahoma'"><span style="font-size: 10px"></span></span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"><span style="font-size: 10px"></span></span> <table style='width: 100%'><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><span style="font-size: 10px"><strong>cihet-i irtibat</strong>: bağlantı, ilişki yönü</span></span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><span style="font-size: 10px"><strong>eyzan</strong>: yine, aynı şekilde, önceki gibi</span></span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><span style="font-size: 10px"><strong>gaip</strong>: görünmeyen, o anda bulunmayan</span></span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><span style="font-size: 10px"><strong>gayr-ı melûf</strong>: alışılmışın dışında</span></span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><span style="font-size: 10px"><strong>hasıl olmak</strong>: meydana gelmek</span></span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><span style="font-size: 10px"><strong>heyet-i mecmua</strong>: bütünü oluşturan unsurlar, bileşenler, genel yapı</span></span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><span style="font-size: 10px"><strong>hülâsa</strong>: özetle, kısaca</span></span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><span style="font-size: 10px"><strong>intizam</strong>: düzen, tertip</span></span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><span style="font-size: 10px"><strong>keyfiyet</strong>: durum, nitelik, özellik</span></span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><span style="font-size: 10px"><strong>keza</strong>: bunun gibi, böylece</span></span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><span style="font-size: 10px"><strong>meâl</strong>: mânâ, anlam</span></span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><span style="font-size: 10px"><strong>me’nus</strong>: alışılmış, yakınlık oluşmuş</span></span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><span style="font-size: 10px"><strong>muhalif</strong>: aykırı, zıt</span></span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><span style="font-size: 10px"><strong>muhtelif</strong>: çeşitli, farklı</span></span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><span style="font-size: 10px"><strong>mutabakat</strong>: uygunluk</span></span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><span style="font-size: 10px"><strong>muvafık</strong>: lâyık, uygun</span></span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><span style="font-size: 10px"><strong>mâkabli</strong>: öncesi</span></span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><span style="font-size: 10px"><strong>münafık</strong>: iki yüzlü, inanmadığı halde inanmış görünen kimse</span></span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><span style="font-size: 10px"><strong>saniyen</strong>: ikinci, ikinci olarak</span></span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><span style="font-size: 10px"><strong>sarahaten</strong>: açıkça</span></span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><span style="font-size: 10px"><strong>sıfat</strong>: özellik, vasıf</span></span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><span style="font-size: 10px"><strong>temin etmek</strong>: sağlamak</span></span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><span style="font-size: 10px"><strong>temsil</strong>: analoji, kıyaslama tarzında benzetme</span></span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><span style="font-size: 10px"><strong>vehm</strong>: kuruntu, zan</span></span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><span style="font-size: 10px"><strong>zahiren</strong>: görünüş itibariyle</span></span></td><td></td></tr></table></blockquote><p></p>
[QUOTE="Huseyni, post: 350892, member: 27"] [b]Cevap: Bakara Sûresi - Münafıklar Bahsi - Sayfa: 159[/b] [RIGHT][FONT=Trebuchet MS][FONT=Traditional Arabic][SIZE=6][SIZE=2] [/SIZE]﴿[/SIZE] [FONT=trebuchet ms][SIZE=6]مَثَلُهُمْ كَمَثَلِ الَّذِى اسْتَوْقَدَ نَاراً فَلَمَّا اَضَآءَ تْ مَا حَوْلَهُ ذَهَبَ اللهُ بِنُورِهِمْ وَتَرَكَهُمْ فِى ظُلُمَاتٍ لاَيُبْصِروُنَ صُمٌّ بُكْمٌ عُمْىٌ فَهُمْ لاَ يَرْجِعُونَ اَوْ كَصَيِّبٍ مِنَ السَّمَآءِ فِيهِ ظُلُمَاتٌ وَرَعْدٌ وَبَرْقٌ يَجْعَلُونَ اَصَابِعَهُمْ فِى اٰذَانِهِمْ مِنَ الصَّوَاعِقِ حَذَرَ الْمَوْتِ وَاللهُ مُحِيطٌ بِالْكَافِرِينَ يَكَادُ الْبَرْقُ يَخْطَفُ اَبْصَارَهُمْ كُلَّمَا اَضَاۤءَ لَهُمْ مَشَوْا فِيهِ وَاِذَاۤ اَظْلَمَ عَلَيْهِمْ قَامُوا وَلَوْ شَآءَ اللهُ لَذَهَبَ بِسَمْعِهِمْ وَاَبْصَارِهِمْ اِنَّ اللهَ عَلٰى كُلِّ شَىْءٍ قَدِيرٌ[/SIZE][/FONT] [/FONT][FONT=Arial][B][U][IMG]http://www.erisale.com/images/blank.gif[/IMG]1[/U][/B][/FONT] [SIZE=6][FONT=Traditional Arabic]﴾[/FONT][/SIZE] [/FONT][/RIGHT] [FONT=Trebuchet MS][B][I][FONT=tahoma][SIZE=2] Bu uzun âyetle hem mâkabli arasında, hem cümleleri arasında, hem cümlelerinin keyfiyetlerinde bulunan cihet-i irtibat ve intizam ise: [/SIZE][/FONT][/I][/B][/FONT][FONT=Trebuchet MS][FONT=tahoma][SIZE=2]Kur’ân-ı Kerim, evvelâ münafıkların hallerini, saniyen cinayetlerini sarahaten kaydettiği gibi, muamelelerinin kötülüğünü akla kabul ettirdikten sonra, hayale, vehme, hisse de gösterip onlara da kabul ettirilmesini bu temsille temin etmiştir. Evet aklî şeylerden fazla, temsillerle hayalî şeyleri kabule, hayal daha yakındır. Ve keza, akla muhalif olan ve hem gayr-ı melûf bulunan birşeyin me’nus bir şekilde gösterilmesiyle hayal çabuk kabul eder. Ve keza, gaip birşeyi hazır göstermekle, akıl ile his arasında mutabakat hasıl olur, his de kabul eder. Hülâsa: Münafıkların kötülüğü şu temsille akla tasdik ettirildiği gibi, hayale, vehme, hisse de kabul ettirilmesi temin edilmiştir. Ve eyzan, münafıkların ayrı ayrı cinayetleri ve muhtelif sıfatları arasında hakikî bir irtibatın bulunması şu temsille gösterilmiştir. Ve eyzan, münafıkların muamelelerini hayalin gözü önüne şu temsille getirmekten maksat, lisanın söyleyemediği ince cihetleri bizzat hayal bakıp, görsün ve alsın ki, bir itiraz kalmasın.[/SIZE][/FONT] [FONT=tahoma][SIZE=2]Sonra bu temsilin cümlelerinin meâli, heyet-i mecmuasıyla münafıkların hikâyelerinin meâline muvafık geldiği gibi, ayrı ayrı da hikâyelerinin cümlelerine uygun gelir. Evet, münafıkların hikâyesi böyledir: Zâhiren imana gelmişlerdir.[/SIZE][/FONT] [/FONT][FONT=tahoma][SIZE=2] [/SIZE][/FONT] [NOT][B][FONT=tahoma][SIZE=2]Dipnot-1 [/SIZE][/FONT][/B][FONT=tahoma][SIZE=2] “O münafıkların hali, karanlık bir gecede ateş yakan kimsenin durumu gibidir ki, ateş tam onların çevresini aydınlatmışken, Allah birden nurlarını alıp götürür ve onları karanlıklar içinde bırakır; onlar da artık hiçbir şeyi göremez olurlar. Sağır, dilsiz ve kördürler; gece karanlığında bir ses işitmez, kimseye birşey işittiremez, bağırsalar da yardıma gelen olmaz, yollarını bulamazlar. Çabaladıkça batar, o musibetten kurtulup geri dönemezler. Yahut onların hali, şiddetle boşanan karanlıklı, gök gürültülü ve şimşekli bir yağmura tutulmuş yolcuların misaline benzer. Yıldırımdan ölme korkusuyla parmaklarını kulaklarına tıkarlar. Halbuki Allah o kâfirleri kudretiyle çepe çevre kuşatmıştır. Şimşeğin çakması neredeyse gözlerini alır. Etraflarını aydınlatınca birkaç adım yürürler. Fakat üzerlerine karanlık çökünce oldukları yerde kalırlar. Eğer Allah dileseydi onlara verdiği işitme ve görme nimetlerini de alıverirdi. Muhakkak ki Allah herşeye hakkıyla kàdirdir.” Bakara Sûresi, 2:17-20.[/SIZE][/FONT][/NOT] [FONT=tahoma][/FONT][FONT=tahoma][SIZE=2] [/SIZE][/FONT][TABLE] [TR] [TD][FONT=tahoma][SIZE=2][B]cihet-i irtibat[/B]: bağlantı, ilişki yönü[/SIZE][/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][SIZE=2][B]eyzan[/B]: yine, aynı şekilde, önceki gibi[/SIZE][/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][SIZE=2][B]gaip[/B]: görünmeyen, o anda bulunmayan[/SIZE][/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][SIZE=2][B]gayr-ı melûf[/B]: alışılmışın dışında[/SIZE][/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][SIZE=2][B]hasıl olmak[/B]: meydana gelmek[/SIZE][/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][SIZE=2][B]heyet-i mecmua[/B]: bütünü oluşturan unsurlar, bileşenler, genel yapı[/SIZE][/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][SIZE=2][B]hülâsa[/B]: özetle, kısaca[/SIZE][/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][SIZE=2][B]intizam[/B]: düzen, tertip[/SIZE][/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][SIZE=2][B]keyfiyet[/B]: durum, nitelik, özellik[/SIZE][/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][SIZE=2][B]keza[/B]: bunun gibi, böylece[/SIZE][/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][SIZE=2][B]meâl[/B]: mânâ, anlam[/SIZE][/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][SIZE=2][B]me’nus[/B]: alışılmış, yakınlık oluşmuş[/SIZE][/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][SIZE=2][B]muhalif[/B]: aykırı, zıt[/SIZE][/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][SIZE=2][B]muhtelif[/B]: çeşitli, farklı[/SIZE][/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][SIZE=2][B]mutabakat[/B]: uygunluk[/SIZE][/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][SIZE=2][B]muvafık[/B]: lâyık, uygun[/SIZE][/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][SIZE=2][B]mâkabli[/B]: öncesi[/SIZE][/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][SIZE=2][B]münafık[/B]: iki yüzlü, inanmadığı halde inanmış görünen kimse[/SIZE][/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][SIZE=2][B]saniyen[/B]: ikinci, ikinci olarak[/SIZE][/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][SIZE=2][B]sarahaten[/B]: açıkça[/SIZE][/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][SIZE=2][B]sıfat[/B]: özellik, vasıf[/SIZE][/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][SIZE=2][B]temin etmek[/B]: sağlamak[/SIZE][/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][SIZE=2][B]temsil[/B]: analoji, kıyaslama tarzında benzetme[/SIZE][/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][SIZE=2][B]vehm[/B]: kuruntu, zan[/SIZE][/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][SIZE=2][B]zahiren[/B]: görünüş itibariyle[/SIZE][/FONT][/TD] [/TR] [/TABLE] [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
Risale-i Nur Okuma ve Anlama
Risale-i Nur Külliyatı
İşaratü'l İcâz
Bakara Sûresi - Münafıklar Bahsi
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst