Dört Hintli mescide girdiler. Niyet edip , huşu içinde Rablerine ibadette bulunmak üzere namaza durdular. Bu sırada müezzin içeri girdi. Hintlilerden birisinin ağzından gayri ihtiyari şu sözler döküldü :
-Müezzin , ezan okundu mu , yoksa daha vakit var mı ?...
İkinci Hintli de namazda olduğunu unutarak :
-Sus yahu!... Konuştun , namazın bozuldu !... dedi.
Üçüncü Hintli , ikinciye dedi ki :
-Onu neden kınıyorsun babacığım?... Sen kendi derdine bak , kendini kına !...
Dördüncüsü :
-Hamd olsun!... Ben üçünüzün de yaptığı yanlışı yapmadım , kuyuya düşmedim!... dedi.
Hulasa , dördünün de namazı bozuldu.
Âlemin ayıbını söyleyen daha fazla yol kaybeder. Kim birisinin ayıbını görürse, o ayıbı kendisinde bulur. Ne mutlu o kişiye ki ; kendi ayıbını görür!... Allah’ın : “ Emin olmayın!...” sözünü duymadın mı? O ayıp sende yoksa bile , olabilir ki zuhur edebilir. İblis yıllarca iyi adla anıldığı halde, sonu ne oldu?... İşe bak : Şeytan belalara uğrayıp sana ibret oldu... sen belaya uğrayıp ona ibret olmadın!... O zehiri içti , sen şerbetini iç!...(İbret almaya bak)
-Müezzin , ezan okundu mu , yoksa daha vakit var mı ?...
İkinci Hintli de namazda olduğunu unutarak :
-Sus yahu!... Konuştun , namazın bozuldu !... dedi.
Üçüncü Hintli , ikinciye dedi ki :
-Onu neden kınıyorsun babacığım?... Sen kendi derdine bak , kendini kına !...
Dördüncüsü :
-Hamd olsun!... Ben üçünüzün de yaptığı yanlışı yapmadım , kuyuya düşmedim!... dedi.
Hulasa , dördünün de namazı bozuldu.
Âlemin ayıbını söyleyen daha fazla yol kaybeder. Kim birisinin ayıbını görürse, o ayıbı kendisinde bulur. Ne mutlu o kişiye ki ; kendi ayıbını görür!... Allah’ın : “ Emin olmayın!...” sözünü duymadın mı? O ayıp sende yoksa bile , olabilir ki zuhur edebilir. İblis yıllarca iyi adla anıldığı halde, sonu ne oldu?... İşe bak : Şeytan belalara uğrayıp sana ibret oldu... sen belaya uğrayıp ona ibret olmadın!... O zehiri içti , sen şerbetini iç!...(İbret almaya bak)