2012 - Kutlu Doğum Haftasına Özel Yarışmamız Başlıyooor !

baharsenfonisi

New member
Hasretimin Matemi

Keşke aşığın maşuğa sarf ettiği sözleri izlesem…

Tozpembe rengindeki o gül kokuna yüreğimi mühürlesem…

Beyaz bulutlara yeşil yelken açmış gemiye binsem…

Koskoca dağları bir anda rüzgâr misullü geçsem…

Nevbahar muştusuyla sana tebessümle yönelsem…

Sonsuz aşkla çekirdeklenen bir tomurcuğun edasıyla da gönlüne ekilsem…

Ve sen bana içten ta derinden kızım desen!

Bende ahlakınla ahlaklanmış olarak dirilsem…

Son dem’i bulsam da ebediyete seninle yürüsem…

Bana yine kızım deyiversen…

Ben o anda gözyaşına dönüşüp avuçlarında biriksem.

Ey Allah’ın sevgilisi:

Sen ki manen kimsesizlik çekenlerin kimsesi,

Sen ki kimseye yüz çevirmeyen Nebi.

Lütfen sırtını dönme terk edip gitme beni;

Bir bilsen benim sana olan hasretimin matemini.

Ne olur sev ve bırakma yüreğimin ellerini,

Sevginle boya mavi gülü arayan Nilüfer’i.

Kalbimin çatlaklarından sızan gözyaşımın gölgesini…

Mutluluğun huzur sokağında Allah’a sun elmas gibi.

Ey Allah’ım Resulünün aşkıyla yak, kavur beni,

Ey Allah’ım Resulünün aşkıyla yak, kavur bizi,

Ey Allah’ım Resulünün aşkıyla yak, kavur herkesi.
 

baharsenfonisi

New member
NİYAZ

Bahar geldi yine ey sevgili;

Bir eksik bahar daha bu sensiz gelen…

Gül kokundan ayrı özlem çeken…

Boz renkli olan bahar mevsimi değil, benim benliğim.

Acı çeken ilkbahar değil, benim ruhum.

Yoksa çoktan her yanda muştular başladı

Selamlar& salâtlar buharlaşıyor nevbaharın rüzgârında

Seninle oturup, kalkan ulvi ruhların kalpleri durmak üzere, doğumunun ahengiyle başları dönmekte…

Bense yine buruk&soluk yine durgun&yorgun yüreğime sitemdeyim

Yoksun uzun zamandır efendim… :’( hatalarımı yüreğimin yüzsüz yüzüne vuruyorum

Lakin kati sürgün vermedikçe nefsime, gelemiyorum kendime.

Kalbi kırıkların yanında olduğunu söylediler…

Acaba kırılacak kalbim kaldı mı diye düşünür oldum şimdilerde…

Sesler, soluklar, gözyaşları&titremeler kesildi ruhsuz ruhumun kömür karası âleminde

Sensiz (bana) hayat yok… Nefes yok…

Bu mücrim yüzümün derbeder olmuş ruhuna dokunup da bana bahar verecek misin?

Tebessüm edip de, elinle başımı okşayıp ne zaman gel artık seni bekliyorum diyeceksin?

Vallahi çölde kalmış ağaçlar gibi susuzum sana…

Ruhum çatladı, susuzum sevdana…

Ne zaman kana kana aşk şarabını içireceksin ne olur söyle, bir haber et bana...

Yalvarırım bu baharda bahar getir kara kışta kalmış gönlümün ruhsuz toprağına…

Hak etmediğimi bilsem de umut semasının bekleyen arzında gözlerim seni(s.a.v) aramakta.

Ne olur beni buralarda yalnız bırakma… Ne olur beni sensiz koyma…

Büsbütün yok olmama izin verme…

Fersiz yüreğime nurunun mührünü bas, kokunla beraber sevgini ebede kadar kilitle.
 

baharsenfonisi

New member
YANMAYA VURGUN

Katran karası, buruşmuş bir ruhla,

Benliğime yapışmış envai çeşit günahla,

Ak(a)mayan, (ç)ağlamayan gözyaşlarımın kuruluğuyla,

Yüreğimi sadece senle donatamamanın utancıyla,

Tüm silik&yitikliğimin aşikârlığıyla,

Yine hasretinin arayışındayım.

Bir gün gönül kuşağıma kördüğümle bağlanmasını ümit ettiğim aşk yangınını bekliyorum.

Ömrüm yetmezde vurgunsuz giderim diye kendime dipsiz sitemler salıyorum.

Yine aynı yerde gönlüm vasıfsız, vakarsız tüm ağıtlarım.

Sensiz (s.a.v) olan yanışlarıma acı acı yanmaktayım.

Düşünün gölgesini karanlık girdaplarımdan sormaktayım.

Boş sevda&davalardan sürgün vakti gelmeli artık yazık ki soluksuzlaşmaktayım.

Senelerdir baharın muştusuzluğundan nefes alamıyor, kutlu gül rüzgârlarına dokunamıyorum.

Galiba tüm tohumları zaman aşımına uğrattım.

Aç(a)mıyor nicedir nilüferler,

Hicapsız pasifliğime bakıp; dönüp gitmezsen eğer,

Ruhuma bayram edasıyla damla damla inşirah iksiri çiseler.

Gördüğüm o ki sıtma geçiriyor sensiz tüm şiirler,

Anladım sanadır denizdeki mercanlar, inciler,

Beyhude bocalayıp duran sözcükler, sesler,

Ancak seni(a.s.m) an(la)makla, anlatmakla ölümsüzleşip babı esrara ererler.
 

baharsenfonisi

New member
ÇÖL ÖTESİ SUSUZLUK
Her ânı ince bir muamma ipiyle işlenen,

Mazisi kalınca bir leyl ile örtünen,

Müthiş bir zelzele öncesinin, dehşetli sükûtunu körükleyen,

Bilmem ki bir ben miyim?



Meçhul bir bilmecenin girift bir gece nefesini,

Cehennemin dibinden de derinde kıvamlı bir kayboluşun sesini,

Bilmem ki hissedip işiten bir tek ben miyim?



Kuraklıktan çatlamış gönül toprağımda,

Ne zaman bir sahra ile karşılaşsam,

Kendisinden öte olan susuzluğumu anlayıp,

Bütün çöllüğünü bağrıma gömer,

Ve usul usul beni terk eder…

İşte o vakitten beri;

Bir naatla ebru gibi efsunlaşır satırlarım,

Ve şeffaf rengiyle iksir-i acib olur lisan-ı halim.

Belki bu hisse bana düşmemeliydi…

Lakin; Seni(s.a.v) sevmek her yüreğin borcu değil midir sevgili?

Dile gelirken ellerinde taşlar dahi,

Nasıl lâl kesilir de, söylemem; hasretimin matemini, seni nasıl sevdiğimi…

Ey! Kimseyi incitmeyen, lütuf seven nebi,

Lütfen geri çevirme bu mücrimin sözlerini.

Ey! En güzel vasıfların enlerini sende yitirdiği Nebi,

Bil ki hep sanadır iştiyakımın özlemleri...

Gönül semasının tek incisisin,

Ruhumun nehârı, girye-i inşirahı Sensin.

Senin bir tebessümün, aşk aksiyle dünyanın yörüngesinden çıkmasına yeter.

Nurunun karşısında Güneş ve yıldızlar ateş böcekleri kadar küçülürler...

Hiçbir nefes sevgin kadar değerli değil,

Hiçbir cemal yüzün kadar güzel değil,

Vallahi hiç kimse senin gibi değil!



Şimdilerde ufukta nev-bahar rüzgârları raks ediyor,

Salât-u selamlarla ney sedaları işitiliyor,

Değerinle değer bulan değerliler seni anlatırken,

Düşlerim sana dair hülyalar kuruyor.

Tıpkı; kirli çamurlu sularda filizlenen nazenin bir nilüfer misali,

Allah’ın muştulu katreleriyle, yapraklarının temizlenmesi gibi…

Benimde sözlerimdeki avare cesaretimin sebebi;

Senin sevginle temizlenmek istememdendir.

Ey Nebi!

Sevginle aydınlat bitip,tükenmiş gönüllerimizi,

Şefaatinle temizle günahkâr hallerimizi.



Ey en sevgilinin sahibi!

Dua niyetine kabul eyle Efendimiz (s.a.v)’e olan sevgimizi.
 

nuraram

Member
acizane bende bir şiir yolluyorum.Allah hayr etsin
SEN SUSUNCA
Sana bakmayan zamanlar kısa da olsa
Yüzlerimize kapanan sabaha uyanınca da
Ne tadı var ne tuzu hayatın
Ne güneşi var ne ayı kainatın
Günsüsüz SEN SUSUNCA yüreğimizde
Gülünce yüzümüz,içimiz ağırıyor
Bütün caddeler,sokaklar sana bakıyor
Her bir kulakta kurtuluşun sözü
Yukarı bakıyoruz ama yok ki gökyüzü
Sensisiz SEN BAKMAYINCA yüreğimizde
Düşen her bir yağmur tanesinde ismin
Bize fısıldar adını sensizliğin
Kalmaz ne yürek ne insanlık
Bu ne çilesizlik müslümanlar yazık
Kalamazsız SEN KALMAYINCA yüreğimizde
Artık bülbül güle,gül bülbüle kıskanç
Dolmuyor insanlarda ki boş inanç
Kucak açmıyor insan insana
Dar geliyor dünya inanana
Kalabalıksısız SEN GÜLMEYİNCE yüreğimizde
 
Son düzenleme:

teblið

Vefasýz
SADIKA TEYZENİN SADAKATİ........

.
yasli_nine.jpg


Malumunuz forumumuzda Kutlu doğumla ilgili bir yarışma düzenledik..Aslında yarışma bahane,esas mesele ,müminlerin yüreğindeki Nebi 'ye (as) olan aşklara bir nebze şahidlik edip katılaşmış kalplerimizin ,yumşaması çabasıydı belki..Tıpkı Alemlerin Güli Rana'sının veda haccında müslümanları hakikate davet edişinde buyurduğu son cümleyi ,(ŞAHİD OL YARABB ,ŞAHİD OL YARABB ) bizlerde kalplerde ki aşka şahidlik etmek ,için açtık bu yarışmayı..

Kendi sevdamı sizlerin huzurunda yazmaya ve ya dillendirmeye HAYA !ederim..Ama burada bu gün yazacağım gerçek ,bir maşukun yüreğindeki hasret ve aşkıda son nefesine kadar taşıyan ve güzel ruhunu teslim eden Sadıka teyzeden bahsetmek istiyorum..Her hatırldığım da yüreğimin taa derinliklerinde ince bir sızı belirir,..Tıpkı açık bir yaraya tuz serperken duyulan acı misali!!!!
Evet dostlar gelin sizi Sadıka Teyzeyle tanıştırayım..Acı bir hayat imtihanı fakat gıpta edilesi bir aşkın Kahramanı Sadıka teyzem..
Hazırmısınız dostlar ?..Ee hadi buyrun o zaman Sadıka'nın sadaketine..

Efendim; bundan bir kaç yıl önce oturduğum sitenin yanı başında tek katlı derme çarpma bir baraka ev vardı.Bahçeli şirin bir ev..Bir gün işe giderken ,,evden bağırma sesleri geliyordu ..Hafif başımı eve doğru çevirdim..O evden yaşlı bir teyze çıkıyor hafif topallayarak..Başında ki örtü yarı açık belliki birileri bu yaşlı teyzeyi içerde tartaklamış..Ağlayarak kendini sokağa attı can havliyle..SubhanAllah dedim içimden ..Neler oluyor bu evde..Yeni taşındıkları içinde tanımıyorum ..Her neyse bu yaşlı teyzenin perişan haline kayıtsız kalamadım..Sitenin kapıcısına işaret ettim..Teyzeyi buraya getir dedim..Bekledim köşede Sadıka teyzem topalaya topallaya bizim kapıcıyla geldi, yanıma..Yaklaştım önce başında ki örtüyü düzelttim..

...........Teyzem geçmiş olsun dememle ,hüngür hüngür ağladı..benim içimdende bir şeyler koptu..Yarım yamalak bişeyler anlattıysa da ,işin gerçeğini ,yada acı hayat hikayesini bizim kapıcıdan öğrendim;

İşin aslı şuydu ;Sadıka teyzemiz Akıl hastası ve bakıma muhtaç..6 evlad büyütmüş ama evlatları kapısını kapatmış teyzeye..Ne garip değilmi ?Bir anne 6 evlada bakmış..Ama 6 evlad bir anneye bakamamış..Asrın hastalığı ,asrın nasipsizliği..ıslah eyle YARABBİ!!!!!

Her neyse aldım Sadıka teyzeyi çıkardım kendi evime..Kafasını vazoyla kıran gelininin açtığı yarayı yıkadık pansuman ettik elini yüzünü yıkadık..Aslında kalbindeki yaranın derinliği ,kafasındaki yaradan katbe kat daha büyük ama ne çare!!Yanlız dikkatimi çeken sağ elini açarken çok zorlanmıştık..Elini açtığımda yeşil renkli çekmekten oldukça eskiyen bir tesbih vardı..Vermek istemiyordu bir türlü..Ellemedik istemeyince;İNCİTMEK İSTEMEDİM ..ELİNİ DEĞİL ,YÜREĞİNİ TABİKİİ..Belli ki yüreğinde farklı bir yeri vardı bu tesbihin ..

Oturttum bir köşeye sürekli o tesbihle bir şeyler mırıldanıyor.Akıl hastası Sadıka teyzem konuşmaktan zorlanan teyzem çok düzgün SALAVAT çekiyordu sürekli ve kesintisiz..Çektiği yerdede ahenkli bir şeklide sallanıyordu..
İşte o gün tanımıştım Sadıka teyzeyi ve sürekli dilinde olan SALAVATI ŞERİFELERİNİ..

Günler böyle geçip gidiyordu..Her sabah işe gittiğimde Sadıka teyzem sitenin bahçesinde bir taşın üstünde oturuyor salllana sallana çekiyordu SALAVATLARINI..Beni her gördüğünde uzaktan bana elini sallardı hemde tesbihli elini sallardı selam ederdi.bana .Bende muhabbetle selamını alırdım..Bendende selam et Hz Resule (saV) derdim gülümseyerek bakardı bana..

Nasip oldu bir gün Hacca gittim elh..Bende Hacc telaşı ve yolculuk hazırlıkları sürerken Sadıka teyzeyi günlerdir sormadığımı hatırladım bir an!!!

Koştum evlerinin önüne ;Sadıka teyzem yine bahçede yanlız ve tek başına..elinde o eski tesbihi asra inat merhametsizliklere inat o en sevgiliye ,en merhametliye selam ve salat göndermeye devam ediyor..Anlayacağı bir lisanla konuştum (KÜRTÇE )

.......Teyzeciğim biliyormusun ben bu Cuma Hz PEYGAMBERİN (sav) yanına gidiyorumm..O'na (as) söylemek istediğin bir şey varmı ? söyleyeyim senin adına ..Gözleri buğulandı Sadıka teyzemin..Bir den elimi tuttu elimin içine o gözünden sakındığı tesbihini verdi elimi kapattı..ve bana dediki

O'na (sav) selam söyle ; beni unutmasın onu bekliyorum ..dedi ve sustu..

Tamam dedim ,,Ama söyledikleri de açıkcası tuhaf geldi bana..Nasıl bir peygamber ümmetinden birinin yanına gelirki..Akıl hastası işte ne dediğini bilmiyor GARİBAN dedim..

Meğer akıl fukarası benmişim de haberim yokmuş!!!onuda öğrendim sonra..

Hacca gidip geldik elh..Emanet aldığım tesbihide selamında defalarca Sadıka teyzeyi anarak Medine bırakmıştım..Hatta ordan bembeyaz kristal bir tesbih almıştım Sadıka teyzeme hediye etmek üzere..O sevinçle gelmiştim yaşadığım şehre..Ertesi günü evde ki yardımcıma dedimki git bak sadıka teyzem evdeyse onu ziyarete gidecem..Evdeki yardımcıında gözleri doldu..Sessizce ;(Sadıka teyze geçen hafta Hakkın rahmetine kavuştu)..Deyince dizlerimde derman kalmadı bi an..oturdum yerime sessiz sessiz ağladım ve dua ettim..Rabbim sen Sadıkayı o sevdiğinin yanında komşu et dedim ...

Kızına taziye gidince kızının anlattıkları beni bir kez daha hayrete ve şoka sokmuştu..Anlatıyordu kızı..

Annem o gece fenalaştı ..Anladık ki artık emanetini verecek son halleri..Sekarete girmişti..Ben dahil üç kadın annemin ayaklarını düzeltemiyordumm..Ayaklarını edeple çekmiş karnına doğru iki büklüm oturur vaziyette ruhunu teslim etti..Bir kaç gün sonra rüyama geldi annem..Sordum anne niye bacaklarını öyle topladın ayağını uzatmadın canın acımadımı annem dedim..
Annem rüyamda bana cevap verince kanım durdu adeta;

Ne dedi anneniz dedim kızına;

Dediki bana;

KIZIM BEN SEKARETTEYKEN BAŞ UCUMDA HZ PEYGAMBERLE MUBAREK VALİDELERİ HZ AMİNE OTURUYORLARDI..

Ve benim için dua ediyor başımı sıvazlıyordu hz Peygamber..ben onun yanında nasıl olurda ayağımı uzatırdım kızım ..nasıl olurdu öyle pervasızca uzanmak..onun meclisinde HAYA !!ETMEK GEREKMEZ Mİ KIZIM ...

Evet dostlar dinlediğim bu rahmani rüyayla beynimde fırtınalar koptu..Bende kendimi Resul'e aşık zannederdim.Gördüm ki aşk yürekteki yangınmış..Gördümki aradaki mesadelerin bir anlamı yokmuş..Nasıl ki bülbülü şeyda gülün başında ötüşürse öyle aşka gelirmiş Maşuklarda..tıpkı sadıka teyzem gibi..Ölüncede ismi gibi sadık çıkmıştı AŞKINA
Bilmiyorum ..Bende bir sadıka olabilirmiyim acep..

Sana nasil kavusacagiz bilemiyorum. Günahlarimin derdiyle, hasretinin yanginiyla, Askinin atesiyle, sana ümmet olmanin sevinciyle arz ediyorum halimi. Sana gelmek var ölmeden önce, sehrinde narina yanip kül olmak var. Sana geldikten sonra bir daha dönmemek olsa (insallah) yaninda kalsam, ayak bastigin yerlere gömülsem. Kiyamete kadar yaninda olsam.Topragin altinda dahi alirim kokunu YA RASULLALLAH(sav). VE ÖLÜM... Ölmeyi bilene kutlu olsun. EY DÜNYA!... Anlat simdi ayrilik acisini, Peygamber sana veda ederken çektigin aciyi anlat. Bagir, durma, Haykir: VALEMU ENNE FIKUM RASULLALLAH de...
 
Ben de özledim seni. Rüyalar da teselli bulan ümmetine sefaat eyle EY SEVGILI...

18.04 2012..

tebliğ (Sena)
 
Son düzenleme:

TaLHa

Nur-u Aynım
Yönetici
baharsenfonisi;

şiirlerinizin her biri ayrı bir güzellikte ama arşivdekiler yerine bu yarışma için sadece bir taneyi sunarsanız diğer katılımcılara da haksızlık edilmeyeceğini düşünüyorum. Şu hali ile bu kadar şiire rakip durabilmek zor oluyor.
 

TaLHa

Nur-u Aynım
Yönetici
Esselamu Aleyküm dostlar,

Ben da daha önce bir video çalışması yapmıştım Mucizat-ı Ahmediye Risalesi'nden faydalanarak. Bu vesileyle paylaşayım =)



Tüm Müminler ve İttihad-ı İslam için bol bol dua edelim inşaAllah...


Allah'a emanet olun...


ve aleykum selam

Eğer düzenleme imkanınızı varsa hadisler arası geçiş süresini biraz daha arttırabilirsiniz. böylelikle okumadan bir sonrakine geçmemiş olacaktır.
 

baharsenfonisi

New member
yarışma şartlarında aslında tek eserle yarışmaya katılınması gerektiği yazsaydı daha iyi olurdu ben böyle bir şart yazılmadığı için birden fazla gönderdim.. bu nedenle de haksızlık edebileceğim aklıma gelmedi..özür dilerim
 

baharsenfonisi

New member
baharsenfonisi;

şiirlerinizin her biri ayrı bir güzellikte ama arşivdekiler yerine bu yarışma için sadece bir taneyi sunarsanız diğer katılımcılara da haksızlık edilmeyeceğini düşünüyorum. Şu hali ile bu kadar şiire rakip durabilmek zor oluyor.


yarışma şartlarında aslında tek eserle yarışmaya katılınması gerektiği yazsaydı daha iyi olurdu ben böyle bir şart yazılmadığı için birden fazla gönderdim.. bu nedenle de haksızlık edebileceğim aklıma gelmedi..özür dilerim
 

TaLHa

Nur-u Aynım
Yönetici
yarışma şartlarında aslında tek eserle yarışmaya katılınması gerektiği yazsaydı daha iyi olurdu ben böyle bir şart yazılmadığı için birden fazla gönderdim.. bu nedenle de haksızlık edebileceğim aklıma gelmedi..özür dilerim

şartla alakalı birşey değil mubarek sadece düşüncemi belirttim..
 

baharsenfonisi

New member
baharsenfonisi;

şiirlerinizin her biri ayrı bir güzellikte ama arşivdekiler yerine bu yarışma için sadece bir taneyi sunarsanız diğer katılımcılara da haksızlık edilmeyeceğini düşünüyorum. Şu hali ile bu kadar şiire rakip durabilmek zor oluyor.

şartla alakalı birşey değil mubarek sadece düşüncemi belirttim..

buradan nasıl siliniyor? sileyim o zaman
 

Ukbaa

Well-known member
baharsenfonisi kardeşim siz hangi şiirinizle yarışmaya katılmak istiyorsanız onun başlığını verin.. o baz alınarak değerlendirmeye sunulacaktır. Diğerlerini silmeyelim.
 
Üst