Kuraklikta kolaylik getiren teyemmum ayeti nasil geldi?
Islam kolaylik dinidir. Onda zorluk ve caresizlik yoktur. Bundan dolayidir ki, suyun bulunmadigi kuraklik devrelerinde teyemmumle abdest almak, gusletmek kolayligi konmus, ne pahasina olursa olsun mutlaka su ile abdest alacaksiniz diye bir zorluk emredilmemistir.
Ayrica, bu teyemmum ayetinin gelmesi oncesinde esyasini kaybeden Aise validemize karsi Peygamberimiz'in gosterdigi fevkalade saygili ve hosgorulu hali de dikkatimizi cekmekte, gunumuz insanina kadina verilen deger konusunda mesajlar da sunmaktadir. Bu acilardan inceleyecegimiz bu kuraklikta kolaylik getiren ayet olayini birlikte okuyalim isterseniz.
***
Hicretin besinci senesinde Beni Mustalik gazasinda ordu yatsi namazindan sonra konakladigi susuz yerden ayrilmak uzereydi. Gece serinliginde ileride suyu olan bir kuyu basina ulasmak icin yola cikma emri verildi:
-Herkes hazirligini yapsin, sabah namazi icin suyu bulunan bir kuyu basina ulasmak uzere yola cikiyoruz!..
Efendimiz'in yaninda Aise validemiz de vardi. O da hazirligini yapmaya basladigi sirada elini boynuna attiginda ici ciz etti. Emanet olarak taktigi kiymetli kolyesinin yerinde yeller esiyordu. Kopup kumlarin uzerine duserek kayboldugu anlasiliyordu... Hemen cadir cevresinde aramaya basladi. Olayi ogrenen Efendimiz de bu aramaya istirak etti. Ne var ki yer yarilmis da kolye icine kaybolup gitmisti.
Efendimiz emanet kolyesini bulamayisindan dolayi ciddi sekilde uzulen Aise validemizi teselli etti:
-Merak etme Aise, dedi, kolyeni bulmadan buradan ayrilmam, sen uzulme!..
Gecenin karanliginda kolyeyi bulmaktan umitleri kesilince yorgun dusen Aise validemiz cadirin onune oturdu. Hemen yanina uzanan Efendimiz de onun dizine basini koyarak istirahat etmeyi tercih etti. Maksadi biraz da mahcup olan hanimini rahatlatmakti.
Insanlarda soyle bir endise olusmustu:
-Burada su yok, sabah namazini nasil kilacagiz?..
Efendimiz butun bu telasa ragmen, haniminin kolyesini bulup da onu uzuntuden kurtarmadan ayrilmak niyetinde olmadigi mesajini veriyordu adeta.
Nihayet sabah namazi yaklasti, telaslanmalar daha da cogaldi.
Iste bu sirada Efendimiz'e vahiy geldi. Bu defa getirdigi Maide Sûresi'nin altinci ayetiydi. Rabb'imiz suyun olmadigi yerde topraga el vurularak alinan teyemmum abdestiyle namaz kilinacagini bildiriyor, boylece Allah'in insanlara zorluk degil kolaylik istedigine dikkat cekiyordu...
Suyun bulunmadigi yerlerde toprakla teyemmum edilerek namaz kilma kolayliginin geldigini duyan telasli insanlar, bu defa sevinc tekbirleriyle colu inletmeye basladilar:
-Allahu ekber! Allahu ekber!.. nidalari bir muddet surdu. Onceden telaslananlardan bazilari da bu defa Hazreti Ebu Bekir'e gelerek:
-Iyi ki Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) annemizin kolyesi icin orduyu bekletti. Boylece suyun bulunmadigi yerlerde teyemmumle namaz kilma kolayligina kavusmus olduk. Hep hayirli seylere sebep oluyor Ebu Bekir ailesi!.. diyerek sevinclerini ifade ettiler. Hemen oracikta kumlarin uzerinde ellerini topraga vurarak birincisinde yuzlerini, ikinci vurusta da kollarini meshedip teyemmum abdesti ile namazlarini kolayca kildilar...
Bundan sonra ortaligin aydinlanmasi uzerine cadirin yaninda oturan devenin kalkmasiyla kolyenin devenin altinda kaldigi meydana cikti. Bir sevinc daha yasandi.
Boylece bu bekleyis sirasinda hem buyuk bir kolaylik saglayan teyemmum ayeti gelmis, hem kaybolan kolye bulunmus, hem de Resulullah'in (sallallahu aleyhi ve sellem) yaninda hanimlarin hatiri, ordunun hareketini durduracak kadar ileride oldugu gercegi de meydana cikarak Peygamber'in yaninda kadinin degeri yoktur, diyenlere canli bir ornek sunulmus oldu...
Islam kolaylik dinidir. Onda zorluk ve caresizlik yoktur. Bundan dolayidir ki, suyun bulunmadigi kuraklik devrelerinde teyemmumle abdest almak, gusletmek kolayligi konmus, ne pahasina olursa olsun mutlaka su ile abdest alacaksiniz diye bir zorluk emredilmemistir.
Ayrica, bu teyemmum ayetinin gelmesi oncesinde esyasini kaybeden Aise validemize karsi Peygamberimiz'in gosterdigi fevkalade saygili ve hosgorulu hali de dikkatimizi cekmekte, gunumuz insanina kadina verilen deger konusunda mesajlar da sunmaktadir. Bu acilardan inceleyecegimiz bu kuraklikta kolaylik getiren ayet olayini birlikte okuyalim isterseniz.
***
Hicretin besinci senesinde Beni Mustalik gazasinda ordu yatsi namazindan sonra konakladigi susuz yerden ayrilmak uzereydi. Gece serinliginde ileride suyu olan bir kuyu basina ulasmak icin yola cikma emri verildi:
-Herkes hazirligini yapsin, sabah namazi icin suyu bulunan bir kuyu basina ulasmak uzere yola cikiyoruz!..
Efendimiz'in yaninda Aise validemiz de vardi. O da hazirligini yapmaya basladigi sirada elini boynuna attiginda ici ciz etti. Emanet olarak taktigi kiymetli kolyesinin yerinde yeller esiyordu. Kopup kumlarin uzerine duserek kayboldugu anlasiliyordu... Hemen cadir cevresinde aramaya basladi. Olayi ogrenen Efendimiz de bu aramaya istirak etti. Ne var ki yer yarilmis da kolye icine kaybolup gitmisti.
Efendimiz emanet kolyesini bulamayisindan dolayi ciddi sekilde uzulen Aise validemizi teselli etti:
-Merak etme Aise, dedi, kolyeni bulmadan buradan ayrilmam, sen uzulme!..
Gecenin karanliginda kolyeyi bulmaktan umitleri kesilince yorgun dusen Aise validemiz cadirin onune oturdu. Hemen yanina uzanan Efendimiz de onun dizine basini koyarak istirahat etmeyi tercih etti. Maksadi biraz da mahcup olan hanimini rahatlatmakti.
Insanlarda soyle bir endise olusmustu:
-Burada su yok, sabah namazini nasil kilacagiz?..
Efendimiz butun bu telasa ragmen, haniminin kolyesini bulup da onu uzuntuden kurtarmadan ayrilmak niyetinde olmadigi mesajini veriyordu adeta.
Nihayet sabah namazi yaklasti, telaslanmalar daha da cogaldi.
Iste bu sirada Efendimiz'e vahiy geldi. Bu defa getirdigi Maide Sûresi'nin altinci ayetiydi. Rabb'imiz suyun olmadigi yerde topraga el vurularak alinan teyemmum abdestiyle namaz kilinacagini bildiriyor, boylece Allah'in insanlara zorluk degil kolaylik istedigine dikkat cekiyordu...
Suyun bulunmadigi yerlerde toprakla teyemmum edilerek namaz kilma kolayliginin geldigini duyan telasli insanlar, bu defa sevinc tekbirleriyle colu inletmeye basladilar:
-Allahu ekber! Allahu ekber!.. nidalari bir muddet surdu. Onceden telaslananlardan bazilari da bu defa Hazreti Ebu Bekir'e gelerek:
-Iyi ki Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) annemizin kolyesi icin orduyu bekletti. Boylece suyun bulunmadigi yerlerde teyemmumle namaz kilma kolayligina kavusmus olduk. Hep hayirli seylere sebep oluyor Ebu Bekir ailesi!.. diyerek sevinclerini ifade ettiler. Hemen oracikta kumlarin uzerinde ellerini topraga vurarak birincisinde yuzlerini, ikinci vurusta da kollarini meshedip teyemmum abdesti ile namazlarini kolayca kildilar...
Bundan sonra ortaligin aydinlanmasi uzerine cadirin yaninda oturan devenin kalkmasiyla kolyenin devenin altinda kaldigi meydana cikti. Bir sevinc daha yasandi.
Boylece bu bekleyis sirasinda hem buyuk bir kolaylik saglayan teyemmum ayeti gelmis, hem kaybolan kolye bulunmus, hem de Resulullah'in (sallallahu aleyhi ve sellem) yaninda hanimlarin hatiri, ordunun hareketini durduracak kadar ileride oldugu gercegi de meydana cikarak Peygamber'in yaninda kadinin degeri yoktur, diyenlere canli bir ornek sunulmus oldu...