Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
İslamiyet
Kuran-i Kerim
Ayetler Ve İbretler
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="NuruAhsen" data-source="post: 29316" data-attributes="member: 857"><p><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="color: red">Ve demiri indirdik ki, onda çetin bir güç ve insanlar için yararlar vardır.</span></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="color: red">Hadîd Sûresi, 57:25</span></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'Book Antiqua'"></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'Book Antiqua'"></span></span><span style="color: teal"><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkred">DEMİRDEN söz eden âyet-i kerime, onun İlâhî bir lütuf olarak indirildiğini, birkaç yönden vurgulamak suretiyle bize bildirmiştir. Bundan başka, bu âyetin yer aldığı sûrenin de “demir” anlamına gelen “Hadîd” ismiyle adlandırılmış olması, konunun önemine ve bu nimetin büyüklüğüne ayrıca işaret etmektedir.</span></span></span></span></p><p><span style="color: teal"><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkred"></span></span></span></span></p><p><span style="color: teal"><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkred">“Çetin bir güç” deyiminin de, ibret gözüyle bakıldığında, oldukça dikkat çekici vurgular içerdiği görülüyor.</span></span></span></span></p><p><span style="color: teal"><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkred"></span></span></span></span></p><p><span style="color: teal"><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkred">Bir yönüyle bu deyimde demirin yaratılışına işaret vardır. Zira demirin yaratılışı, gerçekten de çok, hem de pek çok çetin bir güç ile açıklanabilecek bir olaydır. Öyle ki, bu güce, kâinattaki en büyük yıldızların bile “gücü” yetmemekte; demir ile ondan daha ileri elementlerin yaratılması için, o dev yıldızların hayatlarını feda ederek parçalanmaları gerekmektedir.</span></span></span></span></p><p><span style="color: teal"><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkred"></span></span></span></span></p><p><span style="color: teal"><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkred">Burada mümkün mertebe özet seviyesinde kalmaya özen göstererek biraz teknik bilgi vermemiz gerekiyor.</span></span></span></span></p><p><span style="color: teal"><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkred"></span></span></span></span></p><p><span style="color: teal"><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkred">Yıldızların hammaddesi, büyük çoğunlukla hidrojendir. Bunlar yıldız merkezlerinde yakılarak helyuma dönüşür. Hidrojen belli bir oranda tüketildikten sonra helyum çekirdeklerinden de daha ağır elementler yapılabilir; ancak bu iş çok fazla ileri gitmez. Ancak Güneşimizin sekiz mislinden daha büyük yıldızlarda, element üretimi demire kadar gelip dayanabilir. Bu ise kritik bir noktadır. Çünkü normal olarak element üretimi muazzam seviyede enerji ortaya çıkardığı halde—yıldızlar bu üretimleri sayesinde parlarlar—demir ile ondan daha ağır elementlerin üretimi için, fazladan bir güce ihtiyaç vardır. İşte bu güce, en büyük yıldızların da gücü yetmez.</span></span></span></span></p><p><span style="color: teal"><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkred"></span></span></span></span></p><p><span style="color: teal"><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkred">Yakıtını kullana kullana merkezindeki element üretiminde demire kadar gelip dayanmış bulunan dev yıldızların bundan sonra yapabileceği birşey yoktur. Yıldızın o muazzam kütlesi, merkez üzerinde ne kadar basınç yaparsa yapsın, bu dehşetli sıcaklık bile orada birikmiş demirden külleri tutuşturmaya yetmez. Bundan sonra yıldız, süpernova adı verilen dehşetli bir nâra ile kendisini parçalar. Bu olay sırasında, yıldızın bir kısım maddesi, ortada kendi üzerine çöker; bu çöken kısım, yıldızın büyüklüğüne göre, ya nötron yıldızına, ya da karadeliğe dönüşür. Kalan kısım ise, bir anda koca bir galaksinin parlayışıyla boy ölçüşecek bir şekilde infilâk eder; ortalık milyarlarca derece sıcaklığında bir muazzam toz bulutuna döner. 1054 yılında, bizden 6500 ışık yılı uzakta böyle bir patlama meydana geldiğinde, bu olay, “gündüz ortasında görünen bir yıldız” şeklinde, üç haftadan fazla bir süreyle Dünyadan izlenmişti. Saniyede binlerce kilometre hızla etrafa yayılan bu toz bulutu, demirin ve ondan daha ağır elementlerin doğumevidir. İşte bu yaratılışta öyle bir çetin güç vardır ki, onun yanında, Güneşin alevleri bile bir çatapat eğlencesi seviyesinde kalmaktadır!</span></span></span></span></p><p><span style="color: teal"><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkred"></span></span></span></span></p><p><span style="color: teal"><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkred">Diğer yandan, “çetin bir güç” ifadesinde, demirin insan elindeki kullanımına da bir işaret vardır. Ne yazık ki, bu madeni keşfettikten sonra insanın aklına düşen şeylerden başlıcası onu bir savaş âleti olarak kullanmak olmuş ve uzun yüzyıllar boyunca insanlar birbirlerinin elinden demirin şiddetini tatmışlardır. Bununla beraber, insan medeniyetinin en azametli yapılarının (binalar, gökdelenler, köprüler, gemiler gibi) demir ve çelikten güç alması da, yine bu ifadenin kapsamı içinde değerlendirilecek bir durumdur.</span></span></span></span></p><p><span style="color: teal"><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkred"></span></span></span></span></p><p><span style="color: teal"><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkred">Âyet, bütün bunları yanında, demirin insanlar için yarar taşıdığını da bildiriyor ki, burada hem biyolojik açıdan insan hayatı için demirin önemine bir işaret, hem de bu İlâhî nimetten daha insancıl amaçlar için yararlanmaya bir teşvik vardır.</span></span></span></span></p><p><span style="color: teal"><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkred"></span></span></span></span></p><p><span style="color: teal"><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkred">Biyolojik açıdan, insanın hayatında demir son derece önemli bir rol oynar. Ciğerlerden oksijeni alıp vücuda taşıyan hemoglobin molekülünün yaratılışı için demir gereklidir. Demir düzeyinin düşmesi halinde oksijenin organlara ve dokulara iletilmesinde de aksamalar başlar ve insan bunun sonucunu bir “güçsüzlük” şeklinde hisseder. Demirin yaratılışında ve kullanılışında çetin bir güç bulunduğu gibi, insan vücudundaki işlevlerinde de böyle bir güç tezahürü vardır.</span></span></span></span></p><p><span style="color: teal"><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkred"></span></span></span></span></p><p><span style="color: teal"><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkred">“İnsanlar için yararlar vardır” ifadesi, bu İlâhî nimette yararlanabileceğimiz daha pek çok yönler bulunduğunu bildiriyor. Ve, bu nimeti bir şiddet aracı olarak kullanıp da birbirimizi çetin bir güç altında ezmeye çalışmak yerine, bu yararlı yönlerde ilerlemeye teşvik ediyor.</span></span></span></span></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="NuruAhsen, post: 29316, member: 857"] [SIZE=3][FONT=Book Antiqua][COLOR=red]Ve demiri indirdik ki, onda çetin bir güç ve insanlar için yararlar vardır. Hadîd Sûresi, 57:25[/COLOR] [/FONT][/SIZE][COLOR=teal][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkred]DEMİRDEN söz eden âyet-i kerime, onun İlâhî bir lütuf olarak indirildiğini, birkaç yönden vurgulamak suretiyle bize bildirmiştir. Bundan başka, bu âyetin yer aldığı sûrenin de “demir” anlamına gelen “Hadîd” ismiyle adlandırılmış olması, konunun önemine ve bu nimetin büyüklüğüne ayrıca işaret etmektedir. “Çetin bir güç” deyiminin de, ibret gözüyle bakıldığında, oldukça dikkat çekici vurgular içerdiği görülüyor. Bir yönüyle bu deyimde demirin yaratılışına işaret vardır. Zira demirin yaratılışı, gerçekten de çok, hem de pek çok çetin bir güç ile açıklanabilecek bir olaydır. Öyle ki, bu güce, kâinattaki en büyük yıldızların bile “gücü” yetmemekte; demir ile ondan daha ileri elementlerin yaratılması için, o dev yıldızların hayatlarını feda ederek parçalanmaları gerekmektedir. Burada mümkün mertebe özet seviyesinde kalmaya özen göstererek biraz teknik bilgi vermemiz gerekiyor. Yıldızların hammaddesi, büyük çoğunlukla hidrojendir. Bunlar yıldız merkezlerinde yakılarak helyuma dönüşür. Hidrojen belli bir oranda tüketildikten sonra helyum çekirdeklerinden de daha ağır elementler yapılabilir; ancak bu iş çok fazla ileri gitmez. Ancak Güneşimizin sekiz mislinden daha büyük yıldızlarda, element üretimi demire kadar gelip dayanabilir. Bu ise kritik bir noktadır. Çünkü normal olarak element üretimi muazzam seviyede enerji ortaya çıkardığı halde—yıldızlar bu üretimleri sayesinde parlarlar—demir ile ondan daha ağır elementlerin üretimi için, fazladan bir güce ihtiyaç vardır. İşte bu güce, en büyük yıldızların da gücü yetmez. Yakıtını kullana kullana merkezindeki element üretiminde demire kadar gelip dayanmış bulunan dev yıldızların bundan sonra yapabileceği birşey yoktur. Yıldızın o muazzam kütlesi, merkez üzerinde ne kadar basınç yaparsa yapsın, bu dehşetli sıcaklık bile orada birikmiş demirden külleri tutuşturmaya yetmez. Bundan sonra yıldız, süpernova adı verilen dehşetli bir nâra ile kendisini parçalar. Bu olay sırasında, yıldızın bir kısım maddesi, ortada kendi üzerine çöker; bu çöken kısım, yıldızın büyüklüğüne göre, ya nötron yıldızına, ya da karadeliğe dönüşür. Kalan kısım ise, bir anda koca bir galaksinin parlayışıyla boy ölçüşecek bir şekilde infilâk eder; ortalık milyarlarca derece sıcaklığında bir muazzam toz bulutuna döner. 1054 yılında, bizden 6500 ışık yılı uzakta böyle bir patlama meydana geldiğinde, bu olay, “gündüz ortasında görünen bir yıldız” şeklinde, üç haftadan fazla bir süreyle Dünyadan izlenmişti. Saniyede binlerce kilometre hızla etrafa yayılan bu toz bulutu, demirin ve ondan daha ağır elementlerin doğumevidir. İşte bu yaratılışta öyle bir çetin güç vardır ki, onun yanında, Güneşin alevleri bile bir çatapat eğlencesi seviyesinde kalmaktadır! Diğer yandan, “çetin bir güç” ifadesinde, demirin insan elindeki kullanımına da bir işaret vardır. Ne yazık ki, bu madeni keşfettikten sonra insanın aklına düşen şeylerden başlıcası onu bir savaş âleti olarak kullanmak olmuş ve uzun yüzyıllar boyunca insanlar birbirlerinin elinden demirin şiddetini tatmışlardır. Bununla beraber, insan medeniyetinin en azametli yapılarının (binalar, gökdelenler, köprüler, gemiler gibi) demir ve çelikten güç alması da, yine bu ifadenin kapsamı içinde değerlendirilecek bir durumdur. Âyet, bütün bunları yanında, demirin insanlar için yarar taşıdığını da bildiriyor ki, burada hem biyolojik açıdan insan hayatı için demirin önemine bir işaret, hem de bu İlâhî nimetten daha insancıl amaçlar için yararlanmaya bir teşvik vardır. Biyolojik açıdan, insanın hayatında demir son derece önemli bir rol oynar. Ciğerlerden oksijeni alıp vücuda taşıyan hemoglobin molekülünün yaratılışı için demir gereklidir. Demir düzeyinin düşmesi halinde oksijenin organlara ve dokulara iletilmesinde de aksamalar başlar ve insan bunun sonucunu bir “güçsüzlük” şeklinde hisseder. Demirin yaratılışında ve kullanılışında çetin bir güç bulunduğu gibi, insan vücudundaki işlevlerinde de böyle bir güç tezahürü vardır. “İnsanlar için yararlar vardır” ifadesi, bu İlâhî nimette yararlanabileceğimiz daha pek çok yönler bulunduğunu bildiriyor. Ve, bu nimeti bir şiddet aracı olarak kullanıp da birbirimizi çetin bir güç altında ezmeye çalışmak yerine, bu yararlı yönlerde ilerlemeye teşvik ediyor.[/COLOR][/SIZE][/FONT][/COLOR] [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
İslamiyet
Kuran-i Kerim
Ayetler Ve İbretler
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst